Herkese selamlar bu siteye yeni üye oldum ve bu başlık dikkatimi çekti. Konu üzerine yazılan birkaç yazıyı okudum.
Benim fikrim şudur.
Kürt sorunu etnik köken sorunu olmasından önce ekonomik bir sorundur.
Bölge(güney doğu anadolu ve doğu anadolunun bir kısmını kastediyorum) kara iklimine sahip,dağlık ve yaşama koşulları zor olan bir coğrafyaya sahiptir. Ulaşım ve dolayısı ile sanaayi ve tarım gelişme imkanı bulamamıştır. Bölge eğitim açısından da geri kalmış dolayısı ile feodal düzen ile yönetilmeye devam etmektedir (ekonomik olarak). Kapitalizm bu bölgeye dokunmamış, bölgenin sermaye sahipleri bu düzene ayak uydurmamış ve sahip olduğu toprak üzerinden elde ettiği kazanç ile yetinir hale gelmiştir. Devletin tarım konusunda ki garantörlüğü de bu tip insanların sırtını devlete yaslamasına sebep olmuştur. Genel olarak bölge halkıda ırgat ve işçi statüsünde takılıp kalmıştır. Serbest piyasa ve rekabetin getirdiği dinamiklikten yoksun olan halk gelişmemekte ve çalışmamakta ancak buna rağmen devletten gelişmiş sağlık hizmeti,güvenlik ağı, eğitim talep etmektedir. Devlet ise bu konuda elinden geleni yapmıştır. Bugün sosyal harcamalar nüfus yoğunluğuna göre yapılmaktadır ve batı doğuyu sırtında taşır hale gelmiştir. Doğu bölgesi halkının büyük bir kısmı elektirik ve su parası ödememktedir. Devlet gap gibi bir projeye ekonomik olarak sıkıntıda olmasına rağmen girişmiş tarımın gelişmesi için uzun vadeli krediler vermiştir. Ancak Türkiye
devleti zaten zengin değildir dolayısı ile elinden gelen bölgenin kalkınmasına
yetmemiştir.
PKK burada devreye girmiştir.
PKK'nın vurucu doktrini etnik köken değil komünizm olmuştur. Şartlar komünizmi o kadar çekici hale getirmiştir ki, bölge halkı bu örgütü benimsemiş ve kollamış ve amacı meşru gösteren etnik köken propogandasına kendileride inanmıştır.
TSK'nın(Türk Silahlı Kuvvetleri) PKK'yı etkisiz hale getirmesi ise halkın desteği yüzünden bu kadar zor olmuştur. TSK basitçe sert davranmak zorunda kalmış savaşı kuzey Irak'a götürmüş ve PKK'yı saklandığı yerde mağlup etmiştir. Bu sırada halk PKK'nın gerçek yüzünü görmüş ve savaştan bıkmıştır. PKK'ya verilen destek azalmıştır.
PKK bunu farketmiş, tarzını değiştirmiş ve siyasi arenaya yönelmiştir. Şu anda yapılan hak talepleri ve davalar AB sürecinde olan Türkiye'ye karşı Avrupa'nın bir kozu, ve PKK'nın bir uzantısı olarak karşımıza çıkmaktadır. 20 milyon kürt diye etrafı inleten insanlar Hadep'in %4-5 lerde kalmasını ise pek açıklayamamaktadır.
Burada bundan sonra önemli olan üç nokta şunlardır.
1-Eğitim
2-Yatırım
3-Medya
1-)Bu insanların bizim insanlarımız olduğunu göz önüne alarak onlara kazandırmakta geciktiğimiz çalışarak yaşama displinini, meslekleri, asla diğer vatandaşlarımızdan aşağı olmadıklarını,ancak üstünde olmadıkları öğretilmelidir.
Kadının önemi özellikle vurgulanmalı,sosyal ve finansal hayata entegrasyonu sağlanmalıdır.
2-) Bölgeye yatırım yapan özel girişimciye kolaylık sağlanmalıdır.(vergi,kredi vs..)
Ancak bu yatırımcıların sonunun rahmetli Özdemir Sabancı gibi olmamasına dikkat edilmeli yatırımcıda işçide güvenlik altına alınmalıdır.
3-)Doğuya yönelik yapılan program,dizi vs.. kesinlikle ayrımcılığı desteklememeli
ancak bölgenin gerçeğine yakın olmalıdır.
(Bunlar benim düşüncelerim, çok şey bildiğimi iddea etmiyorum ve eleştirileri bekliyorum)