Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

AED'nin Blogu

  • başlık
    7
  • yorum
    57
  • görüntü
    13.988

KIRMIZI DUVAR


AED

1.177 görüntü

-Kusura bakmayın kartınız limit yetersiz diyor.Başka kart var mıydı?

 

Kasiyer kız nazikti.Ama Zuhal kıpkırmızı oldu..

Ezikliğini gizlemek için azami gayret göstererek,

-Ek kart vardı haylaz oğlanda..Demek ki limiti doldurmuş..Ben yatırıp yarın

tekrar gelirim. Bu alışverişler kalsın şimdilik..

diyebildi.

 

Yedinci ayıydı işten atılmasının..Tükenmez kalem imalatı ve ihracatı yapan

büyük bir markanın imalat şefiydi..Kimyagerdi..Kriz var denilmiş toplam

kırk iki işçi dört idari personel işlerine son verilmiş,ellerine kıdem tazminatı

çeki tutuşturularak bir çok imzalar attırılmıştı.Ayrılma anında çalışma

arkadaşları ile vedalaşırken bile şoktaydı.

Aslında dostluk kurduğu muhasebeciden öğrendiğine göre satışlarda kriz

sayılabilecek bir düşme yoktu.Fabrikanın alman ortağı, krizde güvenlik

olsun diye personel indirimine gidin, en azından maliyetleri düşürürüz

demişti.Bu muhasebeci çocuğu çok beğenirdi..Yaptığı sevimsiz işe rağmen

kendisi çok sevimli ve kültürlüydü..Bak böyle biriyle olursa olurdu ikinci

evliliği..

Şirkette Zuhal in doğum gününde küçük bir kutlama yapmışlar bu çocuk

Zuhal e bir kitap armağan etmişti..Kitabı okuyamamıştı..Bir şiir kitabıydı..

Ama kitabın arkasına editörün yazdığı yazı hep düşündürmüştü onu :

<çağdaş yaşamın karmaşık etkileriyle benliği parçalanan bireyin

kurtuluşunun…>

Nasıl böyle uzun cümleler kurabiliyorlardı..Demek çağdaş yaşam bireyin

benliğini parçalıyordu ..Demek ki parçalanmasa bireyin benliği sağlıklıydı...

Ayrıcada cümleden anlaşıldığı üzere benliğin kurtarılması gerekiyordu.

 

İşte her şey gibi tazminat da bitmişti iki ay önce..

Eve geldi..Bilgisayarı açtı..Market gerginliği geçmemişti..

İş-eleman sitelerine şöyle bir baktı..Anahtar kelime <kimyager> tarattı..

Önemli bir ilan yoktu..Yurtdışı ortaklı bir holding Almanca ve İngilizce

bilen kimyager arıyordu..Yuh olsun, kimyagerlik mi yaptıracaksınız

yoksa tercümanlık mı? diye düşündü.Adamlar nasıl olsa kriz var diye

nerdeyse boş vakitlerinde <patronun ayakkabılarını boyayabilecek>

iki dil bilen,<cinsel tacizlere ses çıkarmayacak> bayan kimyager arıyorlardı..

Çalışma yaşamında on sekiz yılını doldurduğu için artık ilandaki istenen

özelliklerin <kod>larını biliyordu.Eğer <mesai mevhumu olmayan > aranıyorsa

genel müdüre veya patrona mesai bitince yalakalık yapacak ve onları hoş

tutmaya zaman ayırabilen,onlarla güya iş yemeğine çıkabilen yok eğer

<seyehat engeli bulunmayan> aranıyorsa bu muhteremlerle ilişkiye girme

potansiyeli olabilen demekti..Maillerini açtı..

<Sn Zuhal Çelen Öztürk , başvurunuz değerlendirilmiş olup şu an için kendi

şartlarımız açısından olumlu olarak sonuçlandırılamamıştır,CV niz insan

kaynakları veritabanımızda tekrar gündeme gelebilmesi için saklı tutulmaktadır..

Bilgilerinizi rica ederiz.İnsan kaynakları müdürü..> Domuz müdür..

Oturmuş koltuğa ahkam kesiyor..Birde süslü kelimeler bulmuş ki..

Sen benim veritabanımı biliyor musun ha, markette aldığım gıda maddelerini

geri bırakmayı biliyor musun,bir fikrin var mı nasıl bir duygu olduğu hakkında?

İnşallah bu yaşadığım senin de başına gelir..

Bir sigara yaktı..Marketten kalan gerginlik azalacağına artmıştı.

Acaba Bilal den kalan Öztürk soyadını kullanma samıydı iş başvurularında?.

Evli olduğunu sanıyorlardı.Boşanalı sekizinci yıla girmiş ama iş hayatında

tacize uğramamak adına dul olduğunu belirtmiyordu yakın arkadaşları

hariç.. Ah Bilal ah..Adamın kadınlara düşkünlüğü ve Zuhal in gururunu

hiçe sayması, canına tak etmiş, boşanmayı kendi istemişti Zuhal..

Adam tıp okumuş, jinekolog olmuş ama kadınlara düşkünlüğü

geçmemişti.Bu erkek milletini anlayamıyordu.. Kocasını başka bir

kadınla, en son bizzat kendi yatak odasında yakalamıştı; annesinden

döndüğünde..Zuhal in kadınlık gururu incinmişti...Boşanma isteğine

Bilal itiraz etmemiş oturduğu daire ve oğulları Ozan ın velayeti

Zuhal de kalmıştı.Bilal arabasını ve ceketini alıp çıkıp gitmiş gerisini

avukatlar bir celsede halletmişlerdi...Bir daha hiç görüşmemişler,

Ozan ı da görmeleri zamanla iyice azalmıştı Bilal in..

Zuhal erkeklerden bayağı soğumuş,ciddiye dönüşebilecek birkaç ilişkinin

başlamasına bile engel olmuştu...Cinselliğini bile unutmuştu..

Bazen bedeninde özellikle regl öncesi kendiliğinden ürpermeler oluyorsa da

Sanki buna bir karşı güç çıkıyor ve bu heyecanı bastırıyordu..

Kendini çok seven ve sürekli ziyarete gelen komşu kızı

Neslihan açık saçık fıkraları çok sever ve anlatırdı.Kızın dişilik damarı

hissedilecek kadar yüksek olduğundan,bu konuları konuşmaya bayılır,

erkeklerin anlattığı en belaltı konuları anlatırken beden dilinden işveliliği

besbelli olurdu...Zuhal e cinsel deneyimlerini imalı imalı sorar ama Zuhal

soruyu bilimsel olarak açıklardı....Bir keresinde yine böyle konuları

kahkahalarla konuşurken Zuhal birden bu genç bedenli işveli kıza karşı

içinden belli belirsiz bir şey hissetmiş, ürpermişti..

Daha sonra , karşı cinse tepkili olan kadınların kendi cinsine

yönelme ihtimalinin arttığını, internette okumuş ve kıza soğuk davranarak

görüşmesini kendisi azaltmıştı..Otobüste birkaç kez genç erkeklerin kalçasına

dokunmaya çalıştığını şahit olunca, olgun bir kadın olmasına karşın iyice

soğumuştu cinsellikten.

 

-Zuhal abla,yönetici 3 aylık aidat borcu birikti müsait misin diye soruyor..

Bina görevlisiydi..Kendi yüz yüze görüşemez kapıcıya söyletirdi.

Zaten Zuhal le konuşurken yüzüne bakamaz yere bakardı..Erkeklerin bir

kısmı böyleydi işte..Yani <bakacak yüzleri yoktu>.

-Tamam Şükrü müsait olunca gönderirim senle..kaçmıyoruz ya..

 

Oğlumu arayayım da moralim düzelsin diye düşündü..Ozan geçen yıl

İstanbul hukuku kazanmış Zuhal sevinçten uçmuş onu okutacağına

yeminler etmişti..Sarıldı cep telefonuna..

Memnundu okuldan Ozan...Derse girme mecburiyeti yoktu..Ama yıllık harç

vardı yatacak.Annesi göndersindi kendisi hallederdi..Birde adidas bir spor

ayakkabı istiyordu..Karizma için gerekliydi.Yeni kız arkadaşı olmuştu ve

annesinden taktik istiyordu…Çünkü arkadaşı <emo>cuydu..Hani şu yeni

akımlardan.Giyimi kuşamı saçları değişikti..Kaşında metal bir parça takan

kızın saçları dağınık ve göbeğine kadar geliyordu..Oğlu bu kız tipini yeni

gördüğü için hoşuna gidiyor onun isyancı giyimi ve özgür tavırları Ozan ı

mest ediyordu…

Zuhal yıkılır gibi çöktü koltuğa.

Morali düzeleceğine iyice bozulmuştu..

Oğlu başka bir dünyadaydı..Zuhal in yaşantısından çok uzakta..

Gerçeklerden de çok uzakta..Başına ağrılar giriyordu.

Dolapta Fransa dan kesin dönüş yapan teyze oğlunun getirip verdiği viski vardı..

Onu getirip açtı..En son Bilal le bir balık restoranında içmişler Zuhal i bir gülme

krizi tutmuştu...Cesaret edip yarım bardak sek yuvarladı boğazına..

Zaten soda yoktu dolapta.

Tüm bedenine başından başlayarak sıcak bir dalga yayıldı,ikinci kadehi içerken..

Sinirleri gevşemiş ama duyguları ayağa kalkmıştı..Boşalan bardağı karşı duvara attı..

Kırılan bardağın parçaları dağıldı halıya..Beyninde bağırıyodu..

 

<Topunuzun canı cehenneme! Yüzüme bakamayan yönetici,niye yönetici oldun haa?

Telefon edemeyip mail atan personel müdürü hangi personelin müdürüsün.?

Hem nasıl müdür oldun insanla telefonda konuşmaya cesaretin yok.?

Anan müdür mü doğurdu? Karınla mutlu musun,yoksa şirket sekreterine mi

sarkmaya çalışıyorsun?Yoksa ikisiyle de mi..? Poligamik mişler..Ne demek yani?

Çok eşli yapı demek? Biz de monogamik mişiz..Yani tek erkekle yetinirmişiz..

Sevsinler..Bunu yaradan nasıl yaratmış..?

Biri tek ister biri çok ister..Düşünememiş mi böyle sorun çıkacağını..?

Arayın beyler arayın..İki dil bilen seyahat edebilen kimyager arayın..

Hem mesai mevhumumuz da yoktur bizim..Evimiz, oğlumuz,kitaplarımız,

eşimiz dostumuz yok bizim..Biz zaten sizi memnun etmek için doğduk..

Akşam iş bitimi ağzınızda salyalar akarak yemeklere götürürsünüz bizi..

İçkinin de yardımıyla ertesi gün olanları kendiniz gibi sümsüklere ballandıra

ballandıra anlatırsınız…Koleksiyonunuzun nadide bir parçası oluruz..

Eee bunlar hakkınız sizin çok çalıştınız cipler villalar aldınız..

Fantezilerinizi gerçekleştirmek hakkınız.Ya size ne demeli bedenini pazarlayan

şirketlerin dişi farecikleri..?Erkek avcılığı profesörleri.. Sizler değil misiniz

erkekleri baştan çıkarıp <kolay kadın>dalında rekorlar kitabına giren?

Sizin genel müdüre yaptığınız cinsel taciz değil mi?

İşveli sırıtmalar,iç gıcıklayıcı giyinmeler,yakın plan dokunmalar..Hııı ?

O kadar bu işlere meyilliyseniz otobüslerde zavallı gençler var gidin de

onları memnun edin..Olmaz tabi..Parası yok..

Hayat kadınları perakende, siz toptan…

Ohh ne ala memleket ..Bir de çocuk doğurdunuz mu

<namuslu> hanımefendi olarak protokollerde yeriniz hazır..

Eyy çok boyalı banka memurları..

Önce hesap bakiyesine bakarsınız müşterinin sonra

ona göre pozisyon tutarsınız..Demek ki siz o erkeği değil hesap bakiyesini

seviyorsunuz..Canınız cehenneme,topunuzun !

Ozan ım hayat böyle değil..Pis hayat..Acımasız hayat..

Yalancı ve ikiyüzlü hayat..

Emo cu kız mutlu etmez seni kara gözlüm..

Okul harcını ödesin poligamik Bilal efendi..

Canı cehenneme göndermezse…>

Sızmıştı..Yakasına yanağından gözyaşı ve içkiden biraz dökülmüştü...

 

-Buyurun efendim doktor hanım sizi bekliyor..

Zuhal in iki gündür sağ kolu omzundan aşağı kadar hissetmiyordu..

Bu üçüncü doktordu..Nörolog ve Fizik tedavici bir şey bulamayınca

Psikiyatra yönlendirmişlerdi..

Doktor biten evliliği ve işten atılmasını öğrenince bir iki soru daha sordu

uyku ve yemek düzeni ile ilgili..

Zuhal rahattı doktor da kadın olduğu için..Bir süre dinledi doktor...

- Orta şiddette bir depresyon geçiriyorsunuz..

Kadın doktorun ses tonu, kendinden emin ama bu sorunu çözebilecek güvendeydi.

Bu hastalık kadınlarda erkeklerden üç kat fazla görülürmüş,İlaç kullanması

gerekirmiş,Öyle <hayat güzel > deyince geçmezmiş..İlaç ağızda kuruluk

ve cinsel istekte azalma yaparmış ama bağımlılık yapmazmış..

En kötüsü de ilaç en az altı ay kullanılacakmış..Bir hafta sonra kol uyuşması

kalkarmış..Bir şikayet olursa kendisi telefonunu verecekmiş..

Kendisine iş bulması hastalığın çabuk geçmesini hızlandırırmış..

İşe giremezse eğer uğraşlar bulmalıymış,Her şeyi çözmeye kalkmamalıymış..

 

İlacı eczaneden alıp yürümeye başladı Zuhal..Üzerinde bir yorgunluk ve içinde

bitkinliğin aksine tuhaf bir huzur vardı..Düşünceler bilincine küçük damlalar olarak

dökülüyordu:

<Çağdaş yaşamın karmaşık etkileri..Benliği parçalanmış birey..Bireyin kurtuluşu..>

Ağır yürüyor düşünceleri umarsızca ayaklarına eşlik ediyordu.

İnsanlar yeni başlayan yağmurun altında koşuşturmaya başlamışlardı.

 

4 Yorum


Önerilen Yorumlar

Sevgili AED ;

 

 

Kesinlikle Çok Güzel Bir Paylaşım.

 

Emeğinize Sağlık.

 

Kocaman Tebrikler ve Sıcacık Teşekkürler, Siz'e.

 

Ancak, Nasıl Söylesem ,

 

Şey, Yani,

 

Kızmak Yok Ama Tamam mı ?

 

Öyle İse Anlaştık.

 

Sizce de Birazcık Uzun Değil mi ?

 

Ee. Ama Hani Kızmayacaktınız.

 

N'apalım.

Hımm. Bir Çiçek Versem Barışmıyız ?

 

:clover: ,,,,,, :clover:

 

İşte Siz e Bir Yerine İki Çiçek Birden.

 

Bize Kızmadınız Değil mi ?

 

:sweatingbullets:

 

 

Saygılarımla. Doğan Gülbudak

Yoruma sekme

sevgili doğan gülbudak..

 

hiç kızmış değilim.herkese kızan bir

izlenimmi bıraktım acaba?...

şu anda bir inceleme yapılması ve buna cevap vermenin

keyfini yaşıyorum..önce teşekkür ederim...

 

bu öykü taslağının ana teması on gündür kafamda oluşmuştu;

üç günde yazımı, düzeltme ve son şekli

verilmesi de bir bir günümü aldı.

zaten <zuhal> yaşamış bir kişidir ; olay da gerçektir..

sadece isimler değişik kullanılmıştır..

iki noktada kaygım oluşmuştu yayınlamadan önce

 

a) öyküde kullanılan cinselllik dozu bu forum konseptine

fazla gelirmiydi?

edebi ve sanatsal yönlerinin olgunluğunu bildiğim

forumdaki bayan arkadaşların rahatsız olma

ihtimali varmıydı?

 

B) yine aynı nedenlele forum yönetimi bir sıkıntıya girermiydi..?

 

doğrusu uzunluk konusunda fazla kaygılı olmadım..ilk gün

2 numara punto kullandım

baktım okuma zevki zorlanıyor..3 e geçtim..

 

her türlü edebi eleştiriye açığım ve yazma tekniğimin daha

olgunlaşmasına katkıda bulunması açısından da bunu istiyorum.

 

forum yönetiminden de eleştiri bekliyorum..

benim öykülerim forumdan aldığım tepkilere göre çok beğeniliyor..

kendimi ve edebi sınırlarımı biliyorum..Bir roman taslağı

üzerinde çalışıyorum ve eğer yayınevleri ile anlaşma babından bir

sorun yaşamazsam bu romanım da önümüzdeki sonbahara çıkabilir.

 

sevgiler

Yoruma sekme

sevgili doğan gülbudak..

.

 

.

 

.

 

sevgiler

 

teşekkürler böylesine gerçekleri yansıttığınız için çaresizlik günümüzün insan ilişkilerinin ne durumda olduğunu anlatıyor böyle akıcı böyle etkileyici bır ifade için olanları da düşününce görüşleriniz ve yazınız için tekrar teşekkürler

 

tango

Yoruma sekme

Sevgili AED, bir solukta okuduğum; çok akıcı olarak niteleyebileceğim bir dille yazılmış, tam anlamıyla ''yürek'' hikayeniz için gerçekten tebrikler.

Kaleminiz daim, her şey gönlünüzce olsunclover.gif

Yoruma sekme
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.