Önceliklle s.a herkese,
Bu konu hristiyanlarca ortaya atılmış ve çarptıra çarptıra bu noktaya gelmiştir. Bazı şeylere hemen inanmadan önce, bir araştırma yapıp,neyin ne kadar doğru olduğunu bulmanız en doğrusu olacaktır. Yoksa yanlış bilgilere inanarak hatalar yapabilirsiniz.
Öncelikle hiç de iddia edildiği gibi Al veya El-İlah adında bir arap tanrısı bulamazsınız arkeolojide. Hatta şöyle diyelim hiçbir bilimsel resmi kaynaklarda el-ilah adını veya al-ilah adını göremezsiniz,çünkü böyle bir put falan yoktur. Ay Tanrısı veya Tanrıçası olarak iddia edilen şey SIN adında bir Tanrıdır ve Mekke de bulunmamıştır. Babil Tanrılarından biridir ve sin dışında çok başka isimleride vardır ama hiçbiri el-ilah veya al-ilah değildir.
Buyrun. Gösterilen ay tanrısı bu. Zaten hristiyanlar(aslen misyonerler) Britanya Müzesinde sergilendiğini söylemiştiler(şahsıma özel olarak bir misyoner El-İlahtan bahis açmış beni yönlendirmiştir) ve bu da müzede sergilenen Ay Tanrısı ama sin adıyla ve yazıda olduğu gibi Babil işidir.
-http://www.britishmuseum.org/explore/highlights/highlight_objects/me/l/lapis_lazuli_cylinder_seal_3.aspx-
Bu bölümü geçtikten sonra diğer noktaya gelelim. Son mesajı yazan arkadaş sürekli olarak Al takısı eklemiş(teknik olarak hristiyanların eklediği genel takı da budur ) El takısı, ingilizcedeki "the" takısı işlevini görür, yani betimlemekte kullanılır. Örnek; Notebook derseniz herhangi bir notebook dan bahsediyorsunuzdur ama the notebook derseniz, özellikle bahsettiğiniz bir notebooktur bu. Aynı şekilde ilah; putperetler arasında bir sürü put var. Bunlardan birisidir,herhangi bir put ilahtır ama el-ilah derseniz özellikle kasıt ettiğiniz bir put ilah vardır, misal -kabe müşriklerin asıl en büyük tanrısı- Hübel.
Al takısına gelir isek, arapça gramerinde al diye bir takı yoktur. Hali ile ortalıkta elde elde gezen bilgilerin ne denli doğru ve sağlıklı bilgiler olduğunu sizde artık fark etmişsinizdir.
Türkçeye çevirdiğimizde El-İlah, "tanrı", ingilizceye çevirdiğimizde de "the god" oluyor. İlah adı altında bir Tanrının olma mantığı bir kerem akla mantığa aykırıdır.
"Büyük Tanrımız, Tanrı!" diye ibadetler düzenlenip, dualar edildiğii hayal ediyorum da biraz komik oluyor.
Kısaca toplar isek; Mekkeli müşriklerin El-İlah adı altında baş put dedikleri bir ay tanrısı..vb tanrısı yoktur bu başput Hübeldir ve ay tanrısı denilen put babil işi, sin adında bir puttur. En önemlisi mekkede bulunmadı. Arapça gramerinde de al takısı yoktur.
________
ömer hayyam kardeş müslüman isen şu dönme ile ilgili söylemek istediğim var yani tavaf. Tavaf çok önceden vardı İslamda. Kur'an-ı Kerimde de Kabé nin tavaf edilmesi yazılmıştır.
Şüphesiz, 'Safa' ile 'Merve' Allah'ın işaretlerindendir. Böylece kim Evi (Ka'be'yi) hacceder veya umre yaparsa, artık bu ikisini tavaf etmesinde kendisi için bir sakınca yoktur. Kim de gönülden bir hayır yaparsa (karşılığını alır). Şüphesiz Allah, şükrün karşılığını verendir, bilendir.
(BAKARA SURESİ / 158)
Sayın Kafadengi, Mayatepek raporlarını Atatürk ve Kayıp Kıta Mu 1-2 kitabından okumuşluğum vardır. Orada Atatürk'ün, bu raporları göndermesinden dolayı önce Mayatepek ile direkt iletişimi kesmiş ve dolaylı(aracılar aracılığı ile) iletişim kurmuş bir süre sonrada görevden alınmıştır. Atatürk ardından tüm araştırmayı kendi üstlenmiştir. Kişisel ideolojik çıkarlar uğruna bilimsel araştırmaya islamı sokup, uydurma olduğunu kanıtlamaya çalışmasından son derece rahatsızlık duymuştur.
Milletler arası,kültürler arası bu binlerce yıllık insna tarihinde ki put perest inançlarda İslam ibadet ve özelliklerine benzer şeylerin olması bazılarının olmasının istediğininin aksine islamın toplama-uydurma bir din olduğunu değil, İslam'ın hak din olduğunu kanıtlar. Zira İslam ın geçmişten bu yana gelen söylediklerinden biride İslamın tebliğine Hz.Ademin başlayıp,Hz.Muhammed de son bulduğudur. Yine İslam der ki; her peygamber aynı dini tebliğ etmiştir.
En basitinden ibranilerin Allah'a iman ettikten sonra birçok kez inançlarından döndüğünü biliyoruz. Diğer kavimlerde aynı şeyi yaşadılar , hatta mekkeli müşrikler "bizden öncekilere anlatılan masallardan başkası değil bu" demişlerdir yani atalarınada aynı şeyin tebliğ edildiğini kabul etmişlerdir. Yani onların bu kabulu benim sizlere tekrarladığım şeyin gerçekliğini gösterir. Bir nevi tarihi belge sayılır çünkü kuranda yazan bu söze karşı çıkmadılar,çünkü söylediler. Son noktaya gelir ise, kavimler inançlarını yozlaştırıp bozdular zamanla ama hak inanç islamdan -ibadet bir şekilde amaçtan sapmış olup bozulsa bile- birşeyler vardı. Müşrikler ve Kabé olayı misal.
İnşallah sizleri kıt bilgim ile aydınlatabilmişimdir. En Doğrusunu Yüce Allah bilir! Selametle...