Zıplanacak içerik

marti_name

Φ Üyeler
  • Katılım

  • Son Ziyaret

marti_name tarafından postalanan herşey

  1. http://www.ntvmsnbc.com/modules/slideshow/...8/slideshow.asp merhaba arkadaşlar bu site programla birlikde güncelleniyor resimler tek tek buraya yüklemenin bi anlamı yok buyrun bakın
  2. marti_name şurada cevap verdi: marti_name başlık Güncel Konular
    şu resimle ilgili söylenecek en son şeyleri söylemişsiniz...zaten bu forumda açtığım topicleye ya bakılmıyor yada başka yerlere çekiliyor.yapmayın lütfen arkadaşlar lütfen...
  3. İktidar Atatürk'e olan tavrı ortada ama benim anlamadığım şu bakan gider Müsteşarlar kalır bi kaç yetkilide sanıyorum ki kalıcıdır bunlar nasıl veriyo bu kozları bakanların eline anlamıyorum
  4. marti_name şurada cevap verdi: seREnaDE başlık İzmir
    unicversiyadın başladığı günün akşamı gittim izmire.saat 10 gibi fuarın lozan kapısından çıktık az ilerledik bi camiinin yanından geçtik ve güzel bi caddeye geldik yemek yedik.yediğimiz yemeklere ve mekanın iyiliğine rağmen hesap beklediğimizden az geldi (ikbal) sonradan öğredim ki orası bile baya pahalıymış daha güzel ve ucuz yerler varmış.neyse efendim kordonda biraz gezindik bi kaç yere uğradık saat kulesinin oralara gittik.tüm gece en merkezi yerlerde gezdik 5e kadar iskele saat kulesi vs vs adını bilmediğim yerleri.beni en çok şaşırtan 2 şey oldu:saat 03 civarı elinde termoslarla adam çay satıyordu ne güzel geldi o saatte çay anaaa çaylar bitmeden motoruyla bi börekçi gelmez mi!!!saat 3 yaaa!börek diilmiş tabii aldıklarımız Boyoz muş ikincisi ise o kadar gezdik ettik yanımızda 2 tanede bayan olmasına rağmen bi tane laf atan olmadı.ne sarhoş ne birşey istanbulda gündüz vakti tedirgin geziyorsun ama izmir sanırım öyle diil saat 5 gibi fuara geri döndük aramızı oraya parketmiştik.çimlere uzanarak uyuduk orda.7 gibi yine kahvaltı yaptık sahilde.yine boyozcu yine çaycı!!!!benim İzmir gezim bundan ibaret
  5. Son dönemlerde İslam’a karşı savaş açtığını ulu orta açıklayan ünlü İtalyan kadın yazar Oriana Fallaci, "Eğer Leonardo Da Vincilerin, Raffaelloların, Giottoların sanat kenti Floransa’ya cami dikilirse kendi ellerimle havaya uçururum" dedi. Amerikan New Yorker dergisine konuşan Fallaci, İslam’ı yeni Nazi dehşetine benzeterek "Ben Müslüman ülkelerde haç takamıyorum onlar benim ülkemde istedikleri gibi hareket edip bizleri tehdit bile edebiliyorlar. Bunun nedeni ise başımızdakiler. Prodi ve Berlusconi gibi şapşallar bunun için benim oyumu alamadılar" dedi. Fallaci, görüşlerini şöyle sürdürdü: "Floransa’da benim evime yakın bir yerde İslam Kültür Derneği adı altında cami de inşa edilecekmiş. Ben Da Vincilerin, Raffaelloların, Mikelanjların, Giottoların muhteşem eserleri arasında 24 metrelik bir minareyi görmek istemiyorum. İlk işim bomba koyarak kendi ellerimle havaya uçurmak olacaktır." Türkiye’nin AB’ye üyeliğine şiddetle karşı çıkan Fallaci İslam’ın Türkiye sayesinde Avrupa’yı istila edeceğini ve yakın bir gelecekte kıtada Avrupalı kalmayacağını da öne sürmüştü
  6. marti_name şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Müzik Cafe
    etek sarı sen etekten sarısın kurban olam beydağının karısın sordum sual ettim kimin yarısın ben sormadan dolu gibi döküyü bir köynek diktirdim kolu düğmeli herkes kaderine boyun eğmeli deli gönlüm çirkine bel bağlama sevdiğin yar malatya'yı değmeli bir köynek diktirdim hasa bezinden alem düşman oldu senin yüzünden eğer gurbet ele gider dönersem ahdım vardır öpeceğim yüzünden
  7. sara mümkünse seni kovabilir miyim ? sınavına hazırlansan iyi olacak
  8. walla ne diim dünyanın en büyük zevklerinden birini kaçırıyorsun bence
  9. -allahın nimetiyle,kulun kesip biçtiği bir olur mu? -sus len keserim nimetini... (kadın satıcısı ile (şevket çoruh)ona sahip çıkan (güven kıraç) yumuşağın tartışması) _____ ayrıca uyuyan güzel ile kürt çocuk arasında geçen diyalog da ümit ünal'ın ufak dürtmelerinden. ug- siz öldünüz efendim. kç- yok! ben yaşıyorsa! ug-yok, yok siz öldünüz. (kürt çocuk, kürtçe konuşmaya başlar) ug- ah yine ölü insanların zamanlarındaki dilden konuşmaya başladınız efendim. __ güven kıraç ile ona sataşan bi kaç gencin tartışması: - hşştt kaç para? - ne kaç para? - vuruş! - kim kime vuracak? _____________
  10. Gönül Yarası acılar çekiyoruz... acılar nefretleri, nefretler yıkımları getiriyor. hayat tel tel dağılıyor, paramparça oluyor. ama kimi zaman yaşanan bir felaket, büyük bir mutluluğun kaynağı olabiliyor. bir çocuğun ağzından dökülen kırık dökük sözcükler, mucizeye dönüşebiliyor... yaşanan onca mağlubiyete rağmen ... ********************************* -etek sari sen etekten sarisan, sarisan -kurban olam beydaginin karisan, karisan -sordum sual ettim kimin yarisan, yarisan -ben sormadan goz yaslari dokulur, dokulur -bir gomlek diktirdim kolu dugmeli dugmeli -herkes kaderine boyun alışmışız mutla sona çok ağladım
  11. marti_name şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Müzik Cafe
    çırpınıp da şanovaya çıkınca eğlen şanovada kal acem kızı uğrun uğrun kaş altından bakınca can telef ediyon gül acem kızı seni saran oğlan neylesin malı yumdukça gözünden döker mercanı burnu fındık ağzı kahve fincanı şeker mi şerbet mi bal acem kızı
  12. ben geçen seneden söz ediyorum ?
  13. bu resim herşeyi anlatıyor zaten
  14. walla ne diim Allah kurtarsın onları
  15. gülsün benim boluda bi arkadaşım var.bi aileden söz etti bana.çocukları hem zihinsel hemde bedensel özürlü.yaw çocukcağızı hiç bi yere çıkarmıyorlar utanıyorlarmıdır nedir anlamadım gitti...ben burda bi kaç kişi ile görüştüm bedava tekerlekli sandalye ayarlayacaktım istemedi ailesi!!!biraz daha uğraştım hem sandalye hemde her ay bi miktar para yardımı sağlayacaktım sonra düşündüm ailesi o parayı sigara parası yapar çocuk aynı kalır diye vazgeçtim.Eğitim gülsün eğitim paran olmuş olmamış sorun değil...
  16. marti_name şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Müzik Cafe
    şu sılanın ufak tefek yolları ağrıdan sızıdan tutmaz elleri tepeden tırnağa şiir gülleri yiğidim aslanım burda yatıyor. bugün efkarlıyım açmasın güller yiğidimden kara haber verirler demirden döşeği taştan sedirler yiğidim aslanım burda yatıyor. ne bir haram yedim ne cana kıydım ekmek kadar temiz su gibi aydım hiç kimse duymadan hükümler giydim... yiğidim aslanım burda yatıyor... mezar arasında harman olur mu onüç yıl hapiste derman kalır mı azrail aç susuz canın alır mı yiğidim aslanım burda yatıyor..
  17. marti_name şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Müzik Cafe
    du$lerin parlayip sondugu yerde bulu$mak seninle bir ak$amustu umarsiz $arkilar dudagimda bir yarim ezgi siginmak gozlerine siginmak bir ak$amustu gozlerin bir ciglik, bir yarali haykiri$ gozlerin bu gece cok uzaktan gecen bir gemi bir orman bir gece kar altindayken cocuksu, ucari ko$mak seninle elini avcumda bulup yitirmek siginmak ellerine, siginmak bir gece vakti ellerin bir marti, tela$li ve urkek ellerin firtinada cirpinan bir beyaz yelken bir kenti boylece birakip gitmek icinde bin kaygi bin bir soruyla bitmemi$ bir $arki dudaginda bir yarim ezgi siginmak $arkilara siginmak bir omur boyu gozlerin bir ciglik bir yarali haykiri$ gozlerin bu gece cok uzaktan gecen bir gemi ellerin bir marti tela$li ve urkek ellerin firtinada cirpinan bir beyaz yelken ...
  18. 50 ve daha fazla personel çalıştıran işyerlerinde % 3-4 oranında sakat statüsünde personel çalıştırma zorunluluğu var. Bazı haberlere göre, bu 50 kişi sınırının 100'e çıkarılması düşüncesi söz konusu. * Varolan kota uygulaması hakkında ne düşünüyorsunuz? * 50 sınırının 100'e çıkarılması sizce doğru mu? * Böylesi bir düşüncenin hayata geçirilmesi engellilerin istihdamını nasıl etkiler? * Böylesi bir düşünce işvereni korumak için mi, yoksa çalışanı korumak için mi düşünülüyor? * Varolan kota uygulamasının yeteri derecede uygulanıp uygulanmadığı konusunda ne düşünüyorsunuz?
  19. böyle seven kalmadı zaten
  20. yedi numara Haydar- Hava mı alıyon? Armağan- Hmm.. Sıkıldım biraz. Sabahtan beri aynı mevzu... Haydar- Nasıl? Armağan- Bizim kızlar... Akılları, fikirleri aşkta, meşkte... Başka hiçbirşey düşündükleri yok. Oysa hayatta daha ciddi şeyler de var.. Bunları niye sana anlatıyorum ki? Belkide seni kendime benzetiyorum da ondan.. Senin de önceliğin okuyup adam olmak.. Aşk meşk bunların benim için değeri sıfır. Haydar- Sıfır bir değer değildir. Bir sayı bile değildir. Anca başka bi sayının yanına gelince değer yaratır. Tıpkı sevda gibi. Sevdanın da tek başına bi değeri yok. İlle de biri olmalı. Sıfır ne kadar çoksa sayı o kadar çoğalır, sevda ne kadar çoksa insan o kadar çoğalır, büyür. Armağan- Sen ne güzel şeyler söylüyosun böyle Haydar. Haydar- Biri dese ki sevdamı al, kendine ekle, bir ömürle çarp sonra sonsuza eşitle. Yine değeri sıfır mı olur senin için? Armağan- Bilmem ki... Bana daha önce kimse böyle bişey söylemedi. Haydar- Bugün biri söylüyo işte. Armağan- Kimmiş o? Haydar- Arkadaşım, Mustafa. Sana vurulmuş. Armağan- Yaa.. Neden kendi söylemiyo öyleyse? Haydar- Sevda bu.. İçindekileri anlatmaya kalkınca kelimeler feleğini şaşırır. Belki ondan.. Armağan- Neden? Sen pek güzel söylüyorsun ya işte.. Haydar- Kendim için olsa anlatamazdım. Armağan- Başkaları adına konuşma Haydar.. Hele benimle hiç.. İnsan kendi duygularını kendi anlatmalı ****************** haydar: üşüdün mü? titriyorsun. armağan: bütün bunların yaşanması gerekiyor muydu, ha? haydar: bana neden kızdığını söyle armağan. armağan: çünkü o zavallı kızın canını yaktın. haydar: canını yakmak için ne yaptım? armağan: onu bu gece neden yalnız bıraktın, ha? neden? haydar: sana bakmaya çıkmıştım. armağan: bana mı?. inanmıyorum. orda sana deli gibi aşık ve yardıma ihtiyacı olan bir kız varken sen bana bakmaya çıkmıştın, ha? öyle mi? haydar: evet. benim de yardıma ihtiyacım vardı. o çocuğa "evet" dedin mi? armağan: bu seni neden ilgilendiriyor? haydar: çünkü "evet demeni istemiyorum. armağan: bak haydar. haydar: dedin mi? cevap ver. armağan: demedim ama demeyeceğim anlamına da gelmez. haydar: ben... seni seviyorum armağan! armağan: ne? haydar: seni seviyorum dedim. seni doğduğum, nefes aldığım günden beri, toprağa sıcağı avucladıgından beri, ağacın dibine oturup yaktıgım türkülerden beri seviyorum. hiç görmeden bildiğim, görünce tanıdığımsın. yanımda yokken sen bende varsın, yanımda varken ben sende yok oluyorum. işte söyledim armağan. iki yıllık sessizliğimin mührünü söküp attım. gerisi sana kalmış. (armağan gitmek ister, haydar onu kolundan yakalar) haydar: dur, birşey demeden yollamam seni. armağan: sana ne diyeyim, bilmiyorum. haydar: bana neden kızgın olduğunu söyleyeceksin. armağan: söyledim ya. iclal'e acı çektirdin. haydar: iclal benim onu kardeş gibi sevdiğimi biliyordu. armağan: sana duyduğu aşk hoşuna gidiyordu. sana dokunması, sana sarılması, sana sarılması. haydar: hayır, rezzan hocam içindi. peki sen niye beni iclal'e doğru ittin? armağan: ben vicdanımın sesini dinledim. haydar: diğer bacılar dururken niye en çok sen bağrına bastın? armağan: çünkü çok çaresizdi. haydar: sen iclal'i kıskandın. armağan: madem böyle düşünüyorsun, onu niye eve getirdin? haydar: söyle armağan. iclal'i kıskandın değil mi? armağan: hayır! haydar: kıskandığın için vicdanın seni ayıpladı değil mi? armağan: hayır! haydar: kendinden sakladığın hayaletler iclal gelince hortlamadı mı? armağan: hayııır!.. evet, evet kıskandım, evet kıskandım. haydar: niye peki? armağan: çünkü sen benimdin, benim parçamdın onun değil. haydar: sana son defa soruyorum, bi daha da sormayacağım. "benim bir parçamsın" ne demek armağan? (armağan tekrar gitmek ister, haydar yine tutar ve soruyu tekrarlar) haydar: ne demek armağan? armağan: kabul etmekten deliler gibi korktuğum, kırk kilide vurup sakladığım herşey demek. yitirdiğim çocukluğumdan saklı kalan masumiyet demek. bir türlü yol bulup da yüreğimden dilime gelmeyen o cümle demek. ben de seni seviyorum haydar demek, ben de seni seviyorum demek. (yağmur yağar, sarılıp ağlarlar, yanyana iken yaşadıkları hasret bitmiştir artık) ************ sıfır bir değer değildir sözü (7. bölüm) (haydar'ın armağan'a söylediği söz) sıfır bir değer değildir. bir sayı bile degildir. ancak başka bir sayının yanına gelince değer yaratır, tıpkı sevda gibi. sevdanın da tek başına değeri yok. ille de biri olmalı. sıfır ne kadar çoksa sayı o kadar çoğalır. sevda ne kadar çoksa insan o kadar çoğalır, büyür.
  21. foruma hoşgeldiniz Ereğliyede yapılması kararlaştırıldı Nükleer tesis.Zaten Erdemir şehrin içinde.Allah muhafaza Erdemirin içinde 10'a yakın kocaman kazanlar var bunlardan biri patlasa 60 kilometre etkilenirmiş...1 tanesi giderse zaten diğerleride patlar ve Ereğli,Alaplı resmen haritadan silinir.bunu erdemirin kendi itfaiye erleri söylüyor...şimdi bunun yanına birde nükleer tesis kurulursa ahmaklıkdan başka birşey olmaz...zaten fabrika canımızı okuyor.Osmanlı Çileği festivali olur her sene ama osmanlı çileği kalmadı ki...akşam olduğu zaman zaten kokudan durulmuyor fabrikanın yanında.haklarını yememek lazım Erdemir güvenlik konusunda gerçekden çok hassas ama olası bi yangında hele nükleer tesisde olursa düşünmek istemiyorum...Çernobilin etkilerini hala görüyoruz işte.Karadenizde çok fazla kanser var.Ukrayna zaten bitmiş durumda...Kübaya yatıp kalkıp dua ediyorlar ukraynalılar bi çok hastayla ilgileniyorlar.Birde şu var şimdi tamam tesis kurulurken elbette coğrafi yapıya dikkat ediliyor edilmelide ama Ereğli adına konuşmak gerekirse iş sahası var.Erdemir,Madenler,Dilme fabrikaları gemi sanayileri vs vs başka yerlere kurulabilir göçü durdurmak adına...kurulabilir dedim yanlış anlaşılmasın madem kuracaklar dediğim gibi olsun.
  22. üfffff birde insanı yalancı çıkarma huyunuz yok mu sinir oluyorum...sen mi biliyorsun ülkücülerin olup olmadığını ? tartışmak için topic açıyosunuz gelip yazıyoruz bu seferde kabul etmiyorsunuz...örnek verdim.yapmasaydı çok sevdiğin kurtların o zaman...az kaldı can yakanların canını ben yakacam...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.