Zıplanacak içerik

ÇOCUKLARIMIZA NE OLUYOR?... --Alo, Polis Amca... --Efendim kızım. --Annemi Öldürdüm...

Featured Replies

Gönderi tarihi:

Çocuklara ne oluyor?...

- Alo, polis amca...

- Efendim kızım.

- Annemi öldürdüm!

*

Deniyor ki:

"Çocuklarımıza ne oluyor?"

*

Saçları dökülüyor.

Uykudan sıçrayarak uyanıyorlar.

Mide spazmı geçiriyorlar.

Bazıları kabız, bazıları ishal.

Kimi ha bire yiyor.

Kimi yemeden içmeden kesiliyor.

Hafıza kaybı yaşıyorlar.

Sebepsiz yere başları dönüyor.

Korkuyorlar.

Elleri titriyor.

Hırçınlaşıyorlar, aniden parlıyorlar.

Dokun, ağlıyorlar.

Altını ıslatan var.

Regl dönemleri sapıyor.

*

Henüz 10-11 yaşındalar.

*

Sınav sayısını azaltacaklarına, güya reform yaptılar, sınavı artırdılar...

Manyağa çevirdiler çocuklarımızı.

*

Anneler zaten kafayı yedi...

- Çalış.

- Çalıştım.

- Daha çalış.

24 saat kavga.

*

1975'te 150 tane dershane vardı bu memlekette...

Şu anda 5 bin.

*

Netice?

El álemin çocukları Disneyland'a gidiyor...

Bizimkiler psikiyatra.

*

Onun için, bırakın vatana millete ailesine hayırlı olmasını filan...

Kafanıza sıkmadığına dua edin.

 

seekingenlightenmentbyg.jpg

Yılmaz Özdil / Hürriyet...

Gönderi tarihi:

Kızcağız annesini öldürmüş (tıklayın);

Henüz 11 yaşında...

Kemik yaşı 11den küçük çıkarsa hapis yatmayacak.

Psikolojik tedavi falan görür...

Ama 11den büyük çıkarsa hapsi boylayacak...

 

Hayatı kararacak...

 

Peki suç o kızda mı?

"Suç"un ne olduğu konusunda hukukun saplantılı olduğunu ve gerçekçi olmadığını düşünüyorum...

 

Kız, küçücükken teyzesine verilmiş üvey evlat olarak ve rahat yetişmiş.

Sonra gerçek ailesinin olduğunu öğrenmiş;

Annesi bildiği kişinin kardeşi, asıl annesiymiş...

Bu yaşadığı travmayı hukuk ne kadar önemsiyor?

 

Gerçek ailesi oldukça tutucu;

Örneğin abisi sakallı, cübbeliymiş...

Annesi kızı SBS sınavına göndermemekte kararlı...

Kızı suça teşvik ediyor...

SBS'ye gitmese, okuyamayacak...

Hayatı yine kararacak;

Yine karardı...

Suçlu kim?

 

Peki annesi mi suçlu bir tek!?

O da değil...

O kadının, öyle yetiştirilmesine

Yani "Okumayı" "Ahlaksız Olmak" ile eş değer tutmasına neden olan ekinin suçu yok mu?

Dün yazdığım bir yazı vardı blog'umda;

Ayda 300 liraya çalışmak zorunda olan bir kız...

Lisede bilgisayar bölümü okumuş ve zehir gibi zekası var...

Ama üniversitede yoldan çıkacağına kesin gözle bakan ailesi

Bunu engellemek için kızı üniversiteye göndermiyor...

Ve zekası ve yeteneğinin hakettiğinden çok daha az bir edinimi oluyor:

Ayda 300 lira...

İşte bu kızın annesini de,

O henüz aydınlatamadığımız toplum ve onun ekini yetiştirmedi mi?

 

Sadece ekinde mi suç peki?

Hayır...

Kız diyor ki;

"Küçük yaşta öldürürsen ceza almazmışsın... Tv'de izledim..."

Şiddet dolu televizyon programları, Kurtlar Vadisi gibi öldürmeyi "Erdem" sayan yapımlar...

İnsan öldürmeyi ve diğer suçları normalleştiren ve reklamını yapan

Özendiren programlar ya da kitaplar...

Bunlar hiç suçlu değil mi?

 

Çocuk eline silah tutuşturmayı hüner sayan bir toplumda

Çocukların ceza ehliyeti olmadığını gözümüze sokarak yayın yapan haberler suçlu değil mi?

Onların sorgulanması ve yargılanması gerekmez mi?

 

Ya da hayatları sınavlara koşullanan çocuklar...

Her sene sınavlara hazırlanıyorlar;

Yarış atı gibi...

Aslında devlet onlara bir gelecek vermeyecek;

Hepimiz biliyoruz...

Ben ya da siz veya sizlerden çoğunuz,

Devletin tüm sınavlarına girdik neredeyse...

Ama kimse bir şey kazanmadı hala...

Sınavlara giriyoruz ama hala yetisiz bireyler yetiştiriyoruz.

Sürüsüyle sınav var;

O sınavları geçen sürüsüyle öğrenci var...

Ama hemen hepsi hala bilgisiz ve eğitimsiz!

Yani bu bir oyalama...

Sindirme...

Bu politikayı devlet yürütüyor ve bedelini kurbanları ödüyor...

Peki eğitimi psikolojik sorun haline getiren devlet suçlu değil mi?

 

Tüm bunların hepsini, annesini öldürmeye zorlanan

Ve annesini öldürmekten başka çare sunulmayan bir kıza yükleniyor...

 

Kimse ölmeyi haketmiyor...

Ama annesini de öldürmüş bile olsa,

O kızcağız hapse girmeyi ve eğitimsiz kalmayı da haketmiyor...

 

İnsanları, birbirlerini katletmeye itiyoruz...

Ve sonra "ahanda sen şunu öldürdün" diye yargılıyoruz...

İnsanları çaresiz bırakıyoruz...

Ve sonra karşılarına sunduğumun en kaçınılmaz şeyi yapmak zorunda kaldıkları için

Kendimizi değil, onları suçluyoruz...

 

Söylenecek çok laf var...

İnsanın içi acıyor...

Hepimiz hiçbir zaman hapis yüzü görmeyeceğiz belki

ve belki de her zaman her istediğimizi kazanmış bir birey olarak,

Her hayali yerine getirebilen bireyler olarak,

O kızın yerinde olmadığımız için şükredeceğiz...

Sevineceğiz...

 

Ama o kız, artık, yalnızca pencereden kuşları falan görebilecek...

Dört duvar arasında...

 

Hepimiz eğlenip, bir an için ya da ömür boyunca bu sorumluluğumuzu unutabiliriz...

Ama o kızı o kurşunu sıkmaya iten sistemin bir parçasıyız

Ve bundan sorumluyuz...

 

Ve ölene kadar bu kirlilikle yaşayacağız;

Bu utanç ile...

Sadece seyretmenin ve kendi halimize şükretmenin verdiği

O acınası köhne basitliğimizle...

 

O kızı gerçekten suçlu mu sanıyoruz?

Suçlu biziz...

O kurşunu biz sıktık, farkında değiliz...

Her saniye onlarcasını da sıkıyoruz...

 

Neyse...

Sussam gönül razı değil,

Söylesem tesiri yok...

  • 4 hafta sonra...
Gönderi tarihi:
Çocuklara ne oluyor?...

- Alo, polis amca...

- Efendim kızım.

- Annemi öldürdüm!

.

.

Yılmaz Özdil / Hürriyet...

 

içler acısı bir durum...

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.