Φ muki Gönderi tarihi: 19 Şubat , 2008 Paylaş Gönderi tarihi: 19 Şubat , 2008 Adıyaman, tarihinin bilinen en eski yerleşim yerlerinden biridir. Adıyaman Palanlı Mağarasında yapılan incelemelerde kent tarihinin M.Ö 40.000 yıllarına kadar uzandığı anlaşılmıştır. Yine Samsat-Şehremuz Tepede'deki tarihi bulgulardan M.Ö. 7000 yılına kadar Paleolitik M.Ö. 5000 yıllarına kadar Neolitik M.Ö. 3000 yıllarına kadar Kalkolitik ve M.Ö. 3000-1200 yılları arasında da Tunç çağı dönemlerinin yaşandığı anlaşılmıştır. Bu dönemde bölge Hititlerle Mitaniler arasında el değiştirmiş ve Hitit devletinin yıkılmasıyla (M.Ö. 1200) karanlık bir dönem başlamıştır. M.Ö. 1200'den Frig Devletinin kuruluşu olan M.Ö. 750 yılları arası dönemle ilgili olarak yazılı kaynağa rastlanmamıştır. Ancak; bu dönemde yöre, Asur etkisine girmeye başladığından, Samsat'ta bulunan Asur etkili mühürler ve Kahta Eskitaş Köyünde bulunan Hitit Hiyeroglif'li kitabeler, Anadolu'daki tarihi sislilerin ilimizde de aynen devam ettiğini göstermektedir.Bu dönemde de Adıyaman ve çevresinde Hitit Devletinin yıkılmasıyla ortaya çıkan Geç Hitit şehir devletlerinden biri olan Kummuh Devleti hüküm sürmektedir. M.Ö. 900-700 yılları arasında yöre Asur etkisine kalmakla birlikte, Asurlular tam olarak egemen olamazlar. 6.yüzyılın başlarından itibaren yöreye Persler hakim olur ve yöre Satrap'lar (valiler) eliyle yönetilir. M.Ö.334 yılında Makedonya kralı Büyük İskender'in Anadolu'ya girmesiyle Pers'ler hakimiyetini kaybetmiş ve M.Ö. 1.yüzyıla kadar yörede Makedonyalı Selevkos Sülalesi hüküm sürmüştür. Bu sülalenin gücünün zayıfladığı sıralarda, Kral Mithradetes 1, Kallinikos Kommagene Krallığının bağımsızlığını ilan etmiştir. (M.Ö.69) Başkenti Samosota (Samsat) olam Kommagene Krallığı, egemenliğini M.S. 72'ye kadar sürdürmüş, bu tarihte yöre Roma İmparatorluğunun eline geçmiş ve Adıyaman Roma İmparatorluğunun Syria (Suriye)Eyaletine, 6.Lejyon olarak bağlanmıştır. Roma İmparatorluğunun 395 yılında Batı ve Doğu Roma olarak ayrılmasıyla Adıyaman Doğu Roma İmparatorluğuna katılmıştır. 643 yılından itibaren bölgeye İslam akınları başlamakla birlikte İslam hakimiyeti ancak 670 yılında Emevi'lerle kurulur. 758 yılında ise, Abbasi komutanlarından Mansur İbni Cavene'nin hakimiyetine girer. 926 yılında Hamdanilerin egemenliği başlar. 958 yılında yöre yeniden Bizanslıların eline geçer. 1114-1181 yılları arası yöreye Türk akınları olur. 1204-1298 yılları arasında Samsat ve yöresini Anadolu Selçukluları ele geçirir. 1230-ve1250 yıllarında Moğol saldırıları yaşanır. 1298'de yöre ve ilimiz Memlüklülerin eline geçer. 1393 yılında Adıyaman bu kez de Timurlenk tarafından yağmalanır. Büyük bir istikrarsızlığın olduğu ortaçağ boyunca Adıyaman, Bizans, Emevi, Abbasi, Anadolu Selçukluları, Dulkadiroğulları arasında el değiştirmiş ve nihayet Yavuz Sultan Selim'in iran seferi sırasında 1516 yılında Osmanlı topraklarına katılmıştır. Osmanlı topraklarına katılan Adıyaman,başlangıçta merkezi Samsat'ta bulunan bir Sancakla Maraş Beylerbeyliğine bağlıyken, Tanzimattan sonra bir kaza olarak Malatya'ya bağlanmıştır. CUMHURİYET DÖNEMİ Cumhuriyetin kuruluşundan 1954 yılına kadar eski eski idari yapısı korunarak Malatya'ya bağlı kaza konumunda olan Adıyaman 1 aralık 1954 tarihinde 6418 sayılı kanunla Malatya'dan ayrılarak müstakil il haline gelmiştir. Kronoloji M.Ö. 40000- M.Ö. 7000 Paleolitik M.Ö. 7000 - M.Ö. 5000 Neolitik M.Ö. 5000 - M.Ö. 3000 Kalkolitik M.Ö. 3000 - M.Ö. 1200 Hititler M.Ö. 1200 - M.Ö. 750 Asurlular M.Ö. 750 - M.Ö. 600 Frigler M.Ö. 600-M.Ö. 334 Persler M.Ö. 334-M.Ö. 69 Makedonlar M.Ö. 69-M.S. 72 Kommagene Krallığı 72-395 Roma imparatorluğu 395-670 Doğu Roma (Bizans) 670-758 Emeviler 758 - 926 Abbasiler 926- 958 Hamdaniler 958 –1114 Bizanslılar 1114 –1204 Eyyubiler 1204 –1298 Anadolu Selçuklular 1298 –1516 Memluklular 1516 –1923 Osmanlı imparatorluğu Tarih boyunca ev sahipliği ettiği sayısız medeniyetten gelen değerleriyle Adıyaman İli, bugün Türkiye Cumhuriyeti’nin önemli turizm merkezlerinden biri olarak, dünyanın her yerinden gelen konuklarını ağırlamaktadır. Ören Yerleri ARSAMEİA ÖREN YERİ (Nymphaios Arsameia’sı) Kral 1. Antiochos kitabelerinde söz edildiğine göre, Arsameia İ.Ö. 2. Yüzyılın başlarında Kommagene’lerin atası Arsemia tarafından Kahta çayının doğusunda Eski Kahta kalesinin karşısında kurulmuş Krallığın yazlık başkenti ve idare merkezidir. Güneydeki tören yolunda Mitras’ın kabartma steli, ayin platformu üzerinde Antiochos-Herakles tokalaşma steli ve bunun önünde Anadolu’nun bilinen en büyük Grekçe yazıtı bulunmaktadır. Yazıtın bulunduğu yerden başlayan 158 m. derine inen bir tünel ile yazıtın batısında benzer bir kaya dehlizi de dikkati çekmektedir. Tepe üzerindeki platformda Mithridathes Callinichos’un mezar tapınağı ve sarayı yer almaktadır. Yapılan saray kazılarında çok sayıda heykel parçası, bir kraliçe ve Antiochos başı bulunmuştur. Arsameia ören yeri, Adıyaman’a 60 km. uzaklıktadır. Yeni Kale Adıyaman'a 60 km. uzaklıkta Kocahisar köyü yakınındadır. Kommagene'ler tarafından inşa edilen Yeni Kale, karşısındaki Arsemeia ile birlikte kullanılmıştır. Romalılar ve ardından Memluklular tarafından restore edilen Kale en son 1970'lerde kısmen onarılmıştır. Kale içinde çarşı, cami, zindan, su yolları, güvercinlik kalıntıları ve kitabeler bulunmaktadır. Kale'den Nymphois'e inen su yolu bir tünelle Arsameia'ya başlanmıştır. 80 metreyi bulan bu yolla halen suya ulaşmak mümkündür. Derik Kalesi Cendere Köprüsünden sonra Sincik yolu üzerindeki Datgeli köyünün yakınlarındaki 1400 m. rakımda bulunan tepenin üzerine kurulmuştur. M.S. 70'lerde Romalılar tarafından inşa edildiği ve 300'lere kullanıldığı tahmin edilen, içerisinde büyük bir tapınak bulunan bölgenin kutsal alanı kabul edilen kalenin hemen yakınında Kommagene döneminde inşa edilen Temenos kalıntıları bulunmaktadır. Gerger Kalesi (Fırat Arsameia'sı) Adıyaman'ın Kahta İlçesine 85 km. uzaklıkta bulunan, tarihi Geç Hitit dönemine dayanan kale, Fırat nehrinin batı yakasında yer almaktadır. M.Ö. II. yüzyılda Kommageneliler'in atası olan Arsames tarafından kurulmuştur. Sarp kayalar üzerine, Aşağı ve Yukarı Kale olmak üzere iki bölümde inşa edilen Gerger Kalesi'nin batı surlarında Kral Samos'a ait bir kabartma bulunmaktadır. İslami dönemde de kullanılan kale içerisinde cami, dükkanlar ve su sarnıçları bulunmaktadır. Perre Antik Kenti Adıyaman kent merkezine 5 km. uzaklıkta, Kuyucak köyü yolu üzerindeki Pirin köyündeki kalıntılar 200 civarındaki kaya mezarı ve yerleşim yerine sahiptir. Antik çağdan kalan bu nekropol ve çevresi Kommageneliler döneminde önemli bir yerleşim merkezi olmakla birlikte, asıl Romalılar döneminde gelişmiş bir kenttir. Girişleri kabartmalarla süslenmiş birbirine geçişli içerisinde lahitler yerleştirilmiş kayaların içine oyulmuş mezar odaları şeklinde kalıntılardır. Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ muki Gönderi tarihi: 19 Şubat , 2008 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 19 Şubat , 2008 Nemrut Dağı ören yeri Doğu-Batı Medeniyetinin, 2150 m. yükseklikte muhteşem bir piramitteki kesişme noktası, dünyanın sekizinci harikası Nemrut. Yüksekliği on metreyi bulan büyüleyici heykelleriyle, metrelerce uzunluktaki kitabeleriyle, Unesco Dünya Kültür Mirasında yer almaktadır. İki bin yıldır güneşin doğuşunu ve batışını 2150 m. yükseklikte izleyen dev heykellerin sırrının çözülmesi için Kommagene Uygarlığı? nın keşfine gitmek gerekir. Osmanlı İmparatorluğu? nda askeri danışman olarak görev yapan ve tarihi eserlere ilgi duyan Alman subay Helmut Von Moltke, 1838? de bölgedeki araştırmaları sırasında bölgedeki tarihi kalıntılar hakkında bilgi verdiği ?Türkiye? deki Durum ve Olaylar Hakkında Mektuplar? adlı kitabında nedense Nemrut Dağı? ndaki heykellerden söz etmemiştir. Nemrut Dağı? nın zirvesindeki eserlerden ilk söz eden ve bunların Asurlular? dan kalma olduğunu tahmin eden, 1881? de Diyarbakır? da yol yapım işlerinde görevli Alman Mühendis Karl Sester? dir. Sester? in verdiği bilgiler doğrultusunda Kraliyet Akademisi tarafından araştırma yapmak üzere bölgeye gönderilen genç bilim adamı Otto Punchtein başkanlığındaki ekip, Nemrut Dağı? nın tepesindeki tümülüs ve tümülüsün doğu ve batı yanlarında oluşturulmuş teraslar üzerindeki devasa heykeller ve çeşitli kabartmalardan oluşan eserler üzerinde çalışır. Uzun çalışmalar sonunda Grekçe yazılı kitabeyi çözen Punchstein, bu eserlerin Kommagene Uygarlığı? na ait olduğunu ve Kommagene Kralı 1. Antiochos tarafından yaptırıldığını keşfeder. Antiochos? un ağzından yazılan kitabe, Nemrud Dağı? nın sırrını ve Antiochos? un yasalarını içermektedir. Daha sonra Alman Mühendis Karl Humann ve İstanbul Arkeoloji Müzesi? nin kurucusu Osman Hamdi Bey? in de katıldığı Nemrut Dağı çalışmaları 1953? ten 80? li yıllara kadar Amerika? lı Arkeolog Theresa Goell ve Friedrich Karl Dörner ve 1986 yılından itibaren, Dörner? in öğrencisi Sencer Şahin tarafından sürdürülmüştür. Kommagene Uygarlığı? nın ortaya çıkmasını sağlayan kazılar, Nemrut Dağı? ndan başka Arsameia, Samsat ve Fırat Havzası? nda gerçekleştirilmiştir. Bölgede yapılan kazılarda ortaya çıkartılan taşınabilir eserler müzelerde, geri kalanları da Milli Park Alanı içerisinde korumaya alınmıştır. Kommagene Krallığı Yunanca ?Genler Topluluğu? anlamına gelen Kommagene, ismiyle bağdaşırcasına, Grek ve Pers Uygarlıkları? nın inanç, kültür ve geleneklerinin bütünleştiği güçlü bir krallıktır. Toros Dağları? ndaki çeşitli yolların birleştiği noktada bulunan antik Kommagene Krallığı, Suriye? in Kuzeyi, Hatay Pınarbaşı, Kuzey Toroslar ve doğuda Fırat Nehri? nin çevrelediği verimli topraklarda yer almıştır. Tarıma ve hayvancılığa elverişli ve ekonomik önemi yüksek sedir ağacı ormanlarını barındıran Kommagene topraklarının, ilk çağlardan beri yerleşim alanı olarak kullanıldığı civardaki mağara ve arkeolojik buluntulardan anlaşılmaktadır. İ.Ö. 2000 yılının ortalarında Hitit İmparatorluğu? nun egemenliği altına girdiği tahmin edilen Kommagene yöresi?nde Kommagene Krallığı? nın öncesi kabul edilen Kummuh Krallığı? nın olduğu ve Kummuh? un İ.Ö. 711? lerde Asurlular, İ.Ö. 605 ?te de Babilliler tarafından fethedildiği anlaşılmaktadır. İ.Ö. 6. Yüzyılın sonlarına doğru Kommagene toprakları Pers İmparatorluğu? nun eline geçmiştir. İ.Ö. 323? te Kommagene Bölgesinin idaresi Grek-Makedon yöneticilerin eline geçmiştir. Antik dünyanın küçük ancak güçlü ülkesi Kommagene, baba tarafı Pers Kralları? ndan ?Krallar Kralı olarak anılan Darius? a ile, anne tarafı Makedonya Hükümdarı Büyük İskender ile akraba olan bir prensin oğlu Mithridates Kallinikos tarafından, İ.Ö. 109 yılında bağımsız bir krallık olarak kurulmuştur. Farklı topluluklardan meydana gelen ve ayrı inanç ve kültürlere sahip Kommagene? liler arasındaki birliği sağlamak konusunda büyük başarı sağlayan Mithridates Kallinikos, tanrılarla olan bağını kuvvetlendireceği ve böylece ulusunu barış içerisinde yaşatacağı inancıyla ülkesinin çeşitli yerlerinde tapınaklar yaptırmıştır. Nemrut Dağı ve iki Arsameia şehrindeki kült yapılarıyla Kommagene Kralları? nın en ünlüsü olan 1. Antiochos devri (İ.Ö. 69-38) krallığın en müreffeh dönemdir. Kendi mezarını Nemrut Dağı? nın zirvesine, babası Mithridates 1. Kallinikos? un mezarını ise Arsameia? da Eski Kahta Çayının kenarına yaptıran 1. Antiochos, krallığını ekonomik ve kültürel yönden en üst seviyeye çıkartmıştır. 1. Antiochos? tan sonra Kommagene Krallığı? nın parlak dönemleri, halefleri tarafından devam ettirilemez ve İ.S. 29 yılından itibaren Kommagene Kralları Roma tarafından atanır. İ.S. 72? de Romalılar? ın Kommagene? yi istila etmesiyle 200 yıllık krallığın bağımsızlığı tamamen sona erer ve bu tarihten sonra Kommagene toprakları Suriye? nin parçası olarak tarihteki yerini alır. Nemrut Dağı Tümülüsü Nemrut Dağı, Adıyaman? ın 86 km. doğusunda Kahta ilçesinin Karadut köyünde, dünyanın sekizinci harikası olarak tanınan, tepesinde küçük kırma taşların yığılmasıyla oluşturulmuş konik bir tümülüsün bulunduğu, 2150 m. yükseklikte, görkemli bir kültür ve turizm merkezidir. İ.Ö. 1. Yüzyıla tarihlenen ve orijinali 55 m. olan tümülüsün bugünkü yüksekliği 50 m., çapı 150 metredir. Gündoğumu ve günbatımının tüm ihtişamıyla izlenebildiği bu tepede, Kommagene Kralı 1. Antiochos kendisi için görkemli bir anıt mezar, mezar odasının üzerine kırma taşlardan oluşan bir tümülüs ve tümülüsün üç tarafını çevreleyen kutsal alanlar inşa ettirmiştir. Tümülüs, Kral 1. Antiochos? un şerefine tertiplenen törenlere mahsus 3 terasla çevrilidir. Doğu, batı ve kuzey terasları olarak adlandırılan bu alanlardan doğu ve batı teraslarda; sıra halinde dizilmiş blok halinde 8 yontma taşın üst üste oturtulmasıyla oluşturulan 8-10 metre yüksekliğinde muhteşem heykeller, kabartmalar ve yazıtlar bulunmaktadır. Heykeller, bir aslan ve bir kartal heykeliyle başlar ve aynı düzende son bulur. Hayvanların kralı olan aslan yeryüzündeki gücü, tanrıların habercisi olan kartal ise göksel gücü sembolize eder. Heykeller her iki tarafta da şu şekilde sıralanmıştır: Kral 1. Antiochos (Theos); Fortuna (Theichye-Kommagene-Tanrıça) Zeus (Oromasdes); Apollo (Mithras-Helios-Hermes), Herakles (Ares-Artagnes). Kült yazıtlarında anne tarafından Büyük İskender? den (Yunan-Makedonya) baba tarafından ise, Darieos? dan (Pers) geldiğini ifade eden Antiochos, atalarından gelen bu etnik farklılığı birleştirerek, kültür zenginliği haline dönüştürmenin göstergesi olarak tanrı heykellerinin yüzünü doğuya ve batıya çevirmiştir. Zaten tanrı heykellerinin isimleri de hem Grek, hem de Pers dili ile ifade edilmiştir. Doğu Terası Yaklaşık 10 metre yüksekliğindeki tahtlar üzerinde sıralar halinde oturmuş dev tanrı heykelleri mevcuttur. Heykellerin yüzleri güneşe doğru bakmaktadır. Bu terasta sırasıyla Kommagene Krallığının gökyüzü hakimiyetini temsil eden koruyucu kartal, krallığın yeryüzü hakimiyetini temsil eden koruyucu aslan, Kommagene Kralı I. Antiochos, Kommagene (Tyche), Zeus, Apollon ve Herakles heykelleri yer alır.Tahtların arkasında 237 satırdan oluşan KralAntiochos?un dini ve sosyal içerikli vasiyeti (Nomos) bulunmaktadır.Terasın kuzey ve güneyinde Kommagene Kraliyet ailesi bireylerinin kabartma stelleri bulunmaktadır. Yine bu terasta heykellerin önünde ateş sunağı (Altar) ve onun yanında oturur biçimde bir aslan heykeli bulunmaktadır. Nemrut?ta güneşin doğuşu bu terastan izlenmektedir. Batı Terası Muhteşem bir gün batımının izlenebildiği , Doğu terasına benzer şekilde yapılmış batı terasında, tanrılar galerisindeki heykel sıralaması ve heykellerin arkasındaki kült yazısı bazı detaylar hariç aynıdır. Doğu terasından farklı olarak, tanrılar galerisinin kuzey ucunda, dördünde Kral Antiochos? un tanrılarla selamlaşması, diğerinde aslan figürü bulunan, kumtaşından yapılmış 5 kabartma (rölyef) bulunmaktadır. Aslan horoskop olarak bilinen kabartma, 25000 yılda bir meydana gelen astrolojik bir olayın sembolize edilmiş halidir. Doğu ve Batı terasın her ikisinde de tanrı heykellerinin tahtlarını oluşturan taş blokların arkasında Grek harfleriyle yazılmış 237 satırlık uzun bir kült yazıtı Nomos bulunmaktadır. Kuzey Terası Kuzey Terası, batı ve doğu teraslarını birbirine bağlayan 180 m. uzunluğunda bir tören yoludur. Terasta tamamlanmamış stel ve kaideler bulunmaktadır. Nemrut'tan bir kaç görüntü Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ crazy mom Gönderi tarihi: 19 Şubat , 2008 Paylaş Gönderi tarihi: 19 Şubat , 2008 Muki bu resimler cok guzel...Turkiye'nin neredeyse buyuk bir bolumunu gezdim ama dogu hep eksik kaldi...Burayada buyuk bir ihtimalle nisanda gidecegim ve bende kendi cektigim resimleri koyarim Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Misafir birce Gönderi tarihi: 29 Haziran , 2008 Paylaş Gönderi tarihi: 29 Haziran , 2008 ...NEMRUT'UN ÇEHRESI DEĞIŞECEK Adıyaman'ın Kahta ilçesinde bulunan Nemrut ören yerinin turizmde marka yapılması amacıyla Kommagene-Nemrut Koruma ve Geliştirme Programı kapsamında başlatılan çalışmalar sürdürülüyor. Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Neriman Şahin Güçhan, UNESCO'nun Dünya Kültür Mirası listesinde bulunan Nemrut ören yeri için ODTÜ ile Kültür ve Turizm Bakanlığı arasında önceki yıl imzalanan Kommagene-Nemrut Koruma ve Geliştirme Programı kapsamında 2010 yılına kadar önemli çalışmalar yapılacağını söyledi. Güçhan, Önceliklerinin Nemrut ören yerinin çevresini yeniden düzenlemek, dev tanrı heykelleri ve diğer kalıntıların üzerindeki çatlakları kapatmak olduğunu kaydetti. AA - Güçhan, ''Gerçekleştireceğimiz çevre düzenleme çalışmaları için ön proje hazırladık ve projemiz onaylandı. Uygulama projelerinin temini için bakanlıkça ihaleler açılacak. Çevre düzenleme çalışmalarımızda bu aşamadayız'' dedi. ''Biz Nemrut ören yerini öncelikle eserlere bir zarar verilmeden ve rahatlıkla gezilebilen bir yer yapmayı amaçlıyoruz. Bunun için de uluslararası kural ve ilkelerle örtüşen çalışmaların gerçekleştirilmesi gereklidir'' diyen Güçhan, hata yapmamak için aceleci olmadıklarını vurguladı. [/font] MODERN HİZMET EVİ Güçhan, Nemrut ören yerindeki çevre düzenleme çalışmaları kapsamında modern bir hizmet evi yapılacağını kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü:''Nemrut ören yerinde ziyaretçilere hizmet veren bir sosyal tesis var. Eserlerin bulunduğu tepenin eteğinde yer alan bu tesis yıkılacak. Bu tesisin yeri festival alanı olarak düzenlenecek. Yıkılan sosyal tesisin yerine ören yerinin Adıyaman tarafından ve 3 kilometre geride modern bir hizmet evi yapılacak. Akıllı bina olacak olan hizmet evinde ziyaretçilerin dinlenebileceği büyük bir salonun yanı sıra bir multivizyon salonu, 3 ayrı kalıcı serginin bulunacağı salonlar olacak. Hediyelik eşya satışı da yapılacak olan hizmet evindeki multivizyon salonunda Nemrut ören yerine ilişkin hazırlanmış belgesel filmler gösterilecek. Ziyaretçiler öncelikle hizmet evine ulaşacak. Hizmet evinin yanındaki otoparka araçlarını bırakacak olan ziyaretçiler, ören yerine kendi özel araçlarıyla değil Milli Park'a ait minibüslerle taşınacak.'' Güçhan, Nemrut ören yerinde akıllı kombine bilet uygulaması yapılacağını, bu sayede ören yerini ziyaret edenlerin sayısının düzenli ve ağlıklı olarak izlenebileceğini kaydetti. Ören yerinin güvenliğinin sağlanması, heykel ve diğer kalıntılara zarar verilmesinin önüne geçilmesi için resmi koruma görevlilerinin yanı sıra alan kılavuzlarının görev yapacağını ifade eden Güçhan, ''Yöre halkından seçilecek alan kılavuzları ziyaretçilere ören yerini gezdirecek. Hiç kimse alan kılavuzu olmadan heykel ve diğer kalıntıların bulunduğu alana giremeyecek. Zaten Uzun Devreli Gelişme Planı da bunu öngörmektedir. Uygulama sayesinde ziyaretçilerin eserlere zarar vermesinin önüne geçilebilecek'' diye konuştu. HEYKELLERDEKİ TAHRİBAT Güçhan, Nemrut ören yerindeki heykel ve diğer kalıntıların Türkiye'nin diğer yörelerindeki tarihi eserlerden daha hızlı tahrip olduğuna ilişkin iddianın doğru olmadığını söyledi. Ören yerindeki kalıntıların 100 yıl öncesine ait fotoğrafları ile şimdiki durumlarını karşılaştırdıklarını kaydeden Güçhan, ''Eserlerin tahrip olduğu doğru. Ancak bu tahribatın diğer tarihi eserlerdeki tahribattan fazla olduğunun söyleyemeyiz'' diye konuştu. Program kapsamında eserleri restore edeceklerine dikkati çeken Güçhan, şunları anlattı: ''23 Temmuzda Adıyaman'da olacağız ve 10 Ağustosa kadar çalışacağız. Ören yerindeki heykel ve diğer kalıntıları koruma uygulamalarına ilişkin tespitlerde bulunacak, heykel ve diğer kalıntılardaki çatlakların doldurulması için en ideal karışımı belirlemek için denemeler yapacağız. Gelecek yılki çalışmalarımızda bu karışımı kullanacağız. Nemrut Dağı Bilimsel Danışma Kurulunun bir sonraki toplantısı da 29 ve 30 temmuzda Nemrut ören yerinde yapılacak. Eserlerin korunması için gerçekleştirilecek müdahale yöntemlerine karar vermek üzere yapılacak deneysel uygulamalar için bu kurul üyeleriyle birlikte kararlar geliştirilecek.'' UNESCO'nun Dünya Kültür Mirası listesinde bulunan, ''dünyanın 8. harikası'', ''tanrıların tahtı'', ''güneşin doğuşunun ve batışının en güzel izlenebildiği yer'' gibi değişik tanımlarla da anılan Nemrut ören yeri, Adıyaman'a 66 kilometre uzaklıkta, Kahta ilçesine bağlı Karadut köyü sınırları içerisinde ve deniz seviyesinden 2206 metre yükseklikte bulunuyor. Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.