Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

yam_yam' ca

  • başlık
    100
  • yorum
    47
  • görüntü
    379.937

yam_yam

1.230 görüntü

Yaklaşık 13,5 milyar yıl (İnsanın 1-2 milyon yıllık tarihi yanında sonsuzmuş gibi görünüyor) önce sonsuz yoğunluktaki enerji topağından bir patlama meydana geldi. İlk zamanlarda madde bizim bildiğimiz halinde değildi; çünkü ortam, atomların oluşumuna izin vermeyecek derecede sıcaktı. Sonra evren yavaş yavaş soğumaya başlayınca, atom çekirdekleri serbest elektronları yakalıyor ve atomlar oluşuyor. Ancak evren o dönem büyük oranda hidrojen ve bir miktar helyumdan ibaret... Daha sonra bir gaz bulutunun kendi ısısının, kendi ağırlığını dengeleyemeyecek kadar soğumasıyla ilk yıldızlar oluşuyor. İlk yıldızlar, kendi içlerinde maddeyi pişiren birer nükleer fırın görevi görerek görece daha ağır maddeleri oluşturuyorlar(karbon,okisijen,demir gibi). Süpernova patlamaları ile bu maddeler evrene yayılarak yeni yıldız ve gökadaların hammaddelerini oluşturdular.

 

Bu süreç devam ederken, ilk patlamadan yaklaşık 9 milyar yıl sonra bir gökadada, daha sonra adına "Güneş" denilecek bir yıldız ve çevresinde de bir takım gezegenler oluştu. Bu gezegenlerin içinde de, adına daha sonra "Dünya" denilecek ve yakınlık olarak Güneş'e 3.sırada bir gezegen vardı. Bu gezegen ilk oluştuğu sırada çok sıcakken, zamanla soğumaya ve etrafında bir atmosfer oluşmaya başladı. İlk oluşumdan yaklaşık 1 milyar yıl sonra da Dünya üzerindeki ortam, okyanuslarda ilk canlı mikroorganizmaların sentezlenmesini sağladı. Bu organizmalar zaman içinde geliştiler ve yaşadıkları gezegene yayıldılar.

 

İlk canlının ortaya çıkışından yaklaşık 3,5 milyar yıl sonra da "insan" (homo sapiens) denen, kendini diğer canlılardan ayıran bir kaç farklı özelliği bulunan bir memeli türü çıkıyor ortaya. Bu memeli türünü diğer canlılardan ayıran en önemli özelliği ise, kendinin ve çevresinin farkında oluşu. Ancak bu "farkındalık", insan denen memelinin başına bela (!) oluyor. Varoluşundan itibaren bunun nedenini ve nasılını sorgulamaya başlıyor. Bu sorgulama, insan denen memelinin, daha sonra başına türlü bela ve kanlı hesaplaşmaların müsebbibi olacak tarihi bir hata yapmasına neden oluyor; kendini ve üzerinde yaşadığı gezegeni, kendisini sınamak isteyen ve kendinden çok üstün bir varlığın/varlıkların yarattığına inandırıyor kendini.

 

İlk zamanlarda üzerinde yaşadığı gezegeni evrenin merkezi sanıyor (hala da öyle sananlar var); zira yalnızca o kadarının farkında. Ancak bu süreç içerisinde, insan denen memeli kendini sürekli geliştirerek, üzerinde yaşadığı gezegen ve bu gezegenin dahil olduğu evren hakkında yeni yeni bilgiler ediniyor. Bu yeni bilgiler, üzerinde yaşadığı gezegenin evrenin merkezi olmadığını, evrenin zannettiğinden çok daha büyük olduğunu, Dünya'nın kendisine anlatılageldiği gibi oluşmadığını ve evrenin yaşının da, gerçekte çok çok daha fazla olduğunu öğretiyor insana.

 

Bu bilgiler insan denen memelinin, kendisini ulu bir varlığın yarattığı inancını terketmesine yetmedi. İlk zamanlarda sorulara "Bak, bu Dünya... Bunu tanrı yarattı, şöyle şöyle yarattı. İnanmazsan ota,kuşa,böceğe bak." gibi açıklamalar getiren inançlı insan, yeni yeni bilgiler elde edildikçe cevap veren değil, soru soran konumuna geldi; zira kendi getirdiği açıklamalar geçerliliğini yitirmişti. Ancak zamanla sorduğu sorulara da birer birer yanıt aldı. Artık elinde soracak çok fazla soru da kalmamıştı. İşte bugün, o elinde kalan son soruları soruyor; "Peki ilk canlı nasıl oluştu?"....

 

Aslında bu soruya da cevap veriliyor ama, eğer cevabı kabul ederse, binlerce yıldır takip ettiği bir inancı bırakmak zorunda kalacak. Cevabı reddetmek, binlerce yıldır takip ettiği inancı terketmekten daha kolay. Onlar da kolay olanı yapıyor; "Canlı kendiliğinden oluşamaz"diyor... Sanki milyarlarca yıllık süreç içinde evrende oluşan bunca yapı bir sihirli değnekle oluşmuş gibi...

 

Milyarlarca yıllık bir süreç içinde, atomlar kendiliğinden oluştu, yıldızlar kendiliğinden oluştu, gökadalar kendiliğinden oluştu, gezegenler kendiliğinden oluştu... Bunları kabul ediyor (hala edemeyenler de var) ama, milyarlarca yıllık bir sürecin, canlılığın oluşumunu sağlayabileceğini kabul edemiyor. Zira ederse, binlerce yıllık tarihi bir hata son bulacak... Tıpkı binlerce yıl Dünya'nın düz olduğuna inanılması gibi... Tıpkı binlerce yıl Düna'nın evrenin merkezi olduğuna inanılması gibi...

0 Yorum


Önerilen Yorumlar

Gösterilecek hiç bir yorum yok

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.