Araştırmacılar, Bazı Memelilerin Popolarından Nefes Alabildiğini ve İnsanların da Bunu Yapabilmesini Umut Ediyorlar

[™ Admin]

Araştırmacılar, Bazı Memelilerin Popolarından Nefes Alabildiğini ve İnsanların da Bunu Yapabilmesini Umut Ediyorlar

Memeliler sadece burunlarından ve ağızlarından nefes alabilir - ya da biz öyle düşündük. Med'de Cuma günü yayınlanan yeni bulgular, domuzların, sıçanların ve farelerin aslında anüsleri yoluyla bağırsaklarından nefes alabildiklerini gösteriyor.

Şimdi merak ediyor olabilirsiniz: Bilim adamları neden popo nefes almayı öğrenmekle bu kadar ilgileniyor? Cevap şaşırtıcı bir şekilde zamanımızla alakalı. Live Science'a göre, araştırma bizi tıbbi ortamlarda standart ventilatörlere bir alternatif bulmaya bir adım daha yaklaştırıyor.

Ventilatörler genellikle etkili olsa da, çalışma bazen akciğer hasarı gibi ek komplikasyonlarla birlikte geldiklerini belirtiyor. Belki daha da önemlisi, COVID-19 salgını, dünya çapında ventilatörler için kıtlığı ve çaresiz ihtiyacı vurguladı.

"SARS-CoV-2 salgını, ventilatörlere ve yapay akciğerlere olan klinik ihtiyacı fazlasıyla karşıladı," diye okuyor, "mevcut cihazlarda kritik bir kıtlığa ve dünya çapında hastaların hayatlarını tehlikeye atmaya neden oldu." Bağırsak ventilasyonu üzerine yapılan bu araştırma, "ciddi solunum desteğine ihtiyaç duyan hastalar için ... alternatif bir paradigma" önermektedir.

Live Science'a göre deniz hıyarı gibi okyanus hayvanlarının bağırsaklarından nefes aldıkları biliniyor. Bu hayvanları ilham alan bilim adamları, memelilerin de aynı yeteneklere sahip olabileceğini umuyorlardı.

Araştırmanın baş yazarı Dr. Takanori Takebe'nin haber kuruluşuna söylediği gibi, araştırmacılar sonuçlarına "oldukça şaşırdılar".

Deney, düşük oksijenli bir ortama iki grup fare koydu. Bir gruba bağırsak ventilasyonu verildi ve bir gruba verilmedi. Bağırsak ventilasyonu yoluyla oksijen alan grup, yani arkasına oksijen pompalattıran grup, oksijen almayanlara göre ortalamada çok daha uzun süre hayatta kaldı.

Farelere, gazın kendisinden ziyade oksijenle aşılanmış sıvı bir madde olan oksijenli perflorodekalin (PFD) verildiğinde, uygulamanın özellikle umut verici olduğu görüldü. Domuzlar üzerinde test edildiğinde, oksijenli PFD pozitif sonuçlar göstermeye devam etti.

Çalışmada, "Hem rektal O2 gazının hem de oksijenli sıvı dağıtımının, solunum yetmezliğinin deneysel modellerinde hayati bir kurtarma sağladığı gösterildi," böylelikle "hayatta kalma, davranış ve sistemik O2 seviyesi iyileştirildi" yazıyor.

Şimdi, tekniğin insanlar üzerinde deneme için güvenli olup olmadığını görmek için daha fazla araştırmaya ihtiyaç var. Live Science'a göre Dr.Takebe, önümüzdeki yıl insan gönüllüler üzerinde klinik bir deneyime başlamayı umuyor. Ancak, ileride hala birkaç belirsizlik var.

Örneğin, deneylerde test edilen hayvanların durumu, gerçek solunum yetmezliği geçiren insanların durumuyla mutlaka karşılaştırılamaz, bu da çoğu zaman başka birçok sorunu beraberinde getirir. Ek olarak, tedavi, beyni ve bağırsağı birbirine bağlayan vagus sinirini bozarak kan basıncında değişikliklere ve bayılmaya neden olabilir.

Bununla birlikte, tedavi onaylanır ve insanlar için etkili sayılırsa, uygulama dünya çapında yoğun bakım ünitelerinde devrim yaratabilir.

Kayank: Newsweek