Zıplanacak içerik

marti_name

Φ Üyeler
  • Katılım

  • Son Ziyaret

marti_name tarafından postalanan herşey

  1. marti_name şurada cevap verdi: suheda başlık Güncel Konular
    inkar edemem yaptıklarını ama nasıl diim şimdi yetersiz demekde haksızlık olur adını sen koy.ya şu olur Tunceli gibi okur yazar oranı 81 ilde % 98 olur ayakta alkışlarım
  2. Kurabiye biri birini sevebilir ama gönlüne ambargo koyamaz ki...kime isterse ona sevdalanır... bende yaşadım bunu.hatta acıyı çeken bendim.yani kırık olanın elinden birşey gelmiyor ki senin gelsin...çok acıda olsada ve eğer gerçekden seviyorsa onun mutluluğu için susar zorda olsa...beklemek durmak gibi anlaşılır ama o kadar zor bir eylemdir ki...beklemek...geri çekilmek yerine derdini her türlü paylaşmanı tavsiye ederim...(dediklerime bakma ben deliyim böyle konuşuyorum sen kalbinden ne geçiyorsa onu yap)
  3. marti_name şurada cevap verdi: suheda başlık Güncel Konular
    arkadaşlar herşeyde bi hata bulmaya çalışan bi insan diilim ama bana göre Gülen'in bi Hristiyanların yolundan gitmesini beğenmiyorum.yani misyonerlerin en fakir yerlere yardımlar bi hastane bi kilise kurup alın takın şu hacları demesi gibi okullar açmasını beğenmiyorum.ayrıca ülkemizde okul bolluğu yok ki bizim.güzel birşey kültürümüzü heryere yayması ama ilk önce kendi ülkemiz gelmez mi arkadaşlar.Buna bencillik diyebilirisiniz ama dayanamıyorum benim doğudaki öğrenci kardeşlerim 2-3 metre karda 10 Km yürüyüp derelerden geçip hergün ölüm tehlikesi altında eğitim görmeye çalışırken haksızlık etmiyormuyuz onlara ?
  4. marti_name şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Müzik Cafe
    adın deler dağ başında karları kokun aşar dereleri yarları çiçek çiçek kuşatırsın dağları telli duvak dağları mor salkımlı dağları dağları güneş güneş dağları... sevmek demek kavga demek bilirim türkü türkü şiir şiir soylerim senden uzak yaşamayı neyleyim özlem özlem yasak yasak neyleyim yaprak olur savrulursun yellerde destan olur soylenbirsin dillerde damla damla suzulursun gullerde ozlem ozlem gullerde sevda sevda gullerde....
  5. suat suna bir zamanlar guzel bir kız yaşarmış saclarini ruzgar oksar tararmis ipekten ince kirpikleri gulermis hep bebekler gibi bir zamanlar guzel bir kız yasarmis.. pamuk gibi beyaz elleri sepetinde kir cicekleri saclarini ruzgar oksar tararmis sapkasi kirmizi gozleri mavi ustunden dusmezmis mor bir entari sapkasi kirmizi gozleri mavi yokmus bir benzeri yokmus emsali bir zamanlar guzel bir kız yaşarmış bir zalimi gormus ona aldanmis ipekten ince kirpikleri gulermis hep bebekler gibi bir zamanlar guzel bir kız yasarmis.. pamuk gibi beyaz elleri sepetinde kir cicekleri gozyasiyla solmus mazida kalmis kaybolmus sapkasi gozleri nemli yollarda eskimis mor entarisi kaybolmus sapkasi gozleri nemli denizler aglarmis o gunden beri. ipekten ince kirpikleri gulermis hep bebekler gibi bir zamanlar guzel bir kız yasarmis pamuk gibi beyaz elleri sepetinde kir cicekleri gozyasiyla solmus mazida kalmis gel zaman git zaman kalbinde sızı zalimin sevdasi mahvetmis kızı denizler aglarmis o gunden beri
  6. dog sen baya baya ilerletmiş işi sanırım
  7. marti_name şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Müzik Cafe
    dewo dewo derler ki dağlarımız oba olsun köyümüzün suyu nöbetle olsun evimiz evinizin yanında olsun ortada ki duvar da olmasın ayranım, ayranım ol ki seni süzeyim güzel boyumu ardında sallayayım bu cahilleri uykudan uyandırayım bu gençleri kendime sevindireyim derler ki evlerin önü çamdır ondan aldım giriş resmini kötü kadını ateş yaksın öpücüğü çökelik postu gibi hamdır evlerin önü çakıl ve taştır yağmur yağıyordu, hava güzel kötü erkeği ateş yaksın gece gündüz güzel kadınların yanında hastadır dibe lê lê çiyây me bi hobe bi ava gundê me bi nobe bi mala me li çenga mala we bi duware orte bila tune bi dewo dewo bibe ez te dakim bejna fitoz paş te bakim van cahilan ji xewê rakim van xortikhan ji xwê şakim dibe lê lê bin ê malan çam e min lê rakir sogi dergam e ar bi jina koti kevi rabisana xwe weki postik e toraqa xam e lê lê bi e malan kaş û kaşe baran dibari hewa xwaş e ar bi merê koti kewi bi şev, bi ro cem jina rındikta nexweşe
  8. marti_name şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Müzik Cafe
    tşk ederim
  9. marti_name şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Müzik Cafe
    CİĞERİME GELSİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİN diyarbekir güzel bağlar delale lorke suları buz gibi çağlar hatune lorke ali paşa mahlesinde delale lorke lorke oynar güzel kızlar hatune lorke lorke lorke lorke lorke delale lorke lorke lorke lorke lorke hatune lorke * urfa diyarbekir mardin delale lorke akar sular derin hatune lorke canım oynamak istiyor delale lorke bana da bir mendil verin hatune lorke lorke lorke lorke lorke delale lorke lorke lorke lorke lorke hatune lorke *
  10. marti_name şurada bir başlık gönderdi: Engelliler
    Bir sinir sistemi hastalığı olan Multipl Skleroz'a nelerin yol açtığı bilinmiyor. Tedavi edilemeyen MS, çoğu kez akıl hastalığı ya da 'sarhoş'luk gibi algılanıyor... Türkiye'de 35 bin hastasının var olduğu tahmin edilen Multipl Skleroz (MS), nedeni hâlâ bilinmeyen hastalıklardan. Kimlerin MS olabileceği önceden söylenemiyor ama kadınlarda 2 kat daha fazla görüldüğü ve gençlerde sık rastlandığı biliniyor. Beynin konuşma, yürüme, görme gibi fonksiyonları üzerindeki kontrolünü kaybetmesine neden olan MS, ileri dönemde tekerlekli sandalyeye mahkûm olmaya kadar götürebiliyor. MS, bağışıklık sisteminin bir çeşit şaşkınlığı olarak da kabul ediliyor. Henüz önlenebilir veya tedavi edilebilir bir hastalık olmaması nedeniyle fazla bilinmeyen MS, çoğu kez akıl hastalığı sanılıyor ya da belirtilerinden ötürü hastaların 'sarhoş' gibi algılanmalarına yol açıyor. 'Türkiye MS Tanıtım Haftası' olarak ilan edilen mayıs ayının üçüncü haftasında, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Türkiye MS Derneği Tıbbi Komite Başkanı Prof. Dr. Aksel Siva, hastalıkla ilgili sorularımızı yanıtladı... MS nasıl bir hastalık? Genç erişkinlerde görülen bir merkezi sinir sistemi hastalığı. Özellikle 20- 40 yaş arası ilk belirtilerini veriyor ve yaşam boyu sürüyor. Ama 7, 16 hatta 65 yaşında da ortaya çıktığı oluyor. Kesinlikle bulaşıcı ya da bir akıl hastalığı değil. Tipik belirtileri nelerdir? Görme bulanıklığı, çift görme, görüntünün kayması gibi görme bozuklukları, bir kolda, bacakta ya da her iki bacakta güçsüzlük şeklinde kendini gösterebiliyor. Yürümede dengesizlik, bir veya iki elde titreme, idrar kaçırma ya da yapamama, uyuşma gibi sorunlarla ortaya çıkabiliyor. Ancak bu belirtiler tek başlarına MS'i düşündürmez. MS tanısını en çok destekleyen inceleme yöntemi ise 'manyetik rezonans'tır (MR). Görülme sıklığı nedir? Ekvator kuşağında hemen hemen hiç görülmüyor. Ama kutuplara gidildikçe artıyor. İspanya ve İtalya'da her 100 bin kişiden 50 - 60 kişi etkilenirken, Almanya'da 100 binde 80, İsveç ve İngiltere'de 100 binde 100'ü geçiyor. Kuzey Avrupa ülkelerinde her 1000 kişiden biri MS'li. ABD'de ve Kanada'nın kuzeyinde bazı bölgelerde MS'li oranı her 500 - 750 kişiden biri gibi daha yüksek oranlara çıkabiliyor. Edirne'de yapılan bir çalışmada Türkiye'deki görülme sıklığı 100 binde 34 bulundu. Çevresel etmenler MS'in ortaya çıkmasında rol oynuyor mu? Muhtemelen çevrenin de etkisi var. Ama nasıl etkisi olduğunu iyi bilmiyoruz. Sarı ırkta örneğin Kuzey Amerika'yla aynı enlemde olan Kuzey Japonya'ya bakıldığında MS'lilerin sayısı çok düşük. Sarı ırkın, kısmen siyah ırkın MS'e karşı koruyuculuğu var. Beyaz ırk MS'in ortaya çıkması için daha yatkın. En çok sarı saçlı, renkli gözlü, beyaz tenli kadınlarda görülüyor. Zaten kadınlarda erkeklerden 2 kat daha fazla rastlanıyor. Hastalık öldürücü olabiliyor mu? Kişiden kişiye farklı seyredebiliyor. Ataklı olanlar bazen iz bırakmadan düzeliyor ama MS öldürücü bir hastalık değil. Yeni tedavi yaklaşımları nelerdir? 10 yıldır kullanılan koruyucu ilaçlar var. Hastalığı yok etmiyor, ama atak olma ihtimalini azaltıyor. Beyinde ortaya çıkardığı izleri azaltmak mümkün oluyor. Kök hücre çalışmaları da sürüyor. Anneden bebeğe geçme riski var mı? Yüzde 1'in altında. Sigara ve alkol tetikleyici mi? Sigara hastalığın bazı belirtilerini artırabiliyor. Alkolün çok aşırıya gidilmedikçe bir mahsuru yok. Hamilelik riskli mi? MS'li kadın hamile kalamaz ya da kalmamalı gibi yanlış bir kanı var. İsterse beş tane hamilelik yaşasın, bunun bir zararı yok. En çok sorulanlar Egzersiz MS'e yararlı oluyor mu? - Tek başına egzersiz MS'i düzeltmez ancak bazı komplikasyonların önüne geçebilir. İştah ve uykuyu düzenlemeye yardımcı olduğu gibi kendini iyi hissetmeye de katkıda bulunur. MS cinselliği etkiler mi? - Hastalıkla ilgili her şey -fiziksel belirtilerden, duygusal etkisine dek- cinsel hayatı etkileyebilir. Ancak bu, cinsel problemlerin tedavi edilemeyecekleri anlamına gelmez. MS'i olan kişiler tatminkâr bir cinsel yaşam yaşayabilirler. MS'lilerde depresyona sık rastlanır mı? - MS'i olan kişilerin yüzde 30 - 40'ı hafif ya da orta derecede depresyona girmektedir. Stres MS'i kötüleştirir mi? - Stresin MS'e neden olduğuna veya kötüleştirdiğine ilişkin bir kanıt yok. MS'li kişiler stresle mücadelede, hem zihinsel hem de fiziksel açıdan olabildiğince aktif olmalı, eğlenceye vakit ayırmalıdır. Sıcaklık MS'i nasıl etkiler? - Sıcaklık MS'i kalıcı bir şekilde kötüleştirmez. Ancak, günün sıcağından kaçınmak ve sıcak su yerine ılık suda banyo yapmak iyi olur. Grip aşısı yaptırılabilir mi? - Grip aşıları bazı MS'lilerde belirtilerde artışa neden olabilmekte. Bununla birlikte, grip aşılarının şiddetlenmelerinin sayısında bir artışa neden oldukları fikrini destekleyecek kanıt mevcut değil. (Schering İlaç tarafından hazırlanan MS'le yaşamak kitapçığından alınmıştır.)
  11. marti_name şurada bir başlık gönderdi: Engelliler
    SPİNAL MÜSKÜLER ATROFİ ( SMA ) Nöromuskuler hastalıklar arasında 2. sıklıkta görülür. Prevalansı yenidoğan döneminde canlı doğan bebeklerde 1/25 000'dir. Genelde otozomal resesif, nadiren otozomal dominant veya X'e bağlı geçiş gösterir. 5q11.2-q13.3 bölgesinde SMN ve NAIP genlerinde genelde delesyon, daha az nokta mutasyonu veya diğer bozukluklar vardır. Spinal Muskuler Atrofi (SMA) nedir ? Spinal muskuler atrofi (SMA), bir grup kalıtsal nöromüsküler (sinir-kası tutan) hastalığa verilen addır. Vücutta istemli kasların kuvvetsizliğine ve erimesine yol açarlar. Bu hastalığın tüm tiplerinde ön boynuz denilen bir bölgedeki hücreler etkilenir. Vücudumuzdaki istemli kaslar, ancak omurilikteki ön boynuz hücrelerinden bir sinir yolu ile mesajı aldıklarında kasılabilir. Spinal muskuler atrofide, ön boynuz hücreleri anormal olduğundan bu mesaj kasa gelemez. Bunun sonucunda ise istemli kaslarda kuvvetsizlik ve erime (atrofi) görülür. Mesane ve bağırsak fonksiyonları gibi istemsiz durumlarla ilgili kaslar bu hastalıklarda etkilenmez. Görme ve işitme duyuları sağlamdır. Zeka, normal veya normalin üzerindedir. Yapılan araştırmalar SMA'lı hastaların çok yüksek zekaları olabildiğini göstermiştir. Bu hastalığın değişik tipleri ve genel özellikleri nelerdir ? Yenidoğan dönemi (infantil) SMA (tip 1), ara tip SMA (tip 2), çocukluk çağı (juvenil) SMA (tip 3), erişkin çağı SMA (tip 4). Bu tipler hastalığın başlangıç yaşı, şiddeti, ilerleyişi ve etkilenen kaslar yönlerinden farklıdır. En ağır olan tip, yeni doğan dönemi(tip 1) spinal muskuler atrofisidir. Hastalık hayatın ilk 6 aylık döneminde başlar. Ara tip spinal muskuler atrofi (tip 2), 7-8 aylık dönemde başlar. Daha öncesinde bebeğin gelişimi normaldir. Tip 1 deki hızlı kötüleşme burada görülmez. Çocukluk çağı SMA'sı (tip 3) daha hafif bir tiptir(Kugelberg Welander). Başlangıç 18 aylıktan sonradır, sıklıkla 5-15 yaşlarında başlar. Hastalar güçlükle de olsa yürüyebilirler. Bu hastalar erişkin çağına kadar yaşayabilirler. Erişkin tip SMA'sı (tip 4) kollar ve bacaklarda kuvvetsizlik oluşturur. Bu kuvvetsizlik yavaş bir biçimde gelişir. Hastanın yaşam süresi etkilenmez veya çok az etkilenebilir. SMA hastalığının tüm tiplerinde gövde ve uzuvların kasları etkilenir. Bu etkilenme vücudun merkezine yakın kaslarda daha belirgindir. SMA tip 1 ağız ve boyun kaslarını kontrol eden sinir mesajlarını daha fazla etkilediklerinden çiğneme ve yutma fonksiyonlarında bozulmaya daha fazla neden olurlar. Solunum kasları en çok bu tip de etkilenir. Yenidoğan dönemi(infantil) Spinal Muskuler Atrofisi (tip 1) nasıl bir hastalıktır ? Spinal musculer atrofi grubunun en ağır seyreden hastalığıdır. Werdnig Hoffman hastalığı olarak da adlandırılır. Hastalık hayatın ilk 6 aylık döneminde başlar. Bazen, doğum öncesi başlayabilir. Bazı anneler hamileliklerinin son dönemlerinde bebek hareketlerinin azalmış olduğunu hatırlayabilirler. Bu bebekler doğduklarında bez bebek gibidirler. Başlarını kaldıramazlar, desteksiz hiçbir zaman oturamazlar. Yutma ve emmede güçlük çekerler. Solunum kaslarının etkilenmesi, öksürmede güçlük ve solunum yolu enfeksiyonlarından dolayı iki yıldan fazla yaşayamazlar. Çoğu hasta ilk bir yıl içinde kaybedilir. Bütün bunlarla birlikte, bu bebeklerin yüz harekeleri normal, bakışları canlıdır. Beyinleri etkilenmediğinden çevreye ilgilerinde bir bozulma yoktur. Ara tip spinal muskuler atrofi (tip 2) nasıl bir hastalıktır ? Ara tip SMA (tip 2), 7-8 aylık dönemde başlar. Daha öncesinde bebeğin gelişimi normaldir. Tip 1'deki hızlı kötüleşme burada görülmez. Bu hastalar genellikle desteksiz oturabilirler. Bazıları emekleyebilir veya ayakta durabilir. Fakat çoğu hasta yardımsız ayakta durmayı ve yürümeyi başaramaz. Hastalar solunum yolu enfeksiyonlarına karşı hassastırlar. Bu hassasiyet solunum kaslarının tutulma durumuna göre değişir. Omurga eğrilikleri (skolyoz), el, ayak ve göğüs duvarı anormallikleri sıktır. Eklemlerde, tendon kasılması nedeniyle hareket kısıtlılığı görülebilir. Çocuğun hayat beklentisi solunum ve yutma fonksiyonlarının etkilenmesi durumuna göre değişir. Çocukluk çağı (jüvenil) Spinal Muskuler Atrofisi (Kugelberg Welander)(tip 3) nasıl bir hastalıktır ? Çocukluk çağı SMA'sı (tip 3) daha hafif bir tiptir. Kugelberg-Walender hastalığı olarak da bilinir. Başlangıç 18 aylıktan sonradır, sıklıkla 5-15 yaşlarında, yürüme öğrenildikten sonra başlar. İlk belirtiler çok hafif olduğu için gözden kaçabilir. Örneğin, çocuk otururken, emeklerken ve yürürken yavaş olabilir ve aynı yaştaki arkadaşlarıyla benzer fiziksel aktiviteyi göstermeyebilir. Hastalık ilerledikçe kalça ve bacak kaslarındaki kuvvetsizlik koşmayı engeller, düşmeler sık olarak görülür, yürüme güçleşir. Merdiven çıkmakta ve oturdukları yerden kalkmakta zorlanırlar. Bazı hastalarda baldırlarda şişme görülebilir. İlk belirtilerden en az on yıl sonra, genellikle 20-30 yaşlarında tekerlekli iskemleye ihtiyaç duyulabilir. Bu dönemde omurga eğrilikleri (skolyoz) gibi iskelet bozukluklarının belirginleştiği görülür. Yutma ve çiğneme kaslarının güçsüzlüğü nadirdir. Solunum etkilenmesi, tip 1 ve tip 2 deki kadar şiddetli değildir. Solunum kasları etkilenirse yaşamsal tehlike söz konusudur. Çoğunun yaşam süresi normaldir. Erişkin tip Spinal Muskuler Atrofi (tip 4) nasıl bir hastalıktır ? Erişkin tip SMA'sı (tip 4) kollar ve bacaklarda kuvvetsizlik oluşturur. Kuvvetsizlik ve kas erimesi, kollar ve bacakların gövdeye yakın kısımlarında daha fazladır. Bu kuvvetsizlik yavaş bir biçimde yayılır. Hastanın yaşam süresi etkilenmez veya çok az etkilenebilir. Spinal Muskuler Atrofilerin teşhisi nasıl yapılır ? Kaslarda kuvvetsizlik ve erime, yürüyememe, solunum, yutkunma, çiğneme fonksiyonlarında bozulma gibi belirtilen durumlar başka hastalıklarda da görülebilir, bunların varlığı elbette spinal muskuler atrofi demek değildir. Bir sıra nörolojik muayene ve incelemeler tanı (teşhis) için gereklidir. Ailede benzer hastalığın sorgulanması önemli midir ? Evet. Spinal muskuler atrofiler genetik (kalıtsal) hastalıklardır. Bir kuşaktan diğerine geçerler. Bu yüzden doktorun, ailede benzer hastalığı olan kişi varlığını sorgulaması önemlidir.(Kalıtım broşürüne bakınız). Eğer doktor tanıdan emin değilse, neler yapılabilir ? Bazen spinal muskuler atrofiyi diğer nöromüsküler (sinir-kas) hastalıklarından ayırt etmek zor olabilir. Bu durumda bir takım tetkikler yapılır. En önemli testlerden biri elektromyogram (EMG) denilen tetkiktir. Kasa yerleştirilen elektrodlarla (aletlerle), kişinin kas ve sinirlerinin durumu anlaşılır. Kan tetkikleri ile birtakım enzim seviyelerine bakılır. Bu tetkiklerle spinal muskuler atrofiler öteki nöromüsküler (kas-sinir) hastalıklardından ayırt edilebilir. Ayrıca yine kan örneklerinden yapılan bir takım genetik incelemelerle gendeki kusur saptanarak hasta ve hastalık taşıyıcıları tanınabilir. Spinal Muskuler Atrofinin tedavisi var mıdır ? Şu an için, hastalığı iyileştirecek ya da durduracak tedavi yoktur. Ön boynuz hücrelerindeki hasarı düzelten veya önleyen tedavilerin geliştirilmesi umut edilmekte ve bu konuda araştırmalar devam etmektedir. Hastanın şikayetini azaltmak için bir şeyler yapılamaz mı ? Fizik tedavi ve birtakım ortopedik aletler ile hastanın yürümesi daha uzun süre devam ettirilmeye çalışılır. Omurganın eğriliklerini düzeltmek için ortopedik aletler kullanılabilir, ameliyat yapılabilir. Solunum egzersizleri ve hastanın solunum yolunun temizlenmesi tekniklerinin (postüral drenaj) yakınlarınca öğrenilmesi ve uygulanması ile enfeksiyonların daha hafif geçirilmesi sağlanır. Spinal Muskuler Atrofi bulaşıcı mıdır ? Hayır. Kalıtsal hastalıklar bulaşıcı değildir. Spinal Muskuler Atrofinin nedeni nedir ? Tüm spinal muskuler atrofi tipleri bir veya daha fazla gen bozukluğundan kaynaklanır. Genler, vücudun kalıtımsal birimleridir. İnsanların kalıtılan, yani aileden geçen göz, saç rengi gibi özelliklerini belirlerler. Bir insanın yaklaşık 100.000 geni olduğu tahmin edilmektedir. Gen bozukluğu nasıl Spinal Muskuler Atrofiye neden olur ? Genlerde bozukluk olduğunda, hücrelerin işlev görmesi için gerekli proteinleri oluşturamazlar. Protein yokluğu, azlığı, fazlalığı veya iyi fonksiyon görmemesi durumunda birtakım hasarlar oluşur. SMA'da ise böyle bir durumda ön boynuz hücresinin işlevi bozulmakta ve sonuçta istemli kaslarda kuvvetsizlik ile erime görülmektedir. Spinal Muskuler Atrofinin aileden geçişi (kalıtımı) nasıldır ? İnsanların 23 çift kromozomu vardır. Bunların 22 çifti otozom kromozomdur, her iki cinste de görülür. Bir çifti ise seks kromozomudur. Dişilerde iki X kromozomu, erkekler de ise bir X ve bir Y kromozomu bulunur. SMA tip 1,2 ve 3 otozomal resesif şekilde geçer. Bu hastalıklar X veya Y kromozomu ile taşınmaz, yani sekse bağlı geçiş yoktur. Dişi ve erkek eşit sayıda etkilenir. Resesif terimi ise ancak anne ve babanın her ikisinden de birer bozuk genin çocuğa geçmesi ile hastalığın oluşabildiğini belirtir. Anne ve baba hasta değildir, taşıyıcıdırlar. SMA tip 4(erişkin tip), otozomal dominant olarak geçer. Burada da X veya Y kromozomları dışındaki otozomal olanlarla kalıtım gerçekleşir. Dominant terimi ise anne veya babanın herhangi birinden gelen en az bir bozuk gen ile hastalığın ortaya çıkabildiğini anlatır. Burada yukarıdaki resesiv geçişten farklı olarak anne ya da baba hastalık belirtilerini gösterir.
  12. walla ne yalan sölim ben birini canından bezdirdim resmen sewiyorum napiiiim
  13. tşk arkadaşlar
  14. bayanı bilmem ama erkek olarak BEEEEEEEEEEEEN hahahahaaa
  15. sonunda tşk ederim
  16. Heykelin Büyük Ustası Rodin İstanbul’da Ünlü heykel sanatçısı Auguste Rodin’in 203 parça eserinin yer aldığı “Heykelin Büyük Ustası Rodin İstanbul’da” sergisi Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi’nde açıldı. Sergi, 3 Eylül 2006’ya kadar görülebilir. İSTANBUL - Sakıp Sabancı Müzesi Müdürü Nazan Ölçer, Türkiye gibi topraklarında geçmiş zamanların en güzel heykeltıraşlık atölyelerinin olduğu, heykel sanatının en görkemli örneklerinin yer aldığı bir ülkede, Rodin gibi bir sanatçıyı ağırlamanın mutluluğunu yaşadığını kaydetti. Nazan Ölçer, sergide sanatçının dünyasına pencere açmayı denediklerini ifade ederek, “Bizim anlayışımız, sadece baş eserleri getirerek yan yana dizmek değil, bir dünyayı, bir çağı aydınlatmak” dedi. FRANSA’DAN BU YIL ÇIKAN EN BÜYÜK SERGİ PAKETİ Daha önce pek çok Rodin sergisinde yer almayan yan ürünlerin de bu sergide bulunduğunu dile getiren Ölçer, ilk defa 203 parçalık bir koleksiyonun Türkiye’ye geldiğini kaydederek, sergideki eserlerin Fransa’dan bu yıl çıkan en büyük sergi paketi olduğunu ifade etti. “Modern zamanlarda heykel sanatı ile pek yakın olduğumuz söylenemez. Heykel sanatı, ancak bir takım kahramanlıklar ve Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk’ün, bazıları da pek şanslı olmayan heykelleri ile tanıtılıyor” diyen Ölçer, böyle bir sanatçının sergisinin İstanbul’a gelmesinin gelecek nesillere bu sanat alanında yeni ufuklar açacağını dile getirdi. GÖRME ENGELLİLER DOKUNABİLECEK Ölçer, sergi boyunca Rodin’in hayatına ilişin belgesel ve tasarımsal filmler sunulacağını, çocuklara yönelik de değişik çalışmalar yapılacağını söyledi. Nazan Ölçer, değişik engelli okullarından ziyaretçilerin cuma günleri sergiyi gezebileceğini belirterek, “Görme engelliler nasıl gezecek, diye sorarsanız, sergideki bazı heykellere dokunma izni aldık. Dokunabilecekler ve görme özürlülerin alfabesiyle yazılmış notları okuyabilecekler” diye konuştu. Ölçer, bir soru üzerine, ihtiyatlı konuşmayı sevdiğini, ancak ziyaretçi beklentilerinin çok olduğunu ifade ederek, “Serginin ne zaman açılacağını sormak için arayanlar, telefonları kilitledi” dedi. “Londra’daki sergiyi rakip olarak görüyor musunuz?” sorusuna Ölçer, “Biz rekabeti severiz. Çıtamız çok yukarıda. Hangisinin iyi olduğu kararını ziyaretçilere bırakalım” yanıtını verdi. “GELMESİ, GEZMESİ SİZDEN, BİLET ÇAY BİZDEN” Nazan Ölçer, dar gelirli veya müzeye gelmeyi düşünmeyen insanları da çekmek için, daha önce de yaptıkları gibi “Gelmesi, gezmesi sizden, bilet çay bizden” sloganı ile “Komşu Günleri” düzenleyeceklerini söyledi. Ölçer, Victor Hugo heykelinin, Atlı Köşk’ün simgesi bronz at heykelinin yerine geçici olarak konulduğunu hatırlatarak, “Devasa parçalar dışarıda sergilenmek için yapılır. Eserin korunması ve uygun yer önemliydi. Sabancı Ailesi’nin de iznini alarak Victor Hugo’nun heykelini bahçeye koyduk. İyi de oldu bence. Çünkü bronz at 52 yıldır bahçede bulunuyordu. Bu süre içinde iyi bir bakımdan geçecek” dedi. “RODIN MÜZESİ DENİZE AÇILAN 2 BÜYÜK GEMİ GİBİ” Paris Rodin Müzesi’nden Jacques Vilain de, sergiyi “önemli ve olağanüstü” olarak tanımlayarak, İngiltere’de Royal Academy’de de Rodin Müzesi’nin eserlerinin yer aldığı bir başka sergi açıldığını bildirdi. “Rodin Müzesi denize açılan 2 büyük gemi gibi” diyen Vilain, sergide Rodin’in eserlerinin tam bir panoramasının sunulduğunu belirtti. Vilain, bir gazetecinin sorusu üzerine, “Burada 15 milyon nüfus var. Burası özel bir müze. Müze olarak, Rodin’in tanıtılması ile yükümlüyüz. İstanbul gibi muhteşem bir şehir ve güveni hak eden böylesi bir kurum söz konusu olduğunda ve Rodin’i tüm boyutlarıyla sergilediğini gördüğünüzde, reddetmek için salak olmak lazım” diye konuştu. Vilain’e yöneltilen, “Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nin bahçesinde yer alan ‘düşünen adam’ heykeli hakkında ne düşünüyorsunuz?” sorusuna Nazan Ölçer yanıt verdi. Ölçer, “Vilain’in bu heykelin varlığını bildiğinden bile şüpheliyim” dedi. “ALINAN HER BİLETİN 12-13 YTL’Sİ AKBANK’TAN” Serginin sponsorluğunu üstlenen Akbank’ın Genel Müdür Yardımcısı Hayri Çulhacı da, bu tür etkinliklerde sponsorluğun önemli olduğunu anlatarak, “Umarım, Rodin Sergisi bu katkımızla 100 bin kişiye ulaşacak. Alınan her biletin 12-13 YTL’sini Akbank ödemiş olacak” dedi. “Heykelin Büyük Ustası Rodin İstanbul’da” sergisi, 3 Eylül Pazar gününe kadar açık kalacak.
  17. çok bilgim olduğundan diil nette buluyorum burda paylaşıyorum
  18. sevgili real_soldier anlatamadım sanırım herşeyi bir yana bırak çocuğun çizdiklerine bak...ıraklı halkı yada amerikan askerleri diil konu.bi çocuk ceset çizer mi yaaa
  19. şewal apla yetişşşşşşşşşş gül istiyom bendeeeeeeeeeee

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.