» iLyAdA Gönderi tarihi: 25 Aralık , 2006 Paylaş Gönderi tarihi: 25 Aralık , 2006 ay parçalıyor derin kafiyeyi ve çocuk gözleri , evet çocuk gözlerinde görüyorum ateşte bir çeliğin dövülmesini içine yayılan sis içtiğin olmayan içki seni en meşhur yalnız adam yapıyor şekilsiz, kimsiz, gecesiz bir gün telaşında , odanın örümcek tavanında bulunmuş bir tek taş şeytan, bir antik çağ bilmecesi, bir yük yerleşiyor sırtına sırtında çoğalıp dünyanın bütün odalarında buluyorlar insanolmuşları el değiştirdi bütün bu hayallerin iklimleri .. kelepçenin klik sesi ve hayvanların şimdiye eremediği orman ben sizden birini alacakaranlıkta sizden bir çokları vurulmuşken sevmiştim, diyen kadının alnındaki turuncu güneşte el değiştirdi bütün şiirler ve bağlılıklar sadece keder olduğu anlaşılan kaderler ay parçalıyor derin kafiyeyi bir hastalık gibi yayılıyor içimde bağırtı etrafımdaki tüm bu nesneler, bu sürekli yemin verme eğilimi topyekûn bir iç istila başlatıyor , kiminin yarası zaten merhemken kiminin bıçağı zaten eksik kalıyor 2. iyileşmiş bir şehre eğik bir köprü zamansız bir ölüme yazılabilecek birkaç kitap herkese emanet edilebilecek bir kuşku kondururken ellerimizle senin ve benim ellerimle uzakta çok uzakta unuttuğumuz kıvılcım şimdi bütün yangınların çıkmış geleceğinden sorumlu tutuyor bizi biz dediğim bizim gibi değil ihanetin başını bekleyen başka bir ihanettir ışıklar bir daha hiç yanmamacasına döner , sönüp geceyi başlatırlar sanki içimizin sözlüğünde kelimeler karşılıklarından daha da uzundur dumanlıdır, evet çocuk gözleridir evet kaçan kadınlar, kalan her şeydir ay parçalıyor derin kafiyeyi ve çocuk gözleri evet çocuk gözlerinde görüyorum bu kadar sözün asla göremeyeceği meseleyi . …? Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.