Zıplanacak içerik
Blog gönderen: GÜLSÜN - Şurada: Genel
  • Başlık

    122
  • Yorum

    22
  • Görüntü

    76.669

Bu blogdaki başlıklar

Sevdanın sırrına ermek istersen Coşkun bir ırmak ol akmayı dene Çektiğim acıyı görmek istersen Yüzüme bir kere bakmayı dene.     Pişmanlık acını dindirmediyse Yürek ateşini söndürmediyse Hiçbir şey geriye döndürmediyse Eski resimleri yakmayı dene.     Bütün suçu bana yükleme artık Istıraba çile ekleme artık Bir ömür içinde bekleme artık Gönül zindanımdan çıkmayı dene.   Sevgime beş para etmez diyorsan Kinim kolay kolay gitmez diyorsan Yaşattıklarım az yetmez diyorsan Dünyay
BU CANIMI SEN GEL AL   Sonsuzluk denizinde sensizliği yaşadım, Geri dönmen umuduna hayatımı adadım. Sensiz geçen ömrüme hergün lanet yağdırdım, Ecel kapımı çalmadan, bu canımı sen gel al.   Issız bir çölde misali sensizken ben yalnızım, Yokki yol gösterecek bir tek arkadaşım. Şuursuzca her gece ismini sayıkladım. Ecel kapımı çalmadan, bu canımı sen gel al.   Derin bir ''ahh'' çektim sensiz geçen ömrüme, Sevginle hayat vermiştim gönül bahçeme. Hançer saplansa bile artık hissetmem gö
Elbette sevdim, hiç sevmedim değil; dolunayı,mayısı, geceyi,rüzgarı, börtüyü böceği, yağmurun bestesini, ve açılmayan şemsiyemi... ama senin gibi, sevmedim hiçbir şeyi.   Elbette sevdim, hiç boş durmadım; bebekleri,nineleri, atlıkarıncayı, bahtıkarayı, kara sevdalıyı, ve kararsız sevdalıyı... ama senin gibi, sevmedim kimseyi . Elbette sevdim, sevmesem çatlardım; selpak satan çocukları, otobüsü kaçıranları, kağıttan gemi yapanları, gemileri yakan
Gülpembe Sen gülünce güller açar gülpembe Bülbüller seni söyler biz dinlerdik gülpembe Sen gelince bahar gelir gülpembe Dereler seni çağlar sevinirdik gülpembe Güz yağmurlarıyla bir gün göçtün gittin inanamadık gülpembe Bizim iller sessiz bizim iller sensiz olamadı gülpembe Dudağımda son bir türkü gülpembe Hala hep seni söyler seni çağırır gülpembe Güz yağmurlarıyla bir gün göçtün gittin inanamadık gülpembe Bizim iller sessiz bizim iller sensiz olamadı gülpembe Gözlerimd
Çünkü kendi yaşam yolculuğun için Ne varsa gönlünce değerli olan Gökkuşağı gibi saydam ve yalın Yüreğini yüreğinle bana yansıttın. Çünkü yolu senin yoluna karşıt Nice ayrı dünyaların insanlarını Anladın yıllardır sevecenlikle Hepsine de dost elini uzattın   Çünkü umutları da hüzünleri de Ne güzeldi seninle başbaşa yudumlamak Yaramaz çocuklar gibi kıvancımı da Acılarımı da sevgiyle paylaştın   Çünkü seviyorsun sen öz varlığını Tüm ruhunla önemsiyorsun kendini Her uzatışınd
Bir gidişin oykusudur bu zamanında seven bir kalbi bırakıp giden bir vefasızın oykusudur neler yaptığını bilmeden giden ve arkasında koskoca bir dağı yerle bir eden bir vefasızın.....       BİR GİDİŞİN ÖYKÜSÜ     Git.yüzüme öyle bakma git.Hiç durma,bir gidenin bir daha asla giremeyeceği kapı orda,git.Hiçbir şey açıklamak zorunda değilsin.Giderken söyleyecek bir şey bulamaz insanlar.Sen bahanelerin arkasına sığınanlardan olma,git   (Oysa daha doymadım sana…Kokunu yeterince çekmedim iç
IBRET-I ALEM   Genç Kiz söyle diyordu…”Bu kadarmiydi sevgin…?”   “Ya sen… ne sanmistin sevgimi?” dedi Delikanli,   Genç Kiz yikilmisti, iste o zaman birsey diyemedi ve agliyordu.   Telefonda sessizce bir ara Delikanli kizin hiçkirigini duydu.   “Ne o agliyormusun yoksa…? Degermi…?”, dedi.   Genç Kiz hiçkiriklar arasinda alçak sesi ile bardagi tasiran son söze dayanamadi.   Ve söyle dedi : “Anlamadinmi sersem, SEN veya BEN ne fark eder, ayrildigima agliyorum“.   Delikanli sustu,
Uğrum sıra giden Boz Atlı Hızır Ayrılık derdinin dermanı nedir Şu iki aleme olmuşsun nazır Ayrılık derdinin dermanı nedir   Sığanmıştır ağca kolda bilekler Hak katında kabul olsun dilekler Arş yüzünde secde kılan melekler Ayrılık derdinin dermanı nedir   Küseyim de ben yarime küseyim Siyah zülfün mah yüzüne asayım Kerbela'da yatan İmam Hüseyin Ayrılık derdinin dermanı nedir   Hani şu dünyanın toprağı taşı Akıttım gözümden kan ile yaşı Urum illerimin Hacı Bektaş'ı
Giderken yağmur vuruyordu camlara Yağmurun sesine karışmıştı ayak seslerin Çaresizliği ve umutsuzluğu yaşayan biri kalmıştı geride Ve ben, ve sen, ve sevgi ya aşkımız? Bitmişti... Hepsi bitmişti... Geride ise küllenmeye başlayan bir aşkta Hala bir rüzgar bekleyen Bir ateş parçası kalmıştı Ve bir rüzgar bekliyordu yeniden alevlenmek için İlk ayrılıktı bu... İlk aşk ve ilk ayrılık... Giderken sessizliği öğrettin bana Giderken hüznü öğrettin Hiç gelişin olmadı zaten...
Anlamini bilmedigim bir Siir yaziyorum su anda sana Söylesene sen nerdesin simdi, Duysana sesimi, Yalvariyorum Yüregim agliyor, Kalbim sizliyor, Beynimde soru isaretleri gittikce cogaliyor Cikmaz sokaklarda cikis ariyorum ezik ve perisan Sesini duymak istiyorum, icimden geldigi gibi davraniyorum Istegim olsaydi simdi ne dilerdim biliyormusun Seni degil hayir asla seni degil Seninle yasanmis ve sebepsiz yere sona ermis gecen zamani Zamani geri cevirmek ve yasamimdaki yanlislari düzeltmek
Günes batti yine Hasretin yine içimde Artik gözlerim yildizlar kadar parlamiyor Yûzüm sensiz hiç gülmüyor Bitir bu hasreti ne olur   Günden güne soluyorum Sulanmayan çiçekler gibi Kaybolup gidiyorum Yuvasini arayan kuslar gibi Bitir artik bu hasreti   Yagmur yagarken siddetli Izliyorum camin önünde O yagmur damlalari düsünce Suskun, düsünceli kaliyorum Hasretin den artik agliyorum Bitir bu hasreti ne olur   En ufak bir ümit bekliyorum Caresiz birinin mucize bekledigi gibi Yü
War es ein Fehler, dich zu sehen? War es ein Fehler, dich zu küssen? War es ein Fehler, dich zu berühren? War es ein Fehler, dich zu spüren? War es ein Fehler ,dir mein Herz zu schenken? Ist es ein Fehler, dich zu vermissen? Ist es ein Fehler, an dich zu denken? Ich weiß es nicht. Und ich weiß auch nicht, ob es ein Fehler ist, dich zu lieben!! Ich weiß nicht warum, immer hoffe ich,dass du kommst, immer bin ich traurig,wenn du nicht da bist, immer wenn du da bist,weiß ich nicht,was
Hangi sevgili var ki, senin kadar duyarsız ve kalpsiz? Ve hangi sevgili var ki, benim kadar çaresiz?   Hangi ayrılık var ki, böyle kanasın ve böyle acısın? Ve hangi taş yürek var ki, benim kadar ağlasın?   Hangi gün karar verdin, küt diye çekip gitmeye? Hangi lafım dokundu sana, böyle inceden inceye? Hangi otobüs söyle, hangi uçak, hangi tren? Seni benden götüren, beni bir kuş gibi öttüren. Hangi kırılası eller dolanır, kırılası beline? Hangi rüzgar şarkı söyler, o ay tanrı
hissediyorum... benden kaciyorsun... sevsen bile cayir cayir yansan bile... gidiyorsun... seni tutamiyorum... tutsamda birakmak zorundayim...   bütün sevda kitaplarini okusam ask filmlerini dizilerini seyretsem... icinde mutlaka ayrilik vardir... ve bir tutam aci...   seviyor olmana ragmen senden nefret ediyorum demek hickiriklara bogularak... aslinda seni cook seviyorum demektir bu aglamalar... diline git dedirisinde gözler yinede yalan söylemez kal der... kalll gitmesi
Willst du mich lieben... Wenn Du mich lieben willst,   musst Du sehr geduldig sein. die Vergangenheit hat mich kalt und egoistisch gemacht. lass mir Zeit... ich werde viel von Dir fordern, dir aber wenig geben. ich werde dich oft brauchen, aber selten für dich da sein. ich werde deine Liebe verlangen, dir aber meine verweigern... und jetzt sag mir... ...willst Du mich immer noch lieben?    
hasretin,le iki yasli göz biraktin dudaklarimda adiini söz biraktin baharimi soldurdun güz biraktin Ne diyeyim sana helal olsun   ne bir hata ne heves oldun ömrüme inan ilk nefes oldun yanlizca telefonda bir ses oldun Ne diyeyim sana helal olsun   kefensiz mezara koydun beni delik desik edip oydun beni ne merhamet ettin ne duydun beni Ne diyeyim sana helal olsun  
ÖZLEM Öyle çok şeyi özledimki aslında En başta da seni Sıcaklığını, hoş sohbetini, gülümsemeni Bunaldığımda doya doya sarılıpta ağlamayı Sessiz kalıpta gözlerinle konuşmayı. Bu şehirde milyonlarca insan var Ben yine yalnızım Şimdi sende yoksun Ne zor oluyor yokluğun bir bilsen... Ne zaman bir çocuk görsem, Çocuksu hallerin gelir aklıma Yalnız gezdiğim sokaklarda, Sesin yakılanır kulaklarımda En çaresiz anlarımda, Bir dua olursun dudaklarımda. Ne zaman sana ihtiyacım olsa, Bir ş
Birini sevdim hala aklımda, Soran olursa unuttum derim. Bilirim oda bunun farkında, Soran olursa unuttum derim.   Nerden başlasam bilemiyorum, Ona mutluluklar dilemiyorum, Ondan başkasını sevemiyorum, Soran olursa unuttum derim.   Ondan geriye bir resmi kaldı, Ben o resme bakar ağlarım. Bilirim kavuşmak uzak olsa da, Soran olursa unuttum derim.   Unutmak kolay olur mu bilmem, Bir daha dünyaya gelirsem, kimseyi sevmem. Ondan bir başkasına kalbimi vermem, Soran olursa unuttum der
Senin için ölürüm diye yalan söyleme Sevdan iletutuşup yandım deme ne olur Seni paylaşmak bana ölüm gibi geliyor Kitaba el bassanda inanmıyorum sana Sen yanlız benimdin başkalarının oldun Buacılar yüzünden sana güvenmez oldum Yakıp yıktın dünyamı ezip gectin rüyamı Yok ettin saf aşkımı inanmıyorum sana Alıştıgım halini özlemiyorum artık Senin sahte sevgini istemiyorum artık Canım bir tanem benim diyemiyorum artık Kitaba el bassanda güvenmiyorum sana  
Kapatiyorum Gözlerimi Gözlerinle   Bir insani ayakta tutan ümitler varken Hasretle yasanan onca kötülükler neden? Günlerdir uykusuz ve perisan kalmak Anlamsiz haykirircasina yasamak Yanip yanip tekrar dirilisimin sebebi vardi Hayatimin ise bir anlami kalmamisti Nedense aci ceken ve cektiren hep bizler oluruz Oysa bir bakis ve gülümseme aslinda sahip oldugumuz tek sey Caresizligin sonunu bir caba ile aramak icerisinde kalmak Kendimizi sebepsiz yere yanginlarin kollarina at
" Kimdi, kimdi kalan, Giden mi suçludur herzaman ?   Ne zaman başlar ayrılıklar, Dostluklar biter ne zaman ?   Her geçen gün bir parça daha, Aldı ğötürdü bizden...   Aynı kalmıyordu hiçbir şey, Değişiyordu herşey, Kendiliğinden...   Artık çözülmüştü ellerimiz, Artık bölünmüştü yüreğimiz, Birimiz söylemeliydi bunu, Ötekini incitmeden... Kimdi giden, kimdi kalan ?     Aslında giden değil, Kalandır terkeden...   Giden de, Bu yüzden gitmiştir zaten...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.