Gönderi tarihi: 12 Aralık , 2007 17 yıl Anne Neden Ben? Önce kulaklarım gitti. Gitmesi için bir neden yok. Sen duymak istemiyorsun dediler. Sonra aldatıldım. Bu sefer bacaklarım gitti. Aldatıldığını kabullenirsen düzelir dediler. Kabullendim. Bacaklarımı geri almayı başardım ama kulaklarımı alamadım. Tekrar âşık oldum. Terk edildim Bu sefer ellerim gitti. Reddettim. Aşk yüzünden olamaz dedim. İçindeki adam seni kandırıyor. Deli Hastanesine yatmalısın dediler. İçimdeki adamın varlığına inandım. Ağrıdan yerlerde sürünürken, onu yenmek için ilaç almayı reddettim. Sonra, Pardon biz yanılmışız. İçinde başka bir adam yok. Sen gerçekten hastaymışsın dediler. Ve en sonunda gözlerim güneşe veda etti "Yapılacak bir şey yok. Kabullenmelisin. Kör ve sağır bir şekilde yaşayabilirsin" dediler.
Gönderi tarihi: 13 Aralık , 2007 17 yıl Redblack,kitabın az bir özeti ile kendi yorumunuda eklersen daha çok bilgi edinmiş oluruz.. Güzel bir kitaba benziyor çünkü. sevgiler
Gönderi tarihi: 13 Aralık , 2007 17 yıl Redblack,kitabın az bir özeti ile kendi yorumunuda eklersen daha çok bilgi edinmiş oluruz..Güzel bir kitaba benziyor çünkü. sevgiler 24.11.1978 doğumlu Murat Kefeli adında bir genç.... Herkese karşı sevgiyle yaklaşabilen bir çocuk... Çünkü onu sevgisiyle büyütmüş bir aileye sahip. Annesi kendi güzel yüreğinden bir tanede Murat'ta işlemiş ve sevecen,güleryüzlü,yardımsever,dünya iyisi bir evlat yetiştirmiş. 22-23 yaşlarına kadar belirgin bir hastalığı yoktu Murat'ın. Gayet zinde,sağlıklı,pırıl pırıl bir delikanlıydı. Mutluydu... O 18 yaşındayken ailesi , hani herkesin hayalidir ya , tası tarağı toplayıp Antalya-Belek'e yerleşti. Murat o sıralarda bir kızı seviyordu.Güzeldi herşey... Seviyordu,seviliyordu,evleneceklerdi..... Sonra..... Sonrası.... Sonrasında çok şey yaşadı Murat... Canı acıdı ama kimseyi acıtmadı kendini acıttığı kadar. Sonrasında dünyada sadece 52 kişide görülen , kulak ve gözün beyne giden sinir sistemlerinin kaybolmasıyla oluşan 'NÖROPATİ' hastalığına yakalandı. Önce kulaklarını kaybediyor.... Ardından gözlerini.... Ve acı olan asla geri gelemeyeceklerini biliyor.... Bu kitap en çok bunu anlatıyor.... Murat'ın kulakları ve gözleriyle beraber sevdiği bir çok şeye veda edişini... etmek zorunda kalışını ve yinede yılmayışını.... kitabından bir bölüm "Odası bir dükkânın asma katında. Yalnız kalmasını ve yalnız yaşamasını sağlıyor. Açık maviye boyatmıştı duvarlarını. Bağdaş kurup oturduğu koltuğu düşündü. Babasıyla birlikte yapmıştı. Düşünceler tekrar kafasında dolanıyordu. Anlamıyordu kendini. Düşününce kötü oluyordu. Kötü oluyordu ama engelleyemiyordu. Körleşmeyi kabullenmek sağırlığı kabullenmekten daha zordu. Aklını aslında tek bir soru kurcalıyordu. Kör, sağır bir insan nasıl yaşar? Nasıl yapar? Yanıtı basitti. Onun kafasında durum muhtaç olmak ve olmamaktan ibarettti. Bir yatağa çivilenmek ve orada yaşamanın herhangi bir anlamı yoktu ve ona göre değildi. Biliyordu o gün gelene kadar ne olacağını hiç bilemeyecekti. Çıkış noktası bilgisayar olabilir miydi?" bu kitabı okuyunca hissedeceklerinizin farklı olacağına eminim. kitap okumayı çok severim ben.ama bu kitap çok farklıydı. insana kendisinden başka kimse daha fazla değer veremiyor.... bunu biliyorduk ama buna göre yaşamayı hiç uygulayabildik mi? ben kendi adıma uygulayamadığımı biliyorum. Hani Yılmaz Güney bir şiirinde ; Biz kendimizden baska Herkesin üzüntüsünü Üzüntümüz, Acisini acimiz yaptik. Çünkü Dünya'nin öbür ucunda, Hiç tanimadigimiz bir insanin Gözyasi bile içimizi parçaladi... Kedilere agladik Kuslarin yasini tuttuk. Yüregimizin yufkaligi Kimi zaman hayat karsisinda Bizi zayif yapti. der ya hani. işte tam o cinsten olanlardanız. Sevgili Suheda dün bu kitabı tanıtmaya başlarken yazmak istediğim çok şey vardı. ama hani bazen insanın yüreğinin dayanamadığı anlar vardır. tıkanır kalır ya hani , ben dün tıkanıp kaldım. Dilerim okuyan herkes bu kitaptan küçük de olsa kendine ve hayata dair bir şeyler alabilir. sevgilerle......
Gönderi tarihi: 13 Aralık , 2007 17 yıl Çok teşekkür ederim canım.. Çok güzel ifade ettin en kısa zamanda okuyacağım gerçi üzüleceğim biliyorum ama herşeyi bu ben olmayacağım anlamına gelmez gözü ile değerlendirdiğim için okumakta fayda başka insanların acılarını..Çünkü başka insanların acıları birgün bizimde olabilir..
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.