Zıplanacak içerik
Blog gönderen: Misafir - Şurada: Genel
  • Başlık

    59
  • Yorum

    28
  • Görüntü

    50.345

Bu blog hakkında

hiç kimse ve hiç bişey hakkında hiç bişeyler...

Bu blogdaki başlıklar

OIK71m1vz4M&mode=related&search=     Zaman Düşer Ellerimden Yere Oradan Tahta Boşa Saatler Çalışır İzinsiz Hep Bir Sonraya Resimler Sarı Güneşsizlikten Duygular Değişir Dostlar Dağılır Dört Bir Yana Kendi Yollarına Ve Sen Ben Değirmenlere Karşı Bile Bile Birer Yitik Savaşçı Akarız Dereler Gibi Denizlere Belki de En Güzeli Böyle Sen, Ben Değirmenlere Karşı Uçurtma Uçar Sözlüğümden Geri Gelmeyecek Bir Kuştur Yaşanmamış Kırıntılar Sadece Bir Düş Zaman Düş
Misafir
Mevsimlerden sonbahardayım... Resimde sapsarı yapraklar... Kurumuş dallar... Yılgın bir rüzgar... Ve... Ne yapacağını bilmeyen bir çocuk var. Aslında sana söylemek istediğim çok şey vardı. Mesela; Keşke bu kadar büyük sevdirmeseydin kendini...   Neyin bedelini ödedim bilmiyorum. Herşeye rağmen sana da kızmıyorum... Kızamıyorum...   Acım durulduğunda bir şarkı söylerim belki... Belki o zaman anlarsın...   Bunca Hüzün Bizde İyi Durmadı Ve Bu Ayrılık, Bu Aşka Hiç Yakışmadı !!!!
Misafir
çok sevdiğim iki mektup..... ilk okuduğumuz zaman üniversitedeydik. cezmi ersöz'ün leman'daki köşesinde yayınlanmıştı bu mektuplar.... geçen zaman sanki daha bi anlamlı kılmış sanki   Gittin...   Dudagima, çocuksu susuzlugumla asla doyamadigim öpücüklerinden birini kondurup gittin. "N'olur öyle bakma bana" dedin en son... Daha birkaç dakika önce, gözlerimde varliginla alevlenen yasam sevincinin yerine, boyun egmis, donuk ve daha simdiden hasretinle kavrulmus bir karanligi bira
Misafir
Lüks bir gece kulübünde yalnız başına kaldığınızda yapabileceğiniz en mantıklı hareketlerden biri, cep telefonunuzdaki mesajları silmektir.   Bu hem sağa sola bakınan yalnız bir sincap olmaktan kurtarır sizi, hem de nasıl olsa yapılması gereken, faydalı bir işlemdir. Üstelik sizi umut vererek süzen bir çift göze rastlayana kadar zaman geçirmenizi de sağlar. Hatta böyle yaparak yalnız olmadığınız, birileriyle irtibat kurduğunuz izlenimi bile yaratabilirsiniz. Cep telefonlarının marifetleri asl
Misafir
QdZNIU46BBo   Gecenin nemi mi düşmüş gözlerine Ne olur ıslak ıslak bakma öyle Saçını dök sineme derdin söyle Yeter ki ıslak ıslak bakma öyle   Sürerim buluttan tarlaları Yağmurlar ekerim göğün göğsüne Güneşte demlerim senin çayını Yüreğimden süzer öyle veririm   Ben feleğin şu çarkına çomak sokarım Ben feleğin tekerine çomak sokarım Yeter ki ıslak ıslak bakma öyle   öylesine farklıdır ki bu şarkının bendeki yeri...... ahhh !!! ahhh!!!! diyorum
Misafir
HN0bMzi_Kq0   Her şey çok kolay oldu Ne sızlandım ne de ağladım Ani bir ölüm yada bir kalp krizi gibi kolay oldu   Bütün şehir üstüme gelicek Dünyam yıkılacak sanırdım , ama olmadı bitti işte Bir süre gelen gidenler oldu Beni anlamaya çalıştılar bir işe yaramadı ...   Sıkıcı ve kasvetliydim   Bazen bütün gün yorganı başımdan aşığı çekim uyudum Bazende ucuz filmler seyrettim Günler böyle geçip gitti Şimdi iyiyim   Sen utanç gecelerinde,ben burda Hepsi bu kadar,so
Misafir
Seni ilk gördüğüm gün başka kim varsa silinip gitti hayatımdan... Tatlı anılar bir yana,bana acı vermiş kim varsa,hangi olay varsa o an zihnimden silinip gitmişti. Yepyeni tertemiz bir başlangıçtı bu. Yaşamın iki yüzlülüğünden soyunup,karşına en saf,en yalın benliğimle çıkmıştım. Sana ait olanı yaşamak istiyordum. Aşksa aşk,sevinçse sevinç,hüzünse hüzün,acıysa acı. Senden gelen ve gelecek olan hiçbir şey korkutmuyordu beni. Sen yanımda olduktan sonra her şeye dayanabileceğimi biliyor
Misafir
Dostum birden soruverdi: "Bir insanın mutlu olduğu nasıl anlaşılır?" Şöyle düşünmüş olmalıyım: "Bilmem, gözlerinin parlaklığından, neşesinden, belki yüzüne vuran iç aydınlığından." Dostum hepsini kabul eden ama yeterli bulmayan bir el işareti yaptı: "Bunlar doğrudur. Mutluluk saklanamaz. Mutluluk insanın içinden sızar, bir yerlere girer, orayı değiştirir. Bir de kokusu vardır. Bilir misin, mutluluk kokar." "Mutluluğun kokusu mu? Doğrusu duymamıştım." Dostum anlayışla baktı: "Doğrudur, d
Misafir
Sen mi çok güzelsin, hayat mı çok çirkin? Ben mi çok yalnızım, sen misin benim diğer yarım. "Başını omzuma koyduğunda tek düşmanım olan" zaman mı bizi yok ediyor, yoksa her şeyi yeniden başlatan zaman mı? Ne kadar çok soru var aklımda ve ne kadar az cevabım... "Bıçak saplasan bir damla kanımın akmayacağı" kalbimle ve "o kadar dolaştırıp da kimselere layık göremediğin" kalbinle, yine yan yanayız.   "İmla kurallarına uymayan bir cümle gibi olsun" aşkımız dedik, imla kurallar
Misafir
...İşte yaşamak maceramız bu. Yaşarken beklemek, beklerken yaşamak Ve yaşayıp beklerken ölmek!   Özleme bir diyeceğim yok. O kömür kırıntıları arasında parlayan bir cam parçası. O nefes alışı sevgimizin, kavuşmalarımızın anlamı. O tek güzel yönü bekleyişlerimizin.   İnsanlığımız özleyişlerimizle alımlı, Yaşantımız özlemlerle güzel. Özlemin buruk bir tadı var, hele seni özlemenin. Bir kokusu var bütün çiçeklere değişmem. Bir ışığı var, bir rengi var seni özlemenin, anlatıl
Misafir
VR_xGErWr0Q     Bir Sancı İçimde Nefes Almak İstiyorum Bana Ne Olur Gücenme Bırak Beni Kendi Halime   Unut Beni Yakamoz Misali Vururum Belki Denize Kimin Aklına Gelirim Sence Okudun Beni Gecelerce   Hiç Anlayamadın Aşka Emir Verilmez Anlatamadım Gün Doğdu Yıldızım Oldu Onu Senle Paylaşamadım Çok Yalnız Kaldım
Misafir
Ben seni sevdiğimde İstanbul’a gün doğmamıştı Balıkçılar ağ atmamış Şairler henüz yatmamıştı   Neler yaşadık önce Ben seni ne çok sevdim Bir İstanbul Ekspresinden Halliceydi kalbim   Ve bir yemini körelttim şimdi Yerine bir umudu biledim Ve bir İstanbul Ekspresinden Halliceydi kalbim   Üstelik bilmiyordum Beşiktaş’tan Beyoğlu’na kaç saatte inilir Aşk nerdedir bu şehirde Hangi sokakta gezinir   Dedim ya ben seni sevdiğimde İstanbul’a gün doğmamıştı Gün doğmadan neler doğar
Misafir
Baktım gözlerine.. Çocukça baktım.. Saf ve temiz duygularla baktım.. ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ...   Onların gözleri ile görmeye çalıştım.. Bu anlamsız hayatı.. Belki bir nebze anlarım sandım...   Ben anlamadım... Çocuk oldum.. Genç oldum.. Olgun oldum.. Yine de ben anlamadım bu anlamsızlığı.. ... ... ... ... ... ... ... ... ...   Fark ettiğimde ise anladım ki! Anlamsız olan bir hayatı anlamak, anlam çıkarmanın en zoru olmuş...
Misafir
  • Misafir
bugün youtube gezisi yaparken çoookkk eski ve benim için çok özel olan bir şarkı buldum. 2 yaşımdayken söylediğim ilk şarkıymış bu benim.   tabi bu klipteki gibi değil.   pir hoyana ,pir pu yana saçına güller takayım şeklindeymiş       VZFTMi6NNcY&mode        
Misafir
Ne yazılmalı ki silinip gitmesin ya da ne söylenmeli ki unutulup bitmesin. Sessizlikle başlayan bir hikaye bu... Eğer başladığı gibi bitecekse sonu, Yaşanan her ne varsa sil, gitsin... Hayallerde gerçek gibi yaşarken seni, Umutlarda bitti bir zaman, sevgiler de. Seni seviyorum çünkü ne zaman şiir okusam, mısralarından sen akıyorsun. Gözlerimden yaşlar süzülüp resmine damlıyor, sessizlik sararıyor içimde, susuyorum.   Tam buldum dediğin anda kaybetmek nedir bilir misin? Atılmışlığı
Misafir
ANNE KİMDİR / NEDİR? Tüm annelere ve Anne adaylarına Ama en çok benim CANIM ANNEMEEE   Bu kadar olur yani, tam tarif....   ANNE, dünyada karşılık beklemeden börek yapan tek insandır. Karşılıksız sevginin ete kemiğe bürünmüş halidir! Ne kadar üzsen de 10 dakika sonra seni affeden zarif bir memeli türüdür. Yağlı bile olsa tiksinmeden saçını okşayan, kucağına yatıran, öpüp koklayan tek varlıktır. Meleğin sut verebilenidir. Yarasın diye muhallebinin içine ciğer katarak çocuğuna yed
Misafir
MUTLULUK, BİR KIZ ZARAFETİ ÖLÜM ve HERŞEY   Sevmek büyütüyorum senin için sabahlara kadar uyku taşlarımla, ola ki yarın yalnızlık çekmeyesin en köşesinde yoksul zamanın!   Çünkü ölüme söz verdim mutluluk getireceğime dair yaşamdan.     Sana sarsılıyorum her canlı katlinde hıçkırıklarımı ritimleyerek. Şarkılarım böyle çıkıyor ışıktan.   Çünkü ancak böyle sulanıyor çiçek ölümün çölünde.     Dalgın kuşlar pinekliyor omzumda göçlerden artakalmış, sahipleniyorum onları senin avuçlarına.
Misafir
Öykü,yüzyıllar önce gözlemlenen bir olayı nakletmektedir: Bir keşiş araştırma yapmak için bir köye gitmişti. Önce o köyün mezarlığına girdi. Çünkü kültürlerin,yaşam felsefesinin böyle yerlerde gizli olduğuna inanıyordu. Gözleri birden mezartaşlarının üzerindeki rakamlara takıldı. Mezartaşlarında 5,867,900,2003,4979,7,421 gibi birbiriyle hiç de bağlantısı olmayan rakamlar vardı. Uzun uzun düşündü,fakat bu rakamların anlamını çözemedi. Köyün en bilge kişisine gitti ona sordu: Nedir
Misafir

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.