Taş Yürekli

bir tarifte benden olsun forumda göremediğim önemli bir yemek MUHLAMA malzemeler 1 su bardağı mısır unu 50 gr tereyağı 100 gr telli peynir 2 bardak su bir yemek kaşığı tuz 1 adet tava (3 bardak suylataşmayacak büyüklükte) 1 adet kaşık (o kara tavalardan varsa sizde tahta kaşık kullanın) Yapılışı tereyağını tavaya atıyoruz iyice eriyip kızardıktan sonra mısır ununu ilave ediyoruz ve mısırunları kızarana kadar karıştırıyorsunuz nekadar çok kızarırsa okadar güzel olur ama dikkat edin kızartacam diye yakmayın unu tadını bozuyor sonra. kızarma işlemi bittiğinde 2 bardak suyu ilave ediyoruz ve karıştırmaya devam tavanın dibi tutmasın diye bu aradan tuzuda kaptırıyoruz unlar suyu çektiğinde telli peyniri ilave ediyoruz. ve terbiye dediğiniz şey olsa gerek bekliyorsunuz o önceden kattığımız tereyağları muhlamanın üzerinde yanardağ gibi patlaya patlaya çıkmaya başlıyor muhlamanın üzeri coğrafi harita gibi görünmeye başladığında servise hazır demektir. afiyet olsun Dipnot Tavadan ekmeği bandırarak yerseniz daha leziz olur

en babayiğit adamısın

ona bebek inek denmez buzav denir hem etide iyi değil çok yağlı olur niye okadar üzüldünki safsın diye oyüzden söyledim

buyrun efenim mısır ekmeği kuru kuru gitmez diye düşündüm size muhlama yaptım kaşığı çıkartın ama arada kaynayabilir gene lazım siz şimdi yiyin ben bide kek yapayım size afiyet olsun Üç yumurtayı çırptım önce Portakal dilimledim ince ince Göz kararı da biraz süt kattım Kalktım sana kek yaptım İnsan neler yapar isteyince Bu bir şey değil düşününce Ben de tarifi öğrenince Kalktım sana kek yaptım Gözlerin dönmüş kızı görünce Yerli yersiz bakıp sana gülünce Ben de tesadüf o gece erken yattım Bana kelek yaptın İnsan neler yapar isteyince Bu bir şey değil düşününce Sen de elektriği hissedince Kalktın bana kelek yaptın Çırptım çırptım karıştırdım Kendimi onla yarıştırdım Kimse kimseye benzemez Kendimi kekle yatıştırdım Oturdum ellerimle sana kek yaptım Unla sütü karıştırdım iyice Tereyağı ekledim eriyince Fırın da oldu 180 derece Attım sana kek yaptım İnsan neler yapar isteyince Bu bir şey değil düşününce Ben de tarifi öğrenince Kalktım sana kek yaptım Çırptım çırptım karıştırdım Kendimi onla yarıştırdım Kimse kimseye benzemez Kendimi kekle yatıştırdım Oturdum ellerimle sana kek yaptım Üzüldün belli çok beni görünce Elimde kekimle sana gelince Bir de ağlayıp itiraf edince Abarttın beni melek yaptın ahanda kekinizde geldiiii hamsili kek tam ağzınıza layık

taşlaramı döndü kalbin gelmedin aylar geldi geçti sen gelmez oldun - gülay

birşey anladımsa arap oliim şimdi siz erkeğemi yoksa kızamı ağlıyorsunuz söyleyinde bende ağlayayım

ayyyy sende amma safmışsın yaa

önemli değil aslında o anda bunları söyleseydin o virajı dönerken ozaman affetmezdim seni gerçektende çok ağladığımı hatırlıyorum şaka biryanada bikerede köpeğimi vurmuştular yaşlandı diye sanki kardeşimi vurmuşlar gibi olmuştum çocukluk işte artık gülüyorum sadece ağlamayı unuttum

selda bağcan - neredesin sen

yaa bu çiçekte ilk geldiğinde çok güzeldi okadar sulamama rağmen o canlılığını koruyamadı palmiye ağacına benzer bişeydi şimdi kel tavuğa döndü yav buarada ben çiçek aldığım için değil 8 numaralı mesajım için utanıyordum çiçek almak gurur verici neden utanayımki

ona inek deme ama darılırım

abi bu son mesajı okuduğumda bayaa utanmıştım düzenlemesinide bulamadım bekliyordumki birileri diğer başlıklara bişeler yazsında bu başlık kaybolsun gene çektin onu baş tarafa battı balık yan gider bari yazalım artık bizde digital uydu cihazları satış yazılım güncellemeleri şifreli kanallar falan ve bilgisayar satış destek tamir bakım evlere servis v.s. birsürü iş öyle karışık bir yer işte daha tam oturtamadık teşekkür ederim güzel dilekler için ...

Açma bu defteri içinde gözyaşı bulursun okuma bu satırları hıçkırıktan boğulursun... sedef benim çocukluk aşkımdı ben 4 yaşındaydım o 2 ama o çok büyük gösteriyordu ailevi olsa gerekki onların aileside öyle iri cüsseliydi onu çok seviyordum her akşam evden kaçar onların eve giderdim ona yemek götürürdüm onunda bana karşı birşeyler hissettiğini biliyordum ama çocukluk işte konuşamazdık birbirimizle annem bana kızardı oynamayacaksın onunla diye çok üzülürdüm ama gene bir yolunu bulur sedefime giderdim birgün çiçekli bir bahçede bana vurmuştu hiç unutmam hemde ona çiçek uzattım diye o anda aşkımızın bittiğine inanmıştım hayalkırıklığına uğramıştım çünkü ben onun için annemi bile dinlememiştim tabi sonradan gönlümü almasınıda bildi sevimli hareketleriyle birkeresindede üzerine çıkmayı denedim onların evde okadar güçlüydüki beni havaya fırlattı kafamı duvara vurdum çok canımı yakmıştı çok ama ben gene onu seviyordum herşey birgün köye yabancıların gelmesiyle son buldu onu alıp götürdüler o giderken ben arkasından ağlıyordum köyün virajından dönerken o son an çok duygusaldı o an dünyam yıkılmıştı gözyaşlarım sel gibi akıyordu onu birdaha göremeyeceğimi hissedebiliyordum geri dönüşü olmayan bir yola girdi sedefim şimdi yaşıyormudur acaba neredesin ay yüzlüm senden kalan son hatıram http://www.kenthaber.com/Resimler/2005/10/21/00039140.jpg işte bu resim gülüm birgün onuda kaybedeceğim diye çok korkuyorum sedefim seni çok özledim

evet pastaları kafama geçirmediği kalmış

dostum şu benim isim en güzel sana gider doğrusunu istersen ben böyle şeyleri hiç düşünmemiştim aklıma bile gelmezdi sevgi kavramı sende biraz farklı galiba yoksa benmiyim anormal ben sevdimmi çıkarsız seviyorum çünkü maksat yalnız kalmamak değil sevdiğim insanın yanında olmak ondan birşeyler koparmak değil onun için fedakarlıklar etmek bu böyle değilse sevmeninde bir anlamı kalmıyorki yanlış düşünüyorsun arkadaşım cix cix

teşekkür ederim güzelyaz ben çok yedimya olduk aileden biri şimdi bir misafir gelsin burayada misafir ağırlamak nasıl olurmuş göstereyim sizlere

bir gaflette askerlikten adamın gözünün içine baka baka nasıl yalan söylenir okuyun öğrenin en kıdemli zamanlarımda teğmen beni odasına çağırtmıştı gittim bana dediki yol görevinde derede yüzüyormuş askerler öyle bir haber aldım ben yok komutanım ben hiç duymadım görmedim (bende yüzenlerin içindeyim ula karadenizliyik yarı balık adamik nasıl dayanılır o kurak iklime) ama yüzenler varmış diyor bak haber sağlam kaynaktan kesinlikle eminim birileri yüzüyor ben haala yok komutanım öyle bişe olsa kesin haberim olurdu tamam erol sana güveniyorum biliyorsan mutlaka söylersin valla komutanım kim yüzüyorsa bendende korkuyordurki size söyleyeceğimi yada ceza vereceğimi bilir teğmen gülümsedi tamam erol biliyorsun yol görevi tehlikeli derede yüzmek kesinlikle yasak kimseye bişey söylemede ben habersiz bir sızma harekatı yapacam yakalamam lazım yüzenleri gidebilirsin bende çıkarken diyorum komutanım öyle birşey varsa ben bulurum söylerim size içimdende düşünüyorum yav bu adam beni duymuş olmasın ama yok yav beni duysa direk başlardı bağırmaya kızmaya beni duymamış belli diye düşünerek kapıdan çıktım kapıda az önce dış kapıda nöbet tutan asker beni bekliyordu erol çavuşum (buarada ben çavuştum hava atmayı unutmuşum neyse) resimlerin geldi buyur dedi ver bakiim dedim resimlere bakarkende söyledi erol çavuş teğmen resimlerine baktı kapıda haberin olsun resimlerin içindede dereyle temas etmediğim tek resim bu şimdi bidaha içeri girip komutanım buldum adi herifi o benmişim demenin bir anlamı olurmuydu rezalet acaip o an kendimi çok adi hissettim ama askeriye da kanunlar konuşuyor hatır gönül çok az

yedibela kasım abi

bide havalanıyordun dimi yardım sever erkek havaları bendede vardıda acaip indi sonradan yerin dibine kadar

sorun galiba sendeymiş azizili dostum

sende iyilik meleğisin yoksa şans meleğimiydi bir neşe kaynağıda araya girmiş

komşu yav koltuklarım kabarıyor hayin gaza geliyorum uçabilirim sende bu forumun süpermenisin

uyyyyyy senda çay güzeli da

zeka küpü

dipnota bakarsanız olayı çözersiniz görüntüye aldanmayın hazırlamasını bana yaptırmazsanız anlaşabiliriz