sedelina tarafından postalanan herşey
-
Admin
bukadar güzel cümlenın üzerine benden de koca bir GÜNAYDIN,gününüz gerçekten aydın olsun erdalaktaş ve adminimiz güne yalnız başlamamak ne güzel bır duyguymuş
-
AZ SONRA...........
bişeler yıyım oruç için,canımda ıstemıyo ama zeynep aklıma yumurta soktu
-
AZ SONRA...........
yaw aklımıza ne sokuyosunuz köfte möfte yaww
-
AZ SONRA...........
sana pohaçada dıyebılırmıyım benım hiç pohaçam olmadı abiğğ
-
AZ SONRA...........
pohaça ıstıyorum börek ıstıyorummm ama annem yanımda deilll
-
AZ SONRA...........
çay suyu koydum çay demleycem,ama yanında bı gr ne bıuskuvı ne bişi var
-
CEZA MI ? SAGOPA MI ?
sağolsun kardeşim süreklı açıyor,hıpnoz etkısı yapıyor kafa kalmıyor ınsanda
-
teraziler tartarmı insanı gerçekten
terazı tartar dal sarkar,dal sarkar terazı tartar (işin esprısı)
-
Üstündekinin ihtiyacı...
yaşayan bi öğretmen lazım
-
Üstündekinin ihtiyacı...
1.sınıf öğretmenıne ıhtıyacım var
-
A kaya çilingiroğlu- mehmet ali erbil mi,,,,,,B ediz hun-erol evgin mi
açıkçası a şıkkındaki insanlar ayağı yere basmamış laubali kişiliksiz erkekler..b şıkkındakiler elbette daha saygıdeğer erkekler..
-
SENİ BİR ANIT BIRAKTIM KENDİNE!
Kabusumsun biliyorum gerçek değilsin, olamazsın asla koyu karanlığın derinliğinde içimi ürperten korkuyla kötü bir kabussun yalnızca. biliyorum birazdan terden sırılsıklam olmuş bedenim sıçrayacak aniden açacağım gözlerimi biliyorum olmayacaksın yanımda olmamalısın asla. derin bir nefes alacağım rahatlayacağım sonsuzca kıvrılıp sıcacık yatağımın içinde huzuru hissedeceğim sensizlikte ve tekrar derin bir uykunun kollarına atacağım korkudan arınan bedenimi.
-
SENİ BİR ANIT BIRAKTIM KENDİNE!
- Üstündekinin ihtiyacı...
of felsefesıne geciçem şinci,sofızm yapıyorsun paylaşım deil sadece karşıdakıne ustelemek sıkıştırmak,bunu yapmanı ıstemedım sadece..bız çok felsefe sofraları kurduk çok güzel doyduk..sadece senden de tabak koymanı bekledım hepsı o (neyse güzeldi,bak ne güzel bağladım gene beklerız)unuttuklarını tamamen silmek için kosla oksi ekşin tavsıye edyoruz- Üstündekinin ihtiyacı...
gayet açık bir anlatımdı,ee onu anlasaydınız atlacaktık başka dala ama olmadı,telgrafın tellerıne kuşlar kondu sizin deyımınızle..tekrarlıyorum sofızm sökmez bburadaa hadi yat uyuu bıakıne sağlam bı kafa ıstıyorum ne kavgası ya mubarek ayda ben gayet sevgi doluyum,senı bıle sevebılırım- Üstündekinin ihtiyacı...
felsefe yapana zaten deli dıyolar,kendı kendıne yapana elbet deli derler,lütfen dıyalog ortamı olsun..ayrıca ne sonucu daha bır adım atamadık,cevap alamıyorum olmuyo..lütfen sofıst kurnazlığı yapmayınız- BU GECE SENİNLE DERTLEŞECEĞİM...
İnsan Bir Kere Ölür Her bulunduğum yerde yitiriyorum seni Yanıbaşımda olduğun oluyor kimi gün Ya da ben oluyorum sessizce gözlerinde Bir yaprak kımıldıyor hafiften Bu sessizlik bir kasırga başlangıcı Kükremeye hazırlanışı denizin Bu, aslanların sarı, vahşi gözlerindeki ölüm parıltısı Bu bir yerde erimek Apansız yok olmak belki de Ve sonra susmak, susmak yüzyıllar boyu Beni unuttuğun bir uzak çizgide Tuvale sürdüğüm boya değil artık Kırmızı kan rengidir gözlerimin En karadan daha kara yok Oysa en beyazdın sen gecelerimde O bana en yakın renkti tüy gibi Buram buram sıcaklığını çizerdim duvarlara Kokun bir tuhaftı çocuksu Sonra katmerli bir gül gibiydi baygın Gecenin en koyulaştığı o yerde Düşerdi ellerime darmadağın. Öten bir ishak kuşudur şimdi Haber getirir ölümlerden, dinle Yaşamak bir manga asker karşımda Ateş etmeyin diyorum Bir diyeceğim var Gözlerimi bağlamayın Son defa görmek istiyorum insanı Göğü, güneşi, denizleri Ve bu son ölümün olsun diyorum Bir daha öldürmeyin beni. Kibritim ıslak Sigaram yanmıyor Ne olur bir ateş verin Bu ilk aldanışım değil Bu ilk sönüşü değil umutlarımın Ben bu denizin son kıyısıyım. Bir cam kırıldı uzakta Ta uzakta, içimde bir cam kırıldı Bütün şiirlerim anlamsız şimdi Resimler renksiz, şarkılar ruhsuz Hiç bir şey artık avutamaz beni Bakın, bir çağ devriliyor içimde sersefil Son şair de kırdı son kalemini İlk meşaleyi kim yaktı bu karanlıkta Kimdi aydınlatan benim zindan gözlerimi Sevilmek mi O son artığı en ilkel çağların Bir mağara duvarındaki en eski resim Ya sevmek Hiç sönmeden bir ömür boyu O en güzel huy benimsediğim Yıkıldıkça tutunduğum dal bu boşlukta O en insancıl gerçeğim benim Ben hep böyle yüzyıllar boyu sevdim Çağlar boyu Kopkoyu bir geceydi yaşadığım sevince Ellerimi arardım, bulamazdım çoğu gün Bir saklayan vardı beni Bir tutan vardı Sana yaklaşamazdım Anlayamadığım korkular vardı içimde Hep böyle seninle sensiz kalırdım ben Bir kıvılcım sönerken Bir yanardağ patlardı içimde. Ko şimdi ben yalnız öleyim Vur ellerimi ekmeğimi al Tiksinir beni kim görse sensiz Utanır yalnızlığım bana baktıkça Aynalar mı Hani nerdeler Kimbilir kaç yüzyıl oldu kendimi görmeyeli Adım mı neydi Besbelli unutmuşum Hadi vur Hadi öldür Kurtar beni ezilmekten çürümekten Hadi gel, açtım kollarımı Bir zaman Ölmeye vaktim mi vardı seni sevmekten Sen büyüyen bir sessizliktin içimde Beni ben eden en duru ırmaktın En güzeliydin mozaiklerin Seninle maviydi gökyüzüm Çiçeklerim sende yeşerirdi Sen bambaşka bir evren yaratırdın Sularımdan Güneşimden rüzgarımdan Bak! Nasıl da her şey değişiverdi apansız Şimdi bu karanlıklarda yapayalnız Mavi mavi bir resim ağlar duvarlarımdan Ben bir tohumum Al beni toprağa ek yeniden Neredesin hani ne oldun Antik bir kadın başı mıydın Yoksa bir deniz miydin eskiden Yosunların kurudu mu öldü mü balıkların Hani bir Nefertiti yaşamıştı eski Mısır'da Yoksa o muydun sen Hadi, anlat bana neydin Belki de uzak belirsiz bir noktaydın sen Öyküme girmeseydin İnsan bir kere ölür Her gün ölen umutlarımızdır içimizdeki Paramparça olmuş sevgilerdir Her aldanış Yeni bir aldanışa hazırlar bizi Zamanla renkler değişir Donuklaşır anılar Silinir üstümüzden Güzel olan ne varsa Görür içindeki bütün hayallerin olduğunu İnsan yaşarsa. Ve bir gün insan da ölür Çimen gibi yaprak gibi Sarsılır yeryüzü yerinden Devrilen koca bir ağaçtır sanki Durur atışları yorgun kalbimizin El, ayak kesilir Göz ölür, dudak ölür, kan ölür Susar ta içimizde Yıllardır çalan çalgı Bütün teller ses vermez olur Acılar diner Ve bir gün biter bu çirkin oyun Perde iner...- Üstündekinin ihtiyacı...
ölüm konusunda atlanmış bişe yok çünkü henuz atlamadık başka taraflara,bu sadece girişdi,henuz gelişme kısmına geçemedık,(malumunuz vechıle) anlatabıldım sanırım anlatamadımsa basın toplantısı yaparız kahve konusunu es geçmeyelım bunları kahvemızı yudumlarken konuşsak dıye bı cumle okumuşdum,neyse şimdi es geçebılırım daha detaylı tahlıller için önumuzde uzun günler gerekıyo,bıde karşıda sabırlı biri- Üstündekinin ihtiyacı...
manevı ölüm bazen yenıden doğmaktır,ruhda yenılenmekdır,yanıp kül olacaksın ki bazn yenıden doğacaksın.insan yenilenmek için bazen kendını öldürür,bu kendıne zarar veren şeyleri öldürme anlamındadır ve bu yeniden doğuşdur,ben burada beden ölümünü kasdetmıyorum(dıpnot:dıkkat felsefe uyku yapar dıkkatli oku )))kahve yudumlamakdan bahsettın,bunun için pavlovun şartlı refleksıne gerek yok ki bu konuda denek olmadık kı refleksımız şeyetsın karşılıklı aynı zamanlarda kahve içilebılır efendım,mekan aynı gerekmıyor kanımca- Üstündekinin ihtiyacı...
evet manevi ölümü kasdedıyorsak tamam,bazı manevi ölümler yeni bir doğuşdur,nerde kahveler- Üstündekinin ihtiyacı...
ölüm kaybedişmidirki ilk ölen kaybedıyor- Üstündekinin ihtiyacı...
felsefı bı sohbete gırıp bıdaha çıkmamaya ıhtıyacı var- büyücü olsan üstekini neye cevırırdın :)
benım de usttekıyle problemım yok ama onu ata demırer ın ayakkabılarına çevırıyorum- büyücü olsan üstekini neye cevırırdın :)
sudan çıkmış balığa- Üstündekinin ihtiyacı...
gördüğüm kadarıyla hiçbişeye ıhtıyacı yok çene maşalla - Üstündekinin ihtiyacı...
Önemli Bilgiler
Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.