Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Bir soru.


Kuşçubaşı Eşref

Önerilen İletiler

Sizce birtek boğazı savunmak için çanakkale savaşında 250 000 kişi ölürken, koskoca bir ülkeyi kurtardığımız kurtuluş savaşında neden 9000 kişi öldü? Bu soru üzerinde biraz düşünün. Acaba çanakkale savaşı gerçek bir savaşken, kurtuluş savaşı danışıklı dövüş mü?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

rakamlar doğru mu bilmiyorum ancak çanakkale savaşı birinci dünya savaşıyla alakalı olduğundan ve boğazlardan geçip rusya ile iletişimi sağlama açısından müttefikler için önemlidir ...ikincisi osmanlı ile almanyanın bağını koparmak açısından önemlidir...bu etkenler boğazı alma konusunda müttefiklerin ısrarına

ve bu da savaşın uzamasına neden olmuştur...çünkü sonuç itibariyle 1. dünya savaşının etkileyeceği alan çok daha büyüktür..bu anlamda ısrarlar boşuna değildir..böylece ölümler de artmıştır...

oysa kurtuluş savaşında işgalciler amaçlarına ulaşma konusunda 1. dünya savaşına görece daha az ısrarlı olmuşlardır..bunda kamuoylarının savaşa karşı tutumu vs. etkili olmuştur...bu da ölümlerin savaşın uzunluğuyla artmasının doğru orantısından dolayı daha az ölüme neden olmuştur...başka bir açıklama düşünemiyorum...bu konuda komplo teorileri üretmenin de gereksiz olduğu inancındayım...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

rakamlar doğru mu bilmiyorum ancak çanakkale savaşı birinci dünya savaşıyla alakalı olduğundan ve boğazlardan geçip rusya ile iletişimi sağlama açısından müttefikler için önemlidir ...ikincisi osmanlı ile almanyanın bağını koparmak açısından önemlidir...bu etkenler boğazı alma konusunda müttefiklerin ısrarına

ve bu da savaşın uzamasına neden olmuştur...çünkü sonuç itibariyle 1. dünya savaşının etkileyeceği alan çok daha büyüktür..bu anlamda ısrarlar boşuna değildir..böylece ölümler de artmıştır...

oysa kurtuluş savaşında işgalciler amaçlarına ulaşma konusunda 1. dünya savaşına görece daha az ısrarlı olmuşlardır..bunda kamuoylarının savaşa karşı tutumu vs. etkili olmuştur...bu da ölümlerin savaşın uzunluğuyla artmasının doğru orantısından dolayı daha az ölüme neden olmuştur...başka bir açıklama düşünemiyorum...bu konuda komplo teorileri üretmenin de gereksiz olduğu inancındayım...

benim sorduğum soru bir komplo teorisi değildir. sorduğum sorunun tam cevabını verdin sayılır zaten. sen bir işgalci devlet olsaydın. işgal edilmiş topraklardan, seninde çok emek vererek işgal ettiğin topraklardan, masa başında paylaştığın topraklardan, yeni savaştan çıkmış, yeterli ordusu bulunmayan ve eğitimsiz askerlerin direnci yüzünden vazgeçer miydin? benim sorum aslında seninde anlattığın gibi ısrar. neden bukadar emek veren devletler çok ısrar etmeden ülkeyi boşalttı? acaba ülkemiz mondros ateşkesinden öncemi paylaşıldı yoksa lozandan öncemi? bu komplo değil sadece araştırılması gereken bir konudur.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sizce birtek boğazı savunmak için çanakkale savaşında 250 000 kişi ölürken, koskoca bir ülkeyi kurtardığımız kurtuluş savaşında neden 9000 kişi öldü? Bu soru üzerinde biraz düşünün. Acaba çanakkale savaşı gerçek bir savaşken, kurtuluş savaşı danışıklı dövüş mü?

 

şu komplo meraklılığıda ayrıca sıktı artık.

 

ölü sayısı üzerinden komplo yürütmeye mi çalışıyorsun arkadaşım.

 

Çanakkale harbi, dünyanın gördüğü en büyük çatışmalardan birisidir aynı zamanda en büyük çıkarmalardan birisi. (Dünya tarihinde o güne kadar, hiç bu kadar savaş gemisi bir araya toplanıp saldırı yapmamıştı) Ayrıca aklı olan insan düşünür. Koskoca bir ülkeyi kurtarırken 9000 asker öldüyse bu ordunun başarısıdır. Bunda komplo aradığın nokta ne ?

 

Bir tanesi dünyanın o güne kadar gördüğü en kanlı savaş olan 1. Dünya harbi diğeri, Türkiyenin işgalcilere karşı yürüttüğü ulusal kurtuluş savaşı. Bu ****** ölü sayısı hesabı yapıp kurtuluş savaşının danışıklı dövüş olabileceği ihtimali arıyor.

 

ben sana bir soru sorayım. İngilizler sadece çanakkale savaşında, 7 yıl süren ikinci dünya savaşında kaybettikleri kadar asker kaybettiler. Eee ne sonuç çıkacak yani şimdi buradan?

 

İkinci dünya savaşı danışıklı dövüşmüydü yani ?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

sayın kuşçubaşı eşref

 

''londra konferansı(23 şubat-12 mart 1921) önemli sonuçlarından biri,itilaf devletleri arasında görüş ayrılığını ortaya çıkarmış olmasıydı.italyanın içi kaynıyordu ve italyan hükümeti anadolu macerasında biran önce yakasını kurtarmaya çalışıyordu.nitekim,yunanlılara karşı ikinci inönü zaferinin kazanılması üzerine ,haziran ayından itibaren anadoludaki kuvvetlerini çekmeye başlamışlardır.

 

aynı şey fransa için de ortaya çıkmıştır...fransanın bu sıradaki esas davası almanyadan duyduğu korku dolayısıyla güvenlik tedbirlerini biran önce kurmaktı.ankara hükümetinin gücü ise hergün biraz daha kesin birşekilde ortaya çıkıyordu.ankara hükümeti bekir sami anlaşmalarını açıkça reddetmekten çekinmemişti.üstelik londra konferansının sonuçsuzluğu üzerine yunanlılar ,milli hükümete savaş alanında kesin bir darbe indirmek için harekete geçmişlerdi.30 mart-1 nisan 1921 de inönündeki türk cephesine karşı yeniden taarruz ederek ikinci defa yenilmişlerdi.2.inönü zaferi fransızların milli mücadeleye karşı politikalarında dönüm noktası oldu.....fransa tbmm hükümeti ile 20 ekim 1921 de ankara itilafnamesini imzaladı.bu anlaşma ile türkiye büyük millet meclisi ile fransa arasında savaş hali resmen sona eriyordu.''

 

kaynak:fahir armaoğlu:20.yüzyıl siyasi tarihi...

 

görüldüğü gibi fransa ve italyanın iç meseleleri ve güvenlik öncelikleri yüzünden bu savaşı sürdürmelerinin olanağı yoktur..bu iki devletin çekilmesinin ardından geriye ingiltere ve yunanistan kalmıştır.ingiltere büyük bir savaştan yeni çıkmıştı...savaşın olumsuz etkileriyle karşı karşıyaydı...kamuoyu km lerce uzaktaki böyle bir savaşın devamını gereksiz buluyordu...savaş sona ersin istiyordu...ayrıca dünya kamuoyunda türkiyeye karşı bir sempati oluşmaya başlamıştı..mücadelemiz haklı görülüyordu....ingilterenin de bunu göz ardı ederek savaşa devam etmesi beklenemez...ingilterenin de büyük zafer in ardından topraklarımızdan çekilmesi yunanistanın da bertaraf edilmesi demekti...çünkü yunanistan ingiltere desteği olmadan bu savaşı sürdüremezdi....

 

işgalcilerin ısrarcı olmamasının sebepleri bunlar olarak görülüyor.umarım aydınlatıcı olabilmiştir...

 

saygılar

 

sayın kuşçubaşı eşref

 

1. dünya savaşının ardından ordu çok kötü durumdaydı...ancak doğu cephesinde hala kazım karabekir komutasında görece güçlü birlikler vardı...bunlar ermenilere karşı zafer elde edip gümrü anlaşmasını imzaladık.bunun ardından bolşevikler ermenistanda yönetimi ele geçirdiler..o dönem sovyetlerin tbmm yi desteklediğini de düşünürsek böylece doğu sınırımız güvence altına alınmış oldu...böylece kazım karabekir komutasındaki bir kısım kuvvet batıya aktarılabildi....

 

ayrıca sovyetler birliği yapılan anlaşmalarla malzeme ve para desteğinde bulundular....dünyaya tbmm hükümetini desteklediklerini duyurdular..bu da milli mücadelede batıya karşı kararlı bir duruş sergilememizde yardımcı oldu...yani imkansızlıklar elbetteki vardı ama durum o kadar da kötü değildi...moral üstünlük...

 

arzu ederseniz sovyetlerin malzeme ve para desteği konusunda elimde döküman var....onalrı da paylaşabilirim...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

sayın kuşçubaşı eşref

 

''londra konferansı(23 şubat-12 mart 1921) önemli sonuçlarından biri,itilaf devletleri arasında görüş ayrılığını ortaya çıkarmış olmasıydı.italyanın içi kaynıyordu ve italyan hükümeti anadolu macerasında biran önce yakasını kurtarmaya çalışıyordu.nitekim,yunanlılara karşı ikinci inönü zaferinin kazanılması üzerine ,haziran ayından itibaren anadoludaki kuvvetlerini çekmeye başlamışlardır.

 

aynı şey fransa için de ortaya çıkmıştır...fransanın bu sıradaki esas davası almanyadan duyduğu korku dolayısıyla güvenlik tedbirlerini biran önce kurmaktı.ankara hükümetinin gücü ise hergün biraz daha kesin birşekilde ortaya çıkıyordu.ankara hükümeti bekir sami anlaşmalarını açıkça reddetmekten çekinmemişti.üstelik londra konferansının sonuçsuzluğu üzerine yunanlılar ,milli hükümete savaş alanında kesin bir darbe indirmek için harekete geçmişlerdi.30 mart-1 nisan 1921 de inönündeki türk cephesine karşı yeniden taarruz ederek ikinci defa yenilmişlerdi.2.inönü zaferi fransızların milli mücadeleye karşı politikalarında dönüm noktası oldu.....fransa tbmm hükümeti ile 20 ekim 1921 de ankara itilafnamesini imzaladı.bu anlaşma ile türkiye büyük millet meclisi ile fransa arasında savaş hali resmen sona eriyordu.''

 

kaynak:fahir armaoğlu:20.yüzyıl siyasi tarihi...

 

görüldüğü gibi fransa ve italyanın iç meseleleri ve güvenlik öncelikleri yüzünden bu savaşı sürdürmelerinin olanağı yoktur..bu iki devletin çekilmesinin ardından geriye ingiltere ve yunanistan kalmıştır.ingiltere büyük bir savaştan yeni çıkmıştı...savaşın olumsuz etkileriyle karşı karşıyaydı...kamuoyu km lerce uzaktaki böyle bir savaşın devamını gereksiz buluyordu...savaş sona ersin istiyordu...ayrıca dünya kamuoyunda türkiyeye karşı bir sempati oluşmaya başlamıştı..mücadelemiz haklı görülüyordu....ingilterenin de bunu göz ardı ederek savaşa devam etmesi beklenemez...ingilterenin de büyük zafer in ardından topraklarımızdan çekilmesi yunanistanın da bertaraf edilmesi demekti...çünkü yunanistan ingiltere desteği olmadan bu savaşı sürdüremezdi....

 

işgalcilerin ısrarcı olmamasının sebepleri bunlar olarak görülüyor.umarım aydınlatıcı olabilmiştir...

 

saygılar

 

sayın kuşçubaşı eşref

 

1. dünya savaşının ardından ordu çok kötü durumdaydı...ancak doğu cephesinde hala kazım karabekir komutasında görece güçlü birlikler vardı...bunlar ermenilere karşı zafer elde edip gümrü anlaşmasını imzaladık.bunun ardından bolşevikler ermenistanda yönetimi ele geçirdiler..o dönem sovyetlerin tbmm yi desteklediğini de düşünürsek böylece doğu sınırımız güvence altına alınmış oldu...böylece kazım karabekir komutasındaki bir kısım kuvvet batıya aktarılabildi....

 

ayrıca sovyetler birliği yapılan anlaşmalarla malzeme ve para desteğinde bulundular....dünyaya tbmm hükümetini desteklediklerini duyurdular..bu da milli mücadelede batıya karşı kararlı bir duruş sergilememizde yardımcı oldu...yani imkansızlıklar elbetteki vardı ama durum o kadar da kötü değildi...moral üstünlük...

 

arzu ederseniz sovyetlerin malzeme ve para desteği konusunda elimde döküman var....onalrı da paylaşabilirim...

onur arkadaşım öncelikle verdiğin bilgiler ve konuya gösterdiğin ilgi için teşekkür ederim. bunlar aydınlatıcı kaynaklar. bazı üniversitelerin tarihi anabilim dalı başkanlarıylada görüşmelerim oldu. onlarda genelde bu fikirler ve belgeler doğrultusunda fikirlerini belirtiyorlar. yani çoğunluğun inanışı bu yönde. benimde araştırmamın bitiş yönü çoğunluğa göre olur kanaatindeyim.

şimdiki sorumada aynı hassasiyetle fikirlerini belirteceğine inanıyorum. günümüz savaşlarını düşündüğümüz zaman ABD ırakta ingilterenin 1.dünya savaşında gördüğü tepkiye benzer bir tepki görüyor. hem de aynı şekilde kendi halkından. ama asla geri çekilmeyi düşünmüyor. (bu son seçim stratejileri dışında. bu konuda alacakları kararları ileride göreceğiz. ) keza israil'in filistin ve lübnan örneklerinde olduğu gibi BM'in karşı çıkmasına rağmen amaçlarından vazgeçmeyim şüpheli gördük vurduk stratejisi izliyorlar. Acaba zamanın ingilteresi halkının tepkisi yüzünden vazgeçti ise aynı şeyi ABD ve israil neden yapmıyor. Savaşlardaki beklentiler hemen hemen aynı.

Bilgiler için tekrar teşekkür ederim...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

çanakkale savaşında kurtuluş savaşından fazla asker kaybetmemizden yola çıkıp, kurtuluş savaşının düzmecemi olduğu sonucuna varan kişiye sorduğum soru halen duruyor

 

İngilizler çanakkale savaşında, 7 yıl süren ikinci dünya savaşında kaybettikleri kadar asker kaybettiler. Eee ne sonuç çıkacak yani şimdi buradan?

 

İkinci dünya savaşı danışıklı dövüşmüydü yani ?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

onur arkadaşım öncelikle verdiğin bilgiler ve konuya gösterdiğin ilgi için teşekkür ederim. bunlar aydınlatıcı kaynaklar. bazı üniversitelerin tarihi anabilim dalı başkanlarıylada görüşmelerim oldu. onlarda genelde bu fikirler ve belgeler doğrultusunda fikirlerini belirtiyorlar. yani çoğunluğun inanışı bu yönde. benimde araştırmamın bitiş yönü çoğunluğa göre olur kanaatindeyim.

şimdiki sorumada aynı hassasiyetle fikirlerini belirteceğine inanıyorum. günümüz savaşlarını düşündüğümüz zaman ABD ırakta ingilterenin 1.dünya savaşında gördüğü tepkiye benzer bir tepki görüyor. hem de aynı şekilde kendi halkından. ama asla geri çekilmeyi düşünmüyor. (bu son seçim stratejileri dışında. bu konuda alacakları kararları ileride göreceğiz. ) keza israil'in filistin ve lübnan örneklerinde olduğu gibi BM'in karşı çıkmasına rağmen amaçlarından vazgeçmeyim şüpheli gördük vurduk stratejisi izliyorlar. Acaba zamanın ingilteresi halkının tepkisi yüzünden vazgeçti ise aynı şeyi ABD ve israil neden yapmıyor. Savaşlardaki beklentiler hemen hemen aynı.

Bilgiler için tekrar teşekkür ederim...

 

israil geçmişteki arap-israil savaşlarının ardından kurulduğu güne nazaran topraklarını çok genişletmiştir.israili haritadan silmeye kararlı araplar,bu yeni durumu kabullnememiştir.israilin işgal ettiği bu yeni bölgelerden çekilmesini istemektedirler...

 

ancak israil bunu reddetmektedir.çünkü bu bölgeler ,hem israil için stratejik önem arzederken (golan tepeleri gibi ülke savunması için önemli mevkiler vs.) hem de araplarla anlaşmaya varılması konusunda kendisi için bir koz teşkil etmektedir.şöyle ki:israil bu topraklardan çekilirse araplar ile israil arasındaki yeni sorun ,israilin bu bölgedeki varlığına indirgenecektir...yani israilin meşruluğu sorununa...

 

israil ile araplar arasındaki mücadele bugün filistin ve hizbullah yoluyla sürmektedir... arap devletleri de bu grupları israil e karşı desteklemektedirler....yani bölgedeki sorun devam ettiği sürece silahlı mücadeleler de her zaman olacaktır...yani bölgede savaş süreklidir...

 

olaya bu açıdan bakıldığında durum israil için birebir güvenlilk sorunudur...toprakları karşısındaki güçlerin füzeler yoluyla yerle bir edibileceği kadar küçük yüzölçümüne sahiptir vs...bu nedenle lübnan sorunu çıkmıştır...israil lübnanın güney bölgesinin askerden vs. arındırılmasını istemektedir vs..

 

olaya bu açıdan bakılkdığında israilin neden kamuoyu tepkisini,bm kararlarını önemsemediği anlaşılır...birinci olarak mücadeleye mecburdur...ikinci olarak arkasında amerika gibi bir güç olduğu sürece geriye kalanların ne dediğinini de bir önemi yoktur..amerika da israili boş yere desteklememektedir...örneğin beyrut limanı ortadoğunun akdenize açılan kapısıdır ve amerika israil yoluyla burayı kontrol etmelidir vs....

 

olaya amerika açısından bakarsak ortadoğu yeraltı kaynakları vasıtasıyla başkalarına bırakılamayacak denli önemlidir amerika için...ırak,dünyanın en büyük petrol rezervine sahip ülkesidir..iran rusyadan sonra dünyanın en büyük ikinci doğalgaz rezervine sahip ülksesidir vs...bunlar gözönünde tutulmalıdır...bunun yanında ortadoğunun amerika için rusya ve çin e yönelik bir baskı unsuru olduğu ve amerikanın ortadoğu sorununu halletmeden orta asyaya geçemeyeceği de gözönüne alınmalıdır...

 

amerika ıraktan çıkamaz çünkü yoğun şii nüfusu nedeniyle burası iranın etkisine son derece açıktır....iran ırak ı etkisi altına alırsa bundan doğacak rüzgardan yararlanarak diğer şii nüfuslar yoluyla ortadoğuda etki alanını genişletecektir...iran rusya çin üçgeni amerikanın dünya imparatorluğu fikrinden vaz geçmesi,kabuğuna çekilmesi demektir...orta asya ve orta doğunun yeraltı kaynakları ve asya pazarı amerikanın kontrolünden çıkacak ve amerikaya karşı kullanılabilcektir..

 

yani sorun kamuoyu sorunundan çok çok ötedir...amerikada demokrat partinin, savaşı değil savaş yönteminhi ve bush un politikalarını eleştirmeleri bu yüzdendir.bu amerika için parti politikası değil,ülke politikasıdır...yani ne olursa olsun dünya kamuoyu amerikanın haklılığına ikna edilecektir...

 

toparlarsak,amerika için bu durum hayati önemdedir...başka zamana erteleyerek ortralığı boş bırakma şansı yoktur....çekilirse kamuoyu baskısından ötürü değil,sorunu halledemeyeceğini anlayacağından çekilecektir...

 

 

saygılar

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

CYRANO

Arkadaşım ben ölü sayısı hesabı yapıp kurtuluş savaşının bir düzmece olduğu sonucuna varmadım. Ben senin gibi türküm ve bu milletin kazanmış olduğu destansı başarılara gönülden sıkı sıkıya bağlıyım. Dediğim gibi ben böyle bir sonuca varmadım, sadece olabilme ihtimalini bilimsel bir şekilde araştırıyorum. Burada da tarih ile ilgilenen bu konu ile ilgili fikri olan insanlarla araştırmamı paylaşmak, varsa bilgilerinden ve fikirlerinden istifade etmek istedim. Diğer forum başlıklarının altında olanlar gibi mesela M.K. Atatürk'e yapılan saldırılar gibi bir saldırı yapmak asla aklımın ucundan bile geçmez. Ben de bu vatanı seviyorum ve korumak içinde elimden geleni yaparım.

Soruna gelince daha önceki yazımdada belirtmiştim; Almanlar 2.dünya savaşında Ruslar'a saldırdıklarında aslında işin altında aralarında yapılmış bir anlaşma olduğu ortaya çıkmıştır. Almanların buradaki asıl hedefi çeçenlere saldırmaktır ve bunun için Rusya ile anlaşma yapmışlardır. Ruslar için de sorun teşkil eden çeçenler gibi kara dirençinde yürekleriyle savaşan kolay kolay yenilmeyecek bir milleti 2.dünya savaşında arada kaynatma düşünceleri vardır. bu savaşta düşman olan 2 ülke almanya ve rusyanın bu anlaşması bir danışıklı dövüş olduğunu gösteriyor. belliki bu savaş pek temiz değil. bu ingiltere içinde mümkün olabilir. Ama bilgim olan bir bölüm değil. Daha fazla söyleyebileceğim birşey yok.

son olarak kendi milletimi suçladığımı lekelemeye çalıştığımı düşünmen beni üzdü. benim 7 ceddim bu milletin ekmeğini yedi, bu milletle soy bağı kadar gönül bağımda var. yemek yediğim çanağı asla pislemem. sadece araştırma yapıyorum yanlış anlaşılma olmasın.

 

ONUR

Arkadaşım beni bilgilerinle aydınlattığın için çok teşekkür ederim. Gerçekten ikna edici bilgiler. Çok faydalandım ve bilgilerini ve fikirlerini bilgisayarıma kaydettim. Daha sonrada kullanırım. Sadece bu konu için değil birçok konu için son derece aydınlatıcı fikirler bunlar. tekrar teşekkürler. Fikirlerini okumak güzeldi.

 

Iyi akşamlar...

 

bu arada CYRANO arkadaşım. Ben daha önce sana bir cevap yazmıştım ama sanırım gönderememişim. Şimdi daha önce yazılanları kontrol ettiğimde bulamadım cevabımı. kusuruma bakma forumun yeni bir kullanıcısıyım. tam alışamadım daha. ama şu anda cevap vermiş oldum. tam bir fikrim olmamakla birlikte bazı oyunlar oynandığı bilinir 2.dünya savaşında

tekrar iyi geceler

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

arkadaşım ben çeçen asıllıyım. Ancak ikinci dünya savaşı yıllarında. Ruslar ve çeçenler çatışma halinde değillerdi. Ve Çeçenler nazi işgaline karşı savaştılar.

 

Ve allasen aklın ve mantığın alıyor mu. Almanlar çeçenlere saldırmak için anlaşma yaptılar. Ve Dünyanın o güne kadar gördüğü en büyük orduyu çeçenlerle savaşmak için topladılar öyle mi :)

 

Almanlar ve Rusların ikinci dünya savaşında danışıklı dövüştü yani öyle mi :) ya sen bunları nereden okuyorsun. 5 milyon rus ve 2 milyon almanın öldüğü Stalingrad savaşıdamı danışıklı dövüştü.

 

Arkadaşım komplo meraklısı çok gördümde sen işi abartmışsın.

 

Ruslar ve Almanların çatışmalarında 23 milyon rus. 10 milyonda alman askeri öldü. sence bu rakam danışıklı dövüş için fazla değil mi :)

 

sana tavsiyem biraz tarih okuman.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Neyse CYRANO, senin söylediklerinde kabulümdür. Çeçen asıllı olabilirsin ama bu senin sadece doğruları bileceğin anlamına gelmez. Benimde doğruları bildiğim anlamına gelmez tabiki. Bana tarih oku demişsin. Seninle aramdaki tek fark sen piyasadaki bilgileri, ortaya çıkanları okuyorsun ben de çıkmayanları çıkarılamayanları okuyorum. Ben komplo meraklısı olsa idim burada fikirlerim tamamen doğru derdim. Ben araştırmacıyım. İşim bu benim. Tabiki bana kızmış olabilirsin buna da saygım var.

Cyrano sen söylemişken bende söyliyeyim ben de Malgobek doğumluyum.

saygılar...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

arkadaşım kimi okuyorsunda bu iddia ettiklerini yazıyor allasen ya :)

 

bırakın bu işleri. akıl mantık almayacak şeyleri yazıp ardından. bunlar bilinmeyen gerçekler falan demeyi.

 

Almanlar ve Ruslar ikinci dünya savaşında birbirleriyle savaşırken tam 33 milyon asker ölmüş. sen kalkıp buna Almanlar ve Ruslar danışıklı dövüş yapıyordu diyorsun :) 33 milyon asker ölmüş. Türkiyenin o yıllardaki toplam nufusundan fazla. Sen ya danışıklı dövüşüm kelime anlamını bilmiyorsun. Yada gerçekten ikinci dünya savaşı hakkında hiç bir kaynağı tüketmemişsin.

 

Çeçenler ve Ruslar 1920 lerden sovyetlerin dağıldığı 1990 lara kadar üç dört yılda bir başgösteren küçük çaplı çatışmalar dışında savaşmadılar. Hatta Çeçenistanın efsane devlet başkanı Cevher Dudayevde Rus kızılordu Generaliydi. ha keza büyük önder Aslan Maşadovda kızılordu subayıydı. Glasnos dönemine kadar yani. Yok sen savaştılar diye bir yerden okuduysan buyur yaz bizde bilelim.

 

İkinci Dünya savaşında çeçenler nazi işgaline karşı savaştı ve Momişuli, İslamikov gibi kahraman komutanlar yetiştirdiler bu savaşta.

 

Almanlarla Ruslar anlaştılar. ve Almanlar rusyaya çeçenlerle savaşmak için geldi gibi bir iddiada bulunan kimseye ancak gülerim ben.

 

Almanların ikinci dünya savaşında Rusyaya gönderdikleri ordu. Dünyanın bu güne kadar gördüğü en büyük orduydu. Ruslar ve Almanlar arasında süren savaş dünyanın gördüğü en kanlı çatışmalara sahne oldu. Sadece Stalingrad savaşında, ruslar 5 milyon. Almanlar 2 milyon asker kaybetti ( sivil kayıplardan bahsetmiyorum bile). ikisi arasındaki toplam çatışmalarda ise 33 milyon asker. O değilde sencede. Danışık dövüş için bu rakam biraz fazla değil mi :)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

selam aleyküm,

tartışmaların başlama noktasında bir problem var,

 

çanakkalede 250 000 asker değil,57bin küsür asker şehid olmuştur(genelkurmay başkanlığı resmi rakamıdır),daha sonra hastalıktan vefat eden,kaybolan,yaralı dönenleride hesab edersek 90 000 gibi bir rakama ulaşırız...250 000 çok abartılı bir rakam...ama yerleşmiş çoğu kitaba..

 

ayrıca kurtuluş savaşında sadece 9000 asker kaybedilmeside fazla iyimser bir rakam bence..savaş sırasında çıkan isyanları bastırmak için binlerce kişi öldü sadece....

 

iyi günler

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

sn. CYRANO

İki ülkenin anlaşma yapabilmesi için ille de dost olması gerekmez. 2. dünya savaşı sırasında Rus ordusunun temel taşlarını çeçen komutanlar oluşturuyordu. Keza bolşeviklerden öncede aynı şekilde anzak türkleri oluşturuyordu. Ama ruslar türklere yaptığı gibi çeçenlerede oyunla üstünlük kurmaya çalışmıştır.

Anlattığın rakamlar tamamen doğrudur. Ruslar ile almanlar arasında tarihin gördüğü en kanlı savaşlardan biri gerçek anlamda olmuştur. Benim demek istediğim savaşın küçük bir bölümüdür. Bu bölümde çeçenler satılmış ve almanların önüne tek başına ruslar tarafından atılmıştır.

Neyse bu başlığın konusu değil bunlar. Dediğim gibi bu konu üzerine tartışacak kapsamlı bilgiyede sahip değilim. Bu konuda tam anlamı ile araştırılmaya değer. Yarım yamalak bilgilerlede kimseyi yanıltmak istemem.

Özellikle sana tekrar belirtmek isterim ki ben kurtuluş savaşı için bir iddia atmadım. Ben bir araştırma yapıyorum. Sonlarına doğru yaklaşmış bulunmaktayım.

Bir araştırmaya başlamak için sende bilirsin ki önce ortaya bir tez atarsın sonrada bu konu üzerine araştırma yapmaya başlarsın ve sonuca ulaşırsın. bende bir tarihçi olarak tez hazırlıyorum. bunda tez ya haklı çıkar ya da haksız çıkar. Ben bir fikir belirtmedim araştırmamı sizlerle paylaştım. Rica ediyorum sanki tarihe leke atıyormuşum gibi bir muamelede bulunma. Beni gerçek anlamda üzer bu durum.

Ben burada bir araştırma yaptığımı söylediğim vakit senden arkadaşım şu şu gerekçelerden dolayı araştırmanın sonucu bu yönde olmalı demeni beklerdim. Sense sanki ben bu fikrin savunucusuymuşum gibi bana mualefet ediyorsun.

saygılar...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.