Zıplanacak içerik

Featured Replies

Gönderi tarihi:

İnsanlık tarihi bilim ve dogmatizmin çatışmasından ibarettir dersek abartmış olmayız. Eğer insanlık tarihi sömürenlerle sömürülenlerin savaşıdır diyorsak, bu da aynı kapıya çıkar. Sömürenler daima dogmatizmi empoze etmişlerdir. Ha, kendileri bilimi kullanmışlardır, o ayrı. "Ateş çok faydalı bir şeydir ama, kötülerin eline geçince ellerini yakar, zavallılara karşı kullanılacağını görünce anında söner!" diye bir iddianın abes olacağı aşikar!

 

Ama siz hiç sömürdüklerine "aman bilimi geliştirin, bilim her şeydir, sakın bilimden başka yol tutmaya kalkışmayın!" diyen sömürgeci gördünüz mü? Tersine tüm sömürgeciler dogmaları pompalarlar.

 

Bilim karşıtı propagandalar her yolla, türlü kılıklarda toplumlara empoze edilir. Bilim karşıtlarının ortaya attığı ve oldukça da tutan bir iddia vardır: "İnsan onu oluşturan şeylerin toplamından fazla bir şeydir."

 

Hayır efendim! İnsan tam olarak onu oluşturan şeylerin toplamından ibarettir. Ama sorun şu ki onu oluşturan bileşenlerin tamamını henüz öğrenebilmiş değiliz...

 

İşte bilimin felsefesi olan determinizmin savı budur. Nedenselliğin son bağıntısına kadar keşfetmeye kendini adamaktır determinizm... Evreni keşfetmek, isterse Hint okyanusundaki plankton populasyonunun dünyayı keşfe çıkması kadar dramatik bir çaba olsun! Karınca da olsan, başaramasan da YOLUNDA ÖLÜRSÜN!

 

İşte bilim böylesi bir tutku, bir aşk, bir ölümcül heyecandır! Evrende en değerli olgu, BİLGİDEN BAŞKA BİR ŞEY DEĞİLDİR!

Gönderi tarihi:

İnsanlık için acı olan, bilimin gerçek öneminin bir türlü kavranamıyor oluşu. Bilimi savunmayan ve yeterli bilimsel girişimlerde bulunmayanların gelecekte kaçınılmaz olarak yok olacakları çok açık bir gerçek.

 

Bilimsel atılımda diğerlerinin önüne geçmiş ulusların türlü planlarla, nispeten geri kalmış toplumlarda dinin etkisinin kaybolmamasına ve bu yolla bilimin güdük bırakılmasına çalışarak, gelecekteki muhtemel rakiplerinin sayılarını azaltma çabaları da bu tür geri kalmış toplumlarda karşılık bulduğu sürece ekonomik ve siyasi bağımsızlık da sadece bir hayal olarak kalacaktır. Bilim hayatın merkezindedir ve herşeyi direk olarak etkiler.

 

Bilim düşmanlığının asıl yüzü ise her bilimsel keşfin olmadık zorlamalarla, dinsel inançlara uygun gelecek şekilde yontularak, bilimin dini desteklediğinin öne sürülmesi yoluyla maskelenmektedir. Herşeyden önce, kişi bilmelidir ki, herhangi bir şekilde mucizeye inanan birisinin bilimle uzaktan yakından ilişkisi olamaz. Bu açıdan, dinsel inanç, bilimi bir çırpıda rafa kaldırmakta son derece maharetlidir.

Gönderi tarihi:

Bilim'in ilgi alanı nedir?

Bilimin asıl uğraşı alanı doğa olaylarıdır. Buradaki doğa olaylarının kapsamı en genel anlamdadır. Doğa olayları yalnızca fiziksel olgular değil, sosyolojik, psikolojik, ekonomik, kültürel vb. bilgi alanlarının hepsi doğa olaylarıdır. Sonuçta, insanla ve çevresiyle ilgili olan her olgu bir doğa olayıdır. İnsanoğlu, bu olguları bilmek, bilgi edinmek ve kendi yararına yönlendirmek için bilim disiplinini, sistemini geliştirmiştir.

 

İnsan yararına olan bu tek çözümleme ve bilgilenme sistemini, art niyetli, sömürücü, imtiyazcı kesim, kendi çıkarları amacıyla sürekli engelleme ve yok etme peşindedir. Utangaç bilimciler ise, bilmeyerek, bilgilenmeyerek, belkide isteyerek sömürücü zihniyete çanak tutmaktadırlar.

Gönderi tarihi:

Örtülü bilim karşıtları, yani dogma yanlıları bilime karşı söylem geliştirebilmek için bilimi sınırlandırmaya kalkışırlar. Temel bilimlere itiraz edemezler. Fakat bir söylem geliştirebildikleri, bilim olmadığını iddia edebildikleri, daha çok uygulamalı bilimlerdir.

 

Burada kullandıkları yanıltmaca, bu ikinci kategorideki bilimlerde veri sayısının çok fazla olması ve belirlenimciliğin zorlaşmasıdır.

 

Örneğin suyun kaç derecede kaynayacağını öngörmek kolaydır. Saflık derecesi ve basınç gibi iki kolayca ölçülebilir etken, kaynama derecesini kesin biçimde öngörmenizi sağlar.

 

Ama bilinç ve bilinçaltından söz ettiğinizde çok fazla değişkenden bahsediyorsunuz. Burada bazı benzetimlere başvurursunuz. Buzdağı benzetimi gibi. (Freud) Fakat kimsenin kafasının içinde buzdağına benzer bir cisim yoktur. Bilim karşıtları hemen büyük bir hevesle bunun bilim olmadığı iddiasını keyifle dile getirirler. Çünkü belirlenimcilik sallantıda! Bundan büyük bir haz almakta, bilimin tıkandığını düşünerek mest olmaktadırlar.

 

Fakat bilim asla pes etmez. Bilim pes etse, ilk temelini atan Demokritos pes ederdi. Etmedi, etmeyeceğiz...

 

NOT: Son bulgulara göre bilinci oluşturan özelleşmiş nöronlar ve bilinçaltını oluşturan özelleşmiş nöronlar yoktur. Amigdala bölgesi nöronlarının hepsi bilinç ve bilinçaltı olarak atanan bellekten sorumludur. Hatırlamanın bilinç veya bilinçaltı düzeyi, uyaran eşik değerine bağlıdır.

Gönderi tarihi:

Sırf bu yüzden, dünyanın en büyük ve en başarılı anti emperyalist devrimcisi Mustafa Kemal Atatürk, "Hayatta en hakiki mürşit ilimdir" veciz ve şahane sözünü tarihe altın harflerle yazmış, insanlığa, milletine bu en önemli vasiyetini, değer biçilemez bir şekilde miras bırakmıştır...

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.