Gönderi tarihi: 19 Haziran , 2008 17 yıl Sen değil misin, kelebek, şu kimsesiz dağların canı, derin uçurumları ile sivri tepelerinin? Sen doğabilesin diye büyülü değneğiyle taş fırtınalarına, emretti bir gün durup susmalarını bir peri ve zincirlendi o dağlar birbirine sen uçabilesin diye. Portakallı karalı, esmer ve altın rengi, dağ kelebeği, yabangülü üstünde kat kat kanatçıkların, ya konar kalkarsın oynaşarak güneşle, ya da bir günışını üstünde çarmıha gerilmiş. Dağ kelebeği, kırların, tepelerin kelebeği, rengini resme dökemez kimse senin; yaşarsın onu ancak sen ve kanatların havada, güneşte, yabangülünde, öylesine özgür ve öyle tatlısın ki Juan Ramon Jimenez Fransisken lirinin tellerini senin için okşar usul usul...
Gönderi tarihi: 24 Ağustos , 2008 16 yıl Çünkü şiirin şairi Antonio MACHADO bir İspanyol'dur ve onu anlayabilmek İspanyol yemeklerini de tadabilmekten geçer.. Çünkü ülkemizde marketlerde tavşan bulmak zordur.. Varabildiğim sonuç bu..
Gönderi tarihi: 30 Eylül , 2015 9 yıl Hellal olsun yerini bilmediği için doğru söyledin yarım saatte güldüm, ilk 15 dk bende soruyu aradım, şu an gülmekten karnım ağrıdı
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için şimdi oturum açın.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.