Ben..
Edepsiz güneşin arsız gölgesiyim
Gözbebeklerinin içinde titreyen umut
Dudaklarının kenarından sızan suyum
Yüreğimi sevgimin tepsisiyle önüne seren
Minicik bir serçenin kanadındaki tüy
Ürkek ceylan su içerken onu izleyen arslanım
ve ben aşk...
ve ben can...
ve ben bu ikisinin sevişmesiyle meydana gelenim
ben... Seni sevenim.
Enes..
Odamda öfkem
Sevmiyorum sizi şiirler
Yazmasınıda, dinlemesinide
Acı veriyorsunuz içime
Damla, damla akıyorsunuz
Gecenin koyu renginde
Boğazımda kalan sigara dumanı
Senide sevmiyorum lanet olası
İrademi öldüren, ciğerimi çürüten
Zehrini boşalttığım sararmış kültablası
Odamda asılı duran lekeli ayna
Kırasım var senide
Sıktığım yumruğumla
Baktığımda gördüğüm ne ki
Sinir olduğum suratımdan başka
Enes..
Bilemezdin..
Seni anlamadığımı mı sandın..? Umursamadığımı mı..? Eğer öyleyse
yanıldın bebeğim, ya da ben yanılttım seni.
Hezeyanlarımla kol kola geçerken günlerim, usul usul özledim senide
farkettirmedim... Çocukluğuma ver.
Bana her seni seviyorum deyişinde, bende seni derdim de kırılırdın ya
gizlice... Tembelliğime ver.
Hani seni kıskanırdımda belli etmezdim ya, hani uğraşırdın kasıtlı,
kızdırmak için ama ben tepki vermezdim... Aptal gururuma ver aslında
delirirdim.
Se
İstanbul Gölgesi
Yanlış sokaklardan sapan aşklarla
Yok olan ümidiyle, yıkılan duygularla
İnsan, doğar,yaşar sonra bir an yanar
Gözler, gözleri bekler sonra fısıldar
İhanet ; düştün ağıma....
Enes.
Günlerle bekledim seni..
Dönmüyor dünyam son bir kaç gündür
Oflayıp puflayan dilim değil gönlümdür
Yokluğunda tebessüm o kadar zor ki
Sensiz saatlerin bir adı da ölümdür
Kapanmaz gözlerim gözlerin yokken karşımda
Bir başlık yer daha var senin için yastığımda
Geceler uzundur bana, uykularsa düşman
Faydasızdır kıvranmam sen olmazsan yanımda..
Enes..
Kaybeden..
Gecenin birindeyim, elimde kadehim
Bir ben varım odamda ve bir de kendim
Perdelerim kapalı, gözlerim yaşlı
Sırıt hadi nefsim, al işte tükendim
Dışarıda araba sesleri, odamda öfkemin sesi
Pis pis kokuyor sarhoş ruhumun nefesi
Yüreğimde acı, yıllar orda saklı
Bekle! Bir kadeh daha, sonra geçmişe göm beni.
Enes..
Kaldıramaz yüreğim..
..Ellerim yanımdamı?
- Evet sahip yanındayız.
..Peki ya ayaklarım, taşıyabilecekmisiniz beni?
- Tüm gücümüzle efendim.
..Gözlerim, ya sizler, siz dayanabilecekmisiniz gördüklerinize?
- Dayanırız efendim nelere dayanmadık ki.
.. Hımm Peki o zaman gidelim ama sen gelme yüreğim, bugün sen
izinlisin.
Enes..
Kalıntılarda..
Kapılışı, yasaklamıştım benliğime
Uzun uzun yıllar önce
Bir akşam üstü o limandan
Issız bir tekne gibi ayrıldım sessizce
Bağladım zincirlerimi gerçeğin halkasına
Saklandım mantık duvarlarının arkasına
İncitmesinler şu savunmasız yüreği deyi
Sahip olmak istedim tanrı aresin kalkanına
Kutsal tebessüm ok oldu vınladı
Tatlı sözler mızrak oldu saplandı
Onca savunmam boşuna imiş meğer
Düşlerimin perisi bu savaşı kazandı
Ne savunacak kalkanım ne savaşacak kılıc
Saygıya dizeler..
zamanı katlayıp koymuş gönül cebine
umut yolunun sonunda bekleyen tapınası kraliçe
tanrının sevgiyle doldurduğu yüreğini
ibret verircesine paylaşan, eşi bulunmaz ece
kalabilirmiyim ki yanında?
ağlayabilirmiyim omzunda?
deli olduğumu düşünmezsen eğer
lakırdın dahi olamazmıyım dudaklarında
aklı yüreğiyle sevişen, nadide güzel
bilki tüm bu seslenişim yanlız sana özel
Enes..
Şaşkın Ördek.
Anladımki bir gün zamanı anlamakla
Saksıda begonya büyütmeye çalışmışım
Ve farkettimki seni sevmeye çabalamakla
Kanatlarım olmadan uçmaya uğraşmışım
Ne demeli be gönlüm sana
Küfürmü etmeliyim illa
Gözüm duymaz, kulağım görmez iken
Ne sevdim seni, ne de vazgeçtim senden...
Enes
Yağmurun Kızı
İlk kez yağmuru dinlediğimde, küçücük hayalleri olan bir çocuktum.
Evimizde kömür sobası yanında, kulaklarımda yağmurun sesi ve küçük hayallerin çocuğu uyumakta...
Sonra biraz büyüdüm ama hayallerim hala küçüktüler ve yağmurlar hala yağmaktaydılar. Okula gittim. Okuldan geldim. Anneme aşık, babama hayrandım.
Ergenlik günleri kabuk değiştirir misali bir o yana çarptım bir bu yana, şekil verdim ruhuma ve onun kabına... Yağmurlarda şekillendi benim gibi zamanla...
Bir gün aşık
Toprağında Gözyaşım..
Gece rengi saçlarım ıslandılar
Deli dolu yağmur altında
Bulutlar halime ağladılar
Ağlarken mezarının başında
Toprağın ıslanmış gülüm
Çamur olmuş avucumda
Mezar taşın kırılmış
Ve yüreğimde anılar parça parça
Bu kez bir çiçekle gelmedim elimde
Ya da baharı bekleyen umutlu gözlerle
Islak ve titrek, yalnız ve ürkek
Sessizce ağlıyorum ağıt dolu sözlerle...
Enes..