Zıplanacak içerik
View in the app

A better way to browse. Learn more.

Tartışma ve Paylaşımların Merkezi - Türkçe Forum - Turkish Forum / Board / Blog

A full-screen app on your home screen with push notifications, badges and more.

To install this app on iOS and iPadOS
  1. Tap the Share icon in Safari
  2. Scroll the menu and tap Add to Home Screen.
  3. Tap Add in the top-right corner.
To install this app on Android
  1. Tap the 3-dot menu (⋮) in the top-right corner of the browser.
  2. Tap Add to Home screen or Install app.
  3. Confirm by tapping Install.

Güle güle ölmek, Başlığımız bir köşe yazısının başlığı...

Featured Replies

Gönderi tarihi:

Güle güle ölmek, Başlığımız bir köşe yazısının başlığı...

 

 

Konumuz da köşe yazısının konusu...

 

Tayyip Erdoğan'ın değişmesi beni fazla ilgilendirmiyor...Kimsenin değişmesi üzerinden de bir tartışma yürütmek sevdasında değilim...

 

Sadece enteresan bir yazı olarak okudum ve sizlere de ulaştırmak istedim...

 

Sizceleri merak ettim diyelim...

 

Ne kadar da tatlı söylüyor ve yazıyorlar... "AK Parti özeleştiri yapmalı" diyen de var, "Tayyip Erdoğan değişmeli" diye yazan da... 'Özeleştiri' sözcüğünü diline pelesenk eden CHP lideri Deniz Baykal; her punduna getirdiğinde Tayyip Erdoğan'ı değişime teşvik edenler de malum ve mahut kalemler...

 

İyi de, Tayyip Erdoğan politikaya adım attığı ilk günden buyana muazzam değişimler geçirdi; geçirdi ki, toplumun yarısı onun partisine oy vermekten çekinmedi son seçimde. Ak Parti'nin kendisi bir 'değişim ve dönüşüm' ürünü değil mi zaten?

 

Oysa hiç değişmeyen, 40 yıl önceki tavrından bir milim şaşmayan, büyükannesinin sakızını hâlâ ağzında çiğneyip duran, dünyanın gittiği istikamete aldırmamayı politik tavır sayanlar var aramızda. CHP lideri Deniz Baykal ile malum ve mahut kalemler gibi...

 

İşin şaşırtıcı yönü de bu zaten: Türkiye, ne çekiyorsa, onların ileri sürdüğü gibi, "Dediğim dedik, çaldığım düdük" tavrından çekiyor gerçekten; gelişmeye kapalı zihinler ile köhnemiş bakış açıları ideolojik körlük meydana getiriyor. Ancak müthiş inatçı ve muazzam kör olanların başkalarını inatçılık ve körlükle suçlamaları yok mu, işte insanı kahreden bu.

 

Deniz Baykal sözgelimi, tam 40 yıldır günlük politikanın içerisinde. 40 yıl önce neye karşıysa bugün de ona karşı olmakla övünüyor. Oysa 40 yıl içerisinde dünyada ve ülkemizde dengeler değişti, insanlar ve kurumlar bir yandan diğerine savruldular. 40 yıl önce neye karşıysan ona bugün de karşı olman, neye ve kime dostsan o dostlukları bugün de sürdürmen bir anlam taşıyor mu?

 

CHP 40 yıl önce de centilmenlik tanımayan bir üslubun sahibiydi, bugün de zarif bir kadın TBMM başkan vekili üzerinden yürüttüğü centilmenliğe aykırı davranışlarla yine karşımızda. İçtüzüğün gereklerine, teamüllere aldırmıyor, ideolojik gözlüklerle yaklaşıyor her konuya.

 

O günlerde bir sorun olmadığı için 40 yıl önce tavrını sormak kimsenin aklına gelmemiştir, ama 20 yıl önce artık bir sorundu ve kendisine sorulduğunda Deniz Baykal 'başörtüsü/türbana karşı' bir tavır almıştı o günlerde. Karşı tavrını bugün de sürdürüyor CHP lideri. Ara sıra, "Bu sorunu biz çözeriz" demeçleri verse de, 'çözüm' dediğinin baskıcı/yasakçı uygulamaların devamı olduğunu anlamak hiç de güç değil.

 

Başkasını özeleştiriye, değişmeye davet ederken insan durur da önce kendisine bakar.

 

"Tayyip Erdoğan değişmeli" diye yazan kalemlerin durumu da en az Deniz Baykal kadar garip. Tayyip Erdoğan ve onunla birlikte hareket eden arkadaşları, çoğu gözler önünde gerçekleşen hayli yoğun bir değişim sürecinden geçtiler. Esas değişmeyen onlar, kendileri. Hatta o kadar değişime ayak sürüyorlar ki, başkalarının değiştiğine de bir türlü inanmıyorlar. "Değişsin" diye dayattıklarına bakmayın, istedikleri değişime de yanaşsa Ak Parti, onlar bunu da "Değişmedi" diye ilân etmeye şimdiden hazırlar.

 

Daha da garibi şu: Bütün dünyada değişim prim yaparken bizim ülkemizde sürekli ayakta kalmanın en garanti yolu, değişime direnmek... CHP lideri 40 yıldır değişime direniyor ve ayakta, parti içi yarışmada yenilmiyor... Malum ve mahut kalemler arasında tek tük de olsa nüfus kâğıdı yeniler -genç ihtiyarlar- de var, ama çoğu 40 yılı aşkın kalem oynatan tipler onların da...

 

Dünya değişiyor, Türkiye değişiyor, okurlar değişiyor, seçmenler değişiyor, doğa değişiyor, mekânlar değişiyor, bir tek onlar değişmiyor.

 

Değişmezlerse değişmesinler, sonuçta kimin ne olduğu ve ne yaptığı bizi fazla ilgilendirmiyor: Ayakta kalmaları, inatçı politikacılarla seçmenlerinin, değişime direnen kalemlerle patronlarının arasındaki bir ilişkinin sonucu nasıl olsa; ancak değişmemeyi ilke edinmişken, başkalarına dönüp de "Değiş" talebinde bulunmaları gerçekten gülünç kaçıyor.

 

Katıla katıla gülmekten bir hal olduk; durun artık!

 

Kimin veya hangi cenahın dediği olup olmadığına bakmayın...Söylenenler sizce de biraz garip değil mi? Sadece biraz...

 

Saygılar...

Gönderi tarihi:

Tamam kimin söylediği önemli değil ama bana buram buram Fehmi Koru kokuyor gibi geldi ve ister istemez değişimlerin adamı Fehmi Koru dan daha farklı bir yazı bekleyemezdim diyebiliyorum sadece...

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.

Configure browser push notifications

Chrome (Android)
  1. Tap the lock icon next to the address bar.
  2. Tap Permissions → Notifications.
  3. Adjust your preference.
Chrome (Desktop)
  1. Click the padlock icon in the address bar.
  2. Select Site settings.
  3. Find Notifications and adjust your preference.