Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

HAK İMAMIN HZ. ALİ(a.s) OLDUĞUNUN DELİLLERİ


hizbi_genc

Önerilen İletiler

Hizbi genç isimli arkadaş anlaşıldığı kadarıyla sapla samanı ayırt etmesini bilmeden siyasi mezhepler tarihine girmiş. Arapçası olmadığı için de önüne gelen herşeyi karanlıkta odun toplayanların önüne hergelen şeyi topladığı gibi toplayıp delil adına serdediyor. Daha önce kısa bir mesaj yazmıştım belki anlar diye ama anlamadığı anlaşıldı..

1-Alimlerimiz sahabeden gelen hadisleri kimden gelirse gelsin tasnif etmişler, Zayıfını sikasını mevzusunu ayırmışlardır. Şiiler ise sahabenin büyük bir çoğunluğunu reddetmiş ve tan etmiş, ehli beyt ve çok az bir sahabeden gelen hadisleri kendilerine delil almışlardır.

2-Ali ef. ustunluğunu gösteren hadislerin yanında diğer üç imamın da ustunluğunu gösteren onlarca hadis gönderebilirim. Kafanuızı biraz dışarı çıkarın da onları da görün.

3-Hz. Peygamberin kendisinden sonra yerine gecmesini istediği Ali ef. değil Hz Ebubekir dir ve efendimiz hastalığında hz. Eişe istememesine rağmen imamlığa gecmesini istemiştir.

4-Hz Ali ye ehli beyte zulmedenler benim ve ehli sunnetin temsilcileri olamaz eğer dediğin gibi olsaydı. İmamı Azam Ehli beytten Zeyd'in kıyamını desteklemez ve maddi destek sağlamazdı. Emevilerin hutbelerde ehli beyte ettiği hakaretleri de kaldıran Hz. Ömer in torunlarından yine emevi halifesi Ömer ibni Abdulazizdir bunu da unutmayın...

5-Hz. Alinin kızını Hz. Ömer e eş olarak verdiğini yazmıştım es geçmişsin herhalde işine gelmedi. Size anlatılan masalda Ali ef. takiyye yaptığı öğretildi bu masala beni inandıramazsınız.

6-"Şıkşıkıye" diye uydurma hutbeden bahsetmişsin ben bahse konu bile almıyorum uydurma olduğu adından belli herhalde "şakşuka" yemeğiyle karıştırmış bunu uyduran.

7-Şia ve Sünni alimlerinin ekseriyeti itiraf etmektedirler" demişsin sünnet ashabına iftira etmişsin buyuk bir çoğunluğu onun uydurma olduğunda ittifak etmiştir. Verdiğin kaynaklardan "Es-Savaigu'l Muhriga fir red ale ehil bideı vezzendiga" nın neden bahsettiğinden haberin bile yok istersen dört halifenin ve Hz. Muaviyenin ustunlunden bahseden bölümlerini tercüme ettir ilmin artsın.

8-Gadir-i Hum’da 120,000 sahabe hazır bulunmuştur. Peygamber-i Ekrem (s.a.a) minbere çıkarak oldukça uzun bir hutbe okudu. Bu hutbenin çoğu yerinde Hz. Ali (a.s)’ı övdü, Hz. Ali (a.s) hakkında inen ayetleri okudu" yani sana ve senin gibi düşünenlere göre 120 000 sahabe gerçeği gizledi yani hepsi Hz Aliden nefret ediyordu? Kuranın nuzulune Hz. Ali sebeb olabilir tıpkı diğer pek çok sahabenin vesile olduğu gibi bu onun Hz. Peygamberden sonra halife olacağı anlamına gelmez. Zeyd bin Haris adı Kuranda gecen tek sahabedir o halife olsa daha iyi olurdu ha ne dersin???????????

9-Hz.Ali; Ebu bekir, Ömer ve Osmana her turlu yardımı yapmış Hz. Osmanın sehid edildiği gunu oğulları Hz Hasan ve Huseyin ef. eşkiyalar içeri girmesin diye Hz. Osmanın kapısında nöbet bekletmiştir.

10-İslam saltanatı getirmemiştir ki Peygamber nesli halife olsun hep ehli beyt halife olsun. İslam ehliyete önem verir. Eğer sizinkiler sözlerinde duran dürüst insanlar olsaydı İran cumhurbaşkanları ve başbakanları hep ehli beytten olurdu. Ama saf insanları tarihle oyalayıp birileri makama geciyor.

Umarım anlamışsındır yazılanları

 

kardeş yorma kendini tavsiye ederim..gerçi belki gerçekleri de görebilir ama illa ıspatlıcam diye tutturuyo yani ne dersen de benim söylediklerim doğrudur mantığıyla hareket ediyo..

 

ne demişler eden bulur giden görür..Peygamber Efendimiz (s.a.v.) den daha iyi biliyor ya kendileri

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • Cevaplar 52
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

kardeş yorma kendini tavsiye ederim..gerçi belki gerçekleri de görebilir ama illa ıspatlıcam diye tutturuyo yani ne dersen de benim söylediklerim doğrudur mantığıyla hareket ediyo..

 

ne demişler eden bulur giden görür..Peygamber Efendimiz (s.a.v.) den daha iyi biliyor ya kendileri

 

 

 

beyler işlerimden dolayı ilgilenemıyorum diye bakıyorum da ortalıgı bos bulunca atıp tutmussunuz. sızler gıbı kulaktan dolma, ordan burdan bulma, bos sozlerle konusmayı beceremiyorum. gevezelik ve ukalalık yapmayı da bilmiyorum ama size gereken cevabı en iyi sekilde verecegımden suphenız olmasın.

 

ikincisi EMPATİ kardeşim ispatlıcam diye tutturmus degılım, boş boş konusacagına verdıgım kaynaklara bakmıs olsaydın zaten ispatlamıs oldugumu görürdün.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

neyi ispatladın sevgili kardeşim

senin yazdıkların gibi bizde yazıyoruz

 

şu an Ehl-i Beyti kim temsil ediyor

kayıp olan imam'ı temsil ediyor

yada onun vasisi kim

şu anki vasisi kim ve nerede

tarihten buraya gelemeyiz bari buradan tarihe gidelim

 

sizin dediginiz gibi Ali(ra) seçilmiş olsa bu kadar önemli bir konuda Kur'an ya da sünnetde daha net ifadeler bulunması lazım degil mi?

sizin Ali(ra) için alıntıladıgınız hadislerin dogru olanlarının aynısı hadisleri daha bir çok sahabi hakkında bulabilirsin

 

İslam bütün insanları potansiyel masum kabul eder ve gene potansiyel günaha meyilli kabul eder

Peygambere kan bagıyla baglı olmak demek onun vasisi olmak demek degildir bu Kur'an'ın ruhuna tersdir.

nice peygamber akrabası bu yolda telef olmuştur ve diger insanlardan farkı sadece takva üzere olmasıdır

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

*** Hz. Ali(a.s) seçilmiş olsaydı dediğine cevap olarak bir çok delilim mevcut. daha önceki yazılarımdan birinde bunlardan biri olan GADİR-İ HUM olayından bahsetmiştim. diğerlerini de fırsat buldukça aktarmaya devam edicem. ayrıca hadisin sağlamlığı açısından hadisleri aktaran alimlerinizi de aktarıyorum ki inceleme fırsatı bulasınız.

 

Hak İmam'ın Hz. Ali(as) Oldugunun Kanıtlarından Bazıları

1- Resulallah(s.a.a'dan aktarılan

 

** 12 İmam gelecektir, hadisi

** Gadir-i Hum

** Ayakkabı hadisi

** Hilkat hadisi ( nurdan yaratıldı hadisi)

** İlim Şehri hadisi

** Meclis Kapısının sadece Hz Ali(as)'ye açık bırakılması hadisi

** Sefine hadisi( Nuh'un gemisi)

** Sakaleyn hadisi ( 2 emanet)

** Tayr-i Meşviy Hadisi-(Kızartılmış kuş)

 

2-Ashab'tan aktarılan onlarca hadis

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

gadiri hum olayından bahsedildi

 

bak sevgili kardeşim sen alimleriniz dersin

 

biz alimlerimiz deriz

 

aramızdaki fark budur...

 

 

bana sünni alimlerden örnekler neden getiriyorsun ki

 

imamet meselesine ehli sünnetin bakışı zaten ortada

 

şu bahsettigin hadisleri ve varsa ayetleri tek tek alıntıla da tahriç edilim bakalım neden nasıl bahsediyor

 

kalkıp bize o kadar kitap karıştırdırma...

 

sen şia imamet teorisini yaz...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bakıyorum da GERCEKLERİ GÖRÜNCE işi teorıye dokmeye baslamıssın bıle kardesım.

 

ayrıca senın verecegım hadıslerı tahlıl edecek bir birikiminin oldugunu da hiç sanmıyorum. sen anca kolayına gelenı yapıp ınkar edersın.

 

sen hadisleri yazda sonrasını ben düşünürüm

teorinin ne oldugunu sana ögretmediler mi?

 

siz tipik bildigi okuyan tiplerdensiniz

başından beri felsifi bir tavırla savunamıyorsun, kendine ait fikriniz yok

şurdan burda çogu uydurma ve saptırma yorumlu alıntılar

seni, son yazdıgın cevaptan sonra ciddiye almıyorum

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

1-Humeyni den zırva: Sistani eşiyle arkadan ilişkiye girmeyi şiddetle mekruh kabul ederken Humeyni,Eşine dübürden ilişkinin caiz olması, bunun şiddetle mekruh olmasından daha kuvvetli bir görüştür. eğer eşinin rızası yoksa ihtiyaten bunu terk etmelidir." diyor.

2-Humeyni utanmadan Hz. Peygamberin "Tebliğ" görevini yerine getirmediğini söyleyebiliyor. Keşfu'l Esrar"da. Bunu diyene biz kafir deriz.

3-Şiilerin duası:Allahüme salli ala Muhammedin ve ala ali Muhammedin, vel'an sanamey kureyşin ve cibteyhima ve taguteysima ve ibne teyhima

 

YANI Ey Allahım! Muhammedin kendisine ve Muhameddin Alinin üzerine rahmetini lütfet, kureyşþin iki putuna, iki cibri tagutuna (ki bunlardan kasıt Hz. Ebu Bekir ve Hz Ömer dir) ve Bunlarýn iki kızıýna (Hz. Aişe validemiz ve Hz Hafsa Validemiz) lanet et

4-Hameneyin fetvası(?) Hz. Ali ilah değildir ama ilahtan aşağı değildir diyen Aliyyullahilerin hukmu nedir? el-Cevap: Allahu tealaya ortak koşmuyorlarsa müsrik hükmünde değillerdir.

Amerikanın İrana saldırı hazırlıkları yaptığı su sıralarda amerikadan nefret eden turkiye muslumanları karşınıza alacağınıza yanınıza almayı deneyin bu sizin için daha faydalı olurdu

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

beyler işlerimden dolayı ilgilenemıyorum diye bakıyorum da ortalıgı bos bulunca atıp tutmussunuz. sızler gıbı kulaktan dolma, ordan burdan bulma, bos sozlerle konusmayı beceremiyorum. gevezelik ve ukalalık yapmayı da bilmiyorum ama size gereken cevabı en iyi sekilde verecegımden suphenız olmasın.

 

ikincisi EMPATİ kardeşim ispatlıcam diye tutturmus degılım, boş boş konusacagına verdıgım kaynaklara bakmıs olsaydın zaten ispatlamıs oldugumu görürdün.

 

Birincisi haddini aşmayacaksın..sana bunu öğretmemişler..

yazmış olduğum hadisler vermiş olduğumuz Ehli-Beyt bilgileri ve yazılara boş sözler ukalalık gevezelik diyen birinin nederece bir insan olduğu aşikardır..

ikincisi ortalığı boş bulan hayvanat takımıdır bize bu yaftayı yapıştırmaya çalışarak ne derecede bir karaktere sahip olduğunuz yine aşikardır

üçüncüsü bırakın boş sözlerle konuşmayı siz konuşmayı beceremiyorsunuz..

sayfalarca alıntı yapıp biyerlere varmaya çalışıyorsunuz..

 

ve dördüncüsü benim sahabeme dil uzatanla KARDEŞ olamayacağım kesindir..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

bakıyorum da forum amacından olduğunca uzaklaşmış. basta da belirttiğim gibi amacım delillerimi sunmak, karşıt kişilerden de aynı şekilde kanıt beklemekti. kesinlikle şahsi tartışmalara girmek ıstemıyorum ama tavırlara bakılırsa devam ettiğim surece bunu yapmaktan başka carem de olmayacak.

 

konusmayı, anlaşmayı, tartışmayı ve karşılıklı olarak empati kurmayı ögrenemediğimiz, saplantılarımızdan kurtulamadıgımız, inatlarımızı bir kenara bırakamadıgımız ve bildiğim bildik çıkmazından kurtulamadığımız sürece de kanıtların delillerin bi anlamının olmayacagı aşikardır.

 

ne güzel özetlemiş üstad:

"ne kadar anlatırsan anlat; anlattıkların, karşındakinin anladığı kadardır"

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

yazdıklarımı iyi okuyup algılarsan (form yerine topic daha gerçekci olur) topici kişiselliğe ilk senin çektiği kanısına varman pek zor olmaz

 

adını bile bilmediğiniz birisine üstad ne güzel söylemiş diyorsunuz

 

açıklıyayım sözün sahibi Hz. Mevlana(k.s.)

 

Anne tarafından soyunun Hz.Ali (R.A) 'ye ulaştığı söylenilir.

Babaannesi Horasan Sultanı Calâleddin Harzemşah'ın kızı Melike-i Cihan Emetullah Sultan;

büyük babası ise soyu Hz. Ebû Bekir (R.A)' e ulaşan bilgin Ahmet Hatibîoğlu Celâleddin Hüseyin Hatibî..

 

sanırım bu senin için pek parlak bi veri değil...:)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

bakıyorum da forum amacından olduğunca uzaklaşmış. basta da belirttiğim gibi amacım delillerimi sunmak, karşıt kişilerden de aynı şekilde kanıt beklemekti. kesinlikle şahsi tartışmalara girmek ıstemıyorum ama tavırlara bakılırsa devam ettiğim surece bunu yapmaktan başka carem de olmayacak.

 

konusmayı, anlaşmayı, tartışmayı ve karşılıklı olarak empati kurmayı ögrenemediğimiz, saplantılarımızdan kurtulamadıgımız, inatlarımızı bir kenara bırakamadıgımız ve bildiğim bildik çıkmazından kurtulamadığımız sürece de kanıtların delillerin bi anlamının olmayacagı aşikardır.

 

ne güzel özetlemiş üstad:

"ne kadar anlatırsan anlat; anlattıkların, karşındakinin anladığı kadardır"

 

bak güzel kardeşim sana son kez yazıyorum

zaman ihtilafların zamanı degil

zaman ortak noktaları gündem tutma zamanı.

ilim kendisini izledigi siyaset ile açıga vurur.

 

tartışmayı amacından uzaklaştırıp başkasına da ***** ******

kanıt dediklerin az çok imametle alakalı insanların okuyup duydugu şeylerden

ama sen ******* gibi aynı şeyleri tekrarlayıp duruyorsun

saplantılarımızdan kurtulmak için senin kanıtlarına inanmamızı beklemen bile ilmi-ahlaki bir tavır degil, bu çok saçma olmuş...

kusura bakma ****** yoruyorum ve selametler diliyorum sana.

****** karşısında her zaman müslimi tutmak ve hatalaradan dolayı kimsenin üstünü çizmemek bu zamanın fıkhı...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 4 hafta sonra...

arkadaşım en kesin konuşma delilli ispatlı olanıdır. carew 76 kardeşim sizlere delilli vede ispatlı konuşmasından onun bilgilerine ve bilgilerinin doğruluğana %100 inandığını gösterir dinimizin şartlarından biri de okumaktır. hepimizin bu konuları araştırması gerekir

 

selametle

 

bu arada ben yeni geldim o yüzden yanlış yazabilirm arkadaşlar hizbinti arkadaşım vede carew 76 arkadaşımın haklı vede doğru söylediği çok yerler var . (her insanın harcı değil konuştuklarını ispatlamak kanıt göstermek)

neyyse selametle

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

İSLAM ' DA mezhep diye birşey yoktur, OLAMAZ , bu sadece hristiyan ve musevilerin aramıza yerleştirdiği ayrılık tohumlarıdır. Ben kim şöyle buyurmuştur kim şöyle söylemiştir, kim imamdır değildir tartışmasına gerek duymuyorum . Ben sadece kitabım olan KURAN'ı iyi okumanızı tavsiye ediyor sizlerin yaptığı bu tartışmaların orada geçtiğini vurguluyorum. Değerli din kardeşlerim HAK 'ın yolu birdir, ,kitabı KURAN, peygamberi Hz. Muhammed(S.A.S)'dir. Her zaman için din için başvurulacak ilk kaynak KİTABI MUUKADDES 'tir. Dilden dile yayılan şeyler zaman içinde çarpıtılmış da olsa KURAN asla çarpılmamıştır.

 

Konuşmadan önce lütfen okuyunuz , oradan yapılmış alıntıları sunmadan önce OKUYUNUZ.

 

DİNİMİZİN BUYURDUĞU İLK KELİME OLAN "OKU" KELİMESİNİ HEPİNİZ UNUTTUNUZ, ONU DİNLE VE AKTAR OLARAK DEĞİŞTİRDİNİZ!!!

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

arkadaşım en kesin konuşma delilli ispatlı olanıdır. carew 76 kardeşim sizlere delilli vede ispatlı konuşmasından onun bilgilerine ve bilgilerinin doğruluğana %100 inandığını gösterir dinimizin şartlarından biri de okumaktır. hepimizin bu konuları araştırması gerekir

 

selametle

 

bu arada ben yeni geldim o yüzden yanlış yazabilirm arkadaşlar hizbinti arkadaşım vede carew 76 arkadaşımın haklı vede doğru söylediği çok yerler var . (her insanın harcı değil konuştuklarını ispatlamak kanıt göstermek)

neyyse selametle

 

 

ne diyorsun sen ya hüseyin

 

senin demenle kanıtlanmış mı oluyor.

 

istersen iddiaları birde sen yaz, ama falancanın ya da filancanın kitaplarını degil.

 

dinde kaynaklar belli degil mi? oradan yaz.

 

bakalım sen ne kadar okumuşsun..

 

hadi selametle

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

mezheb yol demektir..iyi algıla...

 

İslam da yol tekliktir, birliktir , onlarca mezhebe bölünüp İslam 'ı yaşamaya çalışmak gavurluktan başka bir şey değildir. Tek bir ALLAH , tek bir KURAN , tek bir Hz. MUHAMMED (s.a.s.), tek bir İslam varken , NASIL OLUR DA ONLARCA MEZHEP OLUR ?

 

İslam'ın yolu birdir, sizler tarafından BÖLÜNEMEZ!!!

 

Allah, sizlerin yaptığı bu mezhep kavgalarını ve çatışmalarını nasıl olur da normal görür, sizi haklı kılar? Madem bazı mezhepler doğru bazısı yanlış neden hala yanlış olanlar devam ediyor? Neden birbirlerini bu kadar öldürdükleri halde bu savaşlar, tartışmalar bitmiyor? Neden insanlar durup , yav biz ne yapıyoruz ,KURAN bize bunları önceden anlatmıştı, birbirimize düşecek, birbirimize kıyacaktık, gavur da gelip hepimize kıyacaktı demiyor? KURAN'ı okumuyorlar, okusalar anlayamıyor, sindiremiyorlar...

 

Hristiyanlar, zamanında bu çatışmaları yaşarken biz birlik beraberlik altında yaşıyorduk. Noldu peki? Onlar birliklerini sağlayınca bizler çatışmaya başladık, bizler birbirimizi öldürürken onlar evlerinde keyif çatıyorlar, bizler mezhep tartışması yaparken onlar bilimde teknolojide ilerliyor, bizi gelişmemiş insan sınıfına koyuyorlar. Onların ne hattine bizi sınıflandırmak! Biz birlikkken onlara herşeyin doğrusunu , iyisini öğretmişken onların yaptıklarına bakın ve şimdi aranızdaki konuşmaları bir daha tartın.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Herkes bir bekleyis icindedir,Siilerde Mehdiyi beklerler.,yani siilikte mrsyanizm vardir.Bu itikat,sonralari bütün Islam alemine yayilmis ve Hristiyanliktan gelme mesihlik ananesiyle karismistir.Kiyametten önce Mehdi gelecek ve Hz.Isa nüzul edecektir.Beklenilen mehdi gelince yahut mesih gökten inince,dünyada *Semavatin melekutu*hasil olacak yani mutlak adalet hüküm sürecektir.Bu mehdi veya münci bekleme akidesi,Siilerde bilhassa onlarin Imamiye ve Ismailiye subelerinde daha cok köklesmistir.Aralarinda yayilmis rivayete göre,imamlardan biri kaybolmustu.*imami gaib*birgün tekrar gelecek ve arz üzerinde adaleti temin edecek deniyor bu Imamda Mehdi olarak gelecekmis.

Bektasilerle Hristiyanlarin ortodokslari arasinda büyük bir münasebet vardir.Allah-Hz.Muhammed-Hz.Ali'yi bir vücud olarak kabul ederler bu hristiyanlarin Teslisine uyar.Oniki imamida Hz.Isa'nin*dodeka Apostolu*yani oniki havarisi makaminda görürler.Güya Isanin oniki havarisi sonra oniki imam suretinde görünmüslerdi.

Yani Kur'anla Peygamberin anlattigi dinle hem alakasi olmayan hemde hurafelerle dolu bir inancla hangi müslümanligi yükselteceksiniz.Kur'anda olmayan bir mehdi yaratiliyor ve insanlarin buna inanmasi isteniyor, birakin kendilerinin Allah'in kitabini carpitmalarini insanlarida buna ortak etmeye cabaliyorlar.

Mezheplerin görevi yeni dinler yaratmak degildir, dini Allahin emrettigi gibi insanlara yaymaktir.Ve mezhepleri putlastiranlarda Allaha sirk kosmaktadirlar.

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 2 hafta sonra...
  • 1 ay sonra...

Hz.Ali'nin (r.a.) hak halife olduğuna Ehl-i sünnet'ten itiraz eden yoktur. Fakat Ehl-i Şia Hz.Ali'yi yüceltmek için diğer 3 halifeye inanılmaz iftiralar atıyor. Bu iddialar benim gördüğim bütün internet şii kaynaklı internet sitelerinde var. Hep aynı kaynakları gösteriyorlar. Sanki devamlı kopayla yapıştır.

 

Gördüğün Ehl-i Şia kaynaklı sitelerde, Hz. Peygamber(s.a.v.) hayatını hep kısaca anlattıklarını gördüm. Uzun bir hayat hikayesinin olmayışının nedeni, acaba Hz. Ebu Bekir(r.a) ve Hz. Ömer (r.a) ve diğer Ehl-i Şia inancına göre kötülenen diğer büyük Sahabilerin Hz.Peygamber'in hayatından çıkarılmaya çalışılması ve çıkarıldıktan sonrada geriye bir şey kalmaması mıdır?

 

Hep kanıtlardan bahsediyorlar, ama işin mantık tarafına hiç bakmıyorlar. Mekke'de kelle koltukta, dünyevi herşeyden vazgeçip iman eden, dövülen, hapsedilen, evinden yurdundan ayırılıp Medine'ye hicret eden, Hz. Muhammed'i (s.a.v) asla yalnız bırakmayan, O'nun(s.a.v) yolundan ayrılmayan Sahabilerin halifelik makamı için bütün inandıkları şeylere birden yüz çevirmelerinin mantığı nedir?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 1 yıl sonra...
yazdıklarımı iyi okuyup algılarsan (form yerine topic daha gerçekci olur) topici kişiselliğe ilk senin çektiği kanısına varman pek zor olmaz

 

adını bile bilmediğiniz birisine üstad ne güzel söylemiş diyorsunuz

 

açıklıyayım sözün sahibi Hz. Mevlana(k.s.)

 

Anne tarafından soyunun Hz.Ali (R.A) 'ye ulaştığı söylenilir.

Babaannesi Horasan Sultanı Calâleddin Harzemşah'ın kızı Melike-i Cihan Emetullah Sultan;

büyük babası ise soyu Hz. Ebû Bekir (R.A)' e ulaşan bilgin Ahmet Hatibîoğlu Celâleddin Hüseyin Hatibî..

 

sanırım bu senin için pek parlak bi veri değil...:)

 

Arkadaşım Bak Mevlana Hz Ali as İle İlgili Neler Söylüyor

 

MEVLANA'NIN DİLİNDEN HZ. ALİ ("NA'AT-I ALİ")

 

O açıklayıcı imam, o Tanrı velisi safa ehlinin vücut güneşidir. Yerde, gökte, mekanda, zamanda Hak'la duran o imamın zatı, iç ve dış temizliği ile vasıflanmak vaciptir. Çünkü küfürden, ikiyüzlülükten kurtulmuştur, temizdir...

 

Onun toprağı birlik alemidir. O, insanın hakikati ve canı gibiydi. Herşey fanidir, fakat can yaşar, ölmez. Onun hareketi kendinden diri olan ezeli varlıktandır. Beka çevresinde döner dolaşır, yaratıkları yaratanın zatı gibi O bakidir. Hakkın yüksek sıfatları Ali'nin vasfıdır. Hakk'ın sıfatları zaten ayrı değildir. O, Tanrı'nın zatına yapışmış "O" olmuştur. Hani duyduğun lahutun gizli hazinesi yok mu; işte o odur. Çünkü o, Hak'tan Hak'la görünmüştür. O hazinenin nakdi, tükenmez ilimdi. İşte o ilimden maksat, yüce Ali'dir. Hakkın hikmetini ondan başka kimse bilemez. Zira o hakimdir, herşeyin bilginidir.

 

İptidasız evvel o idi, sonsuz ahir de o olur. Peygamberlere yardım eden o idi, velilerin gören gözü de hakikaten odur. Yüzünün nurlu parıltısı, kendi ziyasından bir güneş yarattı. O, Hak iledir; Hak ondan görünür. Hakka ki, o Hak ile ebedidir.

 

Ademin toprağı onun nurundan idi, o sebeple meleklerin tacı oldu; Allahın isimleri ondan belirdi. O temiz ve yüce imamın ilmi sayesinde Adem, herşeyi anladı. O nur tek olan yaratanın nuru olduğu içindir ki, melekler onun huzurunda secde ettiler. Evet, muhakkak ki, Adem, O imamın nuru ile bütün ilahi isimleri bildi...

 

Şit, kendinde Ali'nin nurunu gördü ve yüksek alemi öğrendi. Nuh, kendini yüksek menzile ulaştırıncaya kadar, istediğini hep ondan buldu. Gene ondandır ki kurtuluşa eren Nuh, dehirde gayret tufanını buldu da beladan kurtulmuş oldu. Halil peygamber, dostlukla onu andı da, ateş ona al lale oldu. Nemrudun ateşi, o Allahın dostuna hep gül, nesrin, lale oldu. Gene o idi ki, keyfiyle kendi koyununu İsmail'e kurban etti. Yusuf kuyuda onu andı da, o saltanat mülkünü süsleyen tahtı buldu. Yakup, onun önünde birçok inledi de Yusuf'un kokusunu alıp gözleri açıldı. İmran'ın oğlu Musa, onun nurunu gördü de uzun geceler hayran kaldı. Kırk gece kendinden geçti; kavuşma ve görüşme zevkine daldı. Sonra dedi ki: "Yarabbi! Bana bu lutfundan bir alamet ver." Hak ona: "İşte sana nurlu eli verdim" dedi. Gene Ali'nin vergisidir ki, Meryem'e arkadaş oldu da İsa vücuda geldi...

 

O, şeriatte ilim şehrinin kapısıdır. Hakikatte ise iki cihanın beyidir. İki cihanın sultanı Muhammed, hakka yakınlık gecesinde, Allaha kavuşmanın harem yerinde onun sırrını gördü. Ali'nin nutkunu, Ali'den dinledi. Ali ile birleşilen o yerde Ali'den başka bulunmaz.(1)

 

Allah yolunda gidenler isteyicidirler; Ali istenilendir. Söyleyenler söylerler, susarlar. O, susmaz, söyler. Ebedi ilim, onun göğsünde parlayıp göründü. Vahyolunanların sırlarını, o hakikat olarak bildi ve bildirdi. Ümmetlere haykırdı:

-Allah yolunda Ali, sizin kılavuzunuzdur.

 

Allah'a içi doğru olanlar yüzlerini ona çevirmişlerdir. Zira o şahtır, doğru yolu gösterendir, efendidir...

 

O, bütün peygamberlerin sırrında idi. Cenabı Mustafa:

-Benimle açıkça beraber bulundu, dedi.(2)

 

Dinde evvel, ahır o idi. Allah ile içli dışlı o idi...

 

İşte bunları söyledim ki, bu yüksek mananın nüktesini öğrenesin de yüksek velayete eresin. Sence apaçık bilinsin ki, hakikatte yüce olan O'dur.

 

Ey efendi, benimle boşuna kavga etme. Bu böyledir. Hakikat budur ki, hepimiz bir zerreyiz, güneş odur. Biz hepimiz damlayız, deniz O'dur.

 

 

 

Divan-ı Kebir'den Seçme Şiirler, Milli Eğitim Bakanlığı Yayınları 1148, Cilt I, s. 3-4-5 (1989, İstanbul)

 

(1) Çünkü Tanrı Kur'an'da kendini Ali diye vasfediyor.

(2) "Tanrı Ali'yi her paygambere gizli gönderdi, benimle ise açık gönderdi" hadis-i şerifinden alınmıştır.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Hz.Ali'nin (r.a.) hak halife olduğuna Ehl-i sünnet'ten itiraz eden yoktur. Fakat Ehl-i Şia Hz.Ali'yi yüceltmek için diğer 3 halifeye inanılmaz iftiralar atıyor. Bu iddialar benim gördüğim bütün internet şii kaynaklı internet sitelerinde var. Hep aynı kaynakları gösteriyorlar. Sanki devamlı kopayla yapıştır. ?

 

 

 

 

Kopyala Yapıştır Yok Bak Yazıyorum Nasılda Görmedin O Sitelerde Ehli SÜnnetinde Yorumları Var Onlarda Olayları Yazıyor Alıntı Yapılıyor O Sitelerden

Bizde Vardır Efendi Hilafet Gaspedilmiştir Hz Muhammed saa Gadir Humda Benim Mevlam Olan Allahtır Bende Sizin Mevlanızın Şehadet Ediyormusun Diye Sormuş Müslümanlar Evet Demiştir Sonra Peygamber Efendimiz HZ Ali as Elinden Tutup Ben Kimin Mevlası İsem Ali'de Onun Mevlasıdır Demiş Kendisinden Sonra Vasi Müminlerin Emiri Olarak Göstermiş Ebubekir Ömer Tebrik Edip Sonradan Ahdini Bozmuştur

Hz Ali as Önüne Geçen Gadir Humda Aranıza İki Agır Emanet Bırakıyorum Birisi Kuran'ı Kerim Diger Ehlibeytimdir Demiş Bu Hadis Sabittir Ama Hala Anlamak İstemezler Şaşarım Degiştirip Sünnetimdir Yaparlar E Be İnsanlar Degiştiriken Bile Kendiniz Oyuna Düşüyorsunuz Peygamberden Kuran'ı Virgülünden Noktasına Kadar Ögrenen İbadetin En İyi Derecesini Müslümanlık İlan Edilmeden Yıllar Önce Beraber Yapan Hz Hatice Hz Ali'den Dahamı İyi Bilecekler Peygamberin Torunlarından Daha'mı İyi Bilecekler Kalkıp Hilafeti Gaspediyorlar Sizde Onları Birde Ehlibeyt İlan Edersiniz Bir Çok Alim Sünnetim Diyen Aslında Olmayan Sünniler Bile Kabul Eder Ehlibeyt Ayeti İndiginde Hz Muhammed Efendimiz Hz Ali Fatime Anamız Hz Hasan Hz Hüseyini Abası Altına Alarak Bunlar Benim Ehlibeytimdir Onları Seveni Sev Buzdedene Bugzet Demiştir

Ebubekir Peygamber Efendimizin Saglıgında Kızı Hz Fatime'Üz Zehraya Verdigi Fedek Hurmasını Gaspetmiş Hilafeti Çalmış

Ömer Hz Fatime'nin Hz Hasan Hz Hüseyin as Bulundugu Evi Yakmaya Girişmiş Peygamberin Kendisinin İsmini Verdigi Torununu Düşürtmüştür

Peygamberimiz Allah Fatime İle Sevinmiş Gazabı İle Gazaplanmıştır Demiştir Hz Fatime Anamız Vefatına Dek Onlarla Konuşmamış Cenazesine Gelmelerini İstememiş Hz Ali as Kendisi Defnetmiş Onları Çagırmamıştır

Osman Peygamberin En Yakın Sahabeleri Ammar Bin YASERİ Ebuzeri Dövdürmüş

Siz Nasıl Müslümansınız Kardeşim Peygaberin En Yakını Soyunun Devam Ettigi Kanından Canından Hz Ali as Ve Alemlere Rahmet Hanımefendi Fatimeüz Zehra Anamızın Gazabını Alanlardan Ehlibeytin Geri Plana İtildigi Hilafeti Gaspettiklerini Kabul Etmezsiniz

 

Gördüğün Ehl-i Şia kaynaklı sitelerde, Hz. Peygamber(s.a.v.) hayatını hep kısaca anlattıklarını gördüm. Uzun bir hayat hikayesinin olmayışının nedeni, acaba Hz. Ebu Bekir(r.a) ve Hz. Ömer (r.a) ve diğer Ehl-i Şia inancına göre kötülenen diğer büyük Sahabilerin Hz.Peygamber'in hayatından çıkarılmaya çalışılması ve çıkarıldıktan sonrada geriye bir şey kalmaması mıdır? ?

 

 

Bizki Sahabeleri Severiz Bize Yapılanları Söyleriz Ne Hakla Söyle Bana Ehlibeyte Kaseden İnsanlar Sahabe Olur Ya Siz Daha Lanetullah Muaviye'yi Bile Haşa Sahabe İlan Edersiniz Ehlibeyt İle Savaşan Kan Döken Yüce Kitabı Her Türlü Hileye Alet Eden Mescidi şato gibi cami yapan sonra o Camilerde Ehlibeyte Haşa Küfreden Hz Hasan as Zehirleten Yerine Lanet Yezidi Bırakan Peygamber Torununun Susuz Şehit Edilmesinde Başrol Oynayan İnsanları Haşa Sahabe İlan Edersiniz Ve Son Sözü Peygamber Efendimiz Söyler

YA ALİ SENİ ANCAK MÜMİN OLAN SEVER SANA ANCAK MÜNAFIK OLAN BUGZEDER

 

Ne Acıdırki Peygamber Ümmetine Nifak Atıldı Muaviye Lanettullahı Yezid Başa Getirildi *** İnsanlar Tarafınfan Sonra Dine Fesat Sokuldu Şüphesiz Soracak Resulü Ekrem Ehlibeytine Yapılanlarıki Diyor Ehlibeytimi Sevmeyip Kasteden Benden Şefaat Beklemesin

 

 

Hep kanıtlardan bahsediyorlar, ama işin mantık tarafına hiç bakmıyorlar. Mekke'de kelle koltukta, dünyevi herşeyden vazgeçip iman eden, dövülen, hapsedilen, evinden yurdundan ayırılıp Medine'ye hicret eden, Hz. Muhammed'i (s.a.v) asla yalnız bırakmayan, O'nun(s.a.v) yolundan ayrılmayan Sahabilerin halifelik makamı için bütün inandıkları şeylere birden yüz çevirmelerinin mantığı nedir?

 

Sana En Basit Bir Şey Soracam Peygamber Efendimizin Yatagında Korkusuzca Ölümü Göze Alarak Yatan Allah'ın Arslanı Hz Ali as Ve Hakında bu Ayet İner

 

Bakara207

207- İnsanlardan öylesi vardır ki, Allah'ın rızasını ara(yıp kazan)mak amacıyla nefsini satar Allah, kullarına karşı şefkatli olandır.

 

Hz Ali as Degilde Kimse Benimle Magaraya Gelmesin Dedigi Halde Magaraya Giden Sonra Ayette Geçen Korkmuş Sinmiş Olan Ebubekiri Peygamber Efendimiz Sakinleştirir Mahzun Olma Yani Korkma Şüphesiz Allah Bizimle Beraberdir Diyor Peygamber Efendimiz

Ebubekire siz magara olayını alıntı yapıyorsunuz ebubekiri övüyorsunuz bakın korku içinde merak eden açsın tevbe suresini baştan sona dogru okusun her nedense Korkmadan Peygamberin Yatagında Yatan Hz Ali as Degilde EBUBEKİR Öne Çıkarılıyor ve yılan peygamber efendimizi sokacakmış ama ebubekir ayagını uzatmış ebubekiri sokmuş yılan orada örümcek ag örüyor kuş yuva yapıyor allah bizim göremeyecegimiz ordularla donatıyor ama yılan sokmaya geliyor böyle mantık varmı neden sokmak istesin yılan o nuru görmek için çıkmıştır deliginden vesselam

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

mezhebler neden türemiştir bir bilgin var mı?mesela İmam-ı Azam kimdir neden hanefi mezhebini kurmuştur...

Mezhepler Hiçbir Zaman Hak Olmamıştır Yüce Allah Fıkralara Bölünmeyin Diyor Yani Bir Olun Beni Birlik Ve Beraberlik İçerisinde Zikredin Der Ama Hak Olan 4 Mezhepmiş Bak Hele

Hanefi Yani İmam'ı Azam Daha Kimin Ögrencisi Oldugunu Bilmezsin Şafii Ve Digerleri Bunlar Peygamberin Soyundan Hz Ali as Torunlarından iMAM CAFER SADIK as Yanına İlminden Birşeyler Ögrenmek İçin Ders Almışlardır Şimdi Mezhep Olarak Şafii Hanefi Ve Digerleri Namazı Başka Türlü Kılıyor İmam Cafer Sadık Peygamber Efendimizin Kıldıgı Namazı Haşa Degişikmi Ögretmiş Şimdi Mezhepler Farklı Kılar Bir Söyle Bana Birinde Kan Akar Abdets Bozuluyor Digerinde Bozulmuyor Abdets Ne Çabuk Bozuluyor Denildigi Gibi Hadi Dışını Temizledin İç Yüzünü Kalbini Nasıl Temizleyeceksin

Hangisi Hak Bunların Dostdogru Peygamberin İbadetinimi Yapıyorlar Nerde Hak Olanlar Nerde Peygamberin Asıl Sünneti Olan Ehlibeytin Kıldıgı Gibi Kılarlar Kendine Birde Ehli Sünnet Derler Peygamberin Sünneti Ehlibeyttir Ehlibeyte Tabi Olmayan Sünnet Olamaz Ancak Peygamber Efendimizden Kalan Mirasları Yok Etmeye Çalışırlar En Son Arabistanda Otopark Olacaktı Peygamberimize Ait Bir Yer

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

''Şıkşıkıyye'' adıyla bilinen konuşmanın ihtilaflı oldugu malumdur. Ali(ra)'ye ait olmadıgını savunan insanlarda vardır. En azından bana göre belki araya şıkıştırmalar olabilmesi akla geliyor.

Bu konuşma başı itibariyle Ali'ye yakışan beyanlardan yoksunluk içeriyor. Derin ilim sahibi Ali kendisini överek, daha layık oldugunu anlatarak söze başlıyor ki bu övünmeler Ali'nin sözleri olamaz, olsa olsa siyesi maksatlarla uydurulmuş ya da araya bir takım siyasi görüşler sıkıştırılmış olabilir.................

 

Her şeyi bir kenara bırakalımda Ali'nin bu hakka sahip oldugu delili nerden geliyor, bu kendisi olmaz bu kesin. Eger ki bir delil olacaksa bunu önce Kur'an'da yoksa sahih hadislerde olması lazım ve bu deliller inandırıcı olması lazım. Bir kere, eger ki Rasulullah (sav) tarafından seçilmişse buna ne Ömer(ra) ne de Bekir(ra) karşı dururdu nede herhangi bir sahabe bu emre sırtını dönmeklik yapabilirdi, bu mümkünde degildir.

Ya biz Ömeri ve Berkri tanımıyoruz ya da işin içinde hala da başka şeyler var...

 

İslam'dan bahsediyoruz bu din herhangi bir peygamberin olmadıgı gibi herhangi bir sahabi içinde hayli hayli geçerli. Bu din Allah'ın ve peygamberde olsa ona uymak zorunda. Bugünün meselelerini halledemeyenler geçmişin sorunlarını nasıl çözebilirler ki.

 

Hutbe İhtilaflı Diyorsun Korkma İhtilaflı Olsaydı O Kitap Büyük Bir Hazinedir Orada Herşey Apaçık Yazılmıştır Yoksa Ehlibeyti Yok Sayan Zihniyet Nehc'ül Belaga'ya Yanıt Olarak Kitap Yaparlardı Ama Yapamadılar Oradaki Her Hutbe Senetli Kaynaklıdır Hutbeleri Söyleyen Allah'ın Arslanı Filozoflara Muhtaç Degildir Filazoflar Ona Muhtaçtır Bir Al Oku Diyecegim Ama Okumazsınız

 

Nehc'ül Belaga'nın Senetleri

Emir-ul Müminin Ali'nin (a.s) sözleri sadece fesahat ve belağat açısından Nehc-ül Belağa belağat yolu değil, insan hayatının bütün alanlarında dosdoğru ve sağlam bir yoldur. Diğer ilim dallarında olduğu gibi nazım ve nesirde güçlü kalemi ve üstün yeteneği olan seyyid Razi, kelamın emiri Hz. Ali'nin sözlerinin fasih uslubuna hayran kalmış ve ona gönül vermiştir; bu yüzden ona Nehc-ül Belağa (fesahat ve belağat yolu) adını vermiştir.

 

Nehc-ül Belağa öyle bir kitaptır ki, alfabetik sırasına göre "a"dan "ze"ye kadar üzerinde ilahi öğretilerin her biri hakkında bu kitapta araştırma yapılsa, her biri her dala ait ana ilkelerin burada açıklanmış olduğu görülür. Öyle ilkeler ki, "Kökü sabit ve dalları ise göktedir, rabbinin izniyle her an yemişini verir."

 

Nehc-ül Belağa’da hakkında açıklama bulunan mevzular

Örneğin: Evvel, âhîr, insan, iman, imamet, burhan, best, tövbe, sevap, cesed, cisim, cela, ceza, hak, hesap, hicap (perde), hareket, habt, hatm, halk (yaratılış), dua, dünya, rabb, resul, ruyet (görme), Rev'u (korku), rızık, rıza, züht, ziyğ, zeval, zikir, sermed, sebat, sem'ı, saadet, şekavet, şan, suret, sabır, sırat, zalalet (dalalet), taleb, tâat, tarık, tumanine, taharet, zıll (gölge), zuhur, zulüm, adalet, ilim, amel, irfan, a’mâ, gâyb, gaflet, gufran, gına, fikr, fiil, fuad, kaza, kader, kalp, kapz, kavl, kitap, kelam, leyl, lika, mevt, melek, nur, nübüvvet, nefs, vucud, vahdet, vech, vahy, velayet, vezn, takva, himmet, hidayet, hicret, yevm, yakza, yakin vb. Bu gibi konular ister Nehc-ül Belağa'da olsun ve ister Emir-ul Müminin Hz. Ali'nin diğer sözlerinde, her biri hakkında önemli kaynaklar bulunmaktadır. Nitekim, irfan ve felsefe üstadları bu konularla ilgili değerli kitaplarında İmam Ali'nin (a.s) sözlerine istinad etmektedirler.

 

Hz. Alİ'nİn buyrukları hakkında molla sadra’nın sözü

Mesela; Molla Sadra, Esfar kitabının ilahıyat bölümünde vacib-ul vücudun sıfatlarının O’ndan ziyade oluşunu reddederken, başka bir deyişle kemaliyet sıfatlarının Allah Teala'nın zatıyla aynı olduğunu söylerken Nehc-ül Belağa'nın birinci hutbesine dayanarak şöyle diyor:

 

"Mevlamız, imamımız, ariflerin mevlası ve muvahhidlerin imamının -Emir'ul Müminin Ali'nin- sözlerinde Allah Teala'nın sıfatlarının zatına ziyade oluşunu en açık bir şekilde reddetmiş ve meşhur hutbelerde şöyle buyurmuştur: "Dinin evveli O’nu tanımaktır ve O’nu tanımanın kemali ise O’nu tasdik etmektir, tasdik edişin kemalı onu bir bilmektir..."[1]

 

Yine, Ehl-i Sünnet ve Şia'dan diğer kişiler, asr-ı saadetten bugüne kadar teliflerinin çeşitli dallarında, edebiyat ilminden irfana kadar Allah'ın o büyük velisi ve varlıkların imamından bereketlerini alıyor ve onu kaynak gösteriyorlar ki, onlardan bir grubunu nakletmek için geniş bir müstakil kitaba gerek vardır.

 

Hz. Ali'nin (a.s) ilahî ilimden kaynaklanan, risalet meşalesinin nurundan bir kıvılcım ve imamet bahçesinin kokusundan bir üfürülüş olan sözlerinin makam ve mevkisinin yüceliği sonucu kendi zamanından bugüne kadar büyük alimlerden bir çokları buyruklarını toplamak için büyük gayret sarfetmişlerdir. Biz bunlardan bir kısmının ismini nakledeceğız:

 

Ubeydullah bin Ebi Rafi’

Şeyh Tusi (r.a) ö. 460 h.k. “Fihrist” kitabında buna yer vermiş ve şöyle yazmıştır: “Emir-ul Müminin’in katibi olan Ubeydullah bin Ebi Rafi (r.a) Hz. Ali’nin (a.s) yargılarını toplamıştır. Bunu bize Ahmed bin Abdun kendi senediyle Muhammed bin Ubeydullah bin Ebi Kafi’den ya da babasından o da ceddinden (büyük babasından) o da Hz. Ali’den (a.s) geniş ve ayrıntılı bir şekilde naklederek bu kitapta kaydetmiştir.

 

Zeyd bin Veheb-i Cuheni Muhadram

Şeyh Tusi adı geçen kitabında konuyla ilgili olarak şöyle demektedir: Zeyd bin Vebeb, Hz. Emir-ul Mü’minin Ali’nin (a.s) Cuma ve bayram hutbeleri ile diğer toplantılarda yaptığı konuşmalarını bir kitapta toplamıştır. Bunu Ahmed bin Muhammed kendi senediyle Ebu Mihnef Lut bin Yahya’dan o da Ebu Mensur Cuhani’den o da Zeyd bin Veheb’den nakletmiştir.”

 

Künyesi Ebu Süleyman Cuhanî Kufî Muhadram olan Zeyd bin Veheb, hem cahiliyet, hem de İslam’ın zuhurunu görmüş birisidir. Zeyd, Resulullah (s.a.a) hayattayken iman etti. Ancak Resulullah’ı (s.a.a) görmek istemesine rağmen Resulullah (s.a.a)’ın irtihali yüzünden bu arzusuna kavuşamadı. Bunun için Zeyd’i sahabe olarak kabul etmeyip tabiinden saymışlardır. Tabiinin büyüklerinden olan Zeyd, Hicri 96.da vefat etmiştir. Şeyh Tusi’nin senetleri kendi döneminde Ubeyd ve Zeyd’in kitaplarının mevcut olduğunu ve dolayısıyla bu ikisinin Hz. Ali’nin (a.s) hutbe ve hükümlerini toplayan ilk kişi olduğunu göstermektedir.

 

Muhammed bin Kays-ı Beceli

Hz. Ali’nin (a.s) verdiği hükümleri toplayıp rivayet edenlerden Ubeydullah bin Ebi Rafi’den sonra, Hz. İmam Muhammed Bâkır’ın (a.s) ashabından olan Muhammed b. Kays-i Beceli’yi sayabiliriz.

 

Şeyh Tusi, Muhammed bin Kays-ı Beceli hakkında şöyle demiştir: Muhammed bin Kays-ı Beceli’nin Hz. Ali’nin (a.s) yargılarını (verdiği hükümleri) içeren bir kitabı vardır. Bu konuyu bize aralarında Muhammed bin Muhammed bin Nu’mani’nin bulunduğu bir topluluk nakletmiştir.

 

İbrahim bin Hakem-i Fazari

Zeyd bin Veheb-i Cuhani’den sonra 180’li yıllarda yaşayan İbrahim bin Hakem bin Zahir-i Fezari’yi, Hz. Ali’nin (a.s) hutbelerini bir araya toplayanlar arasında sayabiliriz. Şeyh Tusi “Fihrist” adlı kitabında şöyle demiştir: Tefsir sahibi Ebu İshak İbrahim bin Hakem bin Zahir-il Fezari, Suddi’nin nakline göre Melahim ve Hz. Ali’nin (a.s) hutbeleri adlı kitapları tasnif etmiştir.

 

Esbeğ bin Nubate

Hz. Ali’nin (a.s) sırdaşlarından, Malik Eşder’in ahitnamesinin ve Muhammed bin Hanefiyye’ye olan vasiyetinin ravisidir.

 

Şeyh Tusu’nin “Fihrist” kitabında konuyla ilgili olarak şöyle demiştir: “Esbeğ b. Nubate (r.a), Hz. Ali’nin (a.s) sırdaşlarındandı . Hz. Ali’den (a.s) sonra da bir müddet yaşadı ve Hz. Ali’nin (a.s) Malik’i Mısır’a vali tayin ettiğinde yazdığı ahitnameyi ve Muhammed bin Hanefiyye’ye vasiyetini nakletmiştir. Bu ahitnameyi Ebu Ceyyid oğlu Muhammed bin Hasan’dan kendi senediyle Sa’d bin Tarif’den, o da Esbeğ bin Nubatet-il Mecaşii’den şöyle rivayet etmiştir: “Emir-ul Mü’minin Hz. Ali (a.s), oğlu Muhammed bin Hanefiye’ye şöyle bir vasiyetname yazmıştır....”

 

Malik Eşter’in Ahitnamesi’nin Hz. Ali’ye (a.s) Ait Oluşu Bir Gerçektir.

Şeyh Tusi’nin sağlam beyanı ve kaydettiği senet ahitname hakkında söylenen diğer sözlerin delilsiz bir söylenti olduğunu gösteriyor. Eski İran’ın büyüklerinden olan Erdşir’in ahdinde şöyle demiş: Bozurgmihr’in, falan ahidnamesindeki bazı tabirlerinin Malik’in ahitnamesinin falan tabiriyle benzerliği var. Belki de bu ahitname Hz. Ali’nin adına vuruluyor. Amirlerin vali ve komutanlarına yazmış oldukları ahitnamelerde çok yakın benzerlikler olabilir. Ama bu benzerlik Malik’e yazılan mektubun Hz. Ali’nin (a.s) inşası olmamasına sebep teşkil etmez. Biz “Erdşir” ve Bozurgmihr” gibi düşünürlerin güzel sözlerinin olduğunu kabul ediyoruz. Ancak, Hz. Ali’nin (a.s) buyruklarıyla onların sözleri çok farklıdır.

 

Güzellik satıcıları ortaya çıkmış olsalar da

 

Kimse benim yarim gibi olamaz güzellik ve tatlılıkta.

 

“Deaim-ul İslam”da bu ahitnameyi Resulullah’dan (s.a.a) rivayet etmiştir. Mezkur vasiyyetnameyi rahmetli Seyyit Râzi, Nehc-ul Belağa’nın ikinci kısmında: Bunu, İbn-i Şu’be de Tuhaf-ul Ukul’da nakletmiştir.

 

Marhum Kuleyni, Kâfi kitabının “nikah” babînın 19. bölümünde bu vasiyyetin son kısmını iki rivayetle nakletmiş ve ikinci rivayette şöyle tasrih etmiştir: “Bu mektubu Hz. Ali (a.s), oğlu Muhammed’e yazmıştır.” Bunun senedi Şeyh Tusi’nin Fihrist adlı kitabında getirmiş olduğu senetle aynıdır. Zira her ikisinin de senedi şöyledir: “Cafer bin Muhammed el-Hüseyni, Ali bin Abduk es-Sufi’den, o da Hasan bin Tureyf’den, o da Hüseyin bin Elvan’dan, o ise Sa’d bin Tureyf’den, o da Esbeğ bin Nubate’den ve o da Hz. Emir-ul Müminin Ali (a.s)den nakletmiştir. Ayrıca bu konu hakkında Bihar-ul Envar, c.17, s.56’ya müracaat edilebilir.

 

İsmail bin Mihran

İsmail bin Mihran bin Muhammed bin Ebi Nasr Zeyd-is Sukunî. Şeyh Tusi (r.a) “Fihrist” kitabında bu konuda şöyle yazıyor: “O, İmam Rıza (a.s)yı görmüş ve ondan hadis rivayet etmiştir. Onun bir çok kitabı vardır, onlardan birisi de Hz. Ali’nin (a.s) hutbeleri adlı kitaptır.”

 

Ebu İshak İbrahim Kummi

Şayh Tusi (r.a) onun hakkında “Fihrist” kitabında şöyle demiştir: “O, İmam Rıza’yı (a.s) mulakat etti, onun eserlerinden en meşhuru “Kitab-un Nevadir” ve “Hz. Ali’nin (a.s) yargıları” adlı iki kitaptır. Bunu bize kendi ashabımızdan bir gurp nakletmiştir.”

 

Salih bin Ebi Hammad Razî

Değerli İslam alimi Necaşi (ö.405 h.k.) “Rical” kitabında onun hakkında şöyle yazmıştır: “O, Ebu Hasan Askeri’yi (a.s) -İmam Ali Naki- mulakat etmiştir. Onun bir çok eseri vardır. Bunlardan birisi de “Hz. Alin’nin hutbeleri” adlı kitabıdır.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.