kemalizm

Karçiçeği'm,

Yazını dikkatle okudum ve yazdıklarının bir sadece temenni olarak kaldığını söylemek istiyorum.Bu bağlamda bir şeyler eklemek isterim.

Kemalizm,yeni oluşturulmakta olan -1920'lerden bahsetmekteyim- bir toplum projesinden başka bir şey değildir.Kurtuluş Savaşı'ndan -yeri gelince onu da açacağım- çıkmış ve bir ülke yaratmaya çalışan bir grubun projesinden başka bir şey değildir.Sandığın gibi Sosyalizm ile kardeş de değildir.Kurtuluş savaşı sırasında TBMM ile SSCB arasındaki antlaşma ideoljik bir birliktelik değil,amiyane bir tabirle "sen beni kaşı,ben seni kaşıyım" antlaşmasıdır.Her iki taraf da daha fazla cephe sahibi olmamak için birbirleriyle antlaşmış ve kendilerini garantiye almaya çalışmışlardır.Bunun karşılığında SSCB,TBMM'ye bir miktar para vermiştir.M.Kemal de bu paranın bir kısmını Kurtuluş Savaşı'nda bir kısmını da İşbankası'nın kurulmasında kullanmıştır.İşbankası'nın kurulmasındaki amaç Yerli Burjuvazi'nin yaratılmasına olanak sağlamaktır,tıpkı Kobotaj Kanunu,İktisat Kongresi gibi çalışmaların olduğu gibi...

Yeni bir toplum yaratmaya çalışan her iktidarlar gibi Kemalizm de çalışmalarını başarılarını göklere çıkarmış -Kurtuluş Savaşı bunların başında gelir,bu konuda Y.Küçük'ün çalışmalarına bakarsan aslında ne kadar basit bir savaş olduğunu anlarsın,en basit tavırla şehit sayısına bak,bir de o kadar ön plana çıkmayan ama tam bir destan olan ÇANAKKALE SAVAŞI'na bak- ve kendinden önceki iktidarı da yerin dibine gömmüştür.Hala Osmanlı olduğumuzu reddetmemizin nedeni de işte budur,beğensek de beğenmesek de Osmanlıyız....

SSCB ise TBMM'den antlaşma karşılığında Kominist Parti'sinin kurulmasını ister,kurulacak Parti için gönderilen M.Suphi ve arkadaşları Karadeniz de TBMM tarafından öldürülürler.İşte senin "kardeş" dediğin iki ideoloji bunlardır.

Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra ise Kemalizm her konuda liberal olmaya ve yerel burjuvazi kurma çabalarına girişmiştir,işte "KOÇ" da bu çabanın ilk ürünüdür ve hala da devlet ile dirsek temasının çok iyi olmasının nedeni de budur.1930 Dünya Ekonomik Buhranı'nda ise Devletleştirme -5 yıllık kalkınma planları- çabalarına ihtiyaç duyulmuştur ve bunun nedeni burjuvazinin bunu kaldıracak gücü yoktur.Bu Devletleştirme ile Sosyalzm arasında dağlar kadar fark var.Üretim Araçları kimin elinde ve kimin adına kullanılmaktadır?İşte Sosyalizm ile Kemalizm arasındaki fark...Kemalizm böylece Liberal bir kılıftan başka bir şey olmuyor,belki de bu kötü bir şey de değildir,sadece konjonktörel bir olaydır belki de...Ama sonuçta kardeş olmadıkları da belli oluyor....

Umarım düzgün bir şekilde meramımı anlatabilmişimdir,yoruldum da ....yine de görüşmek üzere.........