Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Inanc Uzerine


evrensel-insan

Önerilen İletiler

Insanoglunun; sezgi-duyum-his yoluyla algiladigi ve kavramlastirdigi olguya inanc denir.

 

Inanclar, soyut olarak kavramlastirilmistir. Inanc; yansisi algilanarak kavramlastirilan maddenin karsitidir. Soyut kavramlar-sevgi, nefret, dogru, yanlis, iyi, kotu, hurriyet, demokrasi ,tanri v.s. evrenseldir.

 

Sorun bu evrensel kavramlarin ifadesinde cikmaktadir. Kavram olarak; ikili-seye inanc- ve karsitlik-inanma inanmama-karakteri gosteren soyut kavramlarin ifadesi ise tektir.

 

Kavramlar, evrensel olsada; IFADESI; KISISEL VE OZNELDIR. O yuzden; bir kavramin ifadesi; hem goreceli, hem de degiskendir. Bir kisinin dogru dedigine, baskasi yanlis diyebilir. INANCLAR, CISIMLESTIRILIRSE; INANILIR. Bu su demektir. Dogru; bir ideolojinin, bir gelenegin, bir ahlakin, bir idare sisteminin, bir dusuncenin v.s. dogrusudur. Sevgi; bir anne-babaya, kardese, arkadasa, vatana, millete, siire, sanata v.s. duyulan bir sevgidir.

 

Ustelik; soyut kavramlar-inanclar- mutlaka cisimlestirilmistir. Eger, bir soyut kavram; vucut bulamamissa; ona inanc mumkun degildir. Soyut kavrami; cisimlestiremeyen, kisi o kavrama inanamaz. Bu zaten; kavramin ikili karakterine terstir. Onemli olan ise; bu soyut kavramlarin ifadesinin, kisisel olmasi ve kisi tarafindan cisimlestirilebilmesidir.

 

Tarihler boyu, cisimlestirilen inanclar; insanoglunun bir kullanim araci olmustur. Eger, bir kisi; inandigi soyut kavrami, bir cisme oturtamazsa; o zaman inanmasi mumkun degildir. Soyut kavramlar yasadikca ve cisimlestirilebildikce; inanc devam eder. Mesela; ateistler, tanri soyut kavramini cisimlestiremedikleri icin; inanmazlar.

 

Ilikinsanoglu bile; tum soyut hislerini cisimlestirerek cesitli maddeleri-agac, gunes, ay, dag v.s. tanri yaptilar. Hatta daha sonra soyut kavramlara bile tanri buldular-guzellik, iyilik, kotuluk v.s.

 

INANCIN TAMAMEN INSANOGLUNUN DUSUNCESINDEN ARINMASI ICIN; ONCE CISIMLESEMEMESI VE SONRADA; CISIMLESEMEYEN SOYUT KAVRAMIN, KULLANIMINA IHTIYAC DUYULMAMASIDIR.

 

Cunku, soyutlar, insanoglunu; dusunce ve davranis olarak; biribirinden ayiran, tartistiran, erk sahibi, bencillik sahibi yapan ve cikar olarak kullanimi getiren olgulardir.

 

 

 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Daha once de sordum. Inanmak ile bilmek farkini aciklar misin?

 

bilmek; bilimin garantisi ile saglamlasir

 

inanmak; Allahin yarattigi sistemde , Allahin yatarrigi bir zihinde , Allahin sirri ile garanti altina alinir ..

 

 

 

isin ilginci de sudur ki ;

 

bilim birseyi yapabilmek icin o seye inanmayi ogutlemektedir ;

 

inanmadigin bir seye kalkismak ; zihnin, onu imkansiz hale getiren hamlelerine adeta gommesi ile sonuclanir : ))

 

inanmadigin bir seye kalkismak ; zihnin, onu imkansiz hale getiren hamlelerine adeta gommesi ile sonuclanir : ))

 

inanmadigin bir seye kalkismak ; zihnin, onu imkansiz hale getiren hamlelerine adeta gommesi ile sonuclanir : ))

 

 

son derece bilimsel ; ))

 

 

Cunku ancak bu farkin bilinc ve algisi bilimin bir inanc olmadigini algilar.

 

 

bilim ortada olan biseydir ; ortak ilgi alanidir ..

 

nasil ki bir dindarin imanini guclendirecek sekilde ele alinabilmekte ise ;

 

 

ayni sekilde bir ateistin de inancini guclendirecek sekilde ele alinabilmektedir ;

 

ateizm de bir dindir ; bir inanc ve kanahat kalibindan ibaret bir felsefedir

 

cunku insan hicbirseye inanmasa bile ; ''hicbirseye inanmamaya'' inanmis ve buna kanahat getirmistir ...

 

insan inanmadan yasayamaz ... bu mumkun olsaydi ruhu bitkisel yasama girer, zihni yok olmaya baslardi

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

sorularinizi alabilirim : ))

 

mumkunse ust duzey uslubunuzdan dolayi yakin cevrenizi veya fikir arkadaslarinizi da buraya davet etmek isterim : )) boylece daha fazla fikir ortaya cikar ..

 

Burasi bir kitle platformu. Dolayisiyle benim yasam ve iliskilerim kitleden ziyade birebirdir. Bu da gerekmedikce onlar ile kitleyi ilguilendiren konulara girmem. Yani iliskiler daha cok bireysel duzeydedir.

 

Ayrica genelde bilgi ve dusunce paylasimi beyinlerini cesitli verilerle sinirlamamis olanlar icin mumkundur. Sonucta eger bilgi ve dusunce sinirlari zorlarsa, iste o zaman bilgi alisverisi; satasmaya, atismaya, siniri korumaya/savunmaya ve yazidan ziyade yazara yonelime baslar.

 

Senin ile simdilik iyi gidiyoruz "nazardan saklasin" :)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

 

 

bilmek; bilimin garantisi ile saglamlasir

 

inanmak; Allahin yarattigi sistemde , Allahin yatarrigi bir zihinde , Allahin sirri ile garanti altina alinir ..

 

 

 

isin ilginci de sudur ki ;

 

bilim birseyi yapabilmek icin o seye inanmayi ogutlemektedir ;

 

inanmadigin bir seye kalkismak ; zihnin, onu imkansiz hale getiren hamlelerine adeta gommesi ile sonuclanir : ))

 

inanmadigin bir seye kalkismak ; zihnin, onu imkansiz hale getiren hamlelerine adeta gommesi ile sonuclanir : ))

 

inanmadigin bir seye kalkismak ; zihnin, onu imkansiz hale getiren hamlelerine adeta gommesi ile sonuclanir : ))

 

Hayir, bilim inanca degil yana akla degil; gozleme dayanir. Yani somuttan soyuta dogru ilerler. Halbuki aklin inanci soyutu somutlastirmaya calisir. Eger bilim gozlem yerine akildan yani teoriden baslarsa, bu seferde bunu gozleme tasimaya calisir. Yani bilimin bilimselligi olgusal gecerlilik ve gozlemsel yanlislanabilirlik temelinde gozlemin teorisi, ya da teorinin gozlemi teorinin test edilmesi temelindedir.

 

Bir seyi bilmek, onu aciklayabilmektir. Bir ornek verirsek; bir papagan ogretirsen konusur, ama ne konustugunu bilmez. Bir maymun ogrenirse uygular, ama neyi/neden uyguladigini bilmez. Bir bebek aciukinca yer, ama ne yedigini bilmez. Bilmek, dusunce ve davranisi uygulayaninneden onu uyguladigini kendi oz iradesi algi ve bilgisdi ile aciklayasbilmesidir.

 

Yani ogrenmek, bilmek degildir. Iste inancta ogrenilir, bilinmez. Cunku ogrenimi sorgusuz/sualsiz teslimiyete ve ogrenen kisiye ait degildir.

 

Yagmur yagacagina inanmak ve yagmur yagacagini bilmek bilim ile inanc farkidir. Ilki tamamen bilimsel bir aciklama icermez. Ama ikincisi meteroloji denen bilim dalina dayanir. Yani meteroloji uc asagi bes yukari havayi tahmin edebilir, amayagmur duasina cikinca yagmur yagmaz.

 

 

son derece bilimsel ; ))

 

bilim ortada olan biseydir ; ortak ilgi alanidir ..

 

nasil ki bir dindarin imanini guclendirecek sekilde ele alinabilmekte ise ;

 

 

ayni sekilde bir ateistin de inancini guclendirecek sekilde ele alinabilmektedir ;

 

ateizm de bir dindir ; bir inanc ve kanahat kalibindan ibaret bir felsefedir

 

cunku insan hicbirseye inanmasa bile ; ''hicbirseye inanmamaya'' inanmis ve buna kanahat getirmistir ...

 

insan inanmadan yasayamaz ... bu mumkun olsaydi ruhu bitkisel yasama girer, zihni yok olmaya baslardi

 

Evet bilim somut gozlleme ve tartisma goturmeyen evrensel kabul temelli olguya dayanir. Iste o yuzden de ancak yanlislanabilir. Ama inanc sadece inananin dogrusudur ve ancak o inanci degisirse kendi dogrusunu kendisi yasnlislar. Ateizm bilimin konusu da degildir, bilimsel de degildir. Metafizigin tanrinin varligi yani teolojik tartismasinda tanri ve dini olumsuz degerlendiren bir bakis acisidir.

 

Insanin inanip inanmamasi sorun degil; sorun bunu bilincli olarak yapmamasi ve bilimin inandigini curuttugu halde hala inancinda direnmesi. Yoksa insanoglunun zihninin ufku onun hayalidir/dusunce gucudur. Mesela benim hayalim, zihniyeti insan olan bir toplum. Burada da onemli olan mantiksal olabilirligin olasiligidir. Yalniz inanclargenelde metafizik oldugundan yani fizik otesi boyle bir mantiksal olabilirlik olasiligi tasimaz. Mesela bir disi (havva) bir erkegin (adem) kaburga kemiginden cikamaz. Bugun insanoglunun nasil uredigi bilimsel olarak ortadfadir. Bu ornekler o kadar coktur ki. Iste bilimsel olan mantiksal olabilirlik olasiliginin olmus olmasi ya da olabilir olmasidir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

peki;

 

ben davet etmekten zevk aldim : ))

 

Tabi burasi kitle platformu, herkese aciktir. Burada yazmaya basladigimi fark eden eski sanal tanidigim lakaplar, eminim buraya ugrayacaklardir.

 

Aslinda bu davet karsilikli olsun. :)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Inanc ve Anlam/Icerik Cesitleri

 

Once inancin tarifleri

 

Dogru olarak kabullenilen, prensip, fikir, oneri v.s.

Mahkumiyet, gorus

Dini baglilik

Kisiye, ya da kisinin kabiliyetine,dusuncesine, degerlerine (durustluk, namusluluk, dogruluk, dakiklik v.s.), itimat etmek ve/veya guven duymak

Dogruya duyulan guven, ya da henuz kesinlesmemis delilin varligina duyulan yatkinlik.

 

Gelelim inancin cesitlerine; Buna tam gecmeden once, inancin olabilmesi icin, dogruya guvenin/itimadin ve/veya imanin, olmasi gerekir.

 

Yani inanc dogru ve iman ile paraleldir.

 

Dogru olarak one surmek; (Tezi, teoriyi, hipotezi, axiomu, kesinligi, imani, anlayisi, fikiri v.s.)

Karsiti; Inancsizlik

 

Birsey ile ilgili dogru (birseyi dogrulamak);(Prensip, teori, kanun, ilke, doktrin, fikir, hipotez,iman v.s.)

Karsiti; Inancsizlik/dogrulanana karsi inanc beslememe/tasimama

 

Birseyi onceden kabullenmek, onyargi/onsezi;

Karsiti; suphe/beklenen bir sey olmadigi

 

Bakis acisi;felsefe, karakter, haleti ruhiye, zihnin yansisi, dusuncenin sekillenisi v.s. temelli dogruluguna inanilan.

 

Kesinlik, pozitif garanti;

Karsiti; Suphe, cekingenlik, sorgulanabilirlik, kararsizlik, belirsizlik, kesinsizlik, ereddut, kusku, degiskenlik, cok anlamlilik, anlam bulanikligi, iki manalilik, muglaklik, ikircim, anlasmazlik, kavram kargasasi v.s.

 

Cekisme, iddia, rekabet,yarisma, mucadele, munakasa, sav, tez, kani

 

Itimat, guven, kabul

Karsiti;guvensizlik, imansizlik

 

Tanima, taninma, dogrulama;

Karsiti;kabul etmeme, onaylamama, tasdik etmeme, inancsizlik, onemsememe, begenmeme, kinama v.s.

 

Doktrin, prensip, gorus

Karsiti;inancsizlik, skeptiklik,imansizlik, inansizlik, aykirilik

 

Bagimlilik, guven

Karsiti; serbestlik, bagimsizlik

 

Asagi/yukarilik, tahmin yurutme

 

Etik, degerler

Karsiti; Curume, moralsizlik, yukumsuzluk

 

Beklenti

 

Yargi

 

Bir seye guven duymak, iman

Karsiti;Inancsizlik, guvensizlik, suphe, kusku, korku, endise, kuruntu, evham v.s.

 

His

Karsiti;bes duyu, kati, saglam,cisimsel

 

Dini dogma;

Karsiti;hipotez, teori

 

Ozlem, ruya,

Karsiti;Umutsuzluk, pasiflik, inancsizlik, umitsizlik, cesaretsizlik, hevessizlik

 

Hipotez, teori;

Karsiti;Hesaplama, olcu, delil, evrensel onay

 

Mitoloji, geleneksellik

Karsiti;Tarihsel gerceklik

 

Maxim, axiom, postulat,

Karsiti;yanlislanabilirlik

 

Spekulasyon

Karsiti;gercek, bilgi, enformasyon

 

Evet, iste bu temelde inancin, ve kasitlari inancsizlik, imansizlik, inanc tasimama degerlendirilebilir.

 

Bu arada, (beliving there is no God) herhangibir yaraticinin olmadigina inanmak ve/veya herhangibir yaraticinin olduguna inanmamak ile, (having no belief in a god), herhangibir yaraticiya karsi inanc tasimamak/beslemek arasinda ateizm ile (disbelief,unbelief) serbest dusunurlugun, "having no belief" inanc tasimamak/inanc beslememek yanasimi arasinda da cok fark var.

 

Biri sozkonusu olan hangi yaratici ise (Allah, Tanri v.s.), onu yok saymak, ya da varligina inanmamak; digeri ise, sozkonusu hangi yaratici ise, o yaraticiya karsi bir inanc tasimamak/beslememek farkidir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Insanin inanip inanmamasi sorun degil; sorun bunu bilincli olarak yapmamasi ve bilimin inandigini curuttugu halde hala inancinda direnmesi.

 

e biz de onu diyoruz ;

 

bilim DNA nin yapisi ile ve paleontolojideki karbon 14 mucizesi ile

 

Darvinizmin safsata oldugunu bugun kesin ortaya koymustur ..

 

 

 

 

bilimin inandigini curuttugu halde hala inancinda direnmesi

 

bu ozellikle darvinisler icin gecerli olan bi durumdur

 

sozde maymundan gelmeyi telkin eden teori bilime aykiri iken neden hala israrla okutulmaktadir ;

 

 

 

cevap su ? insanlar bu teori olmadan biyoloji okumaya baslasalar SORGULAMAYA baslicaklar ..

 

ilginclikleri ve harikaliklari kesvedecekler ... ama tesaduflerin hukum surdugu sistemde yasadiklarini saniyorlar ...

 

 

bence siz ozellikle Darvinin ewrim teotisini elestirin : ))

 

cunku kainatin sozde tesadufen olustugunu bilincaltina empoze ediyor, insanlarin bilinc altina bir pervasizlik at gozlugu ekiyor

 

 

 

bilim Dini curutmedi ; bilakis teblig yapan bir Elci gibi etkili bir cengaver gibidir bilim .

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

inanmak ta inanmamak ta , zihnin islemesi yonunden ayni doga kanunu uzerinden isler ...

 

 

insan inanmadan yasayamaz ;

 

birseye inanmayan kisi ; o seyin olmadigina inandigi icin boyle ongoruyordur .

 

inanmadigi birseyle one cikan insan, ancak bunun tersine inandigi icin yasayabilir ; insan buna da inanmadigi zaman zihnen olmus demektir ... ya da zihinsel engelle demektir ... ya da zaman icinde aklini kaybetmeye baslicak demektir ...

 

 

 

bu acidan bakildiginda da inanc illa ki dindeki hukumleri benimsemek degildir ..

 

dini inkar eden kisi de kendine gore bir fikirsel sistemde varlik bulmaktadir ve ona inanmaktadir ..

 

 

 

 

bilime inanan kisi de kendini hernekadar en dogru ve sarsilmaz bir inanc uzerinde gorse de ;

 

o buna inandigi andan itibaren zihnen butunleme ve geri kalanini mantiken tamamlama yoluyla kendine bir din olusturur ... yani bir fikir sistemi olusturur kendine ... mesela Darvin bilim adamiydi ama bilimsel kalamadi ... kendine inanc olurturuverdi

 

bunu elestirmiyorum ... insanin yapisi bu , bunun disina cikamaz ..

 

 

 

insan 100 de 100 bilim insani olabildiyse ;

gozleri ile gordugune asla emin olamaz ;

 

bi masa gorur ama bu sadece bi isik kumesidir ... bi elma yer ama bu sadece algilarinin bir yorumudur ..

 

gercekte o alma bir koddur ... bilimin icine giren kisinin odu patlar . bilim tam anlami ile insani dehsete dusuren bir alemdir ...

 

duydugu butun o guzel sarkilar aslinda korkunc ve anlamsiz frekanslardir dis alemde ;

 

guzel kokular dis alem icin sadece bir kimyasal kod hukmundedir ve beyninin yorumundan bagimsiz bakarsa olaya cildirmaya baslar ... o kimyasal kod ancak beyninin sifre kirmasi ile guzel kokuya donusur .. ama bu yorumdur bundan zevk almak ona haramdir ,,, bilimin ta kendisinin acisindan olaya bakmakla sorumludur o !

 

bilimi geregi gibi taktir edebilmeyi de ancak Allah nasip eder ..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

e biz de onu diyoruz ;

 

bilim DNA nin yapisi ile ve paleontolojideki karbon 14 mucizesi ile

 

Darvinizmin safsata oldugunu bugun kesin ortaya koymustur ..

 

Burayi aciklar misin? Sonucta Darwin den sonra bilim koprusunun altindan cok sular gecti ve evrim olgu oldu.

 

 

bu ozellikle darvinisler icin gecerli olan bi durumdur

 

sozde maymundan gelmeyi telkin eden teori bilime aykiri iken neden hala israrla okutulmaktadir ;

 

Insanoglu maymundan gelmemistir.

 

cevap su ? insanlar bu teori olmadan biyoloji okumaya baslasalar SORGULAMAYA baslicaklar ..

 

ilginclikleri ve harikaliklari kesvedecekler ... ama tesaduflerin hukum surdugu sistemde yasadiklarini saniyorlar ...

 

 

bence siz ozellikle Darvinin ewrim teotisini elestirin : ))

 

 

 

Evrimin bir olgu oldugunu biliyor musun? Basligi okuyabilirsin.

 

cunku kainatin sozde tesadufen olustugunu bilincaltina empoze ediyor, insanlarin bilinc altina bir pervasizlik at gozlugu ekiyor

 

 

 

bilim Dini curutmedi ; bilakis teblig yapan bir Elci gibi etkili bir cengaver gibidir bilim .

 

Bence daldan dala atliyorsun, birincisi tesaduften ne algiliyorsun, ikincisi kainatin "olusumu" ndan ne algiliyorsun?

 

Kainat mekan olarak daimidir. Big bang ise zamansal bir teoridir. Zaman insanoglunun bir urunudur ve mekan zamandan bagimsizdir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bence daldan dala atliyorsun

 

daldan dala degil ; hersey birbiri ile baglantili ..

 

 

maddenin yoktan yaratilmis olabilecegini bilim kabul edemez diye bir yargi vardir

halbuki bunu bilim bile kabul eder ama materyalist bir dunya gorusu hicbir sekilde asla kabul edemez

 

ve bilimin iknada ve adil yasalari ortaya koymasindaki bir kusku goturmezlik vizyonunu her materyalis kendi ideolojisine yararak bir propoganda yapar ... buna inandigi icin degil ; ama dini akima bir tepki kasti icin yapar bunu ..

 

cunku buna inanip inanmadigini sorgulayabilecek kadar bile deger vermez buna .. inanmadigi seyi savunma asamasi asil amacini olusturur

 

bunu vurgulamamistim sahsim adina bi vurguliyim dedim ;

 

tabi bu herkes icin gecerli degil : )) uzerine alinma

 

suallerine ise itina ile zaman ayiracagim ..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

daldan dala degil ; hersey birbiri ile baglantili ..

.

.

.

suallerine ise itina ile zaman ayiracagim ..

 

Materyalizm, metafizigin ootolojik/varliksalbakis acilarindan biridir. Hem bilimin konusu degildir, hem de bilimsel degildir. Bilim varliktan degil; fenomen olarak onun gozleminden baslar. Ayrica bilimde tesaduf yoktur. Ya mantiksal olabilirlik olanaginin olmus ve gozlem vereni vardir, ya da gozlem verecek olan olabilirlik olasiligi vardir. Ayrica bilimsellik inanc degil, gozlemdir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 6 yıl sonra...
Tarih 20.12.2012 at 13:48 , evrensel-insan dedi:

Insanoglunun; sezgi-duyum-his yoluyla algiladigi ve kavramlastirdigi olguya inanc denir.

Inanclar, soyut olarak kavramlastirilmistir. Inanc; yansisi algilanarak kavramlastirilan maddenin karsitidir. Soyut kavramlar-sevgi, nefret, dogru, yanlis, iyi, kotu, hurriyet, demokrasi ,tanri v.s. evrenseldir.

Sorun bu evrensel kavramlarin ifadesinde cikmaktadir. Kavram olarak; ikili-seye inanc- ve karsitlik-inanma inanmama-karakteri gosteren soyut kavramlarin ifadesi ise tektir.

Kavramlar, evrensel olsada; IFADESI; KISISEL VE OZNELDIR. O yuzden; bir kavramin ifadesi; hem goreceli, hem de degiskendir. Bir kisinin dogru dedigine, baskasi yanlis diyebilir. INANCLAR, CISIMLESTIRILIRSE; INANILIR. Bu su demektir. Dogru; bir ideolojinin, bir gelenegin, bir ahlakin, bir idare sisteminin, bir dusuncenin v.s. dogrusudur. Sevgi; bir anne-babaya, kardese, arkadasa, vatana, millete, siire, sanata v.s. duyulan bir sevgidir.

Ustelik; soyut kavramlar-inanclar- mutlaka cisimlestirilmistir. Eger, bir soyut kavram; vucut bulamamissa; ona inanc mumkun degildir. Soyut kavrami; cisimlestiremeyen, kisi o kavrama inanamaz. Bu zaten; kavramin ikili karakterine terstir. Onemli olan ise; bu soyut kavramlarin ifadesinin, kisisel olmasi ve kisi tarafindan cisimlestirilebilmesidir.

Tarihler boyu, cisimlestirilen inanclar; insanoglunun bir kullanim araci olmustur. Eger, bir kisi; inandigi soyut kavrami, bir cisme oturtamazsa; o zaman inanmasi mumkun degildir. Soyut kavramlar yasadikca ve cisimlestirilebildikce; inanc devam eder. Mesela; ateistler, tanri soyut kavramini cisimlestiremedikleri icin; inanmazlar.

Ilikinsanoglu bile; tum soyut hislerini cisimlestirerek cesitli maddeleri-agac, gunes, ay, dag v.s. tanri yaptilar. Hatta daha sonra soyut kavramlara bile tanri buldular-guzellik, iyilik, kotuluk v.s.

INANCIN TAMAMEN INSANOGLUNUN DUSUNCESINDEN ARINMASI ICIN; ONCE CISIMLESEMEMESI VE SONRADA; CISIMLESEMEYEN SOYUT KAVRAMIN, KULLANIMINA IHTIYAC DUYULMAMASIDIR.

Cunku, soyutlar, insanoglunu; dusunce ve davranis olarak; biribirinden ayiran, tartistiran, erk sahibi, bencillik sahibi yapan ve cikar olarak kullanimi getiren olgulardir.

Güzel bir başlık.... :)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 2 yıl sonra...

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.