Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Angelluna

Φ Yeni Üyeler
  • İçerik Sayısı

    4
  • Katılım

  • Son Ziyaret

Angelluna tarafından postalanan herşey

  1. Angelluna doğum gününüz kutlu olsun!

  2. 3- Adam köpeğini içeri alır, çünkü köpek içeri girince susar; kadın içeri girince bağırmaya devam eder.
  3. Elibol, Gönlübol Ve Varyemez Elibol, Gönlübol ve varyemez isimlerinde üç kardeş yaşarmış. Bir gün oldukça varlıklı olan babaları oğullarını yanına çağırmış ve onlara bütün mallarını, paralarını ölmeden önce paylaştırmış. Kendisine ise yaşamasını sağlayacak kadar bir miktar para ile maaşı kalmış. Elibol kendi hissesini alınca bayram etmiş, çünkü para harcamayı çok severmiş. Dostlarına hediyeler alarak onları sevindirirmiş. Davet düzenler, davetlerle katılırmış ve çok şık giyinirmiş. Her zaman en son moda elbiseler onun üstündeymiş. Gezmeyi, seyahat etmeyi, yeni yerler görmeyi de severmiş. O ülke senin bu ülke benim gezmiş, eğlenmiş. Yiyeceklerin her çeşidinden yemiş, içeceklerden içmiş. Çalışmayı hiç sevmediği için hep hazırdan yiyormuş, ama “Hazıra dağ dayanmaz derler” atalarımız. Bir müddet geçtikten sonra paraları suyunu çekmeye başlamış, arkadaşları da azalmaya. Gönlübol orta halli yaşamayı severmiş; ne çok harcar ne de çok biriktirirmiş. Parasını iyi değerlendirmesini biliyormuş. Babasının verdiği para ile bir konfeksiyon dükkanı açmış. Müşterilerine ve yanında çalıştırdıklarına hep güler yüzlü davranırmış. Tezgahtarlarına her zaman güler yüzlü olmalarını öğütlermiş. Çalışmayı sevdiği gibi gezmeyi eğlenmeyi de severmiş. Mağazasında işlerini yoluna koyunca orta halli bir ailenin kızı ile evlenmiş, iki çocukları olmuş. Çocuklarıyla ilgilenir, onların her derdine koşarmış. Onlara çok para vermezmiş ama sevgisinden esirgemezmiş. Ailesi ile eğlenip gezmek için onları her sene tatile götürürmüş. Dostlarını da unutmazmış. Önemli günlerde ve bayramlarda davetler düzenlermiş, hediyeler alır dağıtırmış. Dostlarını özellikle kara günlerinde hiç yalnız bırakmaz, onları teselli edermiş. Onlar para yönünden sıkıntıya düştüğünde borç parayı esirgemez hemen verirmiş.Böylece dostlarını çoğaltmış, ayrıca işini de büyütmüş. Yeni bir mağaza daha açmış. Varyemez paralarını alınca bu paraları nasıl saklayacağını düşünmüş. Gitmiş bir kasa almış, içine paracıklarını koyup kilitlemiş. Çok az bir miktarını ayırmış kendine. Bu para ile tüccarlık yapmaya başlamış. Yakın köylere gidip köylülerden çok düşük fiyata sebze meyve alıyormuş ve şehirde çok yüksek fiyata satıyormuş. Çürüklerini de atmaz onları ya kendi yer ya da sağlamların içinde satarmış. Köylerden birinde beğendiği güzelce bir kızcağızla evlenmiş. Onun da iki çocuğu olmuş. Çocuklarına da çürük meyve ve sebze yedirip yamalı elbiseler giydiriyormuş. Onlara beş kuruş para vermezmiş. Ailesi çok parası olduğunu bilir ama ne kadar olduğunu bilemezmiş. Dostları para istediği zaman vermezmiş. Verse bile çok fazla faiz istermiş. Hiç eğlenmez seyahate çıkmazmış. Böylece yememiş, yedirmemiş; içmemiş, içirmemiş; gezmemiş, gezdirmemiş; giymemiş, giydirmemiş; ha bire parasını biriktirmiş. Paracıklarını saymış durmuş. Kimseye de elletmezmiş o paraları. Parasının haddi hesabı olmayan bu adamı dostları unutmuş, çocukları ve karısı hiç sevmemişler. Bu yüzden kadın daha fazla sıkıntı çekmemek için çocuklarını da alıp köyüne gitmiş. Gel zaman git zaman bu üç kardeş iyice yaşlanmışlar. Hadi gelin yaşlılıkları nasıl olmuş bir bakalım. Elibol parası olmadığı için dostsuz kalmış. Evlenmediği ve hiç çocuğu olmadığı için de bakanı çekeni yokmuş. Fakir bir hayat sürdürüyormuş. Deniz kenarındaki küçük bir balıkçı kulübesinde yaşamaya çalışıyormuş. Tutabildiği balıkların birazını yiyor geri kalanını ihtiyaçlarını karşılamak için satıyormuş. Üstü başı kılığı kıyafeti per perişanmış, dökülüyormuş. Gönlübol ömrünün son günlerinde rahat ve huzurluymuş, çünkü artık emekli olmuş işlerine oğulları bakıyormuş. O da torunlarıyla ilgileniyormuş. Dostları ile buluşup eski günlerini yad ediyormuş. Bahçe içinde üç katlı bir evi varmış, bahçesindeki çiçekleriyle ilgileniyormuş. Varyemez doğru dürüst eşyası olmayan köhne bir evde yalnız yaşıyormuş. Kasasını açıp paracıklarını ve altınlarını sayıyormuş. Birisi paralarının yerini öğrenir diye kimseyle konuşmuyormuş. Bir gün Hakkın rahmetine kavuşmuşlar. Elibol hiç arayanı olmadığı için kulübesinden ağır dayanılmaz kokular çıkmaya başlayınca ölü bulunmuş. Kimsesizler mezarlığına gömülmüş. Gönlübol öldüğünde ailesi ve dostları günlerce ağlayıp yas tutmuşlar, sanki bir uzuvları kopmuş gibi hissediyorlarmış. Günlerce ağlamışlar ama elden ne gelir. Giden geri gelmediği için onun anıları ile yaşamaya başlamışlar. Artık dostlarının ve çocuklarının gönüllerinde yaşıyormuş. Varyemez’in öldüğünü öğrenen çocukları kasasını bulup bayram etmişler. Çocuları babalarının sağlığında görmedikleri parayı hemen pay edip rahat bir hayata kavuşmuşlar. Gökten üç elma düştü. İkisi Elibol ile Varyemez’in başına düştü. Elmaların içinde en büyük ve en kırmızı olanı Gönlübol’ un kalbine düştü.
  4. SEVGİ Bir kadın evinden çıktı , evinin önünde beyaz, uzun sakalları olan 3 yaslı adam gördü. Onlara: "Sizi tanımıyorum ama aç olmalısınız. Lütfen evime buyurun ve bir şeyler yiyin." dedi. "Kocanız evde mi?", diye sordular. "Hayır", dedi,kadın. "Dışarıda." "O zaman giremeyiz", dediler. Akşamleyin kocası eve geldiğinde kadın olanları ona anlattı. Kocası:"Onlara eve geldiğimi söyle ve onları eve davet et", dedi. Kadın dışarı çıktı ve yaslı adamları davet etti. "Biz bir eve hep beraber girmeyiz", dediler. Kadın: "Neden?" dedi. Yaslı adamlardan biri cevap verdi:"Onun adı 'Zenginliktir", dedi, arkadaşlarından birini göstererek. Ve bir diğerini göstererek "Onun da adi 'Basari'dir, ve ben de 'Sevgiyim." Ve ekledi:"simdi eşinle konuş ve hangimizi evinize davet edeceğinize karar verin", dedi. Kadın eve girdi ve olanları kocasana anlattı. Kocası çok sevindi. "Ne kadar harika", dedi. "Zenginliği davet edelim, gelsin ve evimize zenginlikle doldursun", dedi. Kadın:" Neden basariyi davet etmiyoruz? dedi. O sırada onları dinlemekte olan kızları:"Sevgiyi davet etsek daha iyi olmaz mi?", diye sordu. "O zaman evimiz sevgiyle dolar." Adam:"Bence kızımızın tavsiyesine uyalım", dedi. "Dışarı çık ve Sevgiyi davet et, Sevgi bizim misafirimiz olsun", dedi. Kadın dışarı çıktı ve Sevgiyi seçtiklerini söyledi ve Sevgiyi evlerine davet etti. Sevgi kalktı ve eve doğru yürümeye başladı. Diğer iki arkadaşı da kalktı ve onu takip ettiler. Kadın büyük bir şaşkınlıkla:"Ben sadece Sevgiyi davet ettim, siz neden geliyorsunuz?" , diye sordu. Yaşlı adam cevap verdi:"Eğer siz Zenginlik veya Basariyi davet etmiş olsaydınız, diğer ikimiz kalacaktık, ama siz beni(Sevgiyi) davet ettiğiniz için, Ben nereye gidersem, Basarı ve Zenginlik de benimle gelir." Her nerede sevgi varsa, basari ve zenginlik de vardır. Bu hikayeyi sevdiğiniz herkesle paylaşarak, siz de Sevgiyi davet edin.
  5. Ben de bir soru soracağım. Erkek'te iki tanedir, Kadın'da bir. Bu nedir?
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.