Bir Masaldi..
Bir Masaldi..
Dün gece eski kitaplarimi dolaptan cikarirken, aralarinda sayfalari bos bir albüme rastladim..
cevirdim sonra her iki tarafini. bir ize, yazilmis bir iki kelimeye rastlarim diye düsündüm, ama nafile…
hangi tarihe ait olduguna dair, hic bir fikrim yoktu..
masanin üzerine koydugum albüme bakarken, hatirlar gibi oldum, bosluga gömülen anilarimi...
Gözlerimin önüne net olmayan bir görüntü belirdi. gri renklerin hakimiyetine esir olmuscasina, kaybolup gidiyordu derinlere...
koyamadim bu gecen zamanin adini..
grilestikce hersey, hayaldünyasina bir adim daha atmis gibi oluyordum..
En önemlisi de merak etmiyordum ilk defa, dilimin ucunda olani.
..
Gercek olmayan bir masalin, sonu olur mu hic..?
Sonbahar aksamlarinda kurumus yapraklarin hisirtisini dinlerken, bana bir melodiyi cagristiriyorsa.. .
Ya da kis günlerine yakin göc eden kuslarin sohbetlerine tanik olup,, gülümseyebiliyorsam vakistizce…
Bunun sebebi sadece ve hala masallara inandigimdandir.. Yoksa…
Göcmen kuslar, her seferinde özenle kurduklari yuvalarini birakip, kaygisizca göcüyorlar,soguk olmayan ülkelere.…
yanlarinda sadece kanatlarinin altina sakladiklari umutlari götürüyorlar… vakit geldiginde geri dönmesini de bu yuzden biliyorlar..
Farkettim ki, umutsuz bir yolculugun sonu, daima ayrilikla bitiyor.. Bir sekilde kaybediyorlar,
beraber yürümeye karar verdikleri yollarda, umudun izlerini..
Türkülerin genelinde de ayriliklara sebep gosterilir Yollar..
Yar’a kavusabilmek icin yollara seslenilir, hasret ve özlem gibi kelimelerle…
Eger yollarin da kendine ait bir hikayesi olsaydi, bize neler anlatirdi kim bilir..
Gecmise ait kelimeler kalmis dilimin ucunda.. Bir masal misali
yazmak istedigim..
“ Tam zamaninda yetismisti, kalkmaya hazir olan trene.. Mor renkli atkisini omzuna atarak, kapidan gecenleri bekledi sabirla..
soguk bir kis sabahiydi. Yetisemem korkusuyla acele ederken, eldivenlerini yanina almayi unutmustu..
Iceriye girip bir an önce ellerimi isitabilsem diye gecirdi icinden.. sirayla herkes yerini alirken,cantasini bir daha kontrol etti tekrar..
unuttugu baska bir seyinin olmadigindan emin olmaliydi...
Ne de olsa tek gidis biletiyle, geri donüsü olmayan bir yolculuktu onunkisi..
Kalabaliga aliskin olmadigi belli oluyordu yüz ifadesinden, etrafina hic bakmadan oturmustu, on siradaki pencerenin yanindaki koltuga..
Tren yavasca haraket etmeye baslamisti.
Bir film misali geciyordu hatiralari gözlerinin önunden..
Iste gidiyordu, aklinda kalan binbir sorularla birlikte.... Gercek mi yoksa hayal mi görüyorum diye düsündü sonra...
Kimsenin aklina gelmezdi bu kadar cesaretli olabilecegine...
Bugulu gözlerle pencereden disari bakiyordu ve akan gözyaslarini silmeye bile gerek duymuyordu..
Gördügü her agac ona, kaybettigi umutlarini hatirlatiyordu..
Trenin durdugu her istasyonda, bunca zaman göremediklerini…
Hemen ayaga kalkti. tren hizini yavaslattiginda, zaman durmustu sanki.. Istasyonda bekleyen insanlarin siluetleri,
tek tek kayboluyordu pencerenin önunden... Tipki hayatindan cikardigi karanlik gölgeler gibi...
.Son bir defa bakip .. El salladi bosluga..ve kaybolan anilarina...
Belkide bu zorlu yolculugun sonunda, Göcmen kuslar misali kavusacakti Sevginin, umudun yasandigi yere.’’..
Sonunda anladimki..Yasanilan hersey;
‘’Sadece Bir Masaldi. ‘’ Gercek olmaya mahkum olan...Seherizm..
9 Yorum
Önerilen Yorumlar