İNSAN o güzel görüntünün merkezinde..yani güzelliğe bakan İnsan..kendindeki güzellikleride görecek elbet bir gün Sn.Bilimselci.. hani sudaki balığın sudan habersiz oluşu gibi..

 

Duymayan konuşamaz..istediği kadar keskin gözlere sahip olsun..şimdi buradan yola çıkarak Cebrail(akıllı bir İNSAN yani..yani Ruhul Kuddüs..temiz AKIL..) Kulaktan verebilir o emri..yada tavsiyeleri..alan alır alamayan bakar kalır..bakmakla öğrenilmez,yaparak Meleke kazanılır..yani RUHlanılır..

 

saygıdeğer dayı,kulağa değilde kalbe indirilmiş bir sözdür KURAN,UYDURULMUŞ SÖZ(hadis)değildir.

 

bakara 97.Söyle; her kim Cebrail'e düşman ise iyi bilsin ki, Kur'ân'ı senin kalbine Allah'ın izniyle kendinden önceki vahiyleri onaylayıcı, müminlere hidayet ve müjde kaynağı olmak üzere o indirdi.

 

şuara (193-194-195) Onu Ruuh-ul Emîn, inzâr edicilerden olasın diye, senin kalbine ma'nâsı açık Arabca bir dil ile indirmişdir.

saygıdeğer dayı,kulağa değilde kalbe indirilmiş bir sözdür KURAN,UYDURULMUŞ SÖZ(hadis)değildir.

 

bakara 97.Söyle; her kim Cebrail'e düşman ise iyi bilsin ki, Kur'ân'ı senin kalbine Allah'ın izniyle kendinden önceki vahiyleri onaylayıcı, müminlere hidayet ve müjde kaynağı olmak üzere o indirdi.

 

şuara (193-194-195) Onu Ruuh-ul Emîn, inzâr edicilerden olasın diye, senin kalbine ma'nâsı açık Arabca bir dil ile indirmişdir.

 

 

dayı kendisi nasıl RUHlandığını yazıyor..daha önce belirtmiştim Sn.arci yaşamadığım bir şeyleri yazmam pek..

Birileri vardı o zamanlar ama kimlerdi, nedense bu günlerde bizleri terketmişler, yoksa başka bir fikrinizmi var.

Birileri vardı o zamanlar ama kimlerdi, nedense bu günlerde bizleri terketmişler, yoksa başka bir fikrinizmi var.

 

Fikrimizde ZİKRİMİZDE İNSAN..

 

Sizden alalım size ait Fikrinizi..

 

Bizde yok başka çünki..

 

Gidenlerin yolu açık olsun..gelenlerde safa gelmiş hoş gelmiş olsun Sn.lena..

Ağca ile mezarcı geldi ama yutturamadılar nedense.

Sevgili Ftoyd, sen her ne sorarsan yanıt vermek benim boynumun borcudur. Bu forumda sana ayrı bir değer verdiğimi daha önce de söyledim, yine söylerim. Çünkü senin söylediklerin bana son derece ters gelmesine rağmen, dogmatik olduğunu söylememe rağmen, dogmatik de olsa, "doğruya doğru" tavrını bilirim. Hiç bir şey demezsen, "dogmaysa dogma, ben inanıyorum" dersin, eğmeye bükmeye, kılıfa sokmaya, şekerle kaplamaya, gizlemeye, çarpıtmaya çalışmazsın. Ben böyle dogmayı öper başıma koyarım. "Dogma, tamam, ne olmuş?" diyene lafım yoktur. Yeter ki dogmanı öpüp başıma koydum diye "haa, şimdi sıra geldi itaat etmeye. İtaat et, boyun eğ!" deme. Bunu dersen külahları değişiriz!

 

Beni ruh diye Cebrail'den söz edildiğini düşünmeye iten, Kurânda çok yerde "melekler ve ruh" şeklindeki kullanımlar. Bu ifadeler, meleklerin lideri bir büyük melek çağrışımı yapıyor.

 

Fakat benim savım bu değil. Benim savım, belirsizlik üzerine kurulu bir anlatımın tercih edilmiş olması. Bu tip konular, özellikle belirsizlikte bırakılmış. Bunu her konuda görebiliriz. Bunu yeri geldikçe vurguluyorum, burda da aynı vurguyu yaptım.

 

"Somut ve soyut bilimler" diye bir ayrım olmadığını, bilim olmadığını sandığımız bilimlerin, aslında nedenselliğin karmaşıklığından dolayı öyle sanıldığını "din olmadan da ahlak vardı" başlığında tartışıyoruz. Bu konu benim çok önem verdiğim bir konudur. İstersen bir gözatabilirsin...