Zıplanacak içerik
Blog gönderen: Gece Yağmuru - Şurada: Genel
  • Başlık

    228
  • Yorum

    118
  • Görüntü

    264.419

Bu blog hakkında

Vur Şanlı Silahınla Gönül Mülküm Düzelsin...

Bu blogdaki başlıklar

Bilinmezler diyarında yolculuk yaparken rastladım sana...Ve ey sen yüreği güzel insan!!! Sanadır geceler boyu bütün seslenişlerim..Sanadır bütün yollarımın sonu..Hasret kokan türkülerimin melodisi senin duyman içindir..Bitmek bilmiyorsa bu seslenişlerim duymadığından değildir...Seslenmelere doyamadığımdandır..Yıldızlar büyür gecelerimde sen varken...Sensiz gökyüzüm yok benim...Güneş daha bir anlamlı doğuyor sevda yüklü pencerelerime...Açan her çiçekde daha bir anlam kazanıyor sana olan sevgim...
Vay be çeyrek asırlık yüreğim ne çabuk virane şehre dönmüş böyle..Yanmış,yıkılmış ve bitap düşmüş...Neresinden tutarsa tutsun hayatı hep elinde kalmış dalları... Yapraklar hazana varmadan sararmış... Bunca zamana bu kadar çile ne zaman yüklenmiş... Her geçen bir hançer saplamış yüreğime kan gölüne dönmüş... Kendi kanında boğulmak bu mudur ?   Doğan güneşi hiç görmemek,sıcaklığına yüz sürememek,karanlık bir gecenin koynunda ordan oraya savrulmak çaresizce...   Bahçemde güllerim,gökyüzünde yı
Her gece ansızın.. Gelirsin aklıma sen.. Demir kapıların ardında.. Birgün özgürlüğümü alıp geleceğim sana..   Sakın ola beni unutma.. Unutma beni unutma.. Sakın ola unutma.. Unutulunca ölürüm yar..   Hatırla beni hatırla.. Her nefes alışında.. Güzel günler inan yakında..   Ah gençliğim ah.. Çürüyüp gittin bu yerlerde.. Dolmuş hertarafım kederle.. Umudun bile tükenip gittiği bu yerlerde.. Sakın ola beni unutma..unutma beni unutma..   Sakın ola unutma.. Unutulunca ölürüm yar..
Vefasız sevdiğim hangi alemdesin, Kimin gözlerinde kimin yüreğindesin.. Özlem dolu gecelerde , Kiminle kadeh tokuşturmaktasın.. Bir yanını isterde gönlüm, Diğer yanına kin kusar bu deli gönlüm... Uzaktasın biliyorum, Zaten hiç yakın olmadınki bana... Bir sen vardı sadece kendini düşünen, Şimdide bir ben varım yine ve sadece seni düşünen...   Gece Yağmuru
Çıkma Benim Bahtı Karam Gece Yarısı...Yağar Yağmur Rüzgar Söyler Ölüm Şarkısı...   Susss....Sakın...Sakın birşey söyleme... Öylece kal...Öylece kal ki bu büyü bozulmasın... İlk defa korkularından söz ediyorsun... İlk defa...Duyuyor musun ?   Şişşş...Sakın...Sakın vazgeçme... Öylece kal...Öylece kal ki gözlerindeki yağmuru seyredeyim... İlk defa korkmadan ağlıyorsun... İlk defa...Görüyor musun ?   Oysa bu anı ne kadar çok beklemiştim...Bir ömür vermeye değer demiştim... İçimin Gülen
İstemekle olmuyormuş, İstemek yetmiyormuş... Tozu toprağa katıpta, Deli yare doyulmuyormuş.. Göz görüyor ama gönül seviyormuş, Bir dil yarasında kahroluyormuş, İnsan acısıyla kavruluyor,yoğuruluyormuş... Akşamlar bir tek sözle uykuya dalıyor, Sabahları sessizlikle uyanıyormuş... Aşı,ekmeği ve suyu vefasız yari oluyormuş.. Dil lal olunca gözler konuşuyormuş, Olmasada yanında sevdiği , Yürek hiç durmadan deli gibi çarpıyormuş..   Söylemekle olmuyormuş, Söylemek yetmiyormuş... Ne s
Sen küsüp giderken bir çift sözüme, Sessizce karşıma çıktı yalnızlık... Pişmanlık hissiyle yanan yüzüme, Beter ol der gibi baktı yalnızlık..   Dilimden düşünce o çirkin hece, Kapımı sen açtın bu zalim güce. Dört yanım karlı dağ oldu her gece Çığ gibi üstüme çöktü yalnızlık..   Ne kadar hasretsem bir tebessüme, O kadar muhtacım son nefesime. Ruhumda beliren her hevesime, Bir hüsran perdesi çekti yalnızlık..   Bu nasıl bir garez,bu nasıl bir kin? Serviler şehrini gösterir her gün?
Bir sır perdesi var ardımda..Yarı aydınlık yarı karanlık…Kuytu bir ormanda çaresizce güneşi arıyor gözlerim..Sahil kenarındayım bir gece yarısı..Dalgalar her vuruşunda kıyıya , sanki yüreğime koca bir kaya oturuyor..Bir kıvılcım yetecek biliyorum yüreğimdeki koru alevlendirmeye..Gözlerim her daim ağlamaklı…Bu kadar çok yüklenmemeliydim beklide kendime..Kapalı kapılar ardına atmamalıydım yüreğimi,dipsiz kuyularda bırakmamalıydım kendimi..Belki o zaman her şey daha kolay olurdu,bu kadar çok zorlan
İnceden inceye bu vuryor bu deli rüzgar yüreğime, Saçlarıma dokunmuyor da yüreğimde ne varsa dağıtıyor... Sana geldiğim bütün yolar bana dar geliyor, Yüreğim kabarıyor,boğazım düğümleniyor... Elimde sıkı sıkıya tuttuğum gül fidelerinin dikenleri batıyor, Batıyor batmasınada sensizliğin acısı kadar acıtmıyor canımı... Oysa ne ilk gelişim sana ne de son... Fakat her seferinde dizlerimin bağı çözülüyor, Titriyorum... Giriş kapısında oturup uzun uzun soluklanıyorum, Bütün cesaretimi toplay
Yosun kokularındaki denizin tadını, Tuzlu sulardaki hayatın tadını, Sende bulduğum yaşamanın tadını, Unutamam sandın değil mi ? Yaşamanın en güzel anlamını, Sevmenin sendeki değişmeyen anlamını, Bir yudum suda bulduğum tarifsiz anlamı, Unutamam sandın değil mi ? Kaybolsada gözlerimdeki ışık, Vermese de yüreğime güneş bir damala ışık, Olsada bu deli gönlüm karma karışık, Unutamam sandın değil mi ? Verilen sözler çıksada boşa, Umudumu yitirsemde sensizliğe koşa koşa, Ak
Bir ayak sesi duymayayım Kapıya koşuyorum Gelen sen misin diye Bir siyah saç görmeyeyim Yüreğim burkuluyor Ağlamaklı oluyorum Her şey bana seni hatırlatıyor Gökyüzüne baksam Gözlerinin binlercesine görürüm Bir rüzgar değse yüzüme Ellerini düşünmeden edemem Yaktığım bütün sigaraların dumanları sana benzer Tadı senden gelir Yediğim yemişlerin İçtiğim içkilerin Ve içimdeki bu dayanılmaz sıkıntı Bu emsalsiz hüzün Seni beklediğim içindir   Resmine bakamaz oldum
Yoruldum bu gitmelerden artık Gidip de ardımda bıraktıklarımdan Bir daha dönüp bakamadıklarımdan Yoruldum , usandım ve öylesine bıktım ki... Bir başka bahara sakladım yine sevda sancılarımı Buğulu camlara adını yazdığım hatıraları Uykusuz kaldığım zamanları Bir başka bahara, çok başka bir bahara Beklemekten hiç usanmadığım Hayal kurmaktan hiç bıkmadığım Sevda çiçeklerinin açtığı Gönül kuşlarının kaynaştığı Zamansız yağmurların yağdığı Başka bir bahara....     Yoruldum bu gitmeler
Sazlıklardan havalanan,Bir ördek gibi sesin Ürkek,şaşkın karasız görüyorum Ve sen bir gökkuşağı kadar,güzelsin, Rengarenk ve az sonra gidecek,biliyorum. Ve ben yağmurlar altında bir yolcu Islak yorgun tutkulu yürüyorum   Bu ayrılık akşamında,sen sustuğuma bakma, konuşmaya gücüm yok,beni anla. Söyleyemediklerimi,bak gözlerime anla, Herzaman yanımda kal hiç bırakma!!!   Sensiz.Ben Yolumu Bulamam, Haykırmak istiyorum! Konuşamıyorum,konuşamıyorum,konuşamıyorum..   Konuşu
Bırakma ellerimi, Bırakma yalnız beni, Son defa seyredeyim, O yaşlı gözlerini...   Artık bülbül ötmüyor, Gül dolu pencerede, Yalnız hatıran kaldı, Boş kalan çerçevede...   Aşkların en güzelini, Yalnız sende bulmustum, Son defa seyredeyim, O yaşlı gözlerini...   Artık bülbül ötmüyor, Gül dolu pencerede, Yalnız hatıran kaldı, Boş kalan çercevede...    
Gördüğüm en güzel rüya olsun istiyordum..Hiç bir kuvvet beni bu rüyadan uyandırmamalıydı...Kimse rahatsız etmesin beni, rüyalarıma dalmak istiyorum...Tıpkı çocukluğumda olduğu gibi..Rüyalarımın etkisinde kalmak istiyorum günlerce..Hatırladıkça hep aynı tebessüm olsun istiyorum yüzümde...Biliyorum bazen çok şey istiyorum..Anneannem çocukken, yatmadan önce dua ederdi ve tekrar etmemi söylerdi..Büyük bir zevk ve heyecanla eşlik ederdim..''Allah dualarımız kabul etsin'' derdi...Bende hemen ''Amin''
Yaşamak şakaya gelmez, büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın bir sincap gibi mesala, yani, yaşamanın dışında ve ötesinde hiçbir şey beklemeden, yani,bütün işin gücün yaşamak olacak.   Yaşamayı ciddiye alacaksın, yani, o derece, öylesine ki, mesala, kolların bağlı arkadan, sırtın duvarda, yahut, kocaman gözlüklerin, bembeyaz gömleğinle bir laboratuvarda insanlar için ölebileceksin,hem de yüzünü bile görmediğin insanlar için, hem de hiç kimse seni buna zorlamamışken, hem de en güzel, en gerçek
Yaşlı,koca çınar ağacının gölgesinde, Saatlerce bekledim seni... Tam söylediğin saatte geldim, Yani her zamanki gibi hiç geç kalmadım... Güneş tam tepedeydi benim geldiğim vakit, Ama şimdi hüzünlü bir şekilde boynunu bükmekte... Yoksa gelmeyecek misin ?   Bu koca çınar ağacı taşıyamaz olmuş dallarını, Yaprakları sararmış,gövdesi çürümüş... Ilık ılık esen rüzgarlar yerini sert rüzgarlara bırakmış.. Kuşlar yuva yapmış, yavruları bile olmuş, Seninle son buluşmamızdan sonra... Yavrular
Bir zaman var sende kısıtlı, Hasretine hüküm geçiremediğim zamanlardan... Ay ışığına saklanıp da yüzünü hatırlamaya çalıştığım, Ansız zamanlardan biri işte... Gökyüzüne sığdıramdığım sevdamı, Yüreğimde ateşe verdiğim vefasız bir zamandır bu.. Yollara bakıp gelirsin diye, Umut edipte gelmediğin zamanlardan biri işte... Zamanımı çalan sana sesleniyorum, Ama sesisimin boşlukta yankılandığı, Anlamsız zamanlardan biri bu...   Gece Yağmuru
Hangimizin hayatında eksik bişey yokki..Hepimizin yüreğinde bir eksiklik vardır...İçimizi sızlatan...Gözlerimizi ıslatan..Boğazımızı düğümleyen...Belli belirsiz bir yerlere dalarız sanki beklenen,beklediğimiz gelecekmiş gibi...Keskin bir hançerdir saplanan yüreğe ve damlayan kandır her gözyaşında...Derin bir nefes çeksek de masmavi gökyüzünden,ciğerimize dolan bulutlar hep yağmur yüklüdür...Yağmaya hazır yağmur bulutlarıdır bizi hüzne boğan...Yüreğimizde işte tam orada duyduğumuz bir eksikliktir
Hasret ağacının gölgesinde hüzün yatar şimdi, Bir vakitler benim dizlerine yatıpta saçlarımı okşadığın, O Hasret ağacı işte... Çoğu zaman güneşin batışını izlerdik, Gülüşlerimize ortak olan serçeler ile birlikte... Bir hüzün sarardı bu gülüşlerin ardından beni, Uzaklara dalardım,gözlerim dolardı da sana belli etmezdim, Ama sen her seferinde bunu hisseder ve, O gül kokulu ellerinle damlamaya hazır gözyaşlarımı silerdin... İçim burkulurdu,bir sancı saplanırda nefesim kesilirdi bazen, El

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.