bir karga bülbüllerin haline özenerek bülbüllerin yanına gelir.. bende bülbül olmak istiyorum !

 

bülbüller tamam ama senin ayakların bizimkinden uzun der , bize benzemen lazım,önce ayaklarını kesmemiz şart. karga bunu kabul eder , ayakları kesilir.

 

daha sonralarda ise bülbüller kanat çırpmaya başlayınca bakarlar ki karganın kanatları çok büyük , bülbüller karga kardeş senin kanatlarında çok büyükmüş onların kısalması lazım bize benzemiyor bu şekilde olmaz,karga bunada razı gelerek kanatlarını feda eder...

 

hep beraber bugday yerlerken birde bakmışlar karganın gagası buyuk oldugundan kafası tam egilmiyor yere,bülbüller karda kardeş senin bu gagan çok uzun başımızı bugday yemek için egdigimizde senin gaganın uzunlugundan kafan yukarda kalıyor,hiç bize benzemiyorsun,gaganında kesilmesi lazım,karga razı olur bunada gagası kesilerek kısaltılır...

 

artık tam bir bülbül görünümüne ulaşmış olan karga bülbüllerle beraber geceyi geçirir,

 

sabah olmuş ve bütün bülbüller cıvıl cıvıl ötmeye başlamış , aradan GAAAG GAAAAAAAAAAG diye bir ses çıkınca hepsi susarak kafalarını sesin geldigi yöne çevirmiş , ses kargadan gelmekte...

 

bülbüller sayın karga senin görüntünü zar zor degiştirdim ama sesin bize hiç benzemiyor ..

 

karga ; oooo bu ne ya tamam kalsın ben vazgeçtim bülbül olmaktan der ve eski cinslerinin yanına dönmek için yola koyulur ,

 

kargaların yanına karışıp eski haline dönmek ister ....

 

kargalar toplanarak bunun yanına gelir ; sen hiç bize benzemiyorsun bizim yanımızda duramazsın,çekil git der...

 

karga artık ortada kalmıştır.............

 

 

_________________________________________________ _______________________

 

 

hakikatı anlamak isteyen bir şeriat ehli,mürşidi kamil tarafından 3 ders ile (efal,sıfat,zat) fazlalıklarından kırpılır..

 

bu dersleri okumuş (yada sadece kitaplardan görmüşte olabilir) ama anlamamıştır...

 

HAKİKAT EHLİ DE BU DERSLERİ OKUMUŞTUR , VE BU DERSLERİ OKUYANLARA SIRLAR AÇILIR...

 

İŞTE ŞERİATI KAFASINDAN ATAMAYAN KARGA HAKİKAT EHLİNİN SOHBETİNDE BAŞLAMIŞ ;

 

ŞEKİLLERDEN BAHSETMEYE ( GAAAG GAAAAAAAG) HAKİKAT EHLİ ; AZİZİM SEN BU DERSLERİ DUYMUŞ VEYA OKUMUŞSUN AMA ANLAMAMIŞSIN , HAKİKAT ŞERİAT ÜSTÜDÜR , BURAYA ŞERİAT SOKULMAZ .......

 

ŞERİAT EHLİ KIZARAK ŞERİATÇILARIN YANINA GİTMİŞ , HAKİKATTAN DEM VURMAYA , NAMAZDA MİRAÇ VAR,ORUÇTA YÜKSELMEK VAR V.S.....

 

TABİ ŞERİAT EHLİ BAŞLAMIŞ BUNU TEPELEMEYE , KARGA ANLAMIŞ BUNLARDA HİÇ HAKİKAT OLMADIGINI !

 

VE O KAPI SENİN BU KAPI SENİN , HER KAPIYA EŞİK OLUP ORTADA KALMAYA.......

 

 

 

bülbüllere açtı ilk bahar gülü,

 

AŞIK lara esti seherin yeli,

 

kuruldu muhabbet kadehler dolu,

 

ALLAH ALLAH daim HU diyelim biz .....HUUUUUU

La Fonten Masallarına benziyor.

 

Biz masal kitabının ağababası ile uğreşırken , çorbanın suyunun suyu sayılabilecek saidi kurdi masalları ile uğreşırken , bide tasavvuf ehli çıktı.

 

Al sana La Fonten in tasavvuf versiyonu.

 

Karganın ayağı , kanadı , gagası kesilirken , kan akmış mıdır. Karga acı çekmiş midir.

 

Bu absürd benzetmedeki gibi , tasavvuf ehli olmaya çalışan insanda böyle absürd olaylarla karşılaşır mı.

 

Saygılar.