Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

rina's Blog

  • başlık
    90
  • yorum
    249
  • görüntü
    81.317

Bu blog hakkında

Hayata dair

Bu blogdaki başlıklar

GÜZELLİK;BAKAN KİMSENİN GÖZÜNDEDİR........

İKİ ERKEĞİN GÖZÜNDE KADINI ANLAMAK Bülent, avucunu açmış kendisine doğru elini uzatan adama ters ters baktı. Elli yaşlarında gösteren adam, görmeye alıştığı hırpani kıyafetli dilencilere benzemiyordu. Üzerindeki giysiler eski fakat temizdi. Eli yüzü temiz ve sağlıklı görünüyordu. "Sapa sağlam adam gidip çalışacağına dileniyor, belki benden daha zengindir" diye düşündü. Zaten canı çok sıkkındı, birde sinirlenmişti.   Alaycı bir ses tonuyla : - Ekmek parası mı istiyorsun ? diye sordu. -

rina

rina

GÜNAYDIN SEVGİLİM!

Farkında mısın? Bize ait cümleler kurmaktan, Ne kadar da aciz kaldık son günlerde, Bırak, seni seviyorum demeyi, Bir günaydını bile çok görür olduk birbirimize, Tükenen, tükenen sevgimiz mi, yoksa, yoksa dilimiz mi varmıyor? Ne sen bana iyi misin, diyorsun, Ne ben sana bir günaydın. Bıçak açmıyor ağzımızı, farkında mısın? Yavan kelimelere başvurmamız sebepsiz değil, Saçlarımı bile taramıyorum eskisi gibi, Senin ise içinden gelmiyor tıraş olmak, Eskiden, daha zili çalmad

rina

rina

Gözyaşı olmalıdır.!.

Ne çok şey anlatır gözyaşları...Bazen söylenemeyen sözlerin sesi,bazen bir pişmanlığın diyeti,bazen de bir sevda nefesi...Sessizliğin çığlıklarıdır aslında gözyaşları... Anlatılamayanı anlatmak ister karşısındakine...Eğer anlayabilirse...İnsanoğlu bir garip...Sevinir ağlar,üzülür ağlar,hasret çeker ağlar,kavuşur yine ağlar.Kelimeler kifayetsiz kaldığında,gözyaşları görev başındadır.Aslında ağlayabilmek büyük bir nimet... Ve ağlamak taş kalpli olmadığımızı gösteriyor.Hala insan olduğumuzu, hiss

rina

rina

Gözlerime İyi Bak..!...

Bir zamanlar bir yerlerde kör bir genç yaşıyordu ve bu kör genç kendisinden nefret ediyordu ,   çünkü kör bir yaşamı vardı.   Göremediği için hiç birşeyi ve hiç bir kimseyi sevemiyordu ,herkesten ve her şeyden nefret ediyordu..   Ama kız arkadaşı hariç, kör yaşamında sevdiği tek şey kız arkadaşıydı...   Bir gün kız arkadaşına eğer dünyayı görebilseydi onunla evlenmeyi kabul edebileceğini söyledi...   Kız arkadaşıda onu çok mutlu ettiğini söyledi...   Günlerden bir gün şans gencin

rina

rina

Gerçekten Sevmek.!.

O durmadan kaçıyor; Sen ardından gitmiyorsan;   O günün her saatinde saklanıyor, Sen yollara düşüp deli divane aramıyorsan;   O sana acıların en büyüğünü tattırıyor, Sen bundan en yüce hazzı duymuyorsan;   Boşuna aldatma kendini, Onu sevmiyorsun demektir.   Elindeki içki kadehinde, Dudağındaki sigarada , Okuduğun kitapta, Mırıldandığın şarkıda, Söylediğin şiirde, Gördüğün rüyada Ve yaşaman icin Ciğerlerine doldurduğun havada O yoksa; Onun vazgeçilmezliğini a

rina

rina

ELBİSELER BEDENİ ÖRTER KALBİ DEĞİL.......

Ah, kalbimiz... Ne kadar ortada, ne kadar savunmasız, ne kadar çıplak.   Ve ne kadar açık.   Kelimeler giydiremiyor onu... Sahici olanlar müstesna. Dudakların giydiremediği bir endam kalp. Terzisinin işi ne de zor, modaya göre dikse kıyafetini, yakışmıyor kalbe... Çiğ düşüyor... Dikkat etmese güne, çağa, o başka dert... Tazeliğini kaybedince her şeyini kaybediyor kalp... Birden iç karartıcı duygular görünüyor her eyleminde, hareketinde... Renkler önemli kalbi kuşandırırken... Sesler... K

rina

rina

Eflatun'a sormuslar;

Eflatun'a sormuşlar;   İnsan oğlunun sizi en çok şaşırtan iki davranışı nedir?   Eflatun tek tek sıralamış;   "Çocuklukta sıkılırlar ve büyümek için acele ederler ne varki çocukluklarını özlerler...Para kazanmak için sağlıklarını yitirirler.Ama sağlıklarını geri almak için para öderler.Yarınlarından endişe ederken bu günü unuturlar..Sonuçta,ne bugünü ne de yarını yaşarlar.Hiç ölmeyecek gibi yaşarlar.Ancak hiç yaşamamış gibi ölürler"...   Peki sen ne öneriyorsun?   Bilge yine sıralamış;

rina

rina

DUA.!.

İHTİYACIN ANAHTARI:DUA          

rina

rina

CUMHURİYET BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN..

Gözüm; "Mustafa" Kaşım; "Kemal"   Sevdam; "Mustafa Kemal"     Gözüm; "Mustafa" Kaşım; "Kemal"   Sevdam; "Mustafa Kemal"   Bir millet delirmiş olmalı ki; Devletini ve onu yönetenleri sevmesin, saymasın,kin ve öfke beslesin   Ve bir devlet yönetimi düşünün ki; Gözün üstünde kaşın var diye fertlerine zarar versin   Bunca yıl her türlü zorluklara devlet ve millet olarak göğüs germişiz Ve yıllardır da bu mücadelemizi daha çağdaş bir Türkiye için veriyoruz   Peki şimdi ne oldu

rina

rina

Çiçekler dalında güzeldir unutmayın...!...

Papatya sevenlere yaprağını saydırır, Nilüfer bu duyguyu hep göllerde kaydırır, Gül dedinmi gidecek olanıda caydırır, Çiçeklerle hasbihal etmeyi denedin mi?   Lale dersen endamı anlatmaya ne gerek, Karanfil acılar çiçeği oldumu desek, Kardelen asil yalnızlığı seçen çiçek, Çiçeklerle muhabbet etmeyi denedin mi?   Kırçiçeği sevginin bir başka ifadesi, Menekşe çiçeklerin renkleriyle gözdesi, Manolya şarkıların türkülerin özdesi, Çiçeklerle hasbihal etmeyi denedin mi?   Ka

rina

rina

Can Yücel

Farkında Olmalı İnsan... Kendisinin, Hayatın Olayların, Gidişatın Farkında Olmalı. Farkı Fark Etmeli, Fark Ettiğini De Fark Ettirmemeli Bazen... Bir Damlacık Sudan Nasıl Yaratıldığını Fark Etmeli. Anne Karnına Sığarken Dünyaya Neden Sığmadığını Ve En Sonunda Bir Metre Karelik Yere Nasıl Sığmak Zorunda Kalacağını Fark Etmeli. Şu Çok Geniş Görünen Dünyanın, Ahirete Nispetle Anne Karnı Gibi Olduğunu Fark Etmeli. Henüz Bebekken 'Dünya Benim!' Dercesine Avuçlarının Sımsıkı Kapalı

rina

rina

BİRLİKTELİK EMEK İSTER..

Hiçbir ilişki sadece mantık üzerine kurulmaz... Aynı şekilde sadece aşk da mutlu olmaya yetmez. İlişki, dünyanın en zor işidir ve uyulması gereken kuralları vardır   KABULLEN: İki şeyi kabulleneceksin. Birincisi "aramızda iktidar problemi olmasın şekerim" gibi girişimler tamamen hayalcidir; kabul edeceksin. İkincisi, bir insanın bir başkasını hep aynı şiddette sevmesi mümkün değildir, bunu da kabul edeceksin.   İZİN VER: Karşındakinin kendisi olmasına izin vereceksin; en sana uymayan yanla

rina

rina

BİR YILDIZ KAYDI......

Bir zamanlar ne kadar çok gökyüzüne bakardım.....   Her yıldız kaydığında içimden dilek tutar ve dileğimin olmasını sabırla beklerdim......   Ama hiç bir dileğim olmadı.....   Sadece onları izlerken dilimden düşürmediğim ve benim şarkım diye adlandırdığım .....   Gökyüzünde yalnız gezen yıldızlar   Yeryüzünde sizin kadar yalnızım   Bir haykırsam belki duyulur sesim   Ben yalnızım,ben yalnızım   yalnızım...   Hatırlarmısınız böyle devam eder gider....şarkı bitince yalnız insanla

rina

rina

Bir ümit yeter!

Julia Dixon, kazayla anahtarını evde unutup, sokakta kaldığı sırada postacı da ona doğru yaklaşmaktaydı. - Bayan Dixon! Üzgün görünüyorsunuz, bir sorun mu var? - Ne yapacağımı bilmiyorum. Kapıda kaldım. Anahtar evde ve yedeğini bıraktığım komşum şehir dışında. Kocamda anahtar var, fakat o da şehir merkezinde bir otelde konferansa katıldı. Ona ulaşabileceğimi sanmıyorum. Eve nasıl gireceğim? Postacı, kadını sakinleştirmeye çalıştı ve ona bir çilingir çağırmasını tavsiye etti.

rina

rina

BİR KİTAP OLSAYDI HAYATIN?

Bir kitap olsaydı hayatın, gönül kütüphanesinin neresine koyardın onu? Tarih kitaplarının mı, felsefe kitaplarının mı, romanın mı, şiirin mi, yoksa günlüklerin arasına mı? Göze çarpan bir yerde mi durmasını isterdin veya dikkatle bakanların bile göremeyeceği bir yere mi yerleştirirdin onu? Sık sık açıp okur muydun hayatının kitabını, yoksa sadece ayda yılda bir, tozunu silmek için mi eline alırdın? Veya büsbütün unutarak onu gönlünün hiç bakmadığın bir köşesine mi atardın? Peki kitabını eline al

rina

rina

BİR KADINI AĞLATMAK...

Bir kadını ağlatmak çok zor değildir aslında. Kadınlar her şeye ağlayabilir; bir filme bir şarkıya bir yazıya... En az erkekler kadar yani! Ama bir kadını yürekten ağlatmak zordur. Eğer bir kadın yürekten ağlıyorsa ağlatan   onun yüreğine ulaşmış demektir. Ama o yüreğin değerini bilememiş olacak ki ağlatan gözünü bile kırpmadan teker teker batırır iğnelerini yüreğe!   Işte o zaman koca bir yumruk gelir oturur boğazına kadının. Yutkunamaz nefes alamaz; çünkü o koca yumruk canını ç

rina

rina

BİLDİM......

güneşle ıslanmaya uyanmak   Uzun zamandır sinsice yerleşen bir telaş var ellerimde, nereye koysam, ne iş yapsam gitmiyor bir türlü bu dalgalanmalar. hiç bir işe yetişemiyorum, hep yarım kalan resimler, oyalar, bulaşıklar..   aslında kalbimin sızısını ellerime yükledim, hiç bir şeye mecbur değilken üstelik.   neyi tamam olabilir ki insanın, bir kendi eksikken kendine.   rüya kadar bile bellirgin değilken hiç bir suret, kimden ödünç aldığım bile muamma olan karışık bir gülüş yapışı

rina

rina

Benimde..!.:)

Uzak gizemli bir ülkedir aslında hepimizin yaşadığı, soluk aldığı, âşık olduğu şehir... Her birimizin apayrı bir hikâyesi var... Pek çok şey biriktirdik... Pek çok şeyi yarım bırakıp, yanıbaşımızda fesleğenler büyüterek uzak başka uzak ülkelerden gelecek gemileri izledik...   Aslında hiç bir şey bize aşina değil artık..., Yalın bir yangının içinde gonca güller büyütmek bile, birilerini sevip, onlara ömrümüzü adamak bile zamanın içinde bir kayboluş. Pek çok kez kaybolduk... Ne kadar ço

rina

rina

BENİ GÜZEL HATIRLA!

Bunlar güzel hatıralar... Farzet ki, bir rüzgârdım, esip geçtim hayatından ya da bir yağmur sel oldum sokağında sonra toprak çekti suyu... Kaybolup gittim, belki de bir rüya idim senin için. Uyandın ve ben bittim...   Beni güzel hatırla! Çünkü; sevdim seni ben, herşeyini... Sana sırdaş oldum, dost oldum, koynumda ağladın. Yüzüne vurmadım hiçbir eksikliğini, beni üzdün, kınamadım. Alışıktım vefasızlığa, el oldun aldırmadım...   Beni güzel hatırla! Sayfalarca mektup b

rina

rina

Ben bakırınada razıyım....

Yüreğim mi kanıyor,sevdiklerim yüreğimimi kanatmış yok canım bana yapmazlar yapamazlar bana kıyamazlarr....durun ya.... batırmayın cam kırıklarını ..yakmayın canımı..valla çok acıtıyor cam kırıkları canımı helekii sevdiklerinin gidişini görmek ...   Görmek ve sessiz kalmakk..sessizce izlemek zorunda olmak...içine atmak duygularını,susmak ve zamanla unutulmak....   Elbette tercihler değişir bundan doğal ne var ki...Ama izi..Yakıp da geçer..Kanatırr....Ağlatır içini, için için...   Duyurmazs

rina

rina

Belki de.!.

’Uyan bak ne güzel doğmuş bugün güneş’ ,diyordu uzaklardan bir ses bu sabah. Ona göre aydınlık getiriyordu doğan güneş, pozitif bakmasını sağlıyordu, mutlu ediyordu böylece kendini. Yeni güne sapasağlam başlıyordu her sabah. Ne kadar mutluluk doluydu tahmin edemezsiniz.   Sonra yine uzaklarda bir ses ’Hala uykum var kapatın perdeleri’, diyerek başlamıştı yeni güne bu sabah. Birileri bişeyler söylüyordu ama o duymuyordu bile bunları. Bir an sevdiğinin sözleri aksetti kulağına; ’Bak ne güzel do

rina

rina

BAYRAM GELDİ HOŞ GELDİ.....

Bayram Geldi Hoş Geldi.... Bayramlar uzun zamandır bana hüzün verir oldu. Benim yaşım ilerledikçe çevremdeki sevdiklerimi kaybetmem belki de sebebi..Belki de şimdiki bayramları çocukluğumuzdaki bayramlar lezzetinde yaşayamadığım içindir. Hepimiz bir koşturma içinde hayatı yakalamaya çalışırken ,yorgunluğumuzu çıkartmak için bayram tatillerini kullanır olduk. Ailelerimizden,sevdiklerimizden,arkadaşlarımızdan uzakta hayatı yaşıyoruz işte,adına yaşamak denirse…   Benim gibi mi düşünürsünüz bil

rina

rina

Aynalar Yalan söylemez!

Aynada bir kadın gördüm az önce Saçlarına canlı çiçekler gözbebeklerine Kocaman bir özlem iliştirmiş..... Bir de çapkın kırmızı ruj dudaklarında   Aynada bir kadınla gözgöze geldim az önce Gülünce gamzeleniyor yanaklarında çizgiler Eteklerinde şuh hercailer uçuşuyor Ayak bileklerinde gümüş halhalın zilleri oynaşıyor   Aynada bir kadına baktım az önce Göğsünde hasret çiçeklerini katmerlemiş Gözlerinde yola bakan yılan çöreklenmiş Yüreğinde kocaman bir aşkla büyülenmiş...

rina

rina

Aslında Melektirlerrr....

Birgün ormancının biri dalları nehrin üzerine sarkan ağacın dallarını keserken baltasını suya düsürür.   'Aman tanrım' diye bağırdığında bir peri belirir ve   'Ne diye bağırıyorsun?' der.   Ormancı baltasinı suya düşürdüğünü ve yaşamını sürdürebilmek için o baltaya ihtiyacı olduğunu söyler.   Peri suya dalar ve elinde bir altın balta ile tekrar belirir. 'Baltan bu muydu?' diye sorar. ormancı'hayır' diye cevaplar.   Peri suya tekrar dalar ve bu sefer elinde gümüş bir balta ile te

rina

rina

Aşkın En Mavi Zamanı.!.

Hanı deli ruzgar misali derler ya Eser dallari kırarcasina halden de anlamaz ya ya da durup sorgulamaz sadece eserr en içten en coşkulusundan   Hani bunun adına sevdamı ne derler salt duygulara kabarik insanın içini yakar içten içe Ve yakar acimasızca zamanla yarışır umursamaz Şımarıkmı yoksa Tatlımı tatlı şımarık   Aşk.... Ulaşılamayan yıldız gibi gelirdi bir yanıp bir kaybolan gecenin en mavi zamanında Var bildiğide yok Yok bildiğide var olan Milyonlarca ışık içinde T

rina

rina

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.