Ülke Soyulurken Vatandaş Yoksullaşıyor... AKP ve Yandaşları kazanıyor.
Erdoğanın oğlu 4 yıl önce burslu okuyordu şimdi 3 milyon dolara gemi aldı..
"Yola Devam" mış...
1- 7 yılda dolar milyarderi olan Recep Tayyip Edrdoğan, ayda 9 milyar liraık Başbakanlık maaşıyla geçinemediğini söylüyor!
Recep Tayyip Erdoğan'ın İstanbul Büyükşehir Beldediye Başkanlığı'na aday olduğu gün açıklanan serveti: "Kasımpaşa'da bir daire, Maltepe'de bir kooperatif hissesi, Bolluca'da 346 metrekare arsa, Burak Gıda ve Ticaret Limited Şirketi!nde yüzde 10 hisse." (20/2/1994 tarihli SABAH Gazetesi).
7 yıl sonra Rahmi Koç, "Tayyip Bey 1 milyar dolar para biriktirmiş." açıklamasını yaptı (3/8/2001 - CNN Türk)
Başbakan'ın 26 yaşındaki oğlu Ahmet Burak Erdoğan, 2.325.000 dolara bir kuru yük gemisi aldı. Başbakan'ın diğer oğlu Bilal Erdoğan, ABD'de 262.000 dolara daire sahibi oldu. Ayrıca iki kardeş, Çamlıca Kısıklı'da "tapu kayıtlarına göre" 1 trilyon liralık villanın sahibi oldular. Başbakan, aynı yerde, içi 450 metrekare olan villanın bir benzerini kendisi için satın aldı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Ben ticaret yapmasam, oradan para kazanmasam, bu maaşla (Başbakanlı maaşı) geç,nemem." diyor.
Peki, halk nasıl geçinsin?
2- Naylon Fatura Düzenlemekten Sanık Bir Maliye Bakanı.
Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın oğlu Abdullah Unakıtani hiç çalışmadan, yorulmadan, oturduğu yerde bir kalemde 366 milyar lira kazanıyor.
Peki nasıl? 17 Nisan 2003 tarihinde önce mısır ithalatındaki gümrük vergisi %20'ye indiriliyor. 4 Ağustos 2003 tarihinde Kemal Unakıtan'ın oğlu 4000 ton mısır ithal ediyor. İthalat işlemi bittikten sorna, 8 Ağustos 20003 tarihinde mısır ithalinde gümrük vergisi yeniden %45,e çıkarılıyor.
Kimin hakkı yeniyor? Tabii ki halkın!
Abdullah Unakıtan, pastörize yumurta ithalatı işine de giriyor.
Önce şirketi AB Gıda San. ve Tic. A.Ş.'ye 2,5 milyon YTL'lik teşvik belgesi veriliyor. İşe başlamadan önce pastörize yumurtada KDV oranları %18'den %8'e indiriliyor.
Yeni Maliye Bakanı, aileye çalışıyor!
3. Bir Arsa Satışından Bir Trilyon Lira Kar Eden Ama Vergi Vermeyen Bir Maliye Bakanı
4. 13 Günde 219 Yol İhalesi
5. Yeşil Kartlı AKP'li Müteahhit
6. Hortumcular VIP Salonunu Kullanmaya devam ediyor.
7. Hortuncu Helikopteriyle, Hortumcu Köşküne giden bir Başbakan
8. İhalesiz 2 Milyon Dolarlık İş Alan AKP'Li.
9. Hortumcudan pahalıya al, yandaşına ucuza sat.
10. Devletin 51 Milyon Dolarlık Fabrikası, AKP Yandaşına 1,1 Milyon Dolara Satıldı.
11. Ver ihaleyi, Kap Milletvekilini.
12. İçişleri Bakanı'nın İş Bitirici Oğlu.
13. İhaleye Fesat Karıştıran Milli Eğitim Bakanı.
14. Özelleştirme Yağmasına Örnek
15. Yağmaya Devam: 4,5 Ayda 5 Misli Kar.
16. Ulaştırma Bakanı'nın Oğlu Nasıl Gemi Sahibi Oldu?
17. AKP'nin Ulusal Yolsuzluk Markası: OFER
18. AKP'nin Yerel Yolsuzluk Markası: ALİ DİBO
19. Bir Başbakan Dokunulmazlıkların kaldırılmasınını Neden istemez?
20. AKP, Neden Yolsuzlukların Üzerine Gidemiyor?
21. Avrupa Birliği Türkiye'deki Yolsuzluklar Konusunda Ne Diyor?
22. AKP'nin Yolsuzluklarını AKP'li Milletvekilleri nasıl itiraf ediyor?
Hamza Albayrak, AKP Amasya Milletvekili: "Bir AKP milletvekili diyor ki " Dua ile iktidara geldik, şimdi beddualar başladı." (Tempo Dergisi-3 Mayıs 2007)
Şimdi her noktanın altını doldurmadım. Ama ilginizi çeken bir manşet varsa, onunla ilgili daha detaylı bilgi ve kaynak verebilirim.
Her iktidarda bir yolsuzluk oldu, ama burada son hükümeti, AKP hükümetini değerlendirmek durumundayız.
Yolsuzluk insanlık suçudur. Bu suçu işleyenlere Oy vermeyelim. Yolsuzluk, Daha az iş daha az aş demektir! Türk halkı uyan artık. Yolsuzlukların ömlenmesi için milletvekili dokunulmazlığının kaldırılması gerekir.
Kadir Çöpdemir bir NTV programında diyorki: " Seçeceğiniz parti yolsuzluklara ve skandala karışsa yine de oyunuzu ona veririmisiniz?"
Vatandaş:" O zaman oyum değişir" der.
AKP' lileri seçecek arkadaşlar lütfen tekrardan bir düşünün. Miili Görüşden olabilirsin. Dindar da olabilirsin. Bunda bir sakınca yok ama kendini aptal yerine koydurtma.
Size illaki CHP'yi seçin demiyorum ama her evvelki hükümet yargılanabilmeli ve dokunulmazlık perdesinin arkasına saklanmamalı.
Oyunuzu dürüst ve ahlaklı politikacılara verin, vicdanınızın sesini dinleyin.
Belki bu söylediklerimi arkadaşlar dikkate almıyacak ve hespi uydurmaca ve Yahudi fitnesi diyecek ama uyandığın gün kafanı duvarlara çarpacaksınız.
Ben herhangi bir partiyi tutmuyorum ve her türlü kutuplaşma ve kamplaşmalara da karşıyım. Oyumu vicdanımın sesini dinleyerek vericem, isterse boşa gitsin.
Ama anket sonuçlarına bakınca halkın kamplara ayrıldığını görüyorum ve bu beni üzüyor. Birileri ceplerini doldururken halk birbirine giriyor. Yanlış mıyım arkadaşlar?