Anatolian

Bu anı, bu günü ve yakın geçmişi yaşayan bizler, Amerika, İsrail ve İngiltere'nin Ortadoğuda uygulamaya soktukları "Bitiriş"i karşı konulamaz, engellenemez bir olgu olarak kabul etmeye başladık. Bu kabulleniş kendiliğinden mi oldu? hayır. Bu ülkenin insanlarının ataları tüm dünyaca korkusuz ve mert insanlar olarak bilinir. Bu sıfat öyle basit elde edilmiş bir sıfat değildir. Bu sıfatı elde etmek yürek ister, şerefli bir yaşam ve gerektiğinde şerefli bir ölüm ister. Bu ülkenin insanları tarih boyunca ezilenin yanında olmuştur. Yakın geçmişte yaşanan Tsunami felaketi sonrası bölgeye bugün bile gitmenin ne kadar zor olduğunu yaşayan bendeniz, bundan asırlar önce İspanya zulmü altında ezilen Endonezyalıların, bir sabah kalktıklarında sahilde atalarımızın gemileriyle karşılaştıklarında neler hissettiğini o kadar iyi anladımki. "Polat"... Beni diziler halinde süregelen mafya aklama faaliyetleri ilgilendirmiyor ve farkındayım. Ancak sinema filmi olarak "Kurtlar Vadisi Irak", Bu ülkenin tarihi geçmişinin bir soluğu ve bakışı olarak çok ilgilendiriyor. "Sanal Mastürbasyon"... Denebilir... Haklıda olunabilir. Ancak tüm dünya Amerika korkusu ile kafasını kuma gömmüşken "Bize bulaşma ananı sikeriz" i de bir sinema filmiyle de olsa bu toprakların insanları söyleyebildi. Evet.. Batının Ortadoğuyu "Bitiriş"ini karşı konulamaz, engellenemez bir olgu olarak kabul etmeye başladık. demiştik. Böyle oldu çünkü bu toprakların hangi atasının soyundan geldiğini merak ettiğim satılmış medyanın yeniköy yalılarının sakinleri, hemen hemen her gazetenin kalburüstü yazarları Hıncalından, Cengizine, Ertuğrulundan, Mehmetine el birliği etmişçesine "Kurtlar Vadisi Irak" sinema filmi ile ilgili yorumlarında "AMANNNNNNNNNNNN HAAAAAAAAAA AMERİKAAAAAAAA" nakaratları atmaya başladılar. Yaşam bu kadar mı tatlı? Siz hangi toprakların yazarısınız da bir sinema filmi için bize cephe alabilecek bir Amerika'dan bu kadar korkuyorsunuz? Sanal bir başkaldırıda bu derece ilkesiz ve tabansız davranabilen sizler, yarın öbürgün gerçek bir karşı karşıya gelişte hangi deliğe saklanacaksınız? hangi canınızı verebileceksiniz? Hangi çocuğunuzu alnından öperek bu vatana şehit gönderebileceksiniz? Polatlar bu topraklarda vardı, Filistinde, Kuzey Afrikada, Endonezyada.. hep vardı. Nerede mazlum varsa bu toprakların bir Mehmetinin canı oradaydı. Ama siz bu topraklara yakışmıyorsunuz.

Bu anı, bu günü ve yakın geçmişi yaşayan bizler, Amerika, İsrail ve İngiltere'nin Ortadoğuda uygulamaya soktukları "Bitiriş"i karşı konulamaz, engellenemez bir olgu olarak kabul etmeye başladık. Bu kabulleniş kendiliğinden mi oldu? hayır. Bu ülkenin insanlarının ataları tüm dünyaca korkusuz ve mert insanlar olarak bilinir. Bu sıfat öyle basit elde edilmiş bir sıfat değildir. Bu sıfatı elde etmek yürek ister, şerefli bir yaşam ve gerektiğinde şerefli bir ölüm ister. Bu ülkenin insanları tarih boyunca ezilenin yanında olmuştur. Yakın geçmişte yaşanan Tsunami felaketi sonrası bölgeye bugün bile gitmenin ne kadar zor olduğunu yaşayan bendeniz, bundan asırlar önce İspanya zulmü altında ezilen Endonezyalıların, bir sabah kalktıklarında sahilde atalarımızın gemileriyle karşılaştıklarında neler hissettiğini o kadar iyi anladımki. "Polat"... Beni diziler halinde süregelen mafya aklama faaliyetleri ilgilendirmiyor ve farkındayım. Ancak sinema filmi olarak "Kurtlar Vadisi Irak", Bu ülkenin tarihi geçmişinin bir soluğu ve bakışı olarak çok ilgilendiriyor. "Sanal Mastürbasyon"... Denebilir... Haklıda olunabilir. Ancak tüm dünya Amerika korkusu ile kafasını kuma gömmüşken "Bize bulaşma ananı belleriz" i de bir sinema filmiyle de olsa bu toprakların insanları söyleyebildi. Evet.. Batının Ortadoğuyu "Bitiriş"ini karşı konulamaz, engellenemez bir olgu olarak kabul etmeye başladık. demiştik. Böyle oldu çünkü bu toprakların hangi atasının soyundan geldiğini merak ettiğim satılmış medyanın yeniköy yalılarının sakinleri, hemen hemen her gazetenin kalburüstü yazarları Hıncalından, Cengizine, Ertuğrulundan, Mehmetine el birliği etmişçesine "Kurtlar Vadisi Irak" sinema filmi ile ilgili yorumlarında "AMANNNNNNNNNNNN HAAAAAAAAAA AMERİKAAAAAAAA" nakaratları atmaya başladılar. Yaşam bu kadar mı tatlı? Siz hangi toprakların yazarısınız da bir sinema filmi için bize cephe alabilecek bir Amerika'dan bu kadar korkuyorsunuz? Sanal bir başkaldırıda bu derece ilkesiz ve tabansız davranabilen sizler, yarın öbürgün gerçek bir karşı karşıya gelişte hangi deliğe saklanacaksınız? hangi canınızı verebileceksiniz? Hangi çocuğunuzu alnından öperek bu vatana şehit gönderebileceksiniz? Polatlar bu topraklarda vardı, Filistinde, Kuzey Afrikada, Endonezyada.. hep vardı. Nerede mazlum varsa bu toprakların bir Mehmetinin canı oradaydı. Ama siz bu topraklara yakışmıyorsunuz.