işine gelen kitapları okuyorsun.şud unutulmaması gereken bir konu kitabın yazarı.
madem Allah inancın bir yaratıcıya bir ihtiyacın yok, neden aklını kullanamıyorsun.aklı vereni neden göremiyorsun, gerçekten Allah diye bir şey olmasaydı..hayat tesadüflerden ibaret olsaydı. o zaman neden insanlar ölür....
neden ölmek diye birşey olsun. diyorsun ki insan öldükten sonra toprak olur ve carbon olur.bizde diyoruz ki insan öldükten sonra hesap vereceği günü bekleyecektir. biz inacımızla yaşayalım sende inancınla yaşa.eğer senin dediğin gibi olursa bize bişey olmayacaktır.yok eğer bizim dediğimiz gibi olursa artık sonunu sen düşün.....şurada karıştırdığın bir nokta var insan içinde ruh vardır bunu senin dediğin bilimde kabul ediyor. toprak olacak olan bedendir.beden ve ruh bir değildir.bedenimizin toprak olması topraktan yar<tıldığı içindir. bunu inkar edemezsin çünkü bunu bilimde kabul ediyor.insan bedeninde bulunan bütün elementlerin aynısı toprakta mevcuttur...illede bilim diyorsan al sana bilim....
1969 yılında uzaya gönderilen astronotlardan nil amstrong gezi için gittiği Mısır'da
öğle vakti duyduğu birşeyi yanındaki rehbere söyler bu nedir diye...rehber oan şöyle der. bu Ezan dır müslümanların günde beş vakit namaz çağrısıdır. buraya kadr herşey normaldir. rehberin dediklerinden sonra nil amstrong müslüman olur. neden bilirmisin. çünkü dedikleri etrafındakileri hayrete düşürecek kadar önemlidir. ben bu sesleri uzayda duydum ve müslüman oldum........