AŞKA VE SEVGİYE DAİR
Aşk ikidir sevgi bir;
Aşk yalan,sevgi gerçektir.
Aşk sudur,sevgi susuzluk.
Bu yüzden sevgi hasrettir,
Özlemektir,beklemektir.
Asıl maharet:
Susuzken suyu içmek değil
Karşısına geçip seyretmektir.
Aşk haykırmaktır,sevgi ağlamak;
Aşk açmaktır,sevgi katlamak.
Sevgi saklamaktır
Yüreğini,gözlerini
Ve de ellerini saklamak
Bahar geldiğinde…
Bir çiçeğe,yeşile,çimene
Aşık olamazsın ama seversin.
Arkadaşına aşık olamazsın
Ama seversin.
Toprağa fidanı aşkla değil
Aşk ve Savaş
hangi kelimeyle adlandırıyorsan eylemini
o kelime taşımalı
ne demek istediğini
savaş diyorsan
kan gövdeyi götürmeli
sipere girmeye zamanın olmamalı
girmişsen başını uzatmaya korkmalısın
ve düşmanın da aynı duyguları taşımalı
karşıkarşıya geldiğinde
şimşekler çakmalı
canlar yanmalı
evler yıkılmalı
böyle birşey değilse yaptığın
başka bir kelime bul savaşı rezil etme
aşk diyorsan yaşadığına
nefesin kesilmeli
seni tutan bahaneler olmamalı
deri
Artık Uzaklardasın
Nasıl anlatamazsan aşkın ne olduğunu
Ben de anlatamıyordum sana dokunduğumda kanatlanıp uçtuğumu
Artık uzaklardasın, göklerde kalmak mümkün olsaydı seni görürdüm
Neden bulut olmayı istemedim masal cinlerinden, pişmanım
Üç dileğim olsaydı
Üçü de seninle olmak olurdu
Uzun bir yaşam boyu
Uykusuz gecelerinden
Mutluluk sağmayı bilirdim ben
Artık uzaklardasın, tutunmak mümkün olsaydı sana, bırakmazdım
Sarmaşıklar ne tutkundur hayata, gökyüzü
Anlatıyorum
Bahçeme girdin
İzinsizdin diyemem ama çok sessizdin
Gece saat birdi benimle düşüncedeydin
Kim bilir ben neredeydim
Olsun diyemezdim, aldırmazlık edercesine
Bilseydim beni düşündüğünü
Aslında üzüldüğünü
Elim kanlarda olsa uçardım hayallerin üzerinden
Yeşil tarlaları aşıp kapına konardım
Yeni başlıyor başlamasını ummadığın bir yolculuk
Öncesi bir tanışmaydı, yol uzundu
Karar vermek kolay değildi yürümek için
Bazen susuzluk
Bazen uykusuzluk girer h
Akvaryum
Çiçekleri koparmadan sevmeye başladım
Canımsın
Başım bulutlara değiyor şimdi
Akşam başka bir akşam
Omuzlarında şal olsam dediğim kızlardan biri
Gözleri
İri iri bakarken yakalandı
Ağlarına açık denizlerdeki balıkçıların
İllaki çırpınmak lazım şimdi
Aldığım havanın yetmediği nefeslerdeyim
Nefes nefeseyim
Sen yaşamdan koparılmış gibi
Ben yaşama sarılmış gibi
Aşkın zamanı olmaz demelerine bakma sen
Zamanımın kalmadığı zamanlarda
Karşıma çıktığınd
Adını koyamadım yalnızlığımın
Islak ve dar sokaklarda yaşardım yalnızlığı
Ve o zaman aklıma gelmezdi ağaracağı saçlarımın.
Babamı kaybettiğimde yaşamıştım ilk acımı
Daha sonra ise seni sevdiğimde.
Bilmezdim ki ayrılığının
Ölümün yansıması olacağını yüreğimde.
Ben umutlarıma ip bağlayıp salmıştım gökyüzüne
Küçük bir uçurtmanın kanatlarında sana gelmiştim.
Rüzgarsız havalara alışıktım ben
Fırtınana yenildim...
Sen deli bir kısrak, ben isimsiz kahraman
Nasıl da sevmişim seni an
Adına Dilimin Dönmediği Bir Kokuyu Bırakıp Gittin
Adına dilimin dönmediği bir kokuyu bırakıp gittin
Yüreğimin duvarlarına
Astığım görünmez bir resimdin oysa
Ancak bir efkar masasında gösterdiğim
Gel diyeceğim
Cesaretim yok yeniden seni yaşamaya
Hasretin yaşamak gibi canlı
Ve heyecanlı maceraların ümidiyle
Gözlerin gibi değişiyor düşüncelerim
Karşılığı az olan bir sevmeydi benimki
Yalnızca varlığının verdiği bir aydınlık duyguydu
Yağmur yağdığında kirpiklerinin ı
Adına aşk koyduğun o büyük boşluğa
ben koca bir hayat sığdırdım...
Beni sevmemene isyan edip kaçmak,
sende aradıklarımı hayatla doldurmaya çalışmak,
ruhumun en büyük yanılgısıydı...
Hayat bana en acımasız yüzünü
sevgini inkar ettiğim zamanlarda gösterdi...
Ve şimdi asıl olmam gereken yerde,
hayata başladığım yerde,
kalbindeyim...
Vazgeçilmez oluşunun sırrı bu işte:
Senin olmadığın yerde ne olduğunu biliyorum...
Bir tek seni sevdiğim doğruydu.Sen beni dışladığından beri beni se
Adı Konmuş Ayrılığın
Ben o eski ben değilim, çok değiştim elde değil
Ben o eski ben değilim, yüzüm gülse içim zehir
Ayrılığın sürükleyip kıyılara vurdu beni
Kaybedenler kumsalında her gün ağlıyorum
Akan yıllar sürükleyip kıyılara vurdu beni
Kaybedenler kumsalında seni bekliyorum
Esti rüzgarlar
Bir şiir oldun dudaklarımda
Tarih olmuş şarkılarda
Hep seni söylüyorum
Adı konmuş ayrılığın çok iyi biliyorum
Seni hala seviyorum
Günü geçmiş bir sevdayız çok iyi biliyorum
Seni h
Adın Senin
Saçlarına can veren yıldızlar nerde gülüm
Hangi ferman dokundu bakışlarına senin
Belki sahrada değil, şimdi göklerde gülüm
Taşıyor bulutları gözlerinde, nazenin
Senin her kirpiğinde bir dervişin ahı var
Muhteris aynaların eskidiği yerdesin
Yüzünde en çaresiz devlerin günahı var
Zamanı sonsuzluğa bağlayan mahşerdesin
Divan-ı harbe giden yiğitlerin ardında
Kanayan kitaplara gül götüren yağmurum
Hüznü bir tabut gibi buluyorum derdinde
Senin toprağın için çırpını
Acılar Denizi
Ben acılar denizinde boğulmuşum
işitmem vapur düdüklerini , martı çığlıklarını
Dalgalar her gün bir başka kıyıya atar beni
Duyarım yosunların benim için ağladıklarını
Ölüyüm çoktan, bir baksana gözlerime
Gör, içindeki o kanlı cam kırıklarını
Bu ne karanlık , bu ne zindan gece böyle
Bütün gemiler söndürmüş ışıklarını
Ben acılar denizi olmuşum, yaklaşma
Sularım tuzlu, sularım zehir zemberek
Baksana; herkes içime dökmüş artıklarını
Bu karan
Acı Şiir
Bir yerleriniz yaralanmıştır mutlaka, ya düşmüşünüzdür çocukken, ya da incinmişinizdir aşıkken
Kapanmaz sandığınız ne yaralar kapanmıştır
Durmaz sandığınız ne kanlar pıhtılaşmıştır kabuk bağlayıp
Hani efkar bir sis gibi çöktüğünde başınıza
Bir yüz ararsınız
Tüm yüzlerle yerdeğiştiren gözlerinizde
Yaranızı kanatan
Hep ağrıyan yerinize değmek istercesine
Mazoist bir duygu çöreklenir beyninize
İşte o zaman
Yalnızlığın atlıları
Boşanıp dizginlerinden
Kar
14 Şubattan Yola Çıkarak Gösteri Yürüyüşü
14 şubat sevgililer günüymüş
bak şu işe
yoktu böyle bir gün on yıl önce Türkiye’de
ne olduk da “Valentin beyin Day ini” kutlar olduk
hem de aziz miymiş neymiş adam
Protestan azizi mi
Katolik azizi mi bilemiyorum
Katolikse
kadınsız bir yerde sevgili ne gezer
bu memeleket enteresan
yılbaşında çam diker
yakında üzerine bir de “maşallah” ekler
bu bizim adetimiz der
kimileri başın örter
kimileri kıçın açar
sabahtan akşama televizyonlarda