Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Darwin Yanlış Mıydı..?


editor

Önerilen İletiler

Evrim konusundaki temel yanılgı, günümüzde gördüğümüz türlerin birbirinden türemiş olduğunun iddia edildiğinin sanılmasıdır. Yani en basit canlı bakteridir, bütün canlılar bakteriden türedi. İddianın bu olduğu sanıldığı zaman, bakıyorsun bakteri dediğin şey hiç öyle basit değil. O zaman evrim teorisinin çıkmaza girdiği sanılıyor. Aynı şey insan şempanzeden geldi deniyor şeklinde de algılanıyor.

 

Böyle bir şey yok. Tüm canlılar çok uzak geçmişteki bir ortak atadan sürekli bir dallanma biçiminde ayrıla ayrıla geliyorlar. Günümüzde yaşayan hiç bir tür arasında atalık-torunluk ilişkisi yok. Akrabalık ilişkisi var. Yani bakteri de evrim geçirerek günümüzde mükemmel bakteri haline geldi. Önce bir günümüz mükemmel bakterisi oluşup, ondan diğer türler türemedi. Tüm türler dallanarak birlikte evrimleşti.

 

Bakteri evrimi en uzun süren evrimdir. O yüzden günümüz mükemmel bakterisi en uzun süren evrimin ürünü olduğu için en mükemmel canlıdır, en basit canlı değil. Bir canlının mükemmel olması demek en gelişmiş zekaya sahip canlı demek değildir. Bakteri, bakteri olma bakımından bir zirve yakalamıştır, insan insan olma bakımından bir zirve yakalamıştır. Küçük bir zirve de kendi çapında zirvedir, her zirve Everest olacak diye bir şart yoktur. Ancak bu evrim dağ sırasının Everesti insandır. Yanında sayısız tüçüklü büyüklü zirveler oluşmuştur. Artık zirveden zirveye geçiş imkansızdır. Bir zirve ötekinin üzerine binip yükselemez.

 

Darwinizme ancak canlılar basit görülerek inanılır iddiası çirkin bir iftira. Darwin ne genetiği, ne moleküler mekanizmaları biliyordu. Bundan normal bir şey de olamaz. Bu böyle diye Darwinciler de cahil olacak diye bir şey yok. Bir insan her şeyi birden bilemez. O içinde yaşadığı çağ için en iyisini bilmiş, biz de içinde yaşadığımız çağ için en iyisini bilmek zorundayız. Bizden sonrakiler için biz de cahil sayılacağız.

 

Akıllı tasarımcılarla akıllı biçimde tartışmak zevk verebilir. Ama böyle bilim için çaba gösteren insanları aşağılarlarsa ne halleri varsa görsünler, kendi aralarında konuşup dursunlar, zararı yok, bilim yoluna devam eder...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 2 ay sonra...
  • Cevaplar 75
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu sözün söylenmesi en az darvin masalındanda vahim insana sorarlar "DELİLİN NE" en azından bir tane fosil...

 

Sana binlerce fosil sunarsam ne yapacaksın?

Konum değil o nedenle elimin altında hazır bir şeyler yok.

Hazırlayıp sunarsam ne yapacaksın? Yakında yeni bir başlıkta evrimle ilgili yeni verileri sunacağım. O zaman ne diyeceksin?

Hatta bu konuyla ilgili bilimsel makalelern yayımlandığı adresleri de verdim hiç baktınmı?

Evrim teorisini ortaya atanlar ve savunucuları senin bu savını düşünmediler mi sanıyorsun?

Bilimsel çalışmadan ne kadar da uzaksınız. Bilim sorar şüpphecidir. Her zaman aksini de düşünür. O yüzden güçlüdür...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 2 hafta sonra...
Darwin ''Maymundan geliyoruz'' diyor,siz de bunu destekliyorsanız,kusura bakmayın ben evrimdışıyım

 

Şimdi bu söylem aslında bilimsel açıdan (evrim bilimi açısından) önemli ve destekleyici bir söylemdir.

Evrim süreci yavaş ve dallı budaklı ilerleyen bir süreçtir. Süreç içinde örneğin kullanılmayan uzuvlar körelir. Tıpkı kör bağırsağımız ya da omurgalı embriyoların çoğunda görülen solungaç yarıklarının kanıtladığı gibi... Bununla birlikte erken dönem insan ırkına ait fosil kayıtları daha küçük beyin kapasitelerine sahipti. Ancak bu demek değildir ki evrim hep ileri yönde işlemekte ve gelişme yönünde adım atmaktadır. Bazı fosiller de daha küçük beyin hacimlerinin varlığı, hatta günümüz insanın beyin hacminden daha büyük beyin hacmine sahip ancak gelişememiş hominidlerin varlığı bunu kanıtlamaktadır. Diğer taraftan evrim süreci ilerlerken popülasyondaki tüm bireylerin gelişmesi ya da evrilmesi de sözkonusu değildir. Bazıları yerinde sayacaktır. Hal böyle olunca doğal seçilim devreye girmekte ve güçlü ve daha dayanıklı olanlar seçilecek ve genlerini koruyacaklardır. Bunun güncel örneğini vermek istemiş sanırım arkadaşımız "ben evrim dışıyım" derken.

 

Evrim konusunda, "insan nasıl insan oldu" adlı forumda, kulaktan dolma bilgilerin dışında bazı bilgiler ve kaynaklar göstermeye çalıştım. Toplum olarak, bir olayı tarafsız ve önyargısız eleştirmeyi öğrendiğimizde toplumsal lokomatifimizin ilerleyeceği aşikardır. Aksi taktirde geleceğe genlerini aktaran "başarılı" bireyler olmaktan çok, kayalar içinde fosiller bırakan (o da çok şanslıysak) ve tarihin derinliklerinde yok olmuş bir soy olacağımız da ortadadır. Evrim bize bunu öğretir...

 

Saygılarımla...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Şimdi bu söylem aslında bilimsel açıdan (evrim bilimi açısından) önemli ve destekleyici bir söylemdir.

Evrim süreci yavaş ve dallı budaklı ilerleyen bir süreçtir. Süreç içinde örneğin kullanılmayan uzuvlar körelir. Tıpkı kör bağırsağımız ya da omurgalı embriyoların çoğunda görülen solungaç yarıklarının kanıtladığı gibi... Bununla birlikte erken dönem insan ırkına ait fosil kayıtları daha küçük beyin kapasitelerine sahipti. Ancak bu demek değildir ki evrim hep ileri yönde işlemekte ve gelişme yönünde adım atmaktadır. Bazı fosiller de daha küçük beyin hacimlerinin varlığı, hatta günümüz insanın beyin hacminden daha büyük beyin hacmine sahip ancak gelişememiş hominidlerin varlığı bunu kanıtlamaktadır. Diğer taraftan evrim süreci ilerlerken popülasyondaki tüm bireylerin gelişmesi ya da evrilmesi de sözkonusu değildir. Bazıları yerinde sayacaktır. Hal böyle olunca doğal seçilim devreye girmekte ve güçlü ve daha dayanıklı olanlar seçilecek ve genlerini koruyacaklardır. Bunun güncel örneğini vermek istemiş sanırım arkadaşımız "ben evrim dışıyım" derken. (Özetle beyinsiz yada küçük beyin denmek isteniyor..)

 

Evrim konusunda, "insan nasıl insan oldu" adlı forumda, kulaktan doılma bilgilerin dışında bazı bilgiler ve kaynaklar göstermeye çalıştım. Toplum olarak, bir olayı tarafsız ve önyargısız eleştirmeyi öğrendiğimizde toplumsal lokomatifimizin ilerleyeceği aşikardır. Aksi taktirde geleceğe genlerini aktaran "başarılı" bireyler olmaktan çok kayala içinde fosiller bırakan (o da çok şanslıysak) ve tarihin derinliklerinde yok olmuş bir soy olacağımız da ortadadır. Evrim bize bunu öğretir...

 

Saygılarımla...

 

 

Saygılarınla hakaret etmen baya evrimleşmiş bir tavır sanırım..Tabi evrimleşmiş sen,evrimleşememiş ve beyni küçük bu aciz yaratığa ne desen haklısın Sn. Yersoy..:closedeyes: İlkel beynim sizin ince dokundurmanızı anlayabilecek kadar gelişmiş şükürler olsun.Eh bu da bana yeter artık ne yapalım..Evrimleşememek ne acı..:(

 

Bu arada ''diyor'' derken diyorsa anlamında kullandığımı belirteyim..Ayrıca küçük bir espiriydi yazdığım..O muhteşem evrimleşmiş beyninle sen anlamamışsın da..;)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Darwin ''Maymundan geliyoruz'' diyor,siz de bunu destekliyorsanız,kusura bakmayın ben evrimdışıyım..:w00t::D

Evrimiçi olanlara selamlar..;)

 

Şimdi bu ileti ne anlam taşımaktadır sayın taurusmutis?...

 

Ben söyleyeyim: Maymundan gelenlere selamlar...

 

Saygılarınla hakaret etmen baya evrimleşmiş bir tavır sanırım..Tabi evrimleşmiş sen,evrimleşememiş ve beyni küçük bu aciz yaratığa ne desen haklısın Sn. Yersoy..:closedeyes: İlkel beynim sizin ince dokundurmanızı anlayabilecek kadar gelişmiş şükürler olsun. Eh bu da bana yeter artık ne yapalım..Evrimleşememek ne acı.. :(

 

Demagojiye gerek yoktur sayın taurusmutis... Dumanın çıktığı yer bellidir...

 

Bu arada ''diyor'' derken diyorsa anlamında kullandığımı belirteyim... Ayrıca küçük bir espiriydi yazdığım..O muhteşem evrimleşmiş beyninle sen anlamamışsın da..;)

 

O cümlede "diyor" yerine "diyor ise" gibi bir şart kipi koymanızı geri adım atmak şeklinde kabul ediyorum ve teşekkürümü ekliyorum. Ama sanırım o cümleniz, cümlenize "ise" ekini koymak dışında bir çok revizyona da ihtiyaç duymaktadır...

 

Selam ve saygılarımla efendim...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Şimdi bu ileti ne anlam taşımaktadır sayın taurusmutis?...

 

Ben söyleyeyim: Maymundan gelenlere selamlar...

 

 

 

Demagojiye gerek yoktur sayın taurusmutis... Dumanın çıktığı yer bellidir...

 

 

 

O cümlede "diyor" yerine "diyor ise" gibi bir şart kipi koymanızı geri adım atmak şeklinde kabul ediyorum ve teşekkürümü ekliyorum. Ama sanırım o cümleniz, cümlenize "ise" ekini koymak dışında bir çok revizyona da ihtiyaç duymaktadır...

 

Selam ve saygılarımla efendim...

 

Hani meşhur bir ''Virgül'' kullanma sözü vardır..Oku baban gibi eşek olma der..(Bu sadece örnek,bunu da polemiğe çevirmezsiniz umarım..) Burada eğer virgülü ''oku''dan sonra koyarsanız babayı eşek yaparsınız,''baban gibi''den sonraya koyarsanız baba bu durumdan kurtulur..Eğer dikkat edecek olursanız,ben koyduğum virgülle zaten sonradan açıklama yaptığım anlamı vermiştim..:closedeyes:

 

Hal böyleyken,eğer Darwin maymundan geldiğimizi söylüyor ''ise'' ve bunu destekliyenler varsa,evet onlara selam olsun..Bunu kabul mu ediyorsunuz ki benimle tartışıyorsunuz..:closedeyes:

 

Demogoji değildi yaptığım,hakaretinizi açmaktı sadece..Ve konu dumansa,ben size doğruyu açıklayayım:Şu anda duman işareti ile anlaşıyoruz..;)

 

Teşekkürünüzü aldım,kabul ediyorum..Bu,diyaloğa yatkın olduğunuzu gösterir..Önceki iletimde yazdığımı tekrar ediyorum:

 

Sadece bir espiriydi (Emotionlardan anlaşılacağını düşünmüştüm..) Bu kısır tartışmanın devam etmeyeceğini ümit ederim..

 

Selam ve saygılar benden..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bu sadece örnek,bunu da polemiğe çevirmezsiniz umarım

 

Sayın taurusmutis,

öyle bir derdim yok, olsa da bilirim neyin polemiğini vereceğimi...

 

Bu,diyaloğa yatkın olduğunuzu gösterir..

 

Diyaloğa yatkın olduğumu diğer iletilerimden anlayabilirsiniz, yeni veriler aramanıza gerek yok...

 

Sadece bir espiriydi (Emotionlardan anlaşılacağını düşünmüştüm..) Bu kısır tartışmanın devam etmeyeceğini ümit ederim..

Selam ve saygılar benden...

 

Konu anlaşılmıştır. Tartışmanın devam edeceği bir durum yoktur.

 

Saygılarımı sunarım...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 2 hafta sonra...
arkadaşım teori ve teorem birbirinden oldukça farklı şeylerdir. Teorem, teorinin farklı bir telafuzu falan değildir.

 

Terom, Kanıtlanabilen bilimsel önermedir. Teoremler, deney ve deney ortamında gözlem araçlarıyla test edilebilirler.

 

Teori ise deneyin ve deney ortamının yaratılmasının mümkün olmadığı konulardaki kuramlardır.

 

Suyun 100 derecede kaynadığını iddia etmek bir teoremdir. Zira alırsınız suyu 100 dereceye getirirsiniz. kaynayıp kaynamadığını görürsünüz.

 

Kainatın big bang patlamasıyla oluştuğunu öne sürmek ise bir teoridir. Çünkü bir tane daha big bang yapıp kainatın oluşup oluşmayacağını gözlemliyemezsiniz. Yani teorileri ispatlamak mümkün değildir.

 

 

Bütün teoriler çürütülebilir. Ancak Evrim Teorisi bu güne kadar çürütülememiştir. Bir teorinin nasıl çürütüleceğide bellidir.

 

Evrim teorisini elli sayfalık kitapçıklarla "çürüttüklerini" iddia eden kişilerin yazdıklarını ise. Bu güne kadar dünyada kabul eden herhangi bir üniversite yoktur.

 

Artı Teorem ve Teoriyi aynı şey sanan bir kişi de, Bilime, Evrim Teorisinin doğru olup olmadığını söyleyemeyecek kadar uzaktır.

 

:clover::clover::clover: çok güzel açıklamışsın CYRANO saygılar..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

vay be desenize biizim profs.ler bizi kandırmış.anlaşılan onlarda bilime uzak :D

 

benım anlatmaya çalıştığım şeyi dönüp dolaşıp bana anlatıyorsunuz.sorun nerde acaba

 

Türkiye'deki Profların Prof olduğu çok tartışılır... Sizin profların da proflukla alakası yokmuş sanırım...

Bu ülke de bilim yapılamamasının da temel nedenlerinden birisi budur. Ünvanı prof mu? Tamam o zaman, ağzından çıkan doğrudur. Önce adamın bir yayın geçmişine bak, yayınlarının çıktığı dergileirn kaliteisni kontrol et. Ondan sonra bilimden bahset...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Tüm evrenin ve canlılığın kör tesadüflerin eseri olduğunu iddia eden Darwinizm, günümüzün en tehlikeli ideolojisidir. Komünizm ve faşizm başta olmak üzere insanlığa felaket getiren tüm zararlı akımların temel dayanak noktası olan Darwinizm, bilimsel olarak tamamen çürütülmüş olmasına rağmen, ideolojik kaygılarla ayakta tutulmaya çalışılmaktadır.

 

Darwinizm hakkında yeterli bilgiye sahip olmayan ya da konu hakkında derinlemesine düşünmemiş olan kimseler, Darwinizm'in nasıl bir tehlike olduğunun farkına varamayabilirler. Evrim teorisinin sosyal ve ahlaki olarak ne büyük felaketlere yol açtığını bilmiyor olabilirler. Darwinist düşüncenin yaklaşık 1.5 asırdır insanlığa verdiği zararların farkında olmadıkları için de, Darwinizm'le yapılan fikri mücadelenin ne kadar hayati olduğunu bir türlü anlayamıyor olabilirler. Oysa Allah'ın varlığını ve birliğini, insanların Rabbimiz'e karşı sorumlu olduğu gerçeğini reddeden Darwinist ideoloji, insanlara kör tesadüflerin eseri ve sözde bir tür hayvan oldukları telkinlerini yaparak büyük yıkımlara zemin hazırlar.

 

Şu açık bir gerçektir ki, Darwinizm'in ve ondan dayanak bulan materyalist felsefenin yaygınlaşmasıyla birlikte, "insan nedir" sorusuna sapkın cevaplar verilmeye başlanmıştır. Daha önceden bu soruya "insan, Allah'ın yarattığı ve O'nun öğrettiği güzel ahlaka göre yaşaması gereken bir varlıktır" cevabını veren insanların bir kısmı, pek çok aldatıcı telkin neticesinde, "insan rastlantılarla var olmuş, yaşam mücadelesiyle gelişmiş bir hayvandır" yanılgısına kapılmaya başlamıştır. Bu büyük yanılgının faturası ise çok ağırdır. Irkçılık, faşizm, komünizm gibi vahşet ideolojileri ve diğer pek çok barbar, çatışmacı dünya görüşü, bu yanılgıdan güç bulmuştur.

 

Tüm Zararlı İdeolojilerin Temelinde Darwinist Düşünce Yapısı Vardır

 

Darwinizm'in neden olduğu belaları tam olarak anlayabilmek için savaşlar, çatışmalar, anarşi ve kargaşa, dolayısıyla acılarla geçen 20. yüzyılın genel tablosunu incelemek yerinde olacaktır. Geçtiğimiz yüzyılda milyonlarca insan bir hiç uğruna, sapkın ideolojilere hizmet adına öldürüldü, katledildi, açlığa ve ölüme terk edildi, bakımsız, evsiz barksız, korumasız bırakıldı. Milyonlarcası hayvanlara bile reva görülmeyecek, insanlık dışı muamelelere maruz kaldı. Darwinist düşünceye sahip zalim liderler, kitleleri çatışmaya sürüklediler, kardeşi kardeşe düşman ettiler, savaşlar çıkarttılar, bombalar attırdılar, arabaları, evleri, dükkanları yakıp yıktırdılar, mitingler düzenlettiler, ***** kitlelerin ellerine silah vererek hiç acımadan gençleri, yaşlıları, kadınları, çocukları, erkekleri kurşuna dizdirtdiler.

 

İnsanlığa karanlık günler yaşatan bu ideolojilerin başında faşizm ve komünizm gelir. Bunlar birbirine düşman ve birbirini yok etmeye çalışan fikirler olarak görülür. Ne var ki, ortada son derece ilginç bir gerçek bulunmaktadır: Bu ideolojilerin hepsi tek bir fikri kaynaktan beslenmekte, o kaynaktan güç ve destek almakta ve o kaynak sayesinde kitleleri ikna ederek kendi saflarına çekebilmektedirler. Bu kaynak, materyalist felsefe ve onun doğaya uyarlanmış hali olan Darwinizm'dir.

 

Evrim teorisi, ortaya atıldıktan kısa bir süre sonra biyoloji ve paleontoloji gibi bilim dallarının dışına çıkarak, insan ilişkilerinden tarihin yorumlanmasına, politikadan toplum hayatına kadar birçok alanda etkili olmaya başladı. Özellikle de Darwinizm'in "doğanın bir mücadele ve çatışma yeri olduğu" yalanı toplumlara ve insanlara uygulandığında, Hitler'in üstün ırkı oluşturma saplantısı, Marx'ın "insanlık tarihi sınıf çatışmalarının tarihidir" yanılgısı, kapitalizmin "güçlülerin zayıfların üzerine basarak daha da güçlenmelerini" öngörmesi, üçüncü dünya ülkelerinin emperyalist ülkeler tarafından acımasızca sömürülmeleri, insanlık dışı muamelelere maruz kalmaları, zencilerin hala ırkçı saldırılar ve ayrımcılıkla yüzyüze olması sözde bilimsel bir kılıf kazanmış oluyordu. İnsanları kendilerince gelişmiş bir hayvan gibi görenler, zayıf olanların üzerine basarak yükselmekten, hasta ve zayıf olanları bir şekilde yok etmekten, farklı ve aşağı gördükleri ırkları ortadan kaldırmak için katliamlar yapmaktan hiç çekinmediler. Çünkü bilim maskesi takmış teorileri, onlara bunun "doğanın bir kanunu" olduğunu söylüyordu.

 

Görüldüğü gibi pek çok insanın toplumsal zararlarının farkında olmadığı Darwinizm, dünyaya çok büyük belalar getirmiştir. Bilimsel hiçbir delili olmayan ve antik bir dogma olmaktan öteye gitmeyen evrim teorisi, günümüzde de kendisini destekleyen bilimsel bulgular olmamasına rağmen, sırf dinsizliği yaygınlaştırmak uğruna körü körüne savunulmaktadır.

 

Terörizmin Ortandan Kaldırılması, Darwinizm'in Fikren Yok Edilmesiyle Mümkündür

 

Terörün ne kadar büyük bir bela olduğunun herkes farkındadır, ancak çoğu insan bu belanın ideolojik temelinin Darwinizm olduğunun farkında değildir.

 

Darwinizm'in insanların bilinçaltına aşıladığı "insan, çatışan hayvandır" yalanının son derece etkili olduğu açıktır. Darwinizm insanlara bir "dünya görüşü" ve "yöntem" tarif etmektedir. Bu sapkın dünya görüşünün ve yöntemin temel kavramı ise, "kendinden olmayanla çatışmak"tır.

 

Bunu şöyle açıklayabiliriz: Dünya üzerinde farklı inançlar, farklı dünya görüşleri, farklı felsefeler vardır. Bunlar birbirlerine iki farklı bakış açısıyla bakabilirler:

 

1) Kendilerinden olmayanların varlıklarına saygı gösterebilir, onlarla diyalog kurmaya çalışabilir, "insancıl" bir yöntem izleyebilirler.

 

2) Kendilerinden olmayanlarla çatışmak, kavga etmek, onlara zarar vererek avantaj kazanmak yolunu seçebilir, yani "hayvani" davranabilirler.

 

"Terörizm" felaketi, bu ikinci bakış açısının bir ifadesinden başka bir şey değildir. Dolayısıyla terörizmle mücadele söz konusu olduğunda da asıl yapılması gereken, terörün temel dayanak noktasını ortadan kaldırmak, yani Darwinizm ile ilmi olarak mücadele etmektir. Darwinizm fikren ortadan kaldırıldığında, terörist örgütlenmeler çöker, terörizm belası da sona erer.

 

Ancak, Darwinizm ayakta tutulmaya devam edildiği, insanlara Darwinist yalanlar telkin edilip öğretildiği müddetçe, terörün son bulması mümkün değildir. Bir yandan okullarda Darwinizm'i öğretip diğer yandan gençlerin terörist örgütlenmelere katılmalarına şaşırmak bir çelişkidir. Zira bir insanın terörist olabilmesi için, önce karşısındakinin insan olmadığına, çatışmanın doğanın kuralı olduğuna, öldürmenin ve katletmenin sözde makul olduğuna, hiçkimseye karşı sorumlu olmadığına inanması, yani Darwinist olması gerekir. Yıllarca şuursuz atomların biraraya gelerek canlılığı meydana getirdiği, kendisinin de bir madde yığını hatta bir tür hayvan olduğu, çatışma olmadan ilerlemenin mümkün olmayacağı aldatmacalarıyla yetişen bir insana, "sevgiden, hoşgörüden, merhametten, barışsever" olmaktan bahsetmenin bir anlamı yoktur. Ya da bu insanın "nasıl olup da acımasızca masumları katledebildiğini" sorgulamak bir sonuç vermez. Bu insandan, insanlara saygı göstermesini, kanunlara uymasını, devletine itaat etmesini beklemek anlamsızdır.

 

Darwinizm'le fikren mücadele etmeden terörizmle mücadele etmek, bir yandan sürekli bataklık üretmek öte yandan sivrisinekleri yok etmeye çalışmak demektir. Halbuki sivrisinekleri yok etmenin tek yolu bataklığı kurutmaktır. İşte bu nedenle cesaretle, ilmen Darwinizm'in üzerine gidilmesi gerekir.

 

Bu Büyük İlmi Mücadeleyi Göz Ardı Etmemek Gerekir

 

Buraya kadar kısaca değindiğimiz bilgiler, Darwinizm'in ne kadar tehlikeli bir ideoloji olduğunu ve bu sapkın ideolojiyle yapılacak fikri mücadelenin önemini açıkça göstermektedir. Buna rağmen bazı kimseler halen, "Neden Darwinizm konusu bu kadar önemli?" diyerek kendilerince bu ilmi mücadeleyi küçümsemekte ya da "Zaten Darwin'e artık inanılmıyor, dolayısıyla bu konuda uğraşmaya gerek yok" gibi gerçek dışı mantıklar öne sürerek Müslümanların Darwinizm'le mücadelesini engellemeye çalışmaktadırlar. Bu ve benzeri iddialar, aslında Darwinizm'le fikren mücadele etmekten kaçınmak için öne sürülen mazaretlerdir.

 

Bu mazaretlerin öne sürülmesinin çeşitli sebepleri vardır. Bu sebeplerden en önemlisi, bilgi yetersizliği nedeniyle Darwinizm'den korkulmasıdır. Evrim teorisinin bilimsel delillere dayandığını zanneden kimseler, Darwinizmle mücadele ettiklerinde bilime karşı mücadele edeceklerini sanıyor olabilirler. Hatta bilimin evrimi ispatladığını sandıkları için, bu konuyla yakından ilgilendiklerinde kendilerinin de bu telkinlerin etkisinde kalıp inançlarının sarsılacağından, dünya görüşlerinin değişeceğinden korkuyor olabilirler. Oysa bunlar tamamen yersiz korkulardır. Çünkü, evrim bilim dışı bir teoridir. Son elli yıldır bilimin tüm alanlarında elde edilen her yeni bulgu, evrim teorisinin yalan olduğunu Yaratılış'ın ise apaçık bir gerçek olduğunu ispatlamaktadır. Bilimin gösterdiği gerçek, Allah'ın tüm evreni yoktan yarattığı, evrim teorisinin ise bilimsel hiçbir değerinin olmadığıdır.

 

Darwinizm'in bilim karşısındaki yenilgisinden habersiz olanların içine düştükleri hatalardan biri de, kendilerince Darwinizmle İslam'ı bağdaştırmaya çalışmaktır. Karşı koymanın mümkün olmadığını düşündükleri için, kendilerince "orta bir yol" oluşturmaya çalışmakta, bu şekilde tehlikeyi bertaraf edebileceklerini düşünmektedirler. Oysa bu son derece yanlış ve hatalı bir tutumdur. Öncelikle, daha önce de belirttiğimiz gibi evrim bilim tarafından geçersizliği ispatlanmış bir teoridir. Ayrıca, iddia edildiği gibi, Kuran'da evrime işaret eden tek bir açıklama dahi bulunmamakta, tüm evrenin ve canlılığın Rabbimiz'in "Ol" emriyle yoktan bir anda yaratıldığı bildirilmektedir.

 

Dolayısıyla, Darwinizm'le ilmen mücadele etmekten kaçınmak ya da "İslami evrim" gibi hayali senaryolar öne sürmek yerine, bilgiye ulaşmanın son derece kolay olduğu günümüzde Müslümanların kendilerini bu konuda yetiştirmeleri ve bu büyük fikri mücadeleye destek olmaları gerekir.

 

Şunu da belirtmek gerekir ki bu ilmi mücadelenin son derece kapsamlı; teknolojinin her türlü imkanından tam anlamıyla faydalanılarak, bilimsel tüm gelişmeler yakından takip edilerek, bu gelişmelerin ortaya koyduğu gerçekler toplanarak, açık ve net deliller sunularak yapılması son derece önemlidir. Yeterince bilgi ve delil sunmadan, "Madem insanlar maymundan geldi, niye o zaman hala maymunlar var, onlar niye insana dönüşmüyor" gibi yıllardır alışılagelmiş bazı örnekler verilerek Darwinizm'in fikren mağlup edilebileceğini sanmak, olayın boyutlarının yeterince düşünülmemesinden kaynaklanmaktadır. Çok çeşitli kaynaktan sürekli Darwinizm propagandasına maruz kalan bir insanın, basit ve sıradan örneklerle kalıplaşmış düşünce yapısını değiştiremeyeceği açıktır. O nedenle bilimin evrim teorisini desteklediğini sanan insanlara, bizzat bilimin ortaya koyduğu sonuçları sunarak, evrimin bilim dışı olduğunu göstermek gerekir. Darwinizm'e karşı yürütülen fikri mücadelenin özü de budur.

 

Darwinizm'le Fikri Mücadele Birlik Olmayı Gerektirir

 

Böyle kapsamlı bir ilmi mücadelenin etkili olabilmesi için Müslümanların birlik ve beraberlik ruhu içinde hareket etmeleri büyük önem taşımaktadır. Allah Kuran'da Müslümanların inkar ahlakına karşı verecekleri fikri mücadelede birlik olmaları gerektiğini bildirmiştir. Bir ayette, Müslümanların birlik içinde hareket etmemeleri durumunda yeryüzünde bozgunculuk çıkacağı şu şekilde haber verilmiştir:

 

İnkar edenler birbirlerinin velileridir. Eğer siz bunu yapmazsanız (birbirinize yardım etmez ve dost olmazsanız) yeryüzünde bir fitne ve büyük bir bozgunculuk (fesat) olur. (Enfal Suresi, 73)

 

Dinsizlik dünyanın pek çok bölgesinde yaygınken, terör ve anarşi tüm insanları tehdit ederken, pek çok mazlum ve masum insan, zulüm ve baskı altında ezilirken samimi olarak iman edenlerin yapması gereken tüm imkanları sonuna kadar kullanıp dinsizlikle fikren mücadele etmektir. Müslümanların aralarındaki düşünce farklılıklarını öne sürerek birlik sağlayamamaları, yapılması gereken bu büyük ilmi mücadelede güçlerinin azalmasına neden olacaktır. İçinde bulunulan koşullar görüş ayrılıklarını bir kenara bırakıp, din ahlakının yayılması için ittifak etmeyi zaruri kılmaktadır.

 

Darwinizm'e karşı yürütülen ilmi mücadelede her Müslüman sorumluluk üstlenmelidir. Tüm Müslüman sivil toplum kuruluşları, organizasyonlar, vakıflar ve dernekler ortak bir şuurla hareket etmeli, "Bu bizim organizasyonumuzun çalışması değil" ya da "Bu bizim vakfımızın eseri değil" diye düşünmeden, Darwinizm'le mücadeleye katkıda bulunmalıdır. Mensup olduğu vakfın, derneğin, organizasyonun çalışmaları dışındaki tüm çalışmaları göz ardı etmek, "Bizim camiamızdan değil, o nedenle fikrine de önem vermeyiz" mantığında olmak, Müslümanlara hiç yakışmayan bir yaklaşımdır. Bu koşullar altında çeşitli bahaneler öne sürerek Darwinizm'le fikren mücadele etmekten kaçınmak, birlik ve beraberlik ruhuyla hareket etmemek hem dünyada hem de ahirette sorumluluğu olan bir davranış olabilir. Samimi Müslümanların bu hataya düşmekten sakınması son derece önemlidir.

 

Müslümanların, Allah rızası için tüm imkanlarını seferber ederek dinsizliğe karşı yapacakları fikri mücadele, Allah'ın izniyle, tüm insanlık için en güzel şekilde neticelenecektir. Birlik ve beraberlik içinde, samimiyetle yürütülecek çalışmalar, Rabbimiz'in Kuran-ı Kerim'de vaad ettiği gibi "Hakkın üstün gelip, batılın yok olmasına" vesile olacaktır. Yüce Allah'ın bu vaadi tüm iman edenler için büyük bir şevk ve heyecan kaynağıdır:

 

Hayır, Biz hakkı batılın üstüne fırlatırız, o da onun beynini darmadağın eder. Bir de bakarsın ki, o, yok olup gitmiştir. (Allah'a karşı) Nitelendiregeldiklerinizden dolayı eyvahlar size. (Enbiya Suresi, 18)

 

Darwinizm İnsanları Aldatmaya Devam Ediyor

 

Yapılan araştırmalar, Darwinizm'in halen pek çok insanı aldatmaya devam ettiğini göstermektedir. Özellikle Avrupa ülkelerinde düzenlenen anketler, Fransa, Almanya, İngiltere başta olmak üzere bir çok ülkede insanların büyük çoğunluğunun evrim teorisinin bilimsel bir gerçek olduğunu sandığını ortaya koymuştur. Evrim aldatmacasına kanan bu insanlar Allah'a imandan ve din ahlakından da uzaklaşmaktadırlar. BM tarafından yapılan bir anket bu gerçeği gözler önüne sermektedir. Ankete göre Avrupalıların yalnızca %18'i insanı Allah'ın yarattığına inanmakta, %82'si ise insanın diğer türlerden evrimleşerek meydana geldiğini sanmaktadır. Ülkelere tek tek baklıldığında durum şöyledir:

 

- Almanya – %35'i Katolik, %36'sı ise Protestan olan halkın yalnızca %14'ü Yaratılış'a inanmaktadır.

 

- Fransa - Yaratılış gerçeğine inananlar yaklaşık %18 oranındadır.

 

- İngiltere – Halkın %20'si Yaratılış'a inanmaktadır.

 

- İspanya – Nüfusun büyük bölümünü Katoliklerin oluşturduğu İspanya'da, insanları Allah'ın yarattığı gerçeğine inananların oranı %13'tür.

 

- Norveç – Yaratılış'a inananlar, toplumun %19'unu oluşturmaktadır.

 

- Finlandiya – Halkın %80’i Evanjeliktir, ancak Yaratılış'a inananların oranı %16'dır.

 

- İsveç – Allah'ın insanları yarattığına inananların oranı %12'dir.

 

- Danimarka – Halkın %9'u Yaratılış'a inanmaktadır.

 

- Belçika – Yaratılış gerçeğine inananların oranı %10'dur.

 

- İsviçre – Halkın %24'ü Yaratılış gerçeğine inanmaktadır.

 

Bu tablo, bilimsel tüm bulguların evrimi yalanladığını, Darwinizim'in hayal ürünü hikayelerden öteye gitmediğini, bilimin gösterdiği gerçeğin Yaratılış olduğunu anlatmanın önemini ve aciliyetini bir kez daha ispatlamaktadır.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ustteki yazilari okumadim, sadece basliga gore konusacagim.

 

Darwin bi yere kadar hakli bi yerden sonra haksizdir... Sebebine gelince;

 

Ornek olarak zurafayi dusunelim, yuksekteki yesilliklere yetismeye calisarak evrimlesti ve boynu uzadi evet belki dogru olabilir, tipki afrikali bazi kabilelerde guzellik icin takilan boyun halkalari gibi, kadinlarin boynu gittikce uzuyor ve normalden cok daha farkli bir gorunum olusturuyor.

 

Bu tur evrimler olabilir, ama bence bu her irkin kendi icinde olur yani, kopekse kopekler, baliksa baliklar...

 

Ama bir irkin baska bir irka donusmesi darwinin dusunmus oldugu buyuk bir hatadir bence, oyleyse niye hala maymunlar var ve onlar niye donusumunu tamamlamamis, insan olamamis, sacmalik...

Sadece bi grup maymun mu insana donusmeyi basarabilmis, maymun beyni kendi kendini nasil gelistirebilir, maymunlarin sinirlari bellidir, bir tek ve bir tek insan irki kendini gelistirebilir. Hayvanlari egiten de gelistiren de insanlardir degil mi bi maymunu egitiyoruz, o maymun insan olmadan egitilemez... kendi kendine yetemez...

 

ayrica sayet darwinin maymundan insana donme teorisi dogru olsaydi, baska maymunlarin insana donustugune sahit olmamiz gerekirdi... Yani hic degilse magara adamlari gibi tipler gormeliydik...

 

HAYVANLARDAN bir irkin INSAN irkina donusmesini imkansiz buluyorum. Ancak insan kendi icinde evrimlesebilir ama baska bir irka donusmez insan olarak kalir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayın Cara keşke evrim teorisini anlamak için onu "çürüttüğünü " iddia eden bilimsel yaklaşımdan yoksun propagandif metinlerden değilde. Evrim Teorisinin kendi kaynaklarından yararlansaydınız.

 

Ama bir irkin baska bir irka donusmesi darwinin dusunmus oldugu buyuk bir hatadir bence, oyleyse niye hala maymunlar var ve onlar niye donusumunu tamamlamamis, insan olamamis, sacmalik...

Sadece bi grup maymun mu insana donusmeyi basarabilmis, maymun beyni kendi kendini nasil gelistirebilir, maymunlarin sinirlari bellidir, bir tek ve bir tek insan irki kendini gelistirebilir. Hayvanlari egiten de gelistiren de insanlardir degil mi bi maymunu egitiyoruz, o maymun insan olmadan egitilemez... kendi kendine yetemez...

 

ayrica sayet darwinin maymundan insana donme teorisi dogru olsaydi, baska maymunlarin insana donustugune sahit olmamiz gerekirdi... Yani hic degilse magara adamlari gibi tipler gormeliydik...

 

Maymundan insana dönme diye bir teori yoktur. Evrim Teorisinin iddia ettiğide bu değildir. Maymunla insanın atasının ortak olduğudur. Evrim Teorisine göre İnsanoğlu primatların bir koludur. Aynı ortak atadan çeşitli türde canlılar evrimleşmiştir. İnsanda bunlardan birisidir.

 

Kanımca doğru yöntem önce teorinin ne dediğini ne öğrettiğini öğrenmek. Sonra doğru yanlış gibi fikirlere sahip olmak.

 

HY tarzı yazarlar gölge boksu yapmaktadırlar. Önce teoriye onun iddia etmediği şeyleri monte edip. Ardından bunlara savaş açmaktadırlar.

 

Kanımca şu noktaları kesinleştirmek gerekiyor.

 

Yanlış ; Evrim Teorisi, insanın maymunların evrimleşmesiyle oluştuğunu söyler.

Doğru; Evrim Teorisi insanla maymunun aynı atadan geldiğini söyler. Mesela ev kedisi ile aslan aynı atadan gelir. Bu aslanın kedinin evrim geçirmiş hali olduğu anlamına gelmez.

 

Yanlış; Evrim teorisi tesadüfle açıklar herşeyi.

Doğru; Evrim teorisi tesadüfle değil uygun şartların oluşmasıyla açıklar.

 

Yanlış; Evrim teorisi dine alternatiftir.

Doğru; Dinler maddenin kaynağına ilişkin görüş bildirir. Evrim Teorisi ise bir bilimsel teoridir. Ve tüm bilimsel teoriler gibi maddenin varolmasından sonrasıyla ilgilenir. Nasıl var olduğu konusu değildir. Sadece Hristiyanlar İsa'yı tanrı olarak kabul ettikleri için. Tanrılarının daha ilkel bir canlı türünden evrimleşmiş olacağını yakıştıramazlar. Ülkemizde dini renklerle evrim teorisine "savaş" açan HY gibi insanların materyalleride. Hristiyan okulların hiçbir bilim çevresi tarafından kabul edilmeyen iddialarını türkçeye çevirmekten ibarettir.

 

Süleyman Ateş'in deyimiyle ; Müslümanlar evrim teorisine karşı olmayı Hristiyanlardan öğrenmiştir.

 

Yanlış; Evrim Teorisi ispatlanamamıştır o halde doğru değildir.

Doğru; Hiçbir bilimsel teori ispatlanamaz. Dünyanın Güneş'in etrafında döndüğüde bir teoridir. Teoriler kabul yada reddedilir. Evrim Teorisi dünyadaki tüm bilim okulları, üniversiteler ve ekoller tarafından alanında kabul edilen tek teoridir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayin CYRANO, benim gibi dusunen pek cok insan benim gibi yaklasir bu konuya, evrim teorisinin kendi kaynaklariyla degil!

 

Ayrica cogu insan maymunlarla insanlarin atalarinin bir oldugunu degil de, insanlarin maymundan geldigini bilir. Bu da yanlissa eger cok yaygin bir yanlistir. Eger primatlar dediginiz bir maymun turuyse siz yanlissiniz. Bu konuyla pek ilgili bir insan degilim, ozel bir ilgim ve arastirmam olmadi, madem oyle arastirip konusacagim... Goreyim ne kadar haklisiniz...

 

Saygilar..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ayrica cogu insan maymunlarla insanlarin atalarinin bir oldugunu degil de, insanlarin maymundan geldigini bilir. Bu da yanlissa eger cok yaygin bir yanlistir.

 

Evet bu büyük bir yanılgıdır. Bu sorunun iki temel nedeni vardır: 1. Harun amca gibi insanlar nereden buldukları belli olmayan dünya kadar parayı harvurup harman savurarak insanları yanlış bilinçlendirmek için anlamsız ve bilimsel olmayan propagandalar yapar (hem de dini duyguları kullanarak); 2. Halkımız okuyup öğrenmekten ve araştırmaktan çok, kulaktan dolma bilgilerle tartışmayı sever (nasıl kolay yoldan para kazanmayı severse aynı şekilde hazır bilgiyi de sever: hazırcıyız yani). Bu arada evrimi araştırırken sakın internetteki yüzlerce aynı kökene sahip (aynı kalemden çıkma) sitelerin dediklerini doğru sanmayın. Onları da değerlendirin ama onlarla sınırlı kalmayın. Diğer türlü, Harun amcanın söylemlerinden ileri gidemezsiniz.

 

Eger primatlar dediginiz bir maymun turuyse siz yanlissiniz.

 

Primatlar maymun türü değildir. Maymunlar ve benzeri tüm memelileri içeren bir takımdır. Günümüz maymunları primatların bir kolu olarak düşünülebilir:

 

Orangutan, şempanze, goril ve gibonlar bilimadamlarınca insansı maymun ya da sadece insansı (İngilizce: ape) olarak adlandırılırlar ve maymun familyasına dahil edilmezler. Bununla birlikte insansılar, halk arasında maymun olarak adlandırılmaya devam edilirler (vikipedia)

 

Bu konuyla pek ilgili bir insan degilim, ozel bir ilgim ve arastirmam olmadi, madem oyle arastirip konusacagim... Goreyim ne kadar haklisiniz...

 

En doğrusunu yaparsınız...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Acelece bir cevap yazdığım için biraz bazan hata oluyor kusur bakma...

Rica ederim.

Konunun ayrıntısını Bilim dünyası ana başlığında "İnsan Nasıl İnsan Oldu" alt başlığında bulabilirsin...

 

http://www.turkish-media.com/forum/index.p...howtopic=110536

Tesekkur ederim. :)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.