Misafir birce Gönderi tarihi: 19 Aralık , 2007 Paylaş Gönderi tarihi: 19 Aralık , 2007 Dünyanın Bütün Çocukları Eğer dünyanın bügün cocukları El ele tutuşsardı sıkıca Kızlar, erkekler yanyan Ve halay çekselerdi Çember cok cok büyük Olurdu Sanıyorum bütün dünyamızı Kucaklardı Eğer dünyanın bütün çocukları Çağırsalardı büyükleri Bırakıp işlerini Girselerdi halaya Çember çok daha büyük Olurdu Sanıyorum dünyamızı Iki kez kucaklardı Gelirdi o zaman kuş Gelirdi çiçekler Gelirdi ilkbahar da Girmek icin halaya Ve çember cok daha büyük Olurdu Ve sanıyorum dünyamızı Üc kez kucaklardı. YANNIS RITSOS / Yunanistan Ceviren: Ibrahim Kelağa Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Misafir birce Gönderi tarihi: 19 Aralık , 2007 Paylaş Gönderi tarihi: 19 Aralık , 2007 Denizin Üstünde Bulutlar Uzun uzun kemikli insanların arasında dolaşıyorum, Derinden kunduralı, pembe suratlı Dilenci kasesi tutanı yok hiç aralarında Hepsinin bir yeri var gidecek. Benim ülkmede Her çocuğa ögretilir okuma yazması, Her çocugun vardır kundurası, kışlık paltosu, Akşamleyin her cocuk yemelidir yemeğini, Hiç kimse zayıf düşmemelidir, Hic hoş değildir ve hayret vericidir Bite pireye rastlamak. Ah, zenginler gibi yaşarız biz Bir dokunuşta düğmeye her yanda müzik Gecenin orta yerinde ışık Kaynağından fışkırıyormuşcasına her zaman su Istersen sıcak, istersen soğuk, rahat etsin diye etimiz, Her şey var benim ülkemde Yeter ki rahat et. Dünyanın ülserinin Ucundaki yeni deri parcası ülkem benim. Hasat zamanı tarlada calışanları ve kulağı toprakta onların peşisıra başak toplayan kadını görünce canınızı yakan şu sorunun yanıtı henüz yok: Benim bugdayım niye var da şu kadının yok? RUTH DALLAS / Yeni Zelanda Çeviren: Yusuf Eradam Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Misafir birce Gönderi tarihi: 19 Aralık , 2007 Paylaş Gönderi tarihi: 19 Aralık , 2007 Bizim Masallarımıza Giriş.. Bir Varmış Bir yokmuş' lar eskimiş Yitmiş, gitmiş annelerin, ninelerin Masal seven dilleri Cocukların o güzelim gamzeleri yitmiş gitmiş zaman hic değişmemiş Az giden uz giden dere tepe düz giden ölümlü insanoğlu hep arayışlara cıkmış yine Neyi varsa kuşanarak, zamanın peşinden Tıpki eskimiş masalların, saf kahramanları gibi Ve her dönüp baktığında arkasına Arpa boyu yol gitmediğini görmüş hayretle Kırmızı başlıklı kız her defasında unutmuş annesine verdiği sözü Cünkü annesi de annesine verdiğini unutmuş ya.. ondan... Bir de Masallar eskiyince kurtlar, daha bir acgözlü olmuşlar daha bir acımasız daha bir kurnaz ve babalar bilmiş ki, kurtlarla şavaşmak icin yalniz silah yetmiyor. Ve bilmiş ki babalar Şimdiki masallarda kurtların midesinden zararsız cıkılmıyor. AYSEN DAGLI ( KKTC ) Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Misafir birce Gönderi tarihi: 19 Aralık , 2007 Paylaş Gönderi tarihi: 19 Aralık , 2007 Ilk Azakkabı Ona ayakkabısını ilk kez bu sabah giydirdik, minicik , dikişleri sağlam, deriden kücük bir kuyum bir ayakkabıcılık mucizesi, en yeni moda daha önce hicbir şeyin içine sıkışmamış çiçek gibi ayağa o minik bal gibi tatlı ayağa gecirilen ilk mi ilk pabuc. Kücük kuyum, evin kalbi, iste koşturmaya başladın bile köselesini iyi vur yere, hah iste böyle, kıymetli başını da dik tut, kararlı kararlı, sen bir insan bebeğisin yürüyüşünle ve giyiminle, bacağım kadar bile değilsin, ama pek yakinda alıp başını gideceksin! Önünde upuzun bir yol var, ve ayakkabının bağcıklarını bağlamak senin ilk bağlaman olacak. MIRE MHAC an TSAOI / Irlanda Cevrien: Yusuf Eradam Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Misafir birce Gönderi tarihi: 19 Aralık , 2007 Paylaş Gönderi tarihi: 19 Aralık , 2007 Yaşam Öyküm Ne anlatayım size bu da benim yaşamım diye? değişikliklerden bir yaşam yitirilenlerden bir yaşam anımsayış on sekiz yıl önce kücük bir kız cocuğu doğmuş sarmış cevresini aile sevgisi öyle sıcak öyle narin sarmış cevresini dağlar nehirler öyle özgür öyle güzel Ama kolay değilmiş yaşam sevgili baba göcmüş gitmiş kocaman bir yara izi bırakmış kücük kızın kafacığında icinde bir şeyler eksik büyümüş Doğan insanlar görmüş ölen insanlar savaştan doğan silahlardan bombalardan ölen Bazen ah keşke bir şeyler Yapabilsem kendim icin Ya da halkım icin dermiş Ama ne yapabilirmiş ki ? Seyretmekten başka hicbir şey çünkü cok kücükmüs daha koca cölde minnacık bir kum tanesiymiş gücü yokmuş hicbir şeymiş O sadece kendisi sıradan biri bir düşü var onun da öyle uzak, öyle uzak, öyle uzak ki Yapabileceği bir şey var yine de O da ümit etmeyi sürdürmek Bir gün düşü gercek olsun diye Tanrı ona sonsuza değin kötü davranacak değil ya LAN NGUYEN / Vietnam Ceviren: Yusuf Eradam Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Misafir birce Gönderi tarihi: 1 Ocak , 2009 Paylaş Gönderi tarihi: 1 Ocak , 2009 Filistinli Çocuk Ben Filistinli çocuk Yoksul aç Bir dilim ekmeğe Bir yudum suya Muhtac Ben Filistinli çocuk Acsa güzel çicekler Görmez gözüm Bana silah uzanır Gül ve çicek yerine Burada gül değil Gülleler vardır Ben Filistinli çocuk Unuttum oynamayı Unuttum oyuncakları Bir tek oyun var bildiğim Sapan ile savaşmak Silahtan başka oyuncak da Görmedim zaten Ben Filistinli çocuk Doğuduğumda kendimi savaşın icinde buldum Gözümden yaş değil, kan gelir Ben dövüşürüm zulmün tahtına karşı Oyun nedir tatmadım ben Benim oyunum savaşmak Hem oyunda vurulursan ebe olunur Ben oynakrken ŞEHIT olurum Ben Filistinli çocuk Ne zaman duyulacak Feryadım Ne zaman duyulacak Ahım Ne zaman Ne zamanı yok artık Düşünecek vakit de Sen okula başladığında ben savaşta olacağım Kitap defter göremeden Kuş nedir çicek nedir sevgi nedir bilemeden Ben Filistinli çocuk Söyleyin nedir benim günahım Ne zaman duyulacak Feryadım Ne zaman duyulacak Ahim Ne zaman Vatanında garip esir gülmeyi unutmuş Gözünden boncuk boncuk yaş değil kan gelen Çocuklar da olduğunu bilmenizi isterim Ey yeryüzü çocukları Insanlık ölmesin diyenler Kardeşsek eğer Gelin de beraber gülelim Beraber oynayalım Beraber yaşayalım Ben Filistinli çocuk Söyleyin nedir benim günahım Ne zaman duyulacak Feryadım Ne zaman duyulacak Ahım Ne zaman Filistinli Şeyma http://www.haber7.com/video-galeri.php?cID=859 Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Misafir Yakisikli Gönderi tarihi: 16 Şubat , 2009 Paylaş Gönderi tarihi: 16 Şubat , 2009 Aç Çocuk Anneciğim üşüyorum... Yağmur içime yağıyor Kapat şu pencereyi. Karnımda çok ayaklı bir hayvan Kemiriyor kemiğimi etimi Yavaş, yavaş... Ne pişmez şeymiş, şu ateşteki aş. Gel anne gel bak Dışarda ben kadar bir çocuk. Ne güzel paltosu var, Ayağında cici papuçları Değil çıplak. Anne! Benim paltom, ayakkabım Ne zaman olacak? Anne beni duydun değil mi Anne! anne! bir şey, birşey var içimde Parçalıyor midemi. Anne acıktım! İnan ki yiyeceğim onu da Doyursa beni Şu kara bahtım Afrika'da çocuklar açlıktan ölüyormuş televizyonda gördüm Bu şiiri yazdım. Ankara - 1986 Kaynak: Kara Sevdam Ak Özlemim Mehmet Bozkurt Esenyel Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.