sEn EsTiKçE bEn TiTrErİm...

hıh.....sustumm işteeee... debelek dübelek....susmak da ne demek hhele de bir kelebek...

efet...kanatlarımı dinlendirmek için...gözlerimi aynı zamanda... yarın...sonrası....inşallah sık sık görüşürüz...teşekkür ederim gülpembe gülüm... iyi geceler...

Öylesine güzel bir 'o' an ki, ''O sıralarda bundan daha etkilisi olamazdı'' izlenimi yaratıyor. Malezya'da Kuala Lumpur Hayvanat Bahçesi'nde zürafa Mas Sura 4 günlük yavrusunu okşuyor. Gözlerden, dudaklara ve dile kadar 'o' anda yukarıdan aşağıya gözle görünür bir ana sevgisi iniyor. -işte anne sevgisi...başka bir değeri daha olmayan-

ben de sarılayım şöyle... gitmeden önce... sen gülünce güller açar gülpembe....

Foto-muhabir Anish Swarup 'o' anı yakından çekebilirdi. O zaman karanlığın derininde ama duyguları ışıkla yarenlik eden adamın ne yaptığı anlaşılabilirdi. Afganistan burası. Britanya Ordusu'nun Kajaki Üssü'nde kraliyet piyadesi'ne mensup bir asker, ailesinin christmas için gönderdiği ama ancak 11 Ocak günü eline geçen hediye paketini açıyor. Hasılı 'o' an bu uzaklıktan ve açıdan çekilince açıklama istiyor. Ama biri ne olduğunu söyleyince 'o' an anlatmaya başlıyor. Askerin yalnızlığını, ailesinden armağan almasının yarattığı hüzünle karışık sevinç duygusunu ve bakanların ürettiği diğer düşünceleri.

zaten dönmesinde...dönerse de onun değil..onu terketmiş bi kere...eski sağlamlığını korumaz.... geldiğinde bi daha kine gülümsücektir eminim.... eminlikten daha çok hissediyorum...bu gece uyumak hafifleticektir...burası hele...burda sanmıyorum uzun sürsün bu mutsuzluk...

Pek çok futbolseverin dikkatini çekmiştir. Sürekli gülümseyen bir yüz ifadesi vardır. Brezilyalı futbol yıldızı Ronaldinho'nun seyrek 'o' anlarından biri. Doğum yeri olan Brezilya'nın Porto Alegre kenti'nin varoşlarında yoksul, imkanı olmayan çocuklar için kurduğu futbol okulunun açılış töreninde konuşma yaparken bir an duruyor. 'o' anda zor çocukluk günlerinin Ronaldinho'su, gülümseyen varlıklı Ronaldinho ile yer değiştiriyor. (AP/ Nabor Goulart ) -insan nereye gelirse gelsin..yaşananları silmek sanırım zor oluyor...hatta beceremiyor insan silip süpürmeyi...güzel bir örnekdi hep gülen bu suratın bir an için ağlaması-

unutur muyum canım benim.... unutulmaz senn de bu sevgin..içini ısıtabildiysem ne mutlu bana...bende seni seviyorum... sen de bunu unutma... sarılalım sıkııı sıkkıı....... iyi ol da gel....

canım...sana yazdıklarımı okuduysan anlamışsındır az çok ne demek isticeğimi... tekrar aynı şeyleri söyleyip sıkkın canını sıkmaktansa...ilerde gülüceğin bu başlığı açmanın iyi olduğunu söliceğim sadece...sen boşver umursama kimseyi..saçma gelene saçma gelsin...düzgün gelen de yazsın..burda o kadar başlık varken..seni eleştircek değil ya saçma bulanlar... bide bunu düşünme... hadi bak hep ayına sarıldım ben senin sen de sarıl hadii sıkı sıkı...

canım benm... bende alışamadım şu hazin sonlara ama düşün bak..neyin bir sonu yok ki..senin..benim...aşkın...sevginin...elbet bir sonu olucak...ama bir başlangıç gelicek ardından...bir başlangıçla yeniden gülümsiceksin belki de... acı çekmemek için sadece avutmalar bulursun kendine...ama acı çekmeden atlatamıyacağın birşey...sadece abartma...sanırım yettiğince üzülmüş yüzün...ama artık üzülme...başka bi yerde gülen için hiç üzülme...sen de gülüceksin..gülümsüceksin..bunu unutmadan yaşa ne yaşıyosan....

Filipinlerin başkenti Manila'daki gecekondu tanımına bile uyamayan şeylerden oluşan mahallede bir çocuk yaşadığı yerin dışına uzanınca ve foto-muhabir Aaron Favila deklanşöre basınca bu 'o' an oluşmuş. Meslektaşımız bu fotoğrafı o yerin bir kaç kilometre ötesinde yapılan 10'uncu Güney Asya Uluslar Derneği Asean Zirvesi nedeniyle çekmiş. Çocuk, bu dünyada daha iyi koşulların varolabileceğini ayırt edecek yaşta değil. Ama yine yoksulluğundan utanır gibi çıkmış... 'O' an utanıyor da ondan belki. (AP / Aaron Favila)

canım seni biraz neşesiz gördüm...anladım biraz biraz...ama daha dün bana demiyo muydun sen sınavlar bitti diye... hadi gül ama...sen bunu yazıncaa bir kızın çektiği hüzün geliyor aklıma... üzülerek... ama gülmen gerekiyor senin...

böyle bir topiği nasıl olurda yeni görür gözlerim diye kızdım kendime....ve insan programını kaçırmamaya gayret gösteriyorum... gerçekten harika bir program...diziler reyting yapıcağına keşke böyle bir program reyting yapsa...o an kısmı zaten harika...ellerinize sağlık....herkesin...artık ben de eklerim bi kaç AN beğendiklerimden...

böyle sinema izlerken iki geyik çıkıyor ya onlar geldi aklıma... komik geyikler... :)

aksi...

taamam ben kelebek olmayı isterim...ömrü az da olsa...ruhum bir kelebek... sigarandan değil de senin güzel canından bir parça yok olmasın istedim...senin içindi sadece... hem ben kelebek olur sana konarım....kırmızı bir gül yapayım seni de...ve sevdalara git sen ben de sevdalara uçayım...

su..söndürürdüm sigaranı... ben teşekkür ederim..herkes özünde güzel...

ben en çok zırtıllamaya bitiyorum hani çok konuşma gibilerinden... zırtıllama...

şirin babaaa........

emma mıydı neydii... gargamelll..... çünkü iyi bir kalbi kötüye çevirir cadı bir büyücü... ama sanırım ben beceremezdim..

heheyt.. bende seni çizgi film karakteri red-kit e çevirirdim...

bak şimdi ama ben başlarsam susmam yanlış hayvanı seçtin ama susuyorum bugün...hasta değilim ama yorgunum.. bu arada seni maymuna çeviren ustamın elinden kurtarır düzeltir bir gül yapardım...solmıcak...

büyücü olsam sadece iyileştirirdim... :) -siz devam edin- cadılar bayramına dönmüş burası...ben araya iyilik yaptım ama sizi bölmiyim..