Saygıdeğer arkadaşlar önce yazıyı inceleyin daha sonra tekrar düşünün
1806, Baban Aşireti, Abdurrahman Paşa İsyanı
1833-1837, Mir Muhammed (Soran) İsyanı
1843, Bedir Han İsyanı
1855, Yazhan Şer İsyanı
1878-1881, Şeyh Ubeydullah Nehri İsyanı
1919-22, Simko (Ismail Ağa) İsyanı
11 Mayıs 1919, Ali Batı İsyanı
21 Mayıs 1919, Mahmut Berzenci İsyanı
6 Mart 1921, Koçgiri İsyanı
4 Eylül 1924, Beytüşşebab İsyanı
13 Şubat 1925, Şeyh Sait İsyanı
10 Haziran 1925, Nehri İsyanı
7 Ağustos 1925, Reşkotan-Raman İsyanı
Kasım 1925, 1. Sason İsyanı
16 Mayıs 1926, 1. Ağrı İsyanı
21 Ocak 1926, Hazro İsyanı
7 Ekim 1926, Koçuşağı İsyanı
26 Mayıs 1927, Mutki İsyanı
13 Eylül 1927, 2. Ağrı İsyanı
7 Ekim 1927, Bıcar İsyanı
6 Temmuz 1929, İt Resul İsyanı
20 Eylül 1929, Tendürek İsyanı
26 Mayıs 1930, Savur İsyanı
20 Haziran 1930, Zilan İsyanı
21 Temmuz 1930, Oramar İsyanı
7 Eylül 1930, 3. Ağrı İsyanı
24 Ekim 1930, Pülümür İsyanı
Eylül 1930, 2. Mahmut Berzenci İsyanı
Kasım 1931, Şeyh Ahmed Barzani İsyanı
Ocak 1937, 2. Sason İsyanı
21 Mart 1937, Dersim İsyanı
1950, Kürt siyasal hereketi yönünde ilk girişimler başlar.
1961, Silopi'de "Kürdistan Demokrat Partisi" siyasi birimi oluşturulur.
1964, Kürt Devrimci Demokratik Kültür Derneği (KDDKD) kurulur.
1974, Türkiye Kürdistan Sosyalist Partisi (TKSP) kurulur.
1974-1976; Kawa, Denge Kawa, KUK, Rizgari, Ala Rizgari, Tekoşin adlı kürt
örgütleri kurulur.
1978, Lice'nin Fis köyünde PKK kurulur.
Bunlar tamamen ayaklanma provalarıdır.
Bu şekilde başarıya ulaşamayanlar, şimdilerde yeşermek için demokrasi-özgürlük kılıfını kullanıp siyasallaşmaya çalışıyorlar.
Yani devletimizi, milletimizi içerden kemiren ayrıca dış işbirlikçileri ile de buna çoğu zaman zemin bulan ayrılıkçılar Bizler varken biraz zorlanacaklar galiba. bizlerin etkinliğini ise "demokrasi ve özgürlük" karşıtı olmakla suçlayıp azaltmak istiyorlar.
Oysa Türkler Etkin Irk Milliyetçiliği yapmadıkları gibi ayrılıkçı olmayan hiç bir azınlık içinde asimilasyon yöntemini benimsememişlerdir. Eğer bir Türk İmparatorluğu olan Osmanlı günde 2 Sırplıyı katletseydi -keşke- şu an Bosna da yalnızca Müslüman oldukları için kimse katledilmezdi. Türklerin asimilasyon politikalarını benimsemediklerini belirtirken özellikle "Özal dönemi" içinde batıda başlatılan nüfus planlaması politikaları ile Türklerin nüfusunun ve Kürtlerin nüfusunun nasıl değiştiğini bilmekte fayda olacaktır sanırım buna göre
son 15 yılda ülke nüfusu yüzde 24 oranında artış gösterirken, güneydoğu bölgelerimiz her şeye rağmen (terör-eğitim-iş göçleri) yüzde 40 artmıştır.
Yani asıl asimile olan bizleriz yani ülkem Türkleştirilmiyor Kürtleştiriliyor.
İşin diğer bir boyutu da Siyasal Kürtçülük - Terörist Kürtçüler ayrımı yapılması bununla dağdaki 3-5 silahlı salak yakalandığında bizleri ayrılıkçılar derslerini aldılar deyip kandırmaları. Böylece nasıl ki Hatay ili kazanıldıysa Kaybedilecek illerin sayısı da az olmayacaktır hatta bunun ön adımı da Roj Tv. ile atılmıştır. Belli sayıda belediye başkanı bunun ilk sinyallerini vermiştir.
Ülkem insanları Türk milliyetçilerini Kürt Karşıtı olarak algılamamalıdır. Çünkü dün her türlü siyasal emperyalizme de Türk Milliyetçileri karşı çıkmıştı. Hatta Ayrılıkçı bölge Trakya olsa Türk Milliyetçileri buna da karşı çıkacaktır. Doğu yu bırakalım diyen Batı ya da karşı çıkacaktır. Çünkü Türk Milliyetçileri Ayrılıkçıları sevmediği gibi ayrılmayı da sevmezler.
Bu kadar sorunun altından kalkmak için insanlarımızın güveninin kaybolduğu "devlet" anlayışının güvenilir "devlet" anlayışıyla değişmesi gerekmektedir. Bu da her türlü devlet kadrosunun Kapıcısından-amirine, bakanından-muhtarına kadar Milliyetçi-Ulusalcı insanlarla kurulması demektir ki. Ancak bilinçli bir eğitimle sağlanabilir. Devlet olmazsa, millet; Millet olmazsa, Milliyetçilik olamayacağı için önce devletin "DEVLET" gibi olması gerekir. Bu kurumu oluşturan milletin de "MİLLET" olması demektir. Ayrımcılık yapanlara verilecek en iyi cevap ise onların batılı işbirlikçilerini Ülkemde hiç bir ihaleye sokmamak olmalıdır. Bunun için Ülkemin Türk Silahlı Kuvvetlerine sesleniyorum.
1. Derhal Kürt Devleti kurulması için Ülkemi bölmek isteyen-Serv i dayatan başta ABD-İsrail-İngiltere olmak üzere işbirlikçi ülkelerle derhal tamir-onarım-yenileme ve yeni alımlarını varsa günümüzden sonraki antlaşmaları derhal durdur. Ta ki kayıpları politikalarından vazgeçmeye neden oluncaya kadar.
2. Türkiye'nin bu güne kadar olduğu gibi bu günden sonra da sahibi olan Türk Milliyetçiliği Fikri ne açık destek ver.
3. Başbakanlıkta yapılan güvenlik toplantılarında tek derdimizin “İrtica” olmadığını açıkla.
4. Teröristlere karşı oluşturduğun Silahlı Timlerle bu iş bitmez birazda Fikir Timleri oluştur.
Bunu için Ülkemi yöneten millet vekillerine sesleniyorum
1- Siyasal olarak ne yapmaya çalıştığını bir türlü anlayamadığım Hükümete “Üst kimlik politikasında “ destek verme. Ekonomik olarak yapılan yanlışları bu millet sineye çeker ama ülkeyi bölme aşamasına getirenleri asla affetmez.
2- Eğer buna gücün yetmiyorsa istifa edip, olanları seni seçenlere anlat. Partinden istifa et Milliyetçi bir partiye geç. Muhalefet görevi yap. Ülkemin iyi bir muhalefete de ihtiyacı olduğunu unutma.
3- Eğer mecliste bu da yoksa vekillikten istifa et. Millete bu durumu anlat.
Bunun için Hükümeti yönetenlere sesleniyorum.
Geç olmadan politikalarınızdan ya vazgeçin yada beceremiyorsanız derhal istifa edin. Hatadan dönmek büyük erdemliktir. Erdemli davranın. Bu milletin erdemli insanlara da ihtiyacı bulunmaktadır.