Sevdanın sırrına ermek istersen
Coşkun bir ırmak ol akmayı dene
Çektiğim acıyı görmek istersen
Yüzüme bir kere bakmayı dene.
Pişmanlık acını dindirmediyse
Yürek ateşini söndürmediyse
Hiçbir şey geriye döndürmediyse
Eski resimleri yakmayı dene.
Bütün suçu bana yükleme artık
Istıraba çile ekleme artık
Bir ömür içinde bekleme artık
Gönül zindanımdan çıkmayı dene.
Sevgime beş para etmez diyorsan
Kinim kolay kolay gitmez diyorsan
Yaşattıklarım az yetmez diyorsan
Dünyay
BU CANIMI SEN GEL AL
Sonsuzluk denizinde sensizliği yaşadım,
Geri dönmen umuduna hayatımı adadım.
Sensiz geçen ömrüme hergün lanet yağdırdım,
Ecel kapımı çalmadan, bu canımı sen gel al.
Issız bir çölde misali sensizken ben yalnızım,
Yokki yol gösterecek bir tek arkadaşım.
Şuursuzca her gece ismini sayıkladım.
Ecel kapımı çalmadan, bu canımı sen gel al.
Derin bir ''ahh'' çektim sensiz geçen ömrüme,
Sevginle hayat vermiştim gönül bahçeme.
Hançer saplansa bile artık hissetmem gö
Elbette sevdim,
hiç sevmedim değil;
dolunayı,mayısı,
geceyi,rüzgarı,
börtüyü böceği,
yağmurun bestesini,
ve açılmayan şemsiyemi...
ama senin gibi,
sevmedim hiçbir şeyi.
Elbette sevdim,
hiç boş durmadım;
bebekleri,nineleri,
atlıkarıncayı,
bahtıkarayı,
kara sevdalıyı,
ve kararsız sevdalıyı...
ama senin gibi,
sevmedim kimseyi .
Elbette sevdim,
sevmesem çatlardım;
selpak satan çocukları,
otobüsü kaçıranları,
kağıttan gemi yapanları,
gemileri yakan
Gülpembe
Sen gülünce güller açar gülpembe
Bülbüller seni söyler biz dinlerdik gülpembe
Sen gelince bahar gelir gülpembe
Dereler seni çağlar sevinirdik gülpembe
Güz yağmurlarıyla bir gün göçtün gittin inanamadık gülpembe
Bizim iller sessiz bizim iller sensiz olamadı gülpembe
Dudağımda son bir türkü gülpembe
Hala hep seni söyler seni çağırır gülpembe
Güz yağmurlarıyla bir gün göçtün gittin inanamadık gülpembe
Bizim iller sessiz bizim iller sensiz olamadı gülpembe
Gözlerimd
Çünkü kendi yaşam yolculuğun için
Ne varsa gönlünce değerli olan
Gökkuşağı gibi saydam ve yalın
Yüreğini yüreğinle bana yansıttın.
Çünkü yolu senin yoluna karşıt
Nice ayrı dünyaların insanlarını
Anladın yıllardır sevecenlikle
Hepsine de dost elini uzattın
Çünkü umutları da hüzünleri de
Ne güzeldi seninle başbaşa yudumlamak
Yaramaz çocuklar gibi kıvancımı da
Acılarımı da sevgiyle paylaştın
Çünkü seviyorsun sen öz varlığını
Tüm ruhunla önemsiyorsun kendini
Her uzatışınd
Bir gidişin oykusudur bu zamanında seven bir kalbi bırakıp giden bir vefasızın oykusudur neler yaptığını bilmeden giden ve arkasında koskoca bir dağı yerle bir eden bir vefasızın.....
BİR GİDİŞİN ÖYKÜSÜ
Git.yüzüme öyle bakma git.Hiç durma,bir gidenin bir daha asla giremeyeceği kapı orda,git.Hiçbir şey açıklamak zorunda değilsin.Giderken söyleyecek bir şey bulamaz insanlar.Sen bahanelerin arkasına sığınanlardan olma,git
(Oysa daha doymadım sana…Kokunu yeterince çekmedim iç
IBRET-I ALEM
Genç Kiz söyle diyordu…”Bu kadarmiydi sevgin…?”
“Ya sen… ne sanmistin sevgimi?” dedi Delikanli,
Genç Kiz yikilmisti, iste o zaman birsey diyemedi ve agliyordu.
Telefonda sessizce bir ara Delikanli kizin hiçkirigini duydu.
“Ne o agliyormusun yoksa…? Degermi…?”, dedi.
Genç Kiz hiçkiriklar arasinda alçak sesi ile bardagi tasiran son söze dayanamadi.
Ve söyle dedi : “Anlamadinmi sersem, SEN veya BEN ne fark eder, ayrildigima agliyorum“.
Delikanli sustu,
Uğrum sıra giden Boz Atlı Hızır
Ayrılık derdinin dermanı nedir
Şu iki aleme olmuşsun nazır
Ayrılık derdinin dermanı nedir
Sığanmıştır ağca kolda bilekler
Hak katında kabul olsun dilekler
Arş yüzünde secde kılan melekler
Ayrılık derdinin dermanı nedir
Küseyim de ben yarime küseyim
Siyah zülfün mah yüzüne asayım
Kerbela'da yatan İmam Hüseyin
Ayrılık derdinin dermanı nedir
Hani şu dünyanın toprağı taşı
Akıttım gözümden kan ile yaşı
Urum illerimin Hacı Bektaş'ı
Giderken yağmur vuruyordu camlara
Yağmurun sesine karışmıştı ayak seslerin
Çaresizliği ve umutsuzluğu yaşayan biri kalmıştı geride
Ve ben, ve sen, ve sevgi ya aşkımız?
Bitmişti... Hepsi bitmişti...
Geride ise küllenmeye başlayan bir aşkta
Hala bir rüzgar bekleyen
Bir ateş parçası kalmıştı
Ve bir rüzgar bekliyordu yeniden alevlenmek için
İlk ayrılıktı bu...
İlk aşk ve ilk ayrılık...
Giderken sessizliği öğrettin bana
Giderken hüznü öğrettin
Hiç gelişin olmadı zaten...
Anlamini bilmedigim bir Siir yaziyorum su anda sana
Söylesene sen nerdesin simdi, Duysana sesimi, Yalvariyorum
Yüregim agliyor, Kalbim sizliyor, Beynimde soru isaretleri gittikce cogaliyor
Cikmaz sokaklarda cikis ariyorum ezik ve perisan
Sesini duymak istiyorum, icimden geldigi gibi davraniyorum
Istegim olsaydi simdi ne dilerdim biliyormusun
Seni degil hayir asla seni degil
Seninle yasanmis ve sebepsiz yere sona ermis gecen zamani
Zamani geri cevirmek ve yasamimdaki yanlislari düzeltmek
Günes batti yine
Hasretin yine içimde
Artik gözlerim yildizlar kadar parlamiyor
Yûzüm sensiz hiç gülmüyor
Bitir bu hasreti ne olur
Günden güne soluyorum
Sulanmayan çiçekler gibi
Kaybolup gidiyorum
Yuvasini arayan kuslar gibi
Bitir artik bu hasreti
Yagmur yagarken siddetli
Izliyorum camin önünde
O yagmur damlalari düsünce
Suskun, düsünceli kaliyorum
Hasretin den artik agliyorum
Bitir bu hasreti ne olur
En ufak bir ümit bekliyorum
Caresiz birinin mucize bekledigi gibi
Yü
War es ein Fehler, dich zu sehen?
War es ein Fehler, dich zu küssen?
War es ein Fehler, dich zu berühren?
War es ein Fehler, dich zu spüren?
War es ein Fehler ,dir mein Herz zu schenken?
Ist es ein Fehler, dich zu vermissen?
Ist es ein Fehler, an dich zu denken?
Ich weiß es nicht.
Und ich weiß auch nicht, ob es
ein Fehler ist, dich zu lieben!!
Ich weiß nicht warum,
immer hoffe ich,dass du kommst,
immer bin ich traurig,wenn du nicht da bist,
immer wenn du da bist,weiß ich nicht,was
Hangi sevgili var ki, senin kadar duyarsız ve kalpsiz?
Ve hangi sevgili var ki, benim kadar çaresiz?
Hangi ayrılık var ki, böyle kanasın ve böyle acısın?
Ve hangi taş yürek var ki, benim kadar ağlasın?
Hangi gün karar verdin, küt diye çekip gitmeye?
Hangi lafım dokundu sana, böyle inceden inceye?
Hangi otobüs söyle, hangi uçak, hangi tren?
Seni benden götüren, beni bir kuş gibi öttüren.
Hangi kırılası eller dolanır, kırılası beline?
Hangi rüzgar şarkı söyler, o ay tanrı
Willst du mich lieben...
Wenn Du mich lieben willst,
musst Du sehr geduldig sein.
die Vergangenheit hat mich kalt
und egoistisch gemacht.
lass mir Zeit...
ich werde viel von Dir fordern,
dir aber wenig geben.
ich werde dich oft brauchen,
aber selten für dich da sein.
ich werde deine Liebe verlangen,
dir aber meine verweigern...
und jetzt sag mir...
...willst Du mich immer noch lieben?
hasretin,le iki yasli göz biraktin
dudaklarimda adiini söz biraktin
baharimi soldurdun güz biraktin
Ne diyeyim sana helal olsun
ne bir hata ne heves oldun
ömrüme inan ilk nefes oldun
yanlizca telefonda bir ses oldun
Ne diyeyim sana helal olsun
kefensiz mezara koydun beni
delik desik edip oydun beni
ne merhamet ettin ne duydun beni
Ne diyeyim sana helal olsun
ÖZLEM
Öyle çok şeyi özledimki aslında
En başta da seni
Sıcaklığını, hoş sohbetini, gülümsemeni
Bunaldığımda doya doya sarılıpta ağlamayı
Sessiz kalıpta gözlerinle konuşmayı.
Bu şehirde milyonlarca insan var
Ben yine yalnızım
Şimdi sende yoksun
Ne zor oluyor yokluğun bir bilsen...
Ne zaman bir çocuk görsem,
Çocuksu hallerin gelir aklıma
Yalnız gezdiğim sokaklarda,
Sesin yakılanır kulaklarımda
En çaresiz anlarımda,
Bir dua olursun dudaklarımda.
Ne zaman sana ihtiyacım olsa,
Bir ş
Birini sevdim hala aklımda,
Soran olursa unuttum derim.
Bilirim oda bunun farkında,
Soran olursa unuttum derim.
Nerden başlasam bilemiyorum,
Ona mutluluklar dilemiyorum,
Ondan başkasını sevemiyorum,
Soran olursa unuttum derim.
Ondan geriye bir resmi kaldı,
Ben o resme bakar ağlarım.
Bilirim kavuşmak uzak olsa da,
Soran olursa unuttum derim.
Unutmak kolay olur mu bilmem,
Bir daha dünyaya gelirsem, kimseyi sevmem.
Ondan bir başkasına kalbimi vermem,
Soran olursa unuttum der
Senin için ölürüm diye yalan söyleme
Sevdan iletutuşup yandım deme ne olur
Seni paylaşmak bana ölüm gibi geliyor
Kitaba el bassanda inanmıyorum sana
Sen yanlız benimdin başkalarının oldun
Buacılar yüzünden sana güvenmez oldum
Yakıp yıktın dünyamı ezip gectin rüyamı
Yok ettin saf aşkımı inanmıyorum sana
Alıştıgım halini özlemiyorum artık
Senin sahte sevgini istemiyorum artık
Canım bir tanem benim diyemiyorum artık
Kitaba el bassanda güvenmiyorum sana
Kapatiyorum Gözlerimi Gözlerinle
Bir insani ayakta tutan ümitler varken
Hasretle yasanan onca kötülükler neden?
Günlerdir uykusuz ve perisan kalmak
Anlamsiz haykirircasina yasamak
Yanip yanip tekrar dirilisimin sebebi vardi
Hayatimin ise bir anlami kalmamisti
Nedense aci ceken ve cektiren hep bizler oluruz
Oysa bir bakis ve gülümseme aslinda sahip oldugumuz tek sey
Caresizligin sonunu bir caba ile aramak icerisinde kalmak
Kendimizi sebepsiz yere yanginlarin kollarina at
" Kimdi, kimdi kalan,
Giden mi suçludur herzaman ?
Ne zaman başlar ayrılıklar,
Dostluklar biter ne zaman ?
Her geçen gün bir parça daha,
Aldı ğötürdü bizden...
Aynı kalmıyordu hiçbir şey,
Değişiyordu herşey,
Kendiliğinden...
Artık çözülmüştü ellerimiz,
Artık bölünmüştü yüreğimiz,
Birimiz söylemeliydi bunu,
Ötekini incitmeden...
Kimdi giden, kimdi kalan ?
Aslında giden değil,
Kalandır terkeden...
Giden de,
Bu yüzden gitmiştir zaten...