Etkinlikler
17:00
-
15 Haziran 2010 17:00 04 Temmuz 2010 16:59
Çırağan Sarayı Heykel Galerisi
Çırağan Palace Kempinski yine bir ilki gerçekleştirerek bir otel bahçesinde Heykel Galerisi açıyor.
Tarih : 16 Haziran - 4 Temmuz 2010
Yer : Çırağan Palace Kempinski Sanat Galerisi
Şehir : İstanbul Avrupa
Hepsi kendi alanında birer ilk olan Çırağan okumaları, kültür ve sanat sohbetleri, hafta sonu klasik müzik konserleri, sanat galerisi ve tarih galerisini gerçekleştiren Çırağan Palace Kempinski şimdi de “Çırağan Sarayı Heykel Galerisi” projesini kendisi de başlı başına bir sanat eseri olan Çırağan Sarayının bahçesinde hayata geçiriyor.
Türkiye’nin sadece heykel sergileyecek olan ikinci galerisi olma özelliği taşıyacak bu Galeri ilk sergisinde Arte İstanbul ile işbirliği yapıyor. Ergin İnan, Hüsamettin Koçan, Tuğrul Selçuk, Yunus Tonkuş, Ercan Yılmaz gibi birbirinden değerli sanatçıların toplam 10 heykelinden oluşan sergi 16 Haziran - 4 Ağustos 2010 tarihleri arasında Çırağan Sarayı Doğu Bahçesi’nde görülebilir.
Mekan: Çırağan Palace Kempinski Sanat Galerisi
Adres: Çırağan Cad. No: 32
İl/ilçe: İstanbul / Beşiktaş
Telefon: 0212 259 03 73
-
15 Haziran 2010 17:00 19 Temmuz 2010 16:59
24.Uluslararası İzmir Festivali
İzmir Kültür Sanat ve Eğitim Vakfı (İKSEV) , 24. Uluslar arası İzmir Festivalini 16 Haziran - 19 Temmuz 2010 tarihleri arasında düzenliyor.
Tarih : 16 Haziran - 19 Temmuz 2010
Şehir : İzmir
24. Uluslararası İzmir Festivali, 16 Haziran 2010 Çarşamba günü Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezinde “Dört Piyano, Bir Şef” ile açılacak. Kariyerleri boyunca ödüle doymayan Alexander Ghindin, David Lively, Janis Vakarelis ve Cyprien Katsarisden oluşan 4 piyanoluk bu orkestrayı sıra dışı projelere imza atan Rus Şef Alexander Polishchuk yönetecek. İzmirli dinleyicilerin soluksuz dinleyeceği konserde, sihirli parmakların sahibi sekiz yetenekli el, Wagnerden Debussye dehaların piyano için yazılmış seçkin eserlerini seslendirecek.
Unutulmaz Celsus Gecesi
Dünyada en çok tanınan on yapıdan biri olan Efes Celsus Kütüphanesi, 19 Haziran 2010 Cumartesi gecesi yine unutulmaz bir konsere ev sahipliği yapacak. Tarihin ihtişamlı gölgesi altında, İtalyanın gururu, gelmiş geçmiş en iyi Lizst yorumcularından Michele Campanella, İzmir İtalyan Konsolosluğunun katkılarıyla bir resital verecek.
Efsaneler yeniden!
Richard Wagner’in başyapıtlarından “Uçan Hollandalı” Operası, 21 Haziran 2010 Pazartesi günü AASSM’de Festivale konuk olacak. Üç perdelik Operayı Mehmet Ergüven’in rejisiyle İzmir Devlet Opera ve Balesi sahneleyecek.
“Yavaş Şehir” festival ile renklenecek
24. Uluslararası İzmir Festivali, 22 Haziran 2010 Salı günü Türkiye’nin ilk “Yavaş Şehri” Seferihisar’a taşınacak. Görkemli Osmanlı Donanmasının önemli üslerinden biri olan Sığacık Kalesi Avrupa’nın en iyi ‘a capella’ topluluklarından biri olan “Ensemble Amarcord” u ağırlayacak. Çok farklı müzik tarzlarını harmanlayan, benzersiz uyumlarıyla dinleyicileri büyüleyen topluluk, Jimmy Hendrix’ten Rönesans müziğine, folktan modern pop şarkılarına kadar çok geniş bir yelpazede oluşan repertuarlarıyla, ilk kez Festival mekânları içine alınan Sığacık Kalesi’nde söyleyecek. İzmir Goethe Enstitüsü’nün katkısıyla gerçekleştirilecek konser, Festivalin tüm etkinlikleri gibi saat 21.30’da başlayacak.
Bohemya Hatıraları
Celsus Kütüphanesi, 24 Haziran 2010 Perşembe günü yine eşsiz bir müzik dinletisiyle anılara kazınacak. Efsaneler arasında sayılan Viyana Filarmoni Orkestrası’nın hepsi ödüllü solist ve sanatçılarından oluşan “The Philharmonics” topluluğu Salzburg Festivali’ndeki ilk çıkışlarının ardından İzmir Festivali’nde çalacak. Tibor Kovac (Şef ve I. Keman) , Shkelzen Doli (II. Keman) , Thilo Fechner (viyola) , Stephan Konz (viyolonsel) , Ödön Racz (kontrbas) , Daniel Ottensamer (klarinet) , František Janoška (piyano) ’dan oluşan “The Philharmonic”, klasik müzik repertuarının en sevilen eserlerinden caza uzanan; Doğu Avrupa ve Rus tınılarıyla harmanlanmış, Balkan melodileriyle zenginleştirilmiş çok özel bir repertuar sunacak.
Mahler Zamanı!
24. Uluslararası İzmir Festivali, 20. yüzyıl besteciliğinin dehası, Avusturyalı Gustav Mahlerin 150. doğum yılını, İtalyan şef Daniele Gatti yönetimindeki dünyanın en iyi topluluğu Kraliyet Concertgebouw Orkestrası konseri ile kutlayacak. 2 Temmuz 2010 Cuma günü AASSMdeki konserde Orkestra, Wagnerin “Siegfried-Idyll” ve Mahlerin “Symphony No. 5” adlı eserlerini seslendirecek.
Çeşme Kalesinde Caz Keyfi
İzmirin uluslararası caz sahnelerine kazandırdığı en önemli sanatçılardan biri olan Muvaffak Falay, 80nci yaşını kutladığı yıl İzmir Festivalinde cazın unutulmaz efsanelerini anacak. Dünyanın tanıdığı ismiyle “Maffy Falay ve genç sanatçılardan oluşan beşlisi 4 Temmuz 2010 Pazar günü Çeşme Kalesinden “Charlie Parker & Dizzy Gillespie ye Armağan” sunacak.
Türk – Yunan Sanat Buluşması Asklepion’da
Temelleri dönemin Dış İşleri Bakanları İsmail Cem ve Yorgo Papandreu tarafından Efes’te atılan Türk – Yunan Sanat Buluşması, bu yıl 7 Temmuz 2010 Çarşamba günü Bergama Asklepion Tiyatrosu’nda 10. kez gerçekleşecek. Tarihte bilinen ilk tiyatro yazarı, antik çağın en büyük tragedya ustası Aiskhylos (Eshilos) ’un günümüze kalmış yedi tragedyasından biri olan “Zincire Vurulmuş Prometheus”u Pire Belediye Tiyatrosu sahneleyecek.
Aşkın Tınıları
Tarihin bilinen en eski ve önemli şifa merkezlerinden biri olan Bergama Asklepion’un tiyatrosu 9 Temmuz 2010 Cuma günü “Aşkın Tınıları”na tanıklık edecek. Var oluşun en yüce duygularından aşkın notlarla buluşacağı gecede tüm görkemiyle yıllara meydan okuyan antik tiyatroya, Avrupa’nın önemli sahnelerinde operanın ölümsüz eserlerini seslendirmiş sopranolar Isabelle Cals, Sylvie Valayre ile tenor Nicolas Schukoff’u konuk olacak.
Festivalde Genç Soluk
Yöneticiliğini ve onursal başkanlığını Vladimir Ashkenazy’nin yaptığı Türk - Yunan Gençlik Orkestrası 12 Temmuz 2010 Pazartesi günü Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde çalacak. İki ülkenin seçkin genç müzisyenlerinden oluşan 102 kişilik Orkestrayı Şef Işın Metin yönetecek. Türk ve Yunan bestecilerin eserlerinin yanı sıra çağdaş bestecilerin yapıtlarını yorumlayan Türk - Yunan Gençlik Senfoni Orkestrası kuruluşlarının üçüncü yılında İzmir’deki ilk konserini Uluslararası İzmir Festivali’nde verecek.
Uslanmaz Romantikler İçin Chopın
Müziğin Polonyalı dehası Frederic Chopin, 200. doğum yılında Efes Odeon’da, Polonya Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosluğu işbirliği ve Arkas’ın katkılarıyla gerçekleştirilecek özel bir resitalle anılacak. 13 Temmuz 2010 Salı günü Chopin’in, adını taşıyan uluslararası piyano yarışması ödülü sahibi Polonyalı virtüöz Krzysztof Jabł oń ski, bestecinin ölümsüz eserlerini çok ilginç bir projeyle sunacak. Polonyalı tanınmış ressam Jerzy Duda-Gracz’ın Chopin’in eserlerinden ilham alarak yaptığı ve O’na adadığı resim koleksiyonu eşliğinde Krzysztof Jabł oń ski, notalarıyla dinleyenlerin yüreklerine dokunan Chopin’in en güzel eserlerini çalacak.
“Aşkın Sesi”nden Hüznü Kucaklayan Şarkılar
24. Uluslararası İzmir Festivali’nin 19 Temmuz 2010 Pazartesi günü yapılacak kapanış konseri de uzun süre hafızalardan silinmeyecek bir etkinlik olacak. Tüm dünyada hatırı sayılır bir hayran kitlesine sahip olan, “Ateşin kızı, Aşkın sesi” olarak tanınan Concha Buika, Çeşme Kalesi’ndeki konseriyle Festivali kapatacak.
Yakın Etkinlikler
-
30 Ağustos Zafer Bayramı
30 Ağustos Zafer Bayramı
- 0 yorum
-
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı
- 0 yorum
-
10 Kasım Atatürk'ü anma günü ve Atatürk haftası
10 Kasım Atatürk'ü anma günü ve Atatürk haftası
- 0 yorum
-
24 Kasım Öğretmenler Günü
24 Kasım Öğretmenler Günü....
Bütün öğretmenlerimize yaşamları boyunca mutluluklar diliyoruz...
- 0 yorum
-
25 Aralık Christmas Day - Dini Gün (Noel)
Christmas Day - Noel Dini Gün
Noel Baba Vikipedi, özgür ansiklopedi
Noel BabaNoel Baba (aslen Santa Claus,Saint Nicholas, Saint Nick, Father Christmas, Kris Kringle, Santy veya Santa) Noel gecesi (24 Aralık'ı 25 Aralık'a bağlayan gece) çocuklara hediye dağıtan yerel bir kahramandır. Türkiye'de ise Noel Baba yılbaşı gecesi hediye dağıtan kişiye dönüşmüştür. Kökeni Saint Nicholas`a dayanır, fakat kültüre göre farklılık gösterir. Noel Baba dünya çapında daha çok sevilmiş ve Santa Claus isminin yerini almıştır. Örnek olarak "Santa" yerine İtalya`da "Babbo Natale", Brezilya`da "Papai Noel", Çek Cumhuriyeti`nde "Deda Mráz", Portekiz`de "Pai Natal", Romanya`da "Moş Crăciun", Almanya`da "Weihnachtsmann", İrlanda`da "Daidí na Nollag", Fransa`da "Le Père Noël", İspanya ve Meksika`da "Papa Noel", Türkiye`de "Noel Baba" olmak üzere farklı isimler kullanılır.
Hikaye Türkiye doğumlu tarihsel bir figür olan psikopos Saint Nicholas`ın (Nikola) fakirlere hediye dağıtmasına dayanır. Bilinen en meşhur yardımı da, üç kızı olan bir babayla arasında geçenlerdir. Bu olayın 320'li yıllarda gerçekleştiğine inanılır. Fakir bir baba kızlarına çeyiz parası karşılayacak durumu yoktur, bu yüzden hiçbir erkek onlarla evlenmek istemez. Böyle bir durumda da kötü yola düşmek zorunda kalabilirler. Oldukça eğitimli ve zengin bir aileden gelen Nikola da üç kızı için üç külçe altını geceleyin gizlice fakir adamın penceresinden içeri atar. Hikayenin bu noktada birçok versiyonları mevcuttur.Bu üç külçe altının 3 gün arayla ya da 3 yıl ard arda atılması ile ilgili; ancak sonu aynıdır. Fakir adam çıkıp kendisini görünce şaşırır ve o'na teşekkür eder; bir rahip olan Nikola da "Bana değil, Tanrı'ya teşekkür et." der. Bu olayın ortaya çıkmasından sonra, o yörede birçok gizlice yapılan yardımların aslında Nikola tarafından yapıldığı anlaşılır. Nikola'nın ölümünden sonra da yöre halkı birbirlerine gizlice hediye vermeye başlarlar ve bir gelenek oluşur.
320 yılından önce Jermen kültüründen mevcut olan senelik hediye verilmesi ise, Odin'e dayanır. Odin'in uçan atı Sleipnir için çocuklar patiklerinin içine havuç ve şeker koyup duvara (ya da kapıya) asarlar. Odin de bu iyiliği karşılığında çocuklara hediyeler, tatlılar, ve şekerlemeler verir.
Bu olay mitolojik bir karakter olan Sinterklaas'a esin kaynağı olmuştur. Hollanda, Belçika ve Almanya'da (ölüm tarihi 6 Aralık bir gece önce 5 Aralık'ta kutlanmaktadır) Sinterklaas adına büyük kutlamalar düzenlenir. Aslında Flemenkçe "Sinterklaas" kelimesinin New Amsterdamlılar(sonradan New York) tarafından yanlış telaffuz edilmesiyle Santa Claus şekline dönüşmüştür.
Noel Baba, batılı ülkelerde, Japonya'da ve Asya'nın doğusunda bir Noel geleneği olarak varlığını sürdürmektedir.
İnanışa göre, Noel Baba kır saçlı, uzun kır sakallı, sevimli, koca göbekli, tonton birisidir. Beyaz tüyleri olan kırmızı bir cüppe giymekte aynı görüntüde bir de kukuleta takmaktadır. Noel gününe geçilen gecede uçan geyiklerin çektiği kızağı ile evden eve hediyeler dağıtır; evlere bacadan girip, şömineden ulaşır. Yılın geri kalan zamanlarını ise eşi ve elfleri ile birlikte bir sonraki Noel için oyuncaklar hazırlayarak geçirir. Evinin yeri ülkelerin geleneklerine göre değişiklik göstermektedir. Kuzey Kutbu, Finlandiya'daki Korvatunturi, İsveç'teki Dalecarlia veya Grönland bunlardan bazılarıdır.
Noel Baba, sevimli görünüşü ve hediye dağıtmasından dolayı çocukların çok sevdiği bir karakterdir. Büyükler arasında da Noel yaklaşınca, Noel Baba'ya olan saygı ve sevgi ifadesi olarak, kukuletasını takanlara sıkça rastlanır.
1875 te Kanada'daki bir gazetede Noel BabaBir iddiaya göre günümüzdeki Noel Baba imajının (kır sakallı, koca göbekli, kırmızı cübbeli, kukuletalı) kaynağı, 1931'de Haddon Sundblom adlı çizerin Coca Cola reklamları için yaptığı çizimlerdir. Ne var ki Coca Cola reklamlarından çok önce, 19. yüzyılın başında Noel Baba'nın çeşitli çocuk kitaplarında ve karikatürlerde günümüzdeki Noel Baba imajına benzer şekilde resmedildiği görülmüştür. 1862 Noel'inde Noel'in henüz ABD'de tatil dönemi olmadığı ve Noel Baba figürünün kullanılmadığı dönemde Thomas Nast adlı Amerikalı karikatürist Harper's Weekly adlı derginin kapağında Noel Baba figürünü kullanmış ve kimilerince Noel Baba'nın mucidi kabul edilmiştir.
- 0 yorum