Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Turkiye


nyx-fallen angel

Önerilen İletiler

Hafta sonu Universtedeydim Konu Amerika Politik ve Tarihti. Bizim groupta Au pair lerden tek Turk oldugum icin Turkiye ile ilgili bir konu sectim. Turkiye ile Amerika'yi karsilastirmam gerekiyor ve reportaj yapmam gerektigi icin sizler bana yardimci olur saniz sevinir.

 

Konumda Ataturk ile Washington bulunucak ama bu konuda yardima gerek kalmicak.

Yardim istedgim bolumler: Turkiye Politigi ( herkez istegi, dusundugunu yaza bilir

Din : onemi sizce ve baska dinler Turkiye de ne kadar kabullendigi

Politik bugun : yani simdiki Akp ne dusunuyorsunuz onlar olmasa kimler olsun ve niye) Turkiye Amerikan bu konuda farklimi

Turkiyenin Tarihi : sizce en onemli anlari neydi

Dil: hangi diler konusuluyor

ekonomi ( ilerleme varmi vs)

Yemek; Turk mutfagi

Spor: futboldan baska hangi spor sevilir

Halk: halk nasil

 

biliyorum butun yazdigim konekonomi turkiyede sizce nasulari kendim de cevaplaya bilir zaten kendimde arastirma yapiyorum ama sizler ne dusunuyorsunuz bu benim icin onemli konumda.

 

 

:clover:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Hafta sonu Universtedeydim Konu Amerika Politik ve Tarihti. Bizim groupta Au pair lerden tek Turk oldugum icin Turkiye ile ilgili bir konu sectim. Turkiye ile Amerika'yi karsilastirmam gerekiyor ve reportaj yapmam gerektigi icin sizler bana yardimci olur saniz sevinir.

 

Konumda Ataturk ile Washington bulunucak ama bu konuda yardima gerek kalmicak.

Yardim istedgim bolumler: Turkiye Politigi ( herkez istegi, dusundugunu yaza bilir

Din : onemi sizce ve baska dinler Turkiye de ne kadar kabullendigi

Politik bugun : yani simdiki Akp ne dusunuyorsunuz onlar olmasa kimler olsun ve niye) Turkiye Amerikan bu konuda farklimi

Turkiyenin Tarihi : sizce en onemli anlari neydi

Dil: hangi diler konusuluyor

ekonomi ( ilerleme varmi vs)

Yemek; Turk mutfagi

Spor: futboldan baska hangi spor sevilir

Halk: halk nasil

 

biliyorum butun yazdigim konekonomi turkiyede sizce nasulari kendim de cevaplaya bilir zaten kendimde arastirma yapiyorum ama sizler ne dusunuyorsunuz bu benim icin onemli konumda.

 

 

:clover:

ben biraz yardımcı olayım (sakın benim ipimle kuyuya inme ) :P

 

Din:elhamdülillah müslümanız...diğerleri gavur...kilise var istiklal de içinde hamburger kola falan yiyolar akustik güzel....hoşgörü harika anlayacağın :D

 

Politik bugün:Türkçe yi unutmaya az kalmış ha gayret :D ne düşünüyoruz ??? iyiii :D Akp olmasa olmaz onu bil yani.İyi politika biz Türkler... :

 

Türkiyenin tarihi:Ergenekon destanı şaka şaka ....Hani şu bazılarına TRAVMA yaratan zamanlar çok önemlidir Türkiye için.

 

Dil:Türkçe,Kürtçe,Lazca,ooo saya saya bitmez kuş dili de var

 

Yemek:KRALını tanımayız.Zeytinyağlıları başta olmak üzere...Ben zeytinyağımı dedim 1,5 senedir kokusunu dahi alamıyorum.Pirinç hani şu Çinlilerin yediği şey öyle bişey alırdık eskide :D (buraları ekonomiye girdi galiba )

 

Spor:Futboldan başka.... eeeee......??????ıııııı?????FENERBAHÇE :D evet evet ...

 

Halk:Halk nasıl?

 

İyidir Padişahım.önlerine koyarsanız yiyorlar.ver diyorsun veriyorlar.Sus diyorsun susuyorlar.Sularıda azaldı bu arada ... :(

 

sen bir KONEKONOMİ diye bir şey yazmışsın.ERGENEKONEKONEMİsinden bahsederiz bir ara ....

 

benim ipimle kuyuya inilmez baştan demiştim :D

 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

ekonomi ilerleme varmi : hic bir ilerleme yok.esnaf kan agliyo ciftci kan agliyo emekli ekmek parasini zor buluyo turkiye issiz kayniyo uretim yok kimse memnun degil ekonomiden.ama rakamlar ekonominin iyiye gittigini soyluyo ters orantili yani.iyiiye giden 15-20 tane holding.turkiye ekonomisini bunlar belirliyo.turkiye ekonomisi bunlara endeskli malesef..holdingler daha cok zengin oluyo halkta git gide daha cok fakirlesiyo.turkiye ekonomisinde halktan bahseden yok.halk perisan.ekonomi diyince holdingler akla geliyo.yani holdinglerde ilerleme var ama halk hep geriye gidiyo ekonomik olarak

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Hafta sonu Universtedeydim Konu Amerika Politik ve Tarihti. Bizim groupta Au pair lerden tek Turk oldugum icin Turkiye ile ilgili bir konu sectim. Turkiye ile Amerika'yi karsilastirmam gerekiyor ve reportaj yapmam gerektigi icin sizler bana yardimci olur saniz sevinir.

 

Konumda Ataturk ile Washington bulunucak ama bu konuda yardima gerek kalmicak.

Yardim istedgim bolumler: Turkiye Politigi ( herkez istegi, dusundugunu yaza bilir

Din : onemi sizce ve baska dinler Turkiye de ne kadar kabullendigi

Politik bugun : yani simdiki Akp ne dusunuyorsunuz onlar olmasa kimler olsun ve niye) Turkiye Amerikan bu konuda farklimi

Turkiyenin Tarihi : sizce en onemli anlari neydi

Dil: hangi diler konusuluyor

ekonomi ( ilerleme varmi vs)

Yemek; Turk mutfagi

Spor: futboldan baska hangi spor sevilir

Halk: halk nasil

 

biliyorum butun yazdigim konekonomi turkiyede sizce nasulari kendim de cevaplaya bilir zaten kendimde arastirma yapiyorum ama sizler ne dusunuyorsunuz bu benim icin onemli konumda.

 

 

:clover:

 

Sevgili nyx-fallen angel...

Öncelikle şu ilk sorunuzu cevaplayacağım...

Tabiki sırasıyla devamı gelecek... :)

 

TÜRKİYE POLİTİĞİ VE TÜRKİYE GERÇEKLERİ....

Türkiye Cumhuriyeti, yürürlükteki anayasaya göre 'laik, demokratik, sosyal hukuk devletidir'. Bu çağdaş tanım demokratik cumhuriyetlerde 'yasama' , 'yürütme' ve 'yargı' güçlerinin ayrılığını/bağımsızlığını önkoşul kılar. Şimdi soralım: Bu önkoşul Türkiye'de mevcut mudur, yargı yürütmeden bağımsız mıdır? Bu sorunun yanıtı bellidir: Türkiye'de yargının bağımsızlığı kısıtlıdır. Baştaki siyasal iktidarın, TBMM'deki sandalye çoğunluğunu fırsat bilerek çıkardığı/çıkaracağı kadrolaşma hareketi hızlanarak sürdükçe bir süre sonra yargının bağımsızlığından söz etmek tümüyle olanaksız olacaktır. Güvenilen dağlara kar serpiştirmeye başlamıştır. Gelişmeler, orta erimde Yargıtay'ın da, Danıştay'ın da, Anayasa Mahkemesi'nin de siyasal iktidarın buyruk alanına gireceğini göstermektedir.

 

1960'larda, 1970'lerde solun bir kesimi, o zamanlar yeni palazlanmakta olan kapitalistlere 'milli/ulusal' tanımını yakıştırıp bu sınıfı ülkenin demokratikleştirilmesinde olumlu rol oynayacak bir güç olarak değerlendirdiğinde Türkiye'deki demokratik sosyalist hareketin unutulmaz önderi Mehmet Ali Aybar , buna şu sözlerle karşı çıkmıştı: "Milli burjuvazimiz, ufuksuz, kültürsüz, kısa görüşlü yakın çıkarlarına yönelmiş bir kurnazlıktan başka hiçbir hasleti olmayan bir sınıftır. Bu tarihsel gelişmesini tam yapamamış ithalatçı, tüccar merhalesinde kalmış olmasının sonucudur. Ne dünya, ne yurdumuz gerçeklerini, hatta kendi öz çıkarı açısından bile, gereği gibi değerlendirecek durumda değildir."

 

Aradan kırk yıl geçmiştir, bu süre içinde burjuvazi ithal ikameci yapısını önemli ölçüde koruyarak büyümüş, büyüdükçe de 'milli/ulusal' niteliğini aynı ölçüde yitirmiştir. Bugün Türkiye burjuvazisinin metropol kesimi ağırlıklı olarak laik, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin payandası olan Anadolu kesimi ise ağırlıklı olarak dincidir, her iki kesim de emperyalizme bağımlı, dolayısıyla 'gayri milli' dir. İşbirlikçi burjuvazi, çok küçük bir bölümü dışında ufuksuzlukta, kültürsüzlükte, kısa görüşlülükte, dünya ve Türkiye gerçeklerini değerlendirecek durumda olmamakta Mehmet Ali Aybar'ın 40 yıl önceki sözlerini yanlış çıkartacak hiç yol almamış, yalnızca zenginleşmiştir. Metropol burjuvazisinin, demokrasinin olmazsa olmazı olan laiklik anlayışının ise bağımlı oldukları emperyalist odakların icazetleriyle sınırlı olduğunu buraya bir not olarak düşelim.

 

Burjuvazinin demokratlığının ölçütü, istihdam ettiği emekçilerin sendikalaşmalarına gösterdiği yaklaşımdır. Dünyada olduğu gibi Türkiye'de de kapitalist üretim biçiminin yarattığı bir sosyal sınıf olan burjuvazinin de, bu burjuvazinin egemenliğindeki devletin de sendikal örgütlenmelere yaklaşımı olumsuzdur. Özellikle emperyalist ABD'nin 'bizim oğlanlar' diye adlandırdığı, işbirlikçi 12 Eylül darbecilerinin hazırladıkları, bugün de yürürlükteki anayasanın süngü zoruyla topluma dayatılmasından sonra sendikalaşma hareketinde önemli gerilemeler gerçekleşmiştir. Anayasanın, 'bireylere ve sivil örgütlenmelere karşı devleti koruyan' maddelerini ve sendika içi demokrasi yerine otoriter, profesyonel-merkezi sendikacılığı gözeten yasaları fırsat bilen işverenler, işyerlerindeki sendikaları çeşitli yöntemlerle büyük ölçüde budamışlar ya da 'sarılaştırmışlardır' .

 

Türkiye-Avrupa Birliği Karma İstişare Komitesi'nin 25.01.2006 sayılarına göre Türk-İş 33 sendika ve 2.092.694 üyeye, DİSK 18 sendika ve 403.152 üyeye, Hak-İş 8 sendika ve 378.095 üyeye, Kamu-Sen de 11 sendika ve 400 bin üyeye sahiptir. 3 milyon 273 bin 941 sendikalı sayısı, 'dünyanın 18. büyük ekonomisi' olduğu söylenen ve devlet verilerinde Eylül 2007 itibarıyla istihdam edilen çalışan sayısının 23 milyon 361 olduğu bir ülkede gerek burjuvazi, gerek onun temsil ettiği kapitalizm, gerekse demokrasi adına utanç verici bir durumdur.

 

Medyanın tekelleşmesi de burjuvazinin antidemokratik yaklaşımlarından biridir. 1990'lardan bu yana görsel ve yazılı basın, burjuvazinin 'laik' ve 'dinci' olmak üzere 'sözde karşıt' kanatlarında yer alan büyük sermaye gruplarının elinde tekelleşmektedir. Bankacılıktan petrolcülüğe, müteahhitlikten iletişim operatörlüğüne kadar ekonominin en fazla kâr getiren alanlarında at koşturan dev holdingler ellerindeki gazete, televizyon, radyo ve internet sitelerini yerine göre ya iktidara karşı 'şantaj aracı' ya da iktidardan yana 'alkış efekti' olarak kullanmaktadırlar.

 

Tüm bunlar Türkiye gerçekleridir.

 

Özetle söylemek gerekirse Türkiye'de devlet, devlet kurumları, yarı-köle köylülük gibi burjuvazi de evrensel kabul gören anlamıyla 'demokrat' değildir.

 

Umudu gerçeklerimizle yüzleşerek, içinde yaşadığımız koşulları bilerek arayacağız...

__________

Aramalıyız...

Görüyorsunuz....

Türkiye politiği 60 yıl öncesi neyse şimdiki durumumuz da aynı...

Saygılar....

 

DİPNOT...

 

 

 

 

 

____________ Sevgili Deniz Kavukçuoğluna sevgi ve saygılarımızla...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Simdi Turkiye bir demokrat Ulke degil dersem demokrat olmaya calisan bir Ulkemi diye bilirim yoksa 60 yil kendine gore bir politika yapan bir Ulke olarak mi tanitayim ? :unsure:

 

gercekleri yazmak istiyorum ve Ataturkten basladiktan sonra politikt gittikce ilerlicene gerilendimi sizce ? CHP partisinden sonra bir suru parti acildi halk secim yapa bildi ama demokrat gibi sadece disdan mi gorunuyoruz ? bana sorsalar Turkiye nedir diye cevap Turkiye Cumhuriyeti laik, demokratik, sosyal hukuk devletidir diye cevaplaya bilirmiyim ? Yoksa Ataturk boyle yapti biz ama boyleyiz ( biz neyiz tam anlamis degillim...) .

 

 

 

Dipnot: Cevap icin :clover: devamini sirayla gelecek gunlerde beklerim :)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Simdi Turkiye bir demokrat Ulke degil dersem demokrat olmaya calisan bir Ulkemi diye bilirim yoksa 60 yil kendine gore bir politika yapan bir Ulke olarak mi tanitayim ? :unsure:

 

gercekleri yazmak istiyorum ve Ataturkten basladiktan sonra politikt gittikce ilerlicene gerilendimi sizce ? CHP partisinden sonra bir suru parti acildi halk secim yapa bildi ama demokrat gibi sadece disdan mi gorunuyoruz ? bana sorsalar Turkiye nedir diye cevap Turkiye Cumhuriyeti laik, demokratik, sosyal hukuk devletidir diye cevaplaya bilirmiyim ? Yoksa Ataturk boyle yapti biz ama boyleyiz ( biz neyiz tam anlamis degillim...) .

 

Dipnot: Cevap icin :clover: devamini sirayla gelecek gunlerde beklerim :)

 

Sevgili nyx-fallen angel..

Demokrasimiz konusunda size şunları söylemek iterim...

Biliyorsunuz Demokrasi, halkın kendi kendini ya doğrudan ya da dolaylı olarak yönetmesi anlamını ifade etmektedir. Geniş anlamda bu tanımı çerçeveleyen demokrasi kavramı, siyaset arenasında kendini dar anlamıyla özgürlük rejimi olarak isimlendirmektedir. Bünyesinde özgürlüğü barındıran demokrasi kavramı, günümüzde emperyalist devletler tarafından kendi hedef ve çıkarlarına ulaşılması maksadı ile kullanılmaktadır. Bu sebepten dolayı demokrasi kavramının içeriğinde önemli sapmaların ve değişmelerin meydana geldiği açıktır. Bunu günümüzün siyasal arenasındaki somut örneklerle de görmekteyiz. Örneğin ABD, ''Demokrasi çatısı altında Afganistan'a özgürlük getireceğim, terör demokrasinin baş düşmanıdır'' söylemleri ile Afganistan'ı işgal etti ve asıl amacını demokrasi şablonu altına gizleyerek gerçekleştirdi.

 

Öte yandan yine ABD, Irak'ın dünya barışını tehlikeye soktuğu gerekçesiyle oradaki asıl amacına kılıf uydurmadı mı? Günümüz Türkiye'sinde de bunu tüm çıplaklığıyla görmek mümkündür.

 

Bunun en somut örneği, daha düne kadar şeriat tellallığı yapan kimi siyasilerin, ''Biz gömlek değiştirdik ve bu ülkeye demokrasi çatısı altında özgürlük ve hürriyet getireceğiz'' deyip takıyye yapmalarıdır. Yukarıda irdelediğimiz somut örnekler insanın aklına hemen şu soruyu getiriyor: ''Peki, demokrasi siyasiler tarafından istenildiği yöne çekilecek kadar ilkeleri olmayan, içi boş bir yönetim biçimi midir?''

 

Bu sorunun cevabını algılayabilmek için Atatürk 'ün demokrasi anlayışını betimlemek gerekir.

 

Atatürk'ün demokrasi anlayışı, ''Yurtta barış dünyada barış'' ilkesi üzerine kurulmuş, antiemperyalist, çağdaş, cumhuriyetçi, laik, tam bağımsız ve ulusal bütünlük üzerine inşa edilmiştir. Bu yönüyle Atatürk'ün demokrasi anlayışını betimlediğimizde emperyalist devletlerin demokrasi anlayışları ile taban tabana zıt olduğunu görmekteyiz. Çünkü, emperyalist devletler demokrasi anlayışını kendi çıkarları doğrultusunda yontmaktadır. Başka bir ifade ile demokrasiyi bir araç gibi görmekte ve çıkarları söz konusu olduğunda bu bombayı insafsızca tüm insanlığa karşı kullanmaktadırlar. Ülkemizde de yukarıda belirttiğim gibi kimi işbirlikçi siyasiler, demokrasi maskesi altında sosyal devleti yok saymakta, yargıya müdahalede bulunmaktadır. Kadını ikinci sınıfa atmakta, işçinin ve memurun sosyal haklarına tecavüz etmektedir.

 

Sonuç olarak anlaşılan ya bizler demokrasinin ne olduğunu bilmiyoruz ya da demokrasi kavramını yeniden iyi analiz etmek zorundayız. Ya sizce...

 

 

Terci birazda bizim dünya görüşümüz, sosyo kültürümüz ve politik terciğimiz ile ilgilidir diye düşünüyorum...

Umarım demokrasi konusunda biraz olsun yardımcı olmuşumdu...

Diğer sorularınız gücüm yettiğince ve kendimce ifade etmeye çalışacağım...

Sevgiyle kalın...

 

DİPNOT...

 

 

 

 

 

____________________________

Sevgili Mikail Dilbaz'a sevgi ve saygılarımızla...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bütün olumsuzluklarina ragmen Türk insani olanla yetinip mutlu olmaya calismaktadir,nyx-fallen angel. Bir yandan siyasi

 

cekismeler bir yandan terorist olaylari, bir yandan susuzlukla mücadele ederken,

 

sonu gelmeyen yanginlar ve kisacik süren asiri yagmurlarin gecit bulamadigi sularin sel halinde evleri basmasi bile

 

umutlarini yetirmiyen cileli insanlarla dolu bir ülkedir Türkiye. Insanlari fedarkar güler yüzlü ve caliskandir

 

diyemiyorum…….. caslikandir. Gercekten caliskandir.Yeterki calisma olanagi bulsun. Malesef suan binlerce ünversite

 

mezunu gencimiz bile bu imkansizliklar la bogusmakta olmasina ramen yinede umutlarini kaybetmemis yarina güvenle

 

bakmatadir.

 

Evet Türkiye su an cok zor günler yasamaktadir, ama Atatürk Türkiyesi her zaman basarmistir ve basaracaktir, insallah

Türkiyeyi tanimlamak icin veya tanitmak icin türkiye insanini yakindan görüp tanimak lazim

 

Söz konusu kuru toprak verimsiz topraklar susuz kalan topraklari, avcunun icine alip hisetmek lazim

 

Cöl sicaklarinda tarlanin ortasinda bir hayvanin tek basina gün boyu orada durdugunu görmek lazim

 

Ardi ardina yanan yok olan ormanlarimizi media da izleyip, yok olusunlarini resimler de görürken..o dumanlarin icersin de, o atesin icersin de, bir agac olsun kurtarabilmek icin canlarini ortaya koyanlarla bir arada olmak lazim

Diger taraftan sanki hicbirsey olmamis gibi, sorumsuzca hareket edip, bu yanginlara sebeb olanlarla konusmak sormak

lazim

4.0 sidetinde ki bir depremi Türkiye artik normal karsiladigini, kisacik hasar yok diye medialarda okurken, ardindan

 

7, …sidet büyüklügünde bir depremin gelebilecegini ve bunun ne canlara mal olacagini, düsünmek…….ve bazi kisilere

 

düsündürmek lazim gerekirken..

Halkin daha oncasini yasadigini ve bu sartlar altin da yasadigini…kimisi sadece izlemekte, kimileri de artik isyanlar

 

icersin de olduklarindan da, belki söz etmek istersin

 

Saygilar

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Hafta sonu Universtedeydim Konu Amerika Politik ve Tarihti. Bizim groupta Au pair lerden tek Turk oldugum icin Turkiye ile ilgili bir konu sectim. Turkiye ile Amerika'yi karsilastirmam gerekiyor ve reportaj yapmam gerektigi icin sizler bana yardimci olur saniz sevinir.

 

Konumda Ataturk ile Washington bulunucak ama bu konuda yardima gerek kalmicak.

Yardim istedgim bolumler: Turkiye Politigi ( herkez istegi, dusundugunu yaza bilir

Din : onemi sizce ve baska dinler Turkiye de ne kadar kabullendigi

Politik bugun : yani simdiki Akp ne dusunuyorsunuz onlar olmasa kimler olsun ve niye) Turkiye Amerikan bu konuda farklimi

Turkiyenin Tarihi : sizce en onemli anlari neydi

Dil: hangi diler konusuluyor

ekonomi ( ilerleme varmi vs)

Yemek; Turk mutfagi

Spor: futboldan baska hangi spor sevilir

Halk: halk nasil

 

biliyorum butun yazdigim konekonomi turkiyede sizce nasulari kendim de cevaplaya bilir zaten kendimde arastirma yapiyorum ama sizler ne dusunuyorsunuz bu benim icin onemli konumda.

 

 

:clover:

 

Atatürk Amerikanın kuruluşuna ilgisini dile getirmiş zaten yanlış hatırlamıyorsam; diğerleri hakkında da elimizden geldiğince yazalım bakalım neler çıkacak:

 

Politika:

 

Türkiye'de politikayı sosyolojik yapı ve tarihi göz önünde bulundurmadan ele alan hatalara düşecektir...

 

Öncelikle ülkemizin hangi ülkeler arasında yer aldığına bakacak olursak "devrim" "modernleşme" vb. olguların üzerimizdeki etkisini görürüz...

 

Ne mi dedik???

 

Bu topraklarda eski yapısında hasarlar oluşmuş bir devlet olan Osmanlı son günlerine kadar geleneğinden arda kalanları korumak istemiş olsa da daha o dönemlerde modernizasyon çalışmaları başlamıştı; ancak hiç şüphesiz toplumda iç açıcı bir görüntü olmadığı gibi ne eski doğru düzgün yaşanabiliyor ne de yeni adam gibi hayata girebiliyordu...

 

Sonradan yaşanan malum büyük tarihi olaylar sonunda Türk Devrimi yepyeni bir düzlem oluşturmak istedi; işte o çok eleştirilen "travma" sözcüğü burada devreye girer ve halka karşı "travma"yı kötüleyenlerin dahi aslında bildiği ve kabul ettiği üzere çok sancılı bir dönem açılır...

 

Buna göre 2.Cumhuriyetçi görüşe göre sorun tam anlamıyla ilerleme kaydedilememesi ve tepeden inmecilik nedeniyle devlet-millet ayrışmasıdır; muhafazakarlarsa doğrudan batıcılığı eleştirirler ve geleneksel bir anlayışla modern dünyada yer alma arayışına girerler; sol devrime daha sıcak baksa da özellikle belirli bir dönemde milliyetçiliğin ırkçılık halini alması ya da mazlum milletlerin savunuculuğuna girilmemiş olması gibi nedenlerle eleştiriden uzak durmamaktadır; merkezde yer alan resmi ideoloji savunucuları özellikle günümüzde ulusalın meyvalarını yiyen aydın kesimden insanlardır, bunlara göre devrim devam eden bir süreçtir çünkü "hain"ler engel olmak istemektedirler o zaman devrim kanunu doğal olarak hukukun tepesinde olacaktır!!!

 

Çok genel ifadelerle karışık bir şekilde anlattım; sanırım fazlası sıkabileceği gibi eksik yerler de ayrıca sorulabilir nasıl olsa...

 

Din:

 

Pozitivizm felsefesi anlaşılmadan bu anlaşılamaz sanırım; pozitivistlere göre dinler önemlidir evet ama görevlerini tamamlayana kadar; bunlara göre en son din İslam Hristiyanlıktan iyidir taa ki yeni pozitif ahlak oluşturulana kadar...

 

Yani din basamaktır ve oluşturulmak istenen dünyevi bir ahlaki yapıdır...

 

İşte bu pozitivizmin sadece bir yönüdür; diğer yönlerinden bir örnek verecek olursak tanıdıklığı kolayca anlaşılır: Tepedeninmecilik, ham halkı yoğurma!!!

 

İslam dini her alana çözümlemeler getirdiğine göre gerek laiklik, gerekse de pozitivizme göre toplumsal hayattan çıkarılması gereklidir; ayrıca devletin kimliği dinin verdiği kimlikten öne geçecektir...

 

Hiç uzatmayalım nasıl bir resim çizildiği ortada; ama tutmadı...

 

Laikliğin savunucusu olacak diyanet kurumu dini yöne kaydı; halk dini kimliğini asla çıkarmadı ama bu değişiklik olmadığı anlamına da gelmezdi...

 

Yani şu an için ne muhafazakarların istediği dini kimlik tam anlamıyla mevcut ne de istenen devlet kimliği...

 

 

İlk iki başlıkta gördüğümüz üzere hakim olan daha çok "BELİRSİZLİK"tir...

 

Tarihe bakış hakkında:

 

Tarih değil tarihe bakış dedik...

 

Öztürkçü anlayışla birlikte tıpkı Mısır ve İran'daki batıcıların yaptığı gibi bizimkiler de İslam döneminin dışında "yüce" bir tarih oluşturmaya çalışmışlardır; yine bir belirsizlik vardır ki özellikle şu an buna karşı çıkıp İslam ve Osmanlı'ya özellikle tepki göstermeyen pek çok isim yetişmiştir...

 

Dil:

 

Zamanında yine öztürkçü bir anlayış izlenmiş ve pek çok dilbilimcinin kabul ettiği üzere geçmişten miras kalan gelişmiş dil fazla budanarak önemli kayıplar yaşanmıştır...

 

Mesela hala hukukta geçmişten kalan deyimler kullanılabilmektedir ve günümüz Türkçesiyle farklı anlamlara gelebilecek sözcüklerdense bunlar sınıflandırmalarda daha yararlı bulunmaktadır...

 

Dilsel zenginlik sırf geçmişe tepki nedeniyle budanmışken yapılan köklü başka değişikliklerle de geçmiş-günümüz bağı hasar almıştır; bu batıya yönelmede önemli bir artıdır ama bizim zengin kaynaklarımızdan yararlanma hususunda önemli bir eksidir...

 

Ekonomi:

 

Cumhuriyetin "milli" yöntemi önemli gelişmeler doğurmuştur; savaştan çıkmış devlet gelişmiştir ancak pek çok hususta geri kalan ülkeye daha dışa açılmacı isimlerin katkısı da göz ardı edilemez...

 

Günümüzdeki ekonomik gelişme ise dış basın tarafından dahi övülmektedir, ülke gelişmekte olan 15 içinde yer almış ve krizden hedefleri olan istikrarlı bir ülkeye çıkılmıştır; tabii olarak eksiklikler olsa da bugün lüxe düşüp pahalılıktan yakınanların biraz da geçmişe ve kendi hatalarına bakmaları daha doğru olur bence...

 

Halk:

 

Çok farklı kesimler mevcut; bence de merkez-çevre ayrımı en genel anlamda daha belirgindir...

 

Merkezdekiler daha resmi ideolojiye bağlı ya da daha sol görüşlü insanlar gibi gözükmekte; bunlar batılı yaşam tarzını batı kültürünü daha çok benimsemişler...

 

Çevrede de sol görüş mevcut olabilse de genel daha muhafazakar eğilim göstermektedir; özellikle İslam'a ve Osmanlı'ya daha sevgi dolu yaklaşılmakta batı çok da üst olarak görülmemektedir...

 

Bu çok genel bir ayrım dediğim gibi; bir çok farklı kesim mevcut aslında...

 

 

Ülke yeni bir heyecan kazanmıştır; kendine gelmiştir...

 

Kimi beğenir kimi beğenmez bu gidişatı ama özellikle oyunu artıran ve seçim öncesi bakışını sürdüren AKP'nin ülkeye önemli faydaları olmuştur; oy artışı onca yükselen sese rağmen bir takdirdir ve bunda ekonominin de önemli bir payı vardır...

 

 

Saygılar...

 

:zorro:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 3 hafta sonra...

Demin mail le sonuclar yollandi ve ben A almisim Amerika ve Turkiye tartismasinda ! :lol:

 

godzilla, Dipnot, jon, birce ve Ali0_1 e cok Tessekkur ederim fikirlerinizi ve biliminizi benimle paylasdiginiz icin !

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 2 hafta sonra...
Hafta sonu Universtedeydim Konu Amerika Politik ve Tarihti. Bizim groupta Au pair lerden tek Turk oldugum icin Turkiye ile ilgili bir konu sectim. Turkiye ile Amerika'yi karsilastirmam gerekiyor ve reportaj yapmam gerektigi icin sizler bana yardimci olur saniz sevinir.

 

Konumda Ataturk ile Washington bulunucak ama bu konuda yardima gerek kalmicak.

Yardim istedgim bolumler: Turkiye Politigi ( herkez istegi, dusundugunu yaza bilir

Din : onemi sizce ve baska dinler Turkiye de ne kadar kabullendigi

Politik bugun : yani simdiki Akp ne dusunuyorsunuz onlar olmasa kimler olsun ve niye) Turkiye Amerikan bu konuda farklimi

Turkiyenin Tarihi : sizce en onemli anlari neydi

Dil: hangi diler konusuluyor

ekonomi ( ilerleme varmi vs)

Yemek; Turk mutfagi

Spor: futboldan baska hangi spor sevilir

Halk: halk nasil

 

biliyorum butun yazdigim konekonomi turkiyede sizce nasulari kendim de cevaplaya bilir zaten kendimde arastirma yapiyorum ama sizler ne dusunuyorsunuz bu benim icin onemli konumda.

 

 

:clover:

 

Din:Çogunlugu islamiyet olarak adlandırılır açık söyliyeyim dikkat ettigim kadarıyla inanış var ama uygulama pek yok..

 

Politika:Geçmişte oldugu gibi bu günün politikleri hepsi haklı çıkma çabası içinde.. yıllardır süren polemikler hala devam ediyor..

 

Türkiye'nin Tarihi:Türkiye tarihi her anı önemlidir...

 

Dil:Eski türkçe (pek az kesim konuşuyor bunu), türkçe (illere göre şivesiyle birlikte degişiyor), kürtçe, yabancı diller,(ingilizce, Almanca, Fransızca vb. diller) Arapça (az kesim konuşuyor) ismini şuan için hatırlayamıdıgım bir kaç dil daha mevcut türkiye'de ama onu şöyle yazsam daha iyi olur yaşamak için yurt dışından gelen türkiye cumhuriyeti vatanışlıgına geçmiş yabancı asıllı vatandaşlarımız..

 

Ekonomi: pek anlamam... :) ama çevremdeki insanların alım güçleri yükseldi buda heralde idare eder oldugunu gösterir..

 

Yemek(Türk Mutfagı):Söylemek gibi bir gereksinim duymuyorum.. zaten hepimiz biliyoruz lezzetleri :)

 

Spor:Futbol'la beraber güreş, cirit, türkiyenin kendi sporu, ata sporlarımızdır şuan için hatırladıgım bunlar...

 

not: saat geç oldugu için kısa kısa yazıyorum kusura bakmayın..

 

 

Halk: Hala gözlerimizde bir umut ışıgı var :) pek birbirimizin yüzüne bakma gereksinimi duymasakta...

 

 

Saygılar :clover:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

rica ederim.. ama bitmiş olmasına biraz üzüldüm.. neyse saglık olsun... bir başka derste zamanında yardımcı olmaya çalışırım :)

 

 

Umarim birdaha boyle bir dersim olmaz :D ama olursa bLeeding_me bilgisini yazmadan yollamicam dersimi ;)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.