KORKUNÇ YORUM: “ALLAH, İNSANLARI TERÖRLE UYARIYOR"!
İslami kesime yakın Milli Gazete’de korkunç bir yorum: “Allah, insanları terörle uyarıyor”
Milli Gazete yazarı Erol, Allah’ın adını istismar ederek teröre karıştırdı. Erol, terör olaylarının Allah’ın izniyle yapıldığını ve insanlığı ‘adil düzen’ için uyardığını yazdı.
Mısır’daki bombalamalarda yüzlerce kişi öldü. 5 yurttaşımızı da teröre kurban verdik. Aileleri onları hıçkırıklarla toprağa verdi. Ama, bütün bunlar Milli Gazete köşe yazarı Reşat Nuri Erol’u zerrece ilgilendirmiyor.
Onun derdi, terör üzerinden politika yapmak. Erol, terör olaylarının Allah’ın izniyle yapıldığı ve insanlığı ‘adil düzen’ ve ‘yeni bir dünya’ için uyardığını yazdı.
Milli Gazete’de önceki gün “Londra ve Mısır’daki ‘terör’-1” başlıklı bir yazı yazan Erol, terör olaylarının neden olduğunu şöyle yorumladı: “... İnsanların Kuran’ın getirdiği ‘adil düzen’ çözümlerini öğrenip örgütlenmeleri gerekir. Her şey Allah’ın kontrolündedir. Allah insanları böyle bir şeye zorlamak için ‘terör olayları’nı bir uyarıcı olarak oluşturmaktadır. Zaten binlerce yıl önce ‘Nuh tufanı’ da insanlık ‘göçebe hayat’tan ‘tarım hayatı’na geçerken olmuştu. ‘Mezopotamya Medeniyeti’ başta olmak üzere, sonraki bütün medeniyetler Nuh tufanı sayesinde ve bu tufan sonrasında doğmuştur. Demek ki ‘terör olayları’ Allah’ın izniyle yapılmakta ve insanlığın ‘adil düzen’ ve ‘yeni bir dünya’ için uyarmaktadır.”
Erol, yazısını şöyle noktaladı: “Küresel terör geliyor... ‘Sosyal tufan’ gerçekleşiyor... ‘Adil düzen’ ve ‘yeni bir dünya’ tek çözüm gibi görünüyor.”
Bu dinin dibi terörle kurulmuş. İşte dün biri Tüban diye gitti mahkemeyi bastı hakimi öldürdü. Terör bunların kanına işlemiş. Allahın emrini yerine getiriyorlar. Doğru Allah da hakikaten öyle diyor. İslam Dünyaya hakim oluncaya tek din olarak kalıncaya kadar ve bunlar boynunu büküp cizye getirinceye kadar savaş. Öldür öldür öldür. Bence bunların insan olmasından ümüdü kesmek lazım.
-http://www.muslumangenc.com/peygamberimizsav/30.htm-
Hz. Peygamber, bu cihad hareketi için sadece cihada rağbet edenlerin katılmasını emretti. Medine'de Siba' b. Urfuta'yı vekil bıraktı. Eşi Ümmü Seleme'yi yanına alarak 1400 yaya, 200 süvari ile yola çıkarken; "Biz buranın hayrını isteriz" buyurmuştur. Rasûlullah Medine'den hareket ettikten sonra Hayber ile Gatafan kabilesi arasına karargahım kurdu. Sabaha kadar burada bekledi (İbn Hişâm, es-Sîre, III/343). Gatafanlıların Hayber'e yardımını engellemek için burada konaklamış bulunuyordu. Hayberliler sabaha kadar, müslümanların gelişinden haberdar olmamışlardı. Sabahleyin kalelerinin kapısını açtıklarında; "Muhammed gelmiş ve günlerden de cumartesidir" diyerek kalelerine tekrar döndüler. Yahûdiler mukaddes günleri olduğu için cumartesi günü muharebe etmezlerdi. Rasûlullah bunu görünce; "Allahû Ekber, Hayber harab oldu" buyurdu (İbn Sa'd, et-Tabakat, II,106). Müslümanların bu muharebede beyaz renkli sancağını da Hz. Ali taşıyordu. Bu gazvede müslümanların kullandıkları parola; "Yâ Mansür, Emit, Emit" "Ey Allah'ın galip kıldığı müslüman asker öldür öldür' idi (İbn Sa ıt, II,106, İbn Hişâm, III, 347).
İşte idealleri savaşa ganimete giderken paraloları. ÖLDÜR ÖLDÜR .