Zıplanacak içerik
View in the app

A better way to browse. Learn more.

Tartışma ve Paylaşımların Merkezi - Türkçe Forum - Turkish Forum / Board / Blog

A full-screen app on your home screen with push notifications, badges and more.

To install this app on iOS and iPadOS
  1. Tap the Share icon in Safari
  2. Scroll the menu and tap Add to Home Screen.
  3. Tap Add in the top-right corner.
To install this app on Android
  1. Tap the 3-dot menu (⋮) in the top-right corner of the browser.
  2. Tap Add to Home screen or Install app.
  3. Confirm by tapping Install.

LaRsiE_

Φ Üyeler
  • Katılım

  • Son Ziyaret

LaRsiE_ tarafından postalanan herşey

  1. eee nerde ilginç şey var ben yayınlarım
  2. profosyonel makyaj senin benim yapacağım bir iş değildir bu
  3. manken hastalıgını duyduysan eğer o olabilir... çünkü zayıflamak için yediği yemeği kusup çıkartıyorlar sonra mide ufalmaya başlıyor ve yemek yediğinde o yemeği mide kabullenmiyor ve her yediğini çıkartıyor bu yüzden metabolizma bozuluyor ve bu duruma geliniyor doğuştan gelen metabolizma bozuklugudaolabilir saygılarımla serkan
  4. LaRsiE_ şurada cevap verdi: arman başlık Beslenme ve Diyet
    bence iyi kilon normal yani komik resimlerdeki safinaz gibi olmada
  5. LaRsiE_ şurada cevap verdi: tarlabaşı başlık Din Felsefesi
    beni bilgisizbiri olarak göster bana kitap oku bilgilen de sonra de benle polemik yapma de ne güzel dünya yaa bir mıknatısın iki ayrı kutubu vardır zıt kutuplar birbirini iter sende o eksi kutuplardan ben ise o artı kutuplardanım...
  6. genellikle eski sevgililer yapıyor bunları yada size aşık olup aşkını açamayan biri kesin tanıdıktır yani mahkemelik olmadan affedin yani gece yağmuru gibi
  7. :D sölenecek bişey yok tıpkısının aynısı gibi olmuş çok güldüm görünce yaaa
  8. çirkin bayan yoktur bakımsız bayan vardır herkesin görünüşüne aldanmayın erkeklere tavsiyem bi makyaj temizleme pamugu
  9. nasıl bir wc anlamadım kız kafalama girdi o delik kaç metre ilerde o adamın elinden o kız kurtulup düşseydi o kız ne kadar daha içeri girebilirdi mantık sorusu gibi oldu ilginç
  10. 1-Sorun: Pc hoparlörlerinden kesik aralıklarla kalın bir beep sesi geliyorsa . Çözüm: RAM bellek takılı değildir.RAM belleklerde bozukluk olabilir.RAM bellek yuvaya oturmamıştır. RAM belleklerin yerine oturup oturmadığını kontrol edilip yerine oturmuşsa başka bir bellek ile değiştirmek sorunu çözecektir. 2-Sorun: 8 kez kısa beep sesi geliyor.1 uzun 2 kısa beep sesi geliyor . 5 kısa beep sesi geliyor Çözüm: Bu hataların 3'ü de grafik kartı ile ilgilidir . Ana kartla grafik kartı arasında bir uyuşmazlık olabilir .Bu uyuşmazlık genelde video RAM den kaynaklanır. Başka bir grafik kartı deneyin. 3-Sorun : 6 kez kısa beep sesi geliyor. Çözüm: Klavye işlemcisinde problem olabilir. Başka bir klavye deneyin. 4-Sorun : Parity error (at hex ...........) System halted mesajı veriyor, (hex;hataya yol açan bellek biriminin 16'lı (hexadecimal)adresidir). Çözüm: Bellek okuma hatası olabilir.Üzerinde parity(eşlik biti)olmayan bir RAM modül kullanıyor olabilirsiniz bu durumda ,CMOS SETUP 'ta memory parity error check seçeneği açık (enable)olabilir.Bu seçeneği kapalı (disable)duruma getirerek ;yada üzerinde party olan RAM modülleri kullanın. 5-Sorun : İki sabit disk bağlı ,system beklemeye başlıyor ve ardından C: drive error yada D: drive error hata mesajı veriyor. Çözüm: Büyük olasılıkla sabit disk durum jumperlarında bir yanlışlık vardır.Ya da diskler arasında bir uyum problemi vardır. Bu uyum problemini gidermenin yolu çoğunlukla disk sıralamasını değiştirmekle çözülür. Eğer yine çözülmüyorsa ,bu iki disk arasında bir problem var demektir. 6-Sorun: Bilgisayar hiç komuta cevap vermiyor. Çözüm : Sabit diske gelen güç kablosu ters takılmıştır.Yada sabit diski besleyen güç kablosunda kısa devre vardır. Kabloları gözden geçirin. Sabit diski tutan vidalar uzun gelip sabit disk üzerindeki kartı kısa devre etmektedir.Vidaları gözden geçirin. Sabit disk bozuk olabilir. 7-Sorun: Hiçbir şekilde iki disk bağlanamıyor. Çözüm: İki disk arasında giderilemez bir uyumsuzluk olabilir.kontrol kartlarından gelen kabloda problem olabilir .Ya da kontrol kartı ikinci diski desteklemiyordur.başka bir kablo ve kontrol kartı deneyin. 8-Sorun : Missing operation system hatası veriyor. Çözüm:Sabit disk parametreleri CMOS setup 'a yanlış girilmiştir. Eklerden yararlanarak düzeltin.Yada bu sabit disk başka bir bilgisayarda farklı CMOS değerleriyle formatlanmıştır. A:sürücüsünden açıp sabit diske sistem transferi yapın. 9-Sorun : No fixed disks present . Hatası veriyor. Çözüm : FDISK komutu kullanıldı.Sistem sabit diski tanımıyor.CMOS sutup ve kablo bağlantılarını gözden geçirin. 10-Sorun: Bilgisayarınız sorunsuz açıyor ancak DOS yükleme anında birden resetleniyor. Çözüm: Anakart üzerinde mikro işlemciye ait jumper ayarlarında eksiklik olabilir. Örneğin 3v luk bir mikro işlemciyi 5v ile besliyor olabilirsiniz. Bu jumper ayarlarını anakart kullanıcı kılavuzundan düzeltin. 11-Sorun: CMOS setup ayarlarını yaptıktan sonra saklayıp bilgisayar yeniden açıldığında ayarların sıfırlanmış olması. Çözüm: Anakart üzerinde CMOS pilinde sorun vardır. Pil bozulmuş yada CMOS devresinde bir problem vardır.Öncelikle pili değiştirmeyi deneyin.Birçok anakart üzerinde CMOS u sıfırlamak için bir jumper vardır.Bu jumper yanlış konumda olabilir.Anakart durumunu gözden geçirin. 12-Sorun: Ön paneldeki ışıklar yanıyor sabit diskin motoru çalışıyor güç kaynağı motoru çalışıyor bunlara rağmen ekran karanlık. Çözüm: Güç kaynağından anakarta voltaj gelmiyor olabilir.bağlantı uçlarını çıkararak voltaj değerlerini ölçün. Voltaj değeri normal ise ; I/O kartı, anakartla uyumlu olmayabilir. Mikro işlemci ayarları yanlış yapılmış olabilir. Anakartı gözden geçirin bozuk olabilir... 13-Sorun: Güç kaynağından çok ince bir 'zzz' sesi geliyor. Fan bir an dönüp duruyor. Çözüm: Anakartın, kasaya oturduğu noktada bir kısa devre vardır. Sabit disk ve disket sürücüye giden kablolardan biri kasa içinde sıkışmış olabilir. 14-Sorun: Sistemde kısa devre var . Çözüm: Anakarta gelen besleme kablolarını çıkarın. Sabit disk ve disket kablolarını çıkarın. Sabit disk ve disket sürücüye I/O kartından gelen bilgi kablolarını çıkarın. I/O kartını çıkarın. Grafik kartını çıkarın. Bu adımları her denedi ginizde bilgisayarı yeniden açın.sorunun çözüldüğü adımda durun. 15-Sorun: Sabit diskten rahatsız edici bir ses geliyor. Çözüm: Güç kaynağından gelen power kablosunu değiştirin. I/O kartından gelen bilgi kablosunu çıkarın. Sabit dikin motoru ile ilgili sorunu olabilir. 16-Sorun: Disket sürücünün ışığı devamlı yanıyor. Çözüm: Disket sürücü bilgi kablosu ters takılmış olabilir. Kabloyu gözden geçirin.Bilgi kablosunun kıvırcık ucu her zaman A sürücüsüne takılmalıdır. 17-Sorun: Disket sürücü disketi okumuyor yada hatalı okuyor. Çözüm: Disket sürücü CMOS setup'dan yanlış tanımlanmış olabilir. Örneğin 1.44yerine 720 tanımlanmış olabilir. Disket sürücünün kablosu arızalı olabilir. I/O kartının disket sürücü arabirimi bozuk olabilir.kontrol edin. Disket bozuk yada formatsız olabilir.başka bir disket deneyin. 18-Sorun: Bilgisayar çok ağır çalışıyor. Çözüm: Bilgisayarınızın kaç mhz de çalıştığını Landmark Test Speed Version 2.0 proğramı yardımıyla test edin. TURBO anahtarını ve kablosunu gözden geçirin. Mikroişlemci hızı anakartın saat hızına uygun olmayabilir anakartın kullanma kılavuzunu gözden geçirin. 19-Sorun: Bilgisayar 'C:\>'durumunda iken çakılıyor (kilitleniyor). Numlock tuşu,numlock ışığının durumunu değiştirmiyor. Çözüm: Böyle durumlarda genellikle bilgisayarın resetlenmesi gerekir. Sorun CMOS ayarında olabilir.CMOS setup'a girerek Load Bios Defaults seçeneğini işletin. Bu seçenek yapılmış tüm tanımları geri alır. Buna sabit disk ve disket sürücü değerleri dahil değildir. Bu sorun sabit disk üzerinde bed(bozuk)sektöre de neden olabilir.CHKDSK komutunu kullanarak disketteki bozukluğu görüntüleyin. 20-Sorun Bilgisayarınız az bellek sayıyor. Çözüm: Bu genellikle bir sorun değildir. Gölge ram kullanımından kaynaklanmaktadır.Gölge ram kullanımı,genişletilmiş belleğin bir kısmının BIOS RAM ve Video BIOS 'tan gelen veriler için ayrılmasıdır.Bu nedenle gölge RAM ;bir RAM kaybına neden olmaktadır. Bazı CMOS setup'lar gölge RAM seçeneğini kapatmaya izin vermektedir.
  11. LaRsiE_ şurada cevap verdi: tarlabaşı başlık Din Felsefesi
    Tesadüf diye bir şey yoktur! Her şeyin bir nedeni vardır Larsie, hatta senin bu şekilde yazılar yamanın, "konu" veya konu başlığı yerine "topic" diyerek yarı Türkçe, yarı İngilizce yazı yazmanın dahi bir sebebi vardır... eee ben ne diyorum tesadüf yoktur diyorum kimin kaos üzerine mastır yapacağı belli oldu
  12. fizik hariç hepsi diye düşünüyorum artık bi insan fizikden bu kadarda kalmaz ya 50 kişi sınava giriyor 7 - 8 i geçiyor oda 45 üzerinden diğerleri hep FF şimdi sorun bizdemi soruyu soranlardamı
  13. LaRsiE_ şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Dini Konular - Din - Dinler
    ben sana inan demiyorum ki inandıgım gerçeklere ben inanmam benim inandıgım gerçeklere sen inanmazsın saygı duyarım polemiğe girilecek bir durum söz konusu yokken bu polemik lafı nerden çıktı şimdi düşünerek yazmasam zaten burda hakaret söz konusu olurdu ama ne sana ne inancına hakaret edicek birşey yazmam ve buda benim düşünerek yazdıgım anlamına gelmez mi
  14. LaRsiE_ şurada cevap verdi: tarlabaşı başlık Din Felsefesi
    bizi senin topic demicem alınıyorsun konu başlıklarınla aydınlanmadık ki benim yazdıklarımla sen aydılanasın bu bir ben diyorum hiç bir şey tesadüf değildir sen onaylıyorsun bak ne güzel anlaştıgımız bi konu çıktı (:
  15. LaRsiE_ şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Dini Konular - Din - Dinler
    1,5 milyar Müslüman şimdi olmayan bir şeyemi inanıyor yapma ALLAH aşkına yaa ispatlıyamıyorsunuz işin içinden çıkıyorsunuz inanış diyorsunuz böyle mühim bir konuya böyle bir cevap yakıştıramadım ben
  16. gizli numaralardan çok şikayetciseniz bir dilekçe verirsiniz mahkemeye sizi kim gizliden rahatsız ediyor hepsini görüyorsunuz ister şikatçi olup mahkemeye verin isterse affedin orası size kalmıs artık
  17. LaRsiE_ şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Dini Konular - Din - Dinler
    ben birşeyi soyuta atmıyorum inandıgım şeyleri yine inandıgımın bilgisine dayanarak sölüyorum.... ve bu kadar açıklama yapmısken sana sunu soruyorum o kadar diyorsunuz ALLAH yoktur diye bana bunun bilimsel açıklamasını yaparmısın
  18. LaRsiE_ şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Dini Konular - Din - Dinler
    araştırmam sonucu şunları sıralayabiliriz ve sonucu koyabiliriz Ruh Hakkında İslam Alemindeki İnanışlar Değişik tuhaf yaratılışlı bir melek. Cesede hayat veren şey. (Fahreddin er-Razi, Tefsirül-Kebir) İnsanı canlı kılan bu ruhun mahiyeti, insandan bedeninde gördüğü fonksiyonu, cisimle birleşmesinin şekli ve bağlantısı Allah'tan başka hiç bir kimse tarafından bilinemez. (Kurtubi) Ruh, yüce, nurani ve hayat sahibi bir varlıktır. Ancak, duyu organlarıyla hissedilebilecek cisimler gibi değildir. Bir anlamda, suyun gül içinde dolaşması gibidir. Bedende dolaştığı müddetçe ona bağlı olarak tüm organlara hayat verir. (Alusi ve Ibn Kayyım el-Cezviyye) Allah Teala, kıyamet gününe kadar Adem (a.s.) dan olacaklarının tamamını huzurunda toplamış, önce onları ruh haline getirmiş, sonra onlara şekil vermiş ve de onları kendi nefisleri üzerine şahit tutarak "Ben sizin Rabbiniz değilmiyim?" diye sormuştu. (Ibni Kesir, Hadislerle Kur'an-ı Kerim Tefsiri) Ruh, anlayan, idrak eden ve kelama muhatap olup cevap verebilen kişilik kazanmış yapıdadır. İlim erbabı, ruhların bedenlerden önce olduğu ve Allah'ın onları konuşturup şahit kıldığı hususunda ittifak etmişlerdir. (Ebu Hureyre r.a.) Ölüm meleği tarafından ruh kabzolunur, bedendenden geri alınır, kıyamet gününe kadar geçici olarak kalacağı alemde "Berzah Alemi" alıkonulur. Dünya ile ahiret arasında bir geçiş olan Berzah Alami'nin mahiyetini ancak Allah Teala bilmektedir. Ancak, Berzah Aleminde ceza veya mükafat ruhlar üzerinde etkili olur. Kabir ya Cennet bahçelerinden bir bahçe veya Cehennem çukurlarından bir çukurdur. (Tirmizi) Ruhlar beka (süreklilik) için yaratılmışlardır. Ölen, insanın cesedidir. Ruh, bedenden ayrıldıktan sonra, kıyamet günüde tekrar bedenine dönünceye kadar, Allah'ın nimet ve azabına muhatap olacaktır. Ruhun, bedene girmeden önce belirli bir şekle sahip olup omadığı ve durumu hakkında insanoğlunun hiç bir bilgisi yoktur. Ruh, bedenle birlikte gelişir, olgunlaşır ve kişilik kazanır. Zaman bedeni yıpratır, fakat ruh zamanın yıpratıcılığından etkilenmez. Kişinin iyi işleri, ibadetleri ruhu güzelleştirir, kuvvetlendirir ve olgunlaştırır. Kötü ameller ise aksi tesir yapar. Ruh insan şeklindedir. (Ibn Kayyim, Kitabu'r-Ruh) İyi amelle beslenmiş ruh, dünyadaki şeklinden daha mükemmel, daha parlak dah nurlu olmakta, ibadeti vücuduna ruh olarak yansımaktadır. Ruhlar bedenlerden daha net birbirinden ayrılırlar. Bedenlerin birbirine benzemesi, ruhların birbirine benzemesinden daha fazladır. Yüce ruhlar, melekler bir beden içinde bulunmadan birbirinden ayırtedildiğine, cinler de yine birbirinden farklı olduğuna göre; bir beden içinde gelişen insan ruhlarıda elbette birbirinden farklıdır ve ayırtedici özelliklerini korurlar. (Ibn Kayyım el-Cezviyye) Ruh, kabirde cesede girecektir. Yalnız bu bedene hayat verme şeklinde değildir. Kabirde ruhun cesetle irtibatı, uykuda bedenle irtibatı gibidir. (El-Cevahir fi Tefsiril kuran) Hadis-i Şeriflerde Ruh Ruhlar toplu cemaatlerdir. Onlardan birbiriyle tanışanlar kaynaşır, tanışmayanlar ayrılır. (Buhari) Şüphesiz sizden birinizin teşekkülatı annesinin karnında kırk günde toplanır. Sonra orada o kadar bir müddetde pıhtı olur. Sonra o kadar müddetde orada bir parça et haline gelir. Sonra, Allak ona bir melek gönderir. Meleke, "Amelini, ecelini, rızkını, şaki veya said olacağını yazması şeklinde dört kelime emrolunur. Sonra da ona ruh üflenir... (Buhari) Allah Teala, Adem'i yarattığında sırtını sıvazlamış ve kıyamet gününe kadar Allah Teala'nın onun onun zürriyetinden yaratacağı her insan onun sırtından düşmüştür.(Ibni Kesir, a.g.e.) Ölenin gözü, alınan ruhunun ardından bakakalır. Melek kabzolunan ruhun elinden tutar, bu sırada yeryüzünde benzeri görülmemiş bir koku meydana gelir. Müminin ruhu çıktığı vakit, onu iki melek karşılar, yukarıya çıkarırlar. Sema ehli, "Güzel bir ruh yer tarafından geldi. Allah sana ve yaşattığın cesede salat eylesin" derler. Peşinden onu Rabbine götürürler. Gerçekten ölü kabrine konulduğu vakit, kendisini getirenlerin oradan ayrılırken ayakkabılarının seslerini pekala işitir. (Muslim) Ruh hakkında ayet ve hadisler dışında ileri sürülen bütün görüşler kabule ve redde açıktır. Çünkü mutlak bilgi anlamında bir bağlayıcılıkları yoktur. "Sana ruh hakkında soru sorarlar. De ki: Ruh, Rabbimin emrindendir. Size ancak az bir bilgi verilmiştir."(Isra Suresi 85) ayetindeki ruhtan, insanı canlı kılan ruhun kastedilmediğini ve dolayısıyla, insanın ruhu hakkında alimlerin konuşmalarının caiz olduğunu ileri sürenlerin, ruh hakkında ortaya koymuş oldukları görüşler, hiçbir zaman ruhun mahiyetinin gerçekliği hakkında ne tatmin edici olmuştur ve ne de aklın ve hayalin ürünü olmaktan ileri gitmişlerdir. Çünkü bilgi verilmeyen konu, tammıyla gayb alemiyle ilgilidir ve gayba dair bilgileri de Allah'tan başka kimsenin bilmesi söz konusu değildir. "Sana ruh hakkında soru sorarlar. De ki: Ruh, Rabbimin emrindendir. Size ancak az bir bilgi verilmiştir." (Isra Suresi 85) Rabbimin bana verdiği bu kadar ve bu kadarını bilirim ben sana başka diyecek sözüm yoktur
  19. LaRsiE_ şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Dini Konular - Din - Dinler
    ruh artı can olarak kabul ediyoruz... insan klonlamak insanın hücrelerini diğer bir canlıya aktarmakdır ve o canlının özelikleri diğer bir canlının taşımasıdır şeklen aynıdır ama iki ayrı bir candır iki ayrı ruhtur... insan klonlamakla ruh koymanın ne alakası oldugunu hala çözemedim burda anlamsız bir cümle
  20. LaRsiE_ şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Dini Konular - Din - Dinler
    bunu okumadan kopyaladım doğru kendi yorumumu yapayım sana acıyı hissediyorsan demekki acı diye bişey var koku duyuyorsun ama göremiyorsun dimi ruh var diyorum bende ama bunuda göremiyorsun görmediğim bişeyi sana nasıl göstermemi umuyorsun ruhun diğer adı candır hangi bilimsel kanıtlarda bir ölüye bir can verebilindi... hangi bilim dalında okudunuz bir ölünün öldükten sonra diğer insanlar tarafından canlandırıldıgını hadi ispatla bakalım insan ölür ruhu ahirete gider bedeni ölüdür ama ruhu hesaba çekilir bedenen ölüdür ruhen yaşamaktadır öldükden sonra ahiret yaşamı okumanı tavsiye ederim
  21. haklısınız ben yanlış aksettim şımartmıcaksın çünkü insan doyumsuzdur her zaman fazlasını ister yerine göre ve aşırı olmayan şımartmalar yapıcaksınız ilgili olucaksınız çünkü sevginizin göstergesidir cevabımı düzelttiğiniz için tşkler güzelim
  22. LaRsiE_ şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Dini Konular - Din - Dinler
    "RuHuN VaRLıĞıNıN İsPaTı" İnsan beden ( vücut) ve ruhun birleşiminden oluşur. Beden et ve kemik olan aslı toprak olup, topraktan gelen kimyasal ve fiziksel değişime uğramış proteinler sayesinden yaşayan ölünce yine toprak olacak olan bir kompleks yapıdır. Ruh ise Allah’tan gelen, vücudu canlı, gören, hisseden kılan ilahi bir hediyedir. Ruhun Varlığının İspatı : 1- Diş var, diş doktoru da vardır. Ruhta vardır ki ruh doktoru da vardır. Bilimin olmayan bir şeyin doktorunu icat ettiğini iddia edebilecek biri var mı...? 2-Ölü bir insan düşünelim. Eli, kolu, beyni, gözleri, kalbi... vücudu tam olarak yerindedir. Bu insana fıkra anlatsak, bilmece sorsak, korkunç hikayeler anlatsak, hüzünlü olaylar anlatsak ... bir tepki verir mi bu ölü insan? Canlı iken her fıkraya gülen, hüzünlü her olaya üzülen , korkan-sevinen üzülen bu insana ne olmuştur. Daha doğrusu can alıcı soru şu : Ölürken insandan eksilen nedir ki o olmayınca neşe, sevinç, hüzünde ... olmuyor. İşte o ruhtur. Bazıları kalp çalışmıyor kan dolaşımı duruyor, beyin faaliyetlerini sona erdiriyor o nedenle insan gülmüyor ... diyebilir. Onlara şunu sormak lazım. Tüm bunların sona ermesine neden olan vücuddan ayrılan, vücudun pilini bitiren nedir ? çünkü iri bir adama bakıyoruz ayağı taşa takılıp yere düşüyor beyin kanamasından ölüyor. Küçük bir bebek apartmanın 5. Katından düşüyor burnu bile kanamıyor, yaşıyor. Normalde vücutlarının sağlamlığına bakınca tersi olması gerekir. Demek ki insanları yaşatan beden ve onun işlevleri değildir. Bunlar hayatta olmanın göstergeleridir. Hayat nedeni, yaşatan ruhtur. Ruh çıkınca bu göstergelerde işlevlerini yitirirler. Demek ki duygularımızı var eden, hissiyatın kaynağı olan ruhtur. Yoksa sevinme, üzülme, fikir, düşünce... gibi kavramları, kuru bir vücut organları arasındaki elektrik akımı ile izah etmek imkansızdır. Ruhla duygu vardır. Ruh emaneti geri alınca, duygu, his, düşüncede... vücudu terk eter. 3- Yine bir ölü düşünelim : Gözleri vardır fakat göremez. Halbuki canlı gözü ile aynı gözdür ölünün gözü de . Soru şudur : Ölürken bu insandan ne eksilmiştir ki gören gözler görmez olmuştur. Eksilen ruhtur, ruh gidence görmede sona erdiğine göre görende göz değil, ruhtur. Ruh gözleri bir pencere, bir periskop gibi kullanır ve dışarıyı seyreder . Bazı insanlar görme olayını şöyle açıklarlar : Bakılan cisimden trilyonlarca ışık parçacığı göze gelir, göz bu ışık parçacıklarını kimyasal etkileşime sokar ve beyine bu ışık parçacıklarını elektrik akımı olarak gönderir. Görme olayı böylece vuku bulur. Soru ve sorun şudur : Beyin hücresinde görme olayı bir elektron coşkusundan ibarettir. Beynimizin görme ile görevli merkezini binlerce kez büyütsek, karşımıza sadece hücre içinde belli noktalara yığılan elektron dizilimine rastlarız. Peki bu elektrik sinyallerini anlamlı görüntü şeklinde gören nedir ? Beyin, göz zaten bu oyun içinde birer figürandır. Oyunu seyreden gören kimdir ? Gören beyin ( et parçası, protein, yağ moleküllerini ) olamaz. Gözden gelen elektronları anlamlı görüntüye beynimiz dönüştürür ama beyin hem ekran hem göz ( izleyici ) olamaz. Beyin televizyondur, kendi yaptığı görüntüleri kendi izleyemez. O halde beyin elektron sinyallerini tv gibi görünür kılar, ruhta o tv’yi seyreder. Ruh vücuddan ayrılınca, oyun devamda etse seyreden kimse kalmadığı için göz görme işlemindeki fonksiyonunun önemini kaybeder görmeye aracı olma hali sona erer. Kendimize soralım : “Ben, dediğimiz varlık kimdir ? Et-kemik, yağ, protein yığını olan bu beden kendi kendine ben deyip düşünüp, görüp sevinip üzülebilir mi? Et yığını kendine ben diyebilir mi ? O halde kendine ben diyen bedenimiz değil ruhumuzdur. " Bir ben vardır benden içeru " Gören, düşünen, duygulanan, hisseden (6.his, telepati, psikometri) hep ruhtur. Buna en en güzel örnek çizgi filmlerdeki dev robotlardır. Robotun baş tarafında da bir insan bilgisayar tuşları, çeşitli kollar, düğmelerle dev robotu yönetir. Dövüştürür, yürütür, hareket ettirir. Fakat o robottan o insan çıkınca geriye paslanmaya başlayan bir °°°°l yığını kalır. Tıpkı onun gibi ruhumuzda robotu yöneten insan gibidir. Bedenimizde robot gibi. Ruhumuz beynimizi bilgisayar tuşları gibi kullanıp bedenimizi yönetir. Ruh çıkınca geriye çürümeye başlayan et ve kemik yığını kalır. Bazı alimler bunu ruh binici çesed attır diye özetlemişlerdir. Kısaca ruh vardır. Vücudu yönetir, düşünce, görme, his merkezidir. Not : Parapsikoloji adlı ilim dalı ruhun faaliyetlerini pozitif bir bilim dalı olarak inceler, insanların bakışlarıyla kaşık, çatalı eğmesini, bir kişinin bir eşyasına dokunup, o kişi hakkında doğru bilgi vermeyi, karşıdaki insanın düşüncelerini okumayı, bazı olayları önceden sezebilmeyi, astral seyahati...vs. gibi paranormal (normal ötesi) olaylarla ilgilenir. Bizim evliya kerametleri dediğimiz olaylara rasyonalist (akılcı) bir açıklama getirmeye çalışır. Bunda özellikle kuantum fizik teorisi ve izafiyet teorisini hareket noktası olarak kullanır. Gören ruhtur dedik. Bizler uyur iken bazen ruhumuz, bedenimizden ayrılır. Fakat “altınımsı renkte ince bir bağ ” ile vucudla beden arasındaki bağlantı koparılmaz. (Yoksa insan ölür...). Ruh gezer, görür, semayı seyreder sonra vücudumuza geri döner. Aradan bir süre (gün, yıl, yıllar ...) geçer. Sonra uyanık iken (beden+ruh) ruhumuzun gezdiği yerlere ilk kez gideriz ve Aa! Ben daha önce bu yerleri görmüştüm deriz. Evet görmüştük ve görende ruhumuzdur. Ruhumuz uykumuzda (rüya -ı satıka ile ) yakın geleçeği sembollerle sezebilir. Rüya tabirleri ilmi bu sembolleri açıklar. Ruh ile beden , devamlı bir mücadele, savaş halindedir. Beden durmadan bir şey ister. Acıkır, yemek, susar, su, üşür, elbise, evi varken yat, yatı varken kat, mark... dolar... ister . Ta ki gözünü toprak doldurana (ölüne) tek. Ruh ise bir şey istemez. Acıkmaz, susamaz... ölmez... Ruh, beden mücadelesini beden kazanırsa o insan artık kötü ruhlu, bencil, egoist biri olur. Eğer ruh savaşı kazanırsa (vücudun midesini oruçla, ağzını kötü söz, yalan, gıybet yerine zikirle, fikirle, gözünü haramdan sakınarak, elini ayağını harama uzatmayarak, kalbini Allah’ın zikri ve aşkı ile doldurarak ...) ne zamanki beden ruha teslim olur ona itaat ederse, vucud bu defa ruha benzemeye başlar. Ruhun uçabilme, görünmeme, şiş batınca kan çıkmaması, su üzerinde yürüme, bir anda iki yerde olabilme... özellikleri bedene yansır. Keramet adı verilen olaylar tezahür eder. Ruha sahip her insan belli disiplin ( et yememe, oruç tutma, zikir, namaz...) ile keramet denilen aslında tüm canlı insanların yapabilme yeteneğine sahip olduğu (çünkü ruhları vardır), belli bir aşamayı gerektiren bu hallere sahip olabilirler. Tabii ki tüm fiiller Allah rızası için ve Allah rızasına uygun yapılmalıdır. Keramet... peşin sıra gelir. İslam’da önemli olan rızaullahtır. Yoksa keramet denilen istidracı gösterse de Allah rızasını kazanamayan, insanın yeri ebedi Cehennem olur. Ruh bu gücü, bu kapasiteyi, potansiyel, statik enerjiyi nereden alır ? Kur’an-ı Kerim de bu soruya şöyle çevap vardır : Adem’i yarattığım zaman ona ruhumdan üfledim. Çamur halindeki Hz. Adem’e Allah-u Teala kendi ruhundan üflüyor.(Üflemek asla bir parça anlamına gelmez, yani üflenen ruhla Allah’ın bir parçası bize geçmez, ama nasıl ki dağlardan gelen rüzgarda tabiatın korkusu vardır, üflemede de o ulvi, yüce yaratıcının sıfatlarının izleri mutlaka vardır.). O çamur ruh ile birleşince insan diriliyor. Ruh çıkınca (ölünce) insan yeniden çamur-toprak oluyor. Demek ki ruh bize Yüce Yaratıcıdan bir hediye, onunla yaşıyor, duygulanıyor, “ben” im diyoruz. O çıkınca kokuşan, çürüyen bir çeset kalıyor geriye. Demek ki önemli olan ruhtur, ruh güzelliğidir. Beden ve beden güzelliği değildir. Hz. Resul’un evlendiği annelerimiz belki dul ve yaşlı idiler ama ruhları güzeldi. Bir kadın düşünelim güzel mi güzel tıpkı ay parçası... Bu kadın bir gün evlenir ve ertesi gün başlar eşinin başını ütülemeye, durmadan bir şey istemeye, eşini eleştirmeye, eşini aldatmaya ... eşi olan insan mutlu olabilir mi ? Asla. Ama kadın ay parçası gibi masum görünür ve güzeldir. Fakat ruhu kirli ve kötütür. Bu nedenle o kadınla asla mutlu olunamaz. Evet beden güzelliği de iyidir ama asıl ve önemli olan ruh güzelliğidir. Hz. Resul’de evlenilecek kadında sülale, mal ve güzelliğe değil öncelikle ahlak, huy (ruh) güzelliğine bakın buyururlar. Özetlersek, İnsan = Beden + Ruh Beden = Et + Kemik = Çamur Ruh = Rabbimizden hediye Çamur + Ruh = İnsan Çamur - Ruh = Ölüm ( Geriye çamur-toprak kalır.) Asıl olan ruhtur. Onu da her şeyimizi olduğu gibi, Hayy olan Allah-u Teala (C.C) vermiştir.
  23. LaRsiE_ şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Dini Konular - Din - Dinler
    sen bize hiç bişeyi ispatlıyamadın ki biz ispatlarımızı yazıyoruz ve yazılan gerçekleri sölüyoruz biz ne desek ne sölesek sen hayır o olmaz diceksin ispat ve deliller ben topiclerimde sundum sana soruyorum gülün adını değiştirsen değişik kokarmı.... biz ne kadar ispatlar sunsak sen yine kabullenmiceksin

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.

Configure browser push notifications

Chrome (Android)
  1. Tap the lock icon next to the address bar.
  2. Tap Permissions → Notifications.
  3. Adjust your preference.
Chrome (Desktop)
  1. Click the padlock icon in the address bar.
  2. Select Site settings.
  3. Find Notifications and adjust your preference.