Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

gloria

Önerilen İletiler

Epeydir bu kitabı çok merak ediyordum, geçenlerde aldım ve okumaya başladım. Hemen daha ilk sayfasında hikayenin içine giriverdim, kitap gerçekten insanı merak içinde bırakıyor, elinden bırakamıyorsun. Okurken bir yandan da sürekli google dan kitapta bahsedilen yerlerin ve eserlerin görsellerine bakma ihtiyacı hissediyorsun, hem roman hem bilgi, tam sevdiğim türden. İlluminati'den tutun, Osman Hamdi Bey'e, Tevrat'tan Hz Süleyman'ın hazinelerine kadar bir çok konuya dayanan kitap tam da Dan Brown tarzını sevenler için... Öneririm yani. 

 

Tanıtım sayfasından:

Gizemli bir tablo... Yeryüzünün efendilerine rağmen kurulmuş bir ülke... Ve bu ülkenin kaderi üzerinde oynanan büyük oyun... 
 
İşadamı Hakan Turan’ın hayatı, manevi kız kardeşi Melek’in kaçırılması ile bir gecede altüst olur. Kız kardeşinin izini süren Hakan, kendini paranın kadim efendileri arasındaki bir savaşın ve yıllar önce gerçekleşmiş cinayetlerle kurgulanmış bir bilmecenin tam ortasında bulur. Tüm ülkeyi kaosa sürükleyen bu sırrın anahtarı Osman Hamdi Bey’in gizemli bir tablosundadır. Mihrap ismiyle de bilinen Tekvin’de...
 
Biz, Yeni Dünya Düzeni’ni yeraltının derinliklerinde karanlık bir mağara gibi tasarladık. Bu mağaranın bir ucunda, içeri ışık süzülen bir boşluk var. İnsanların sırtlarını ışığa çevirdik. Onları kollarından, boyunları ve bacaklarından zincirlerle bağladık. Öyle ki sadece karşılarındaki karanlık mağara duvarını görüyorlar. Işıkla aralarından bir sürü nesne geçiyor ve ışık bu nesneleri mağaranın duvarına gölge olarak yansıtıyor. İnsanlar, nesneleri değil, sadece onların duvara yansıyan gölgelerini görebiliyorlar.

 

 

 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Osman Hamdi Bey'in Tekvin (Yaradılış) adlı eseri (diğer adıyla Mihrap) 

Eserdeki başı açık, göğüsleri yarı açık bir kadın, bir camide rahlenin üzerine oturmuş ve sırtını Mihraba dönmüştür. Aynı zamanda ayaklarının çevresinde Kuran ve Kuran sayfaları bulunmaktadır. Oldukça cüretkar olan bu eser, birçok eleştiri ve saldırıya hedef olmuş, hiçbir zaman sergilenememiştir. Defalarca el değiştiren Tekvin'in şu an nerede olduğu bilinmemektedir. (Bu eserle ilgili kitapta çok fazla bilgi mevcut, alıntılar yaparak bahsetsem mi diye düşündüm fakat kitabı okumamış olanlara çok da fazla spoiler vermek istemediğimden şimdilik vazgeçtim)

 

osman-hamdi-tekvin.jpg

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bu kitaptan öğrendiğim bir bilgi de Osman Hamdi Bey'in İstanbul Arkeoloji Müzesi’nin kurulmasında rol oynadığı ve bugün Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi adıyla eğitim veren Sanayi-i Nefise mektebini onun kurduğuydu. Arkeoloji kavramı Osmanlı'ya ilk onun sayesinde girmiş keza kendisi İlk Türk arkeologmuş. 

1883 itibarıyla Nemrut dağı kazılarını yürütmüş Komagene Krallığı'na ait eserlerin ortaya çıkmasında büyük katkı sunmuştur. 

Ayrıca 1887'de Sayda'daki (eski adi Sidon) kral mezarlarında yapılan arkeolojik kazılarda İskender Lahdi'ni bulmuştur. Lahit, İstanbul Arkeoloji Müzeleri'nde bulunan en önemli eser olarak kabul edilmektedir.

 

DsJGEpqX4AE8B7_.jpg

 

İskender Lahdi

fft373_mf31658321.Jpeg

 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kulüp Cercle d'Orient (Büyük Kulüp, Grand Pera, Emek Pasajı) 

DmtxPifWsAAWk77.jpg

yine kitapta bahsi geçen Kulüp Cercle d'Orient'in girişindeki Boynuzlu Zulkarneyn maskaronu (Kutsal metinlere göre Zulkarneyn iki nesil boyunca hüküm süren bir kurtarıcı lider. Geleneksel yorumlara göre geçmişte yaşamış biri, yenilikçi yorumlara göre ise gelecekte dünyaya gelmesi beklenen bir lideri ifade ediyor. Her kutsal metinde ona bir atıf var. Her dinde var ama farklı isimlerle anılıyor. Mesih, elçi, Zülkarneyn vesaire." (Kitaptan alıntıdır.) 

Bu bina ve maskaron Alexandre Vallaury'nin eseridir.  Ayrıca Beyoğlu'nda dış cephelerinde şeytan ve melek maskaronları olan çok sayıda bina vardır. Özellikle de bu maskaron en çok bilinenidir. Ayrıca kitaba göre yukarıda da bahsedildiği üzere bu boynuzlu olan maskaronlar şeytan değil Zulkarneyn'dir. Boynuzlu olarak resmedilme sebebinin ise kutsal kitapların çevirilmesi sırasında oluşan bir çeviri hatasından kaynaklandığı düşünülmektedir. 

(Zul-Karn-Eyn: "İki nesil boyunca hüküm süren kurtarıcı lider" manasına gelmeliyken "karn" kelimesinin "nesil" anlamı yanısıra "boynuz" anlamına gelmesinden dolayı "iki boynuzlu lider" olarak çevirilmesi sebebiyle Zulkarneyn boynuzlu olarak resmedilmektedir.

 

cercle-d-orient_546574.jpg

 

Aynı çeviri hatasından kaynaklı olarak Michelangelo da  Hz Musa'nın heykelini başı boynuzlu olarak yapmıştı. Bunun hikayesi de şöyledir: Hiç Musa üzerine on emrin yazıldığı taş levhaları kavmine kızıp parçaladıktan sonra Sina Dağı'na  gidip levhaları tekrar oyuyor. Sonra kavmine geri dönen Musa'nın yüzü ışıklar içinde parlıyor hatta Harun ve İsrail Kavmi, yüzü ışıklar içinde parlayan Musa’ya yaklaşmaktan korkuyorlar, Musa da korkmamaları için onlara bir konuşma yapıyor. 

İbranice'de " qaran, karn, Kern" kelimesi "ışık yansıması, ışıldayan" ve "boynuz" anlamlarına gelmektedir. Yukarıda bahsettiğim Musa'nın yüzü ışıklar içinde parlıyordu rivayeti yine bazı çevirilerde Musa'nın başında boynuzları vardı şeklinde çevriliyor. 

”VE MUSA DAHA SONRA SİNA DAĞI’NDAN İKİ ANTLAŞMA TABLETİYLE İNDİ. LORD İLE KONUŞTUĞU İÇİN YÜZÜNÜN “BOYNUZLU” OLDUĞUNU BİLMİYORDU. VE HARUN VE İSRAİL’İN ÇOCUKLARI MUSA’NIN BOYNUZLU SURATINI GÖRÜNCE, YANINA YAKLAŞMAYA KORKTULAR (MISIRDAN ÇIKIŞ 34:29-30)

Michelangelo muhtemelen bunun ışık saçan manasını da biliyordu ancak bu hikayeyi heykelle anlatırken boynuz kullanması ışık saçan kelimesiyle anlatmasından daha kolay olacağı için boynuzu tercih etmiş olabilirdi.

_moses_by_michelangelo_jbu140.jpg

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • Freyja başlığı şöyle değiştirdi TEKVİN - Arif Ergin, kitapta bahsi geçen yerler ve eserler (Dan Brown sevenlere şiddetle önerilir)

Kitap her zaman yanımda olmadığından buraya paylaştıklarımı sayfa sırasıyla değil bir gece önce okuduklarımdan aklıma geldiği sırayla paylaşıyorum artık kusura bakmayalım :) 

 

Alexandre Vallaury 

Alexandre-Vallaury--1200x608.jpg

Kitapta Vallaury'den Osman Hamdi Bey'in en yakın dostu olarak bahsediliyor. Eserlerinin büyük bir kısmı Karaköy ve Galata'da olan Vallaury'ye Osman Hamdi Bey tarafından Mimar-ı Şehir (Şehrin Mimarı) lakabı takılmıştır. Osmanlı Bankası genel müdürlük binası, Demirbank genel müdürlük binasıi Osman Hamdi Bey'in kurduğu Sanayi-i Nefise Mektebi (Mimar Sinan Üniversitesi), Abdülmecit Efendi Köşkü, Pera Oalas, Müze-i Hümayün (İstanbul Arkeoloji Müzesi), Cercle d'Orient (Emek Pasajı) ve daha onlarca muhteşem eserin sahibi. 

 

  • Abdülmecid Efendi Köşkü (1901)
  • Alexander Vallaury Evi (Meşrutiyet Caddesi No: 231)
  • Arif Paşa Yalısı (1901)
  • Bank de Change (Demirbank Karaköy Şubesi) (1880'ler)
  • galata.bank_.du_-700x460.jpg
  • Büyükada Fransız Oteli (1890-1900)
  • Decugis Evi, Beyoğlu (1895)
  • Cercle d'Orient (1884)
  • Mekteb-i Tıbbiye-i Şahane (1903)
  • mektebi-tibbiye-5.jpg
  • Hezaren Han, Karaköy (1902)
  • Hidayet Camii (1887)
  • Düyun-u Umumiye Binası (1897)
  • Muhayyeş Yalısı (Arif Paşa Yalısı, 1910)
  • Müze-i Hümayün (İstanbul Arkeoloji Müzesi) (1891-1907)
  • cinilikosk3-1.jpg
  • Osman Reis Camii (1903)
  • Osmanlı Bankası Genel Müdürlük Binası (1892)
  • 18c8bda1b8285910f7e382f5dfe4e809.jpg
  • Osmanlı Bankası Eminönü Şubesi
  • Ömer Abed Han (1902)
  • Paris Fuarı Türk Tütün Pavyonu (1889)
  • Pera Palas Oteli (1892-1895)
  • Picture-003gk.jpg
  • Rıdvan Paşa Köşkü 
  • Sanayi-i Nefise Mektebi (Mimar Sinan Üniversitesi) (1882)
  • Şehzade Vahdettin Efendi Köşkü (Çengelköy)
  • Taksim Meydanı (bugünkü The Marmara Otelinin bulunduğu yerdeydi)
  • Union Française Binası (Meşrutiyet Caddesi) (1896)
  • Tophane Müşiri Zeki Paşa Yalısı

 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kitapta Tekvin ve Kaplumbağa Terbiyecisi dışında adı geçen diğer Osman Hamdi Bey eserleri:

 

 

İlahiyatçı Tablosu

DyMpqFHX4AAM1ZN.jpg

Abı Hayat Çeşmesi

osman-hamdi-ab-i-hayat-cesmesi-kanvas-ta

 

Carl Humann için yaptığı Carl Humann portresi (Emin değilim ama sanırım bu portreden bahsediliyor)

443px-Carl_Humann_2.jpg

 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Carl Humann demişken kitabın orta sayfalarında Carl Humann tarafından 1800lü yılların sonunda Bergama'daki neredeyse yirmi sınıflı bir ortaokul büyüklüğünde olan ve yaklaşık 2100 yıldır inşa edildiği yerde duran devasa Zeus Sunağının küçücük parçalara bölünüp numaralandırarak trenlerle Almanya'ya taşınmasından ve orada tıpkı puzzle gibi tekrar birleştirilip Berlin'deki müzede sergilenmesinden bahsediyordu. Bu eser kaçakçılığı gibi değildi çünkü Osmanlı devleti kaza ve transfer için gerekli olan yasal izinleri Humann'a vermişti. (Bunun nedeni büyük ihtimalle Almanya'dan askeri ve ekonomik yardım almakla ilgiliydi) Daha sonrasında bu eser Almanlardan geri istenmiş ancak her şeyi yasal olduğu gerekçesiyle Almanya bu eseri geri göndermemiştir. 

 

kapak_191008.jpg

 

Bergama'dayken

36274710_2486863391340579_13052255975883

Bergama'dan taşındıktan sonra

zeus-sunagi-eski.jpg

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kitapta adı geçen İstiklal Caddesi'ndeki mekanlar

Maksem Binası

su-taksimi-1575669236008.jpeg&mw=616

 

Maksem Binası Cumhuriyet Sanat Galerisi

taksim-cumhuriyet-sanat-galerisi.jpg

 

Cumhuriyet Sanat Galerisi'nden bir görüntü

ibb0008.jpeg

 

 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kitapta adı geçen İstiklal Caddesi'ndeki mekanlar

Fransız Kültür Binası

(Giriş kısmı, bilen bilir hemen önündeki ağaç sığırcık kuşlarının toplantı yeridir, aman saçıma maçıma gelir diye altından geçmeye ödünüz kopar 💩💩)

french-cultural-center.jpg

Image.jpg

İsveç Büyükelçiliği

8701_1.jpg

17903953_1295353133918070_68844463536068

 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kitapta adı geçen İstiklal Caddesi'ndeki mekanlar

Tarihi Seferoğlu Apartmanı (Kitap'ta Hakan'ın Galata'da oturduğu apartman evi olarak geçiyor)

 

sK3OUc0luxlYVKIZOOY9-9J3sRthbqwH6Kt-w8I7

 

Mısır Apartmanı (Kitapta Baver Korkut'un ofisinin olduğu meşhur Mısır Apartmanı. Bu arada ben de çok severim bu binayı, hele 6.katında 360 diye bir kulüp vardır, bütün istanbul ayaklarının altına serilir, gitmediyseniz falan bence bir ara gidebilirsiniz.

 

2267386_f580214c2c05fb018ce05f84fe8336c0

 

fbcee3980fd09e95b5e96916f79bb6c4.jpg

M%C4%B1s%C4%B1r-Apartman%C4%B1-Giri%C5%9

misir-apartmani-1545301918.jpg

 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kitapta adı geçen İstiklal Caddesi'ndeki mekanlar

Ara Kafe

Ara Güler'in atölyesinin zemin katındadır. İsmini de buradan almıştır. Aynı zamanda sokağın adı da Ara Güler sokaktır. Gerçekten çok güzel bir kafedir, hiç gitmediyseniz bence bir gün buraya da gidin. 

f517798f8e191d38eb9c69bb9c9c124d.jpg

 

866a58b6e6227be58fa57e73a5bb53ea_feature

 

İstanbul Kitapçısı (Bir bu resmi bulabildim :D )

DFLxjGFXkAAwDTN.jpg

 

 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kitabı yavaş yavaş sindire sindire okumaya devam, böyle sevdiğim kitaplara denk gelince hızlı okumayı pek sevmiyorum yoksa bitince boşluğa düşüyormuş gibi hissediyorum. Tekvin'in en sevdiğim yanlarından biri de bu zamana kadar yanından önünden geçtiğim, gözümün aşina olduğu tüm o sokaklara, binalara, eserlere artık daha dikkatle, daha tarihlerini bilerek bakmaya başladığım. Güzel bir duygu :) Bakan körlük halimi hiç sevmiyorum, baktığım yerleri görmek güzel.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Mona Lisa tablosu çalınınca asılı olduğu duvarda bıraktığı boşluğu görmek için bile müzeye bir milyon ziyaretçi gelmiş, o zamana kadar sadece belli bir sanat çevresinde ünlü olan tablo o günden sonra uluslararası bir sanat ikonu haline gelmiş 😲  Halbuki öncesinde Mona Lisa'yı ziyarete yılda ortalama 10 bin kişi ancak gelirmiş 😮

monalisa-coverp-620x375.jpg

mona-lisa7.jpg

mona-lisa3-600x478.jpg

Nihayetinde Mona Lisa bulunmuş, bu işten en karşı çıkan ise Louvre müzesi olmuş, artık duvarlarında dünyaca ünlü ve her yerden turistin ziyaretine geldiği bir tablo asılıydı

adafef23843bfa2245d89b6f79cbdef0f5232310

 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Yukarıda da dedim ya Mona Lisa tablosu çalınmadan önce o kadar da ilgi çekmezmiş diye, işte öncesinde Raffaello'nun La Fornarina tablosu ya da Sistina Madonnası daha çok ilgi çeker, Mona Lisa onların gölgesinde kalırmış.....

La Fornarina (Genç Bir Kadının Portresi)

Margarita Luti, bilinen adıyla La Fornarina, fırıncının kızı anlamına gelmekteydi. Rivayete göre kendisi Rafael'in sevgilisiydi. Margarita'nın sol koluna takılı bilezikte  Rafael'in imzasını görebilirsiniz. 

la-fornarina.jpg

 

Sistina Madonnası (Sistin Meryemi)

Bu eserde ilginç olan Meryem'in üzgün ve durgun bakışlarla, bebek İsa'nın da tedirgin bir bakış ve sıkılmış sağ eliyle gergin bir duruş sergileyerek Papa I. Sixtus'un işaret ettiği yere bakmasıymış. Bu ifadelerin nedeni yıllarca anlaşılamayıp, şifresi sonradan çözülmüştür. Aslında San Sisto manastırının mihrabına asılması planlanan bu resmin tam karşı duvarına geleneklere göre çarmıha gerilmiş bir İsa ikonu denk gelmekteymiş. Papa I. Sixtus tam da parmağıyla orayı işaret etmekteymiş. Meryem, oğlunun çarmıha geriliş sahnesi karşısında üzgün ve kederli, İsa da kendi bedeninin çektiği acı karşısında dehşet içindeymiş. Azize Barbara ise bu yüzden mahcubiyetle yüzünü yere çevirmiş aşağı bakmaktaymış.

747px-rafael_-_madonna_sixtina_gemc3a4ld

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

PERA PALAS OTELİ

Yine mimar Alexandre Vallaury tarafından inşa edilmiş, Beyoğlu'nun özellikle de Pera'nın en önemli ve en bilindik binalarından biri. "Art nouvea, neo klasik ve oryantalist mimari tarzlarının bir arada kullanıldığı Pera Palace dönemin İstanbul mimarisinin tipik bir örneğidir" diye bahsediyor kitapta. 

sxsxsx-1_16_9_1521096790.jpg

 

İstanbul'da saraylar dışında elektrikle aydınlatılan, elektrikli asansör kullanılan ve sıcak su sisteminin kullanıldığı ilk binadır. 

asansor.jpg

DhSmO5nXUAcGGBY.jpg

 

Ünlü polisiye yazarı Agatha Christie 1934'de ortadan kaybolduğunda on bir gününü bu otelin 411 nolu odasında geçirmiş ve daha sonra yayımlanan Doğu Ekspresi Cinayeti isimli romanını burada tasarlayıp yazmaya başlamıştır diye iddia edilir. 

"Agatha Christie’nin gizemli hikâyesine gelecek olursak… Christie 1926 yılında 11 gün boyunca ortadan kaybolur. Kendisinden haber alınamamasının ardından arabası bir göl kenarında ağaçlara çarpmış şekilde bulunur. İnsanlar artık neredeyse yazarın göle düştüğünü ve öldüğünü düşünmeye başlamıştır. Sonra birdenbire Christie ortaya çıkar ve kaybolduğu zaman dilimiyle alakalı kimseye hiçbir açıklama yapmaz!"

 

411 nolu oda 

qJaNGIIO9GeGfbKG-637058020394885476.jpg

 

Pera Palas, Türkiye'nin kurtarıcısı ve kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ü de sayısız kez misafir etmiştir. Atatürk her gelişinde bu otelin 101 nolu odasında konaklamış ve daha sonra bu oda Atatürk'ün bazı şahsi eşyalarının da sergilendiği küçük bir Atatürk müzesine dönüştürülmüştür. 

101 Nolu Oda

peraataturk.jpg?w=663&ssl=1

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Karamanoğlu İbrahim Bey İmareti'ne ait olan ve şu anda İstanbul'da Çinili Köşk'te sergilenen mihrap 

%C3%A7ini+mihrab.JPG

 

Bu sayfaya geldiğinizde yeniden Tekvin tablosuna ihtiyacınız olacak 😉

B2omgm1CcAAGMhb.jpg

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bakara suresi 255 ve 256. ayetler

﴾255﴿

 Allah, O’ndan başka tanrı yoktur; diridir, her şeyin varlığı O’na bağlı ve dayalıdır. Ne uykusu gelir ne de uyur. Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O’nundur. O’nun izni olmadıkça katında hiçbir kimse şefaat edemez. Onların önlerinde ve arkalarında olanları O bilir. O’nun ilminden hiçbir şeyi -dilediği müstesna- kimse bilgisi içine sığdıramaz. O’nun kürsüsü gökleri ve yeri içine almıştır. Onları korumak kendisine zor gelmez. O yücedir, mutlak büyüktür.

 

﴾256﴿

 Dinde zorlama yoktur. Doğru eğriden açıkça ayrılmıştır. Artık kim sahte tanrıları reddeder de Allah’a inanırsa kopmayan sağlam bir kulpa yapışmıştır. Allah her şeyi işitir ve bilir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Adam Weishaupt 

weishaupt-adam-image.jpg

 

1 Amerikan Doları

illuminati_dolar_2b598c.jpg

illuminati_dolar_61b0b6.jpg

 

Bu barkodları kitabın başında, hani Mahmut Sami Hoca ve taksicinin yaptığı sohbetten de hatırlayacaksınız, o zaman eklemeyi unutmuştum, tekrar bahsedilince onu da ekleyeyim. 

hqdefault.jpg

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.