Φ tülvent Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2012 Paylaş Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2012 17 Temmuz 1951 İstanbul-Emirgân da doğdum.İstanbul-Ortaköy Öğretmen Okulu mezunuyum. 6 yaşında başladığım şiirden asla vazgeçmedim. 1970 yılında "BENDEKİ SEN" adındaki şiir kitabımdan sonra kitap çıkarmadım. Klasik Türk Müziği güftekârıyım.TRT repertuarlarında ve haricinde 80 civarında çoğu aruz ve hece kalıplı bestelenmiş güftem var İnternet üzerinde çok çeşitli sitelerde ve yerel gazetelerde siyasi köşe yazarlığı yapıyorum. "Bertan Üsküdarlı&Mecidiyeköy Musıki Derneği"nin başkanıyım... (Her salı ve perşembe 19.00-21.00 arası İstanbul Mecidiyköy /esentepe de Şişli Belediye Başkanlığı Ana binası 15. katta dernek üyelerimizle eşim Bestkâr kanuni BERTAN ÜSKÜDARLI nın şefliğinde koro çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Büyükdere cad.no:100 kat 15 Halen istanbul'da yaşıyorum. Klâsik Türk Müziğimizin anası kabul edilen "FASIL" musıkimizi icra ettiğimiz kendimize ait Gayrettepe'deki KENT FASIL Gazinomuzda sahne alarak ecdat yadigârı FASIL ve Türk Musikimizin ölümsüz eserlerini sunuyoruz. Her dalında eser vermeye gayret ettiğim şiir, musıkimiz kadar içime işlemiş, en "ben" olan olgudur...Şiirsiz ve musıkisiz hayat hayat sanırım çok ıssız olurdu. ŞAİR / CEYDA GÖRK Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ tülvent Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2012 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2012 VESAİREM... VELHASILIM... SEVDİĞİM... ne kadar zaman geçti üzerinden nefes almadan beklemelerin kirpiklerim güneş çalığı bir perde gibi sımsıkı kapalı avuçlarımda tırnaklarımın acısı yüzüm hasret sarısı dualar düğümlediğim dilimde ismin ve sevgim ve nefretim hiddetim kara kazanlarımda kara yazgımla erittiğim kederim ey sen ! vesairem velhasılım sevdiğim... ... kopup gittiğin gecenin nihayetinde biliyordum hiç bir şey ve ben artık eskisi gibi değildim kasım rüzgarlarına kokunu ezberlettiğim estiğim estirdiğim ölümlerden ölüm yazdıran hasretim annesini kaybeden yavru bir kedi gibi üşüyorum korkuyorum sersemim anlıyorsun değil mi ey sen! vesairem velhasılım sevdiğim... ... şerrimden en uzak köşelerde sindi haylidir meçhul bir zamanı beklemekte yazılacak tüm şiirlerim ne zaman ki bir selam gibi çıkar gelir uzaklardan sevgili sesin işte o zaman biter kendime esaretim çözülür düğümlerim açılır kilitlerim bestenigâr bir bestede dile gelir güftelerim ve yeşil bir türbede yeşerir muradı adak mumlarınca eriyen gönüllerin anlıyorsun değil mi ey sen ! vesairem velhasılım sevdiğim... ... acısını dibe çöktürdüğüm günlerin kıyısından kendimi akıntıya bıraktığım gecelerin günden vazgeçmekten başka hüneri olmayan takvimlerin ve paslı kol demiri vurulmuş gönül hanemin müsteciri sahibim dilimde bir şarkı "bir haber ver ey sâbâ, n’oldu gülistânım benim" dört mevsim hüküm sürmez miydi kâinatta neden hep hazan şimdi bütün bahçelerim ben diyeyim bir sen de üç yıldır en çok mühletim gel ki boynunda kalmasın vebalim anlıyorsun değil mi sen ey ! vesairem velhasılım sevdiğim... Ceyda Görk 28 Kasım 2010__01.13 Taksim Park/İst Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ tülvent Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2012 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2012 ben senin önce sesini sevdim ne ismin, ne yüzün ne de kim olduğun yüreğim yüreğini bilmiyordu yalnızca özlediğim bir dost gibiydi sesin mısralara hüzün yağdırıyordu gurbet gibi hasret gibiydi sesin bana uzak bir akşamdan aşinâ acılar sımsıcak selamlar gönderiyordu sabâ gibi hicaz gibi yankılar bırakıyordun yüreğimde mısralar sesinde harman zamanı olgun başaklardan ayrılan buğdaylar gibi savruluyordu... ... ben senin önce sesini sevdim tütün sarısı kelimeler sesinde yeri göğü hazana boyuyordu... eski bir ramazan akşamında iftarı beklerken fırından yeni çıkan pidenin sımsıcak çağrısı gibiydi sesin bana çocukluğumu hatırlatıyordu ... ben senin önce sesini sevdim sesinde dağa çıkmış bir milisin yalnızlığı erkekçe oynanan bir Ege zeybeğinin edası ve kavganın ta ortasında yiğitçe vuruşanların vakarı gizleniyordu sen tüketirken kelimeleri sesin vatan toprağına al bayrağına sevdalı yiğit yüreklerin şehâdetine destanlar yazıyordu ... ben senin önce sesini sevdim ne şiirler anladı ne kelimeler fark etti neydi nedendi ağıt mıydı sitem miydi kurşun muydu hançer yarası mıydı derinlerde sesin sırılsıklam bir sevdâ gibi içime işliyordu... Ceyda Görk 19 Temmuz 2006 11.38 Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ tülvent Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2012 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2012 Niye Sevdim Seni Bu Kadar Söyler misin? niye niye sevdim seni bu kadar ne vardı neydi nasıl oldu da kazıdım ismini avuçlarıma nasıl dolandın saçlarıma batık bir tekneye tutunan yosunlar gibi, kahretsin niye sevdim seni bu kadar niye söyler misin öldüremediler de bunca yıl kavgalarda çaprazlara alamadılar da ara sokaklarda seni mi yolladılar üstüme ne yaptılarsa düşüremedikleri o pusu sen misin niye sevdim seni bu kadar niye söyler misin zincir mi bu, ayaklarıma doladığın yüreğimin hücresine ihanet pası bir kilit asıp dönüp gittin sesin bileklerimi kanatıyor, kurtaramıyorum kendimi, etime gömülen bir kelepçesin… hak mı bu reva mı bu kahretsin çinko bir maşrapada uzatılan su bakır çalığı bir sahanda önüme atılan kuru ekmek gibisin hasretsin hasretsin biliyorum ama yoksun nerdesin kahretsin niye sevdim seni bu kadar niye söyler misin delirmiş fırtınam kış basmış eylüllere hiç sormadan kırık camlardan dökülüyor içime mısraların hala “Yanında olsam eğer sigaranı yüreğimle yakardım yatıp dizlerine, boğaziçini seyreder gibi gözlerine bakardım..” diyen sen değil misin kahretsin… evet o hiç yatamadığın dizlerim kanıyor sigaramı parlayıp duran hasretin yakıyor ben,bizi seyrediyorum gözlerini aradığım hücre duvarlarımda nerdesin niye sevdim seni bukadar niye söyler misin? CEYDA GÖRK (5 eylül 2006........sa:04.53) Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ tülvent Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2012 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2012 Ve Ben Seni Ne Çok Özlüyorum... VE BEN SENİ NE ÇOK ÖZLÜYORUM... bir koltuğa bıraktım bedenimi kıpırtısız kapadım gözlerimi nihayet gelen geceyi dinliyorum... tütünle harmanladım sevdanı nefes nefes içime çekiyorum ne çok gürültü yapıyor yıldızlar ve ben seni ne çok özlüyorum... şehir uzanmış ayaklarımın dibine sereserpe çok uzak ışıklar göz kırpıyor bulutlara görüyorum gecenin ağırbaşlı laciverdini işveyle kışkırtıyor ayışığı gülümsüyorum ne çok gürültü yapıyor yıldızlar ve ben seni ne çok özlüyorum... aç bir martı kopmuş sahilden dolanıyor bu saatte kanatları bölüyor tenhalığını bir bacanın irkiliyorum... durup bana bakıyor düşünceli hayret ediyorum gagasını aralıyor bir şeyler anlatıyor sanki evet...'bekle' diyor duyuyorum... ne çok gürültü yapıyor yıldızlar ve ben seni ne çok özlüyorum... kocaman bir ateş böceği gibi göz alıcı ışıklarıyla bir uçak geçiyor başımın üstünden ardından bakıyorum... bir eski saba geçiyor aklımdan 'seni herkesten kıskanıyorum, kalbimi yaktın,ah...yanıyorum' umarsız söylüyorum... ne çok gürültü yapıyor yıldızlar ve ben seni ne çok özlüyorum... Ceyda Görk 11 Temmuz 2006 sa:24.01 Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ tülvent Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2012 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2012 HIRÇINLIĞIM BİR TUTAM HASRETTEN... cızırtılı çizik esrik bir taş plaktır siyahlığım bir eski saba’dır dönüp durduğum Mustafa Nafiz’ '' sahilde saba rüzgarı ağlarken uyan sen'' öyle değiştim öyle değiştim ki utanır sabrım benden bunca hırçınlığım bir tutam hasretten yarım uykuların tılsımında şekillenir sancır serencâmım inceden çizer kirpiklerim yastığıma hayal meyal hatırladığım bir şehri sonra o şehrin adını bilmediğim semtindeki bir evden sızar ağır ağır üstadın sesinden "kalbinde derin bir sızı duy, aşkımı an sen" eksik bir adrestir bulamam bundandır sağırlığı tüm kapıları yüzüme kendim kapattım zaten nihayet can hükmümdür bu laf değil gıyabımda kalem kıran boynumu urgana ikram etmeden duyulmasa ve bilinmese de kaç kez okudum ben bu meyanı eskiden neydi o ince yakarış o sitem ''hicrinle nasıl söndüğümü gör de inan sen'' bir yüreğe rehin bıraktığım vadesi tükenmiş bir yüreğin şikayetidir el ayak çekilince başlar sürer sabaha dek dinleyin duyulur hala uzak bir bedestenden desem de beyhudedir artık "kalbinde derin bir sızı duy, aşkımı an sen" bana dair her bir cümleyi gecenin en kuytu yerine hapseden sinsi bir keder ve uzaklığımdır kendimden öyle değiştim öyle değiştim ki gider ayak utanır sabrım benden bunca hırçınlığım bir tutam hasretten... Ceyda Görk 11 nisan 2008 Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ tülvent Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2012 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2012 İŞTE... ÖYLEDİR... kapılar sağır hava ağır aklım tamtakır paramparça edip çiğnediğim çiğnettiğin bir nefeslik gururun üstünde olan gelen öfkemle acıyla tepiniyorum dahası var mıdır hani demiş ya usta... işte öyledir yer demir gök bakır kendimden kovduğum azametimi geri veremez gömütte tarazlanan duruşum ve kayıp bir mücevher gibi bulup yeniden boynuma takamaz gelişin ben hiçliği seçtim sen kendine herşeysin devran döner dönmesine de döne döne aldatır ... çıkıp çıkıp gittiğim doğrudur zamandan mekândan lâkin tevatürdür seni unuttuğum bir diken gibi battım içime kan revan boğazım bir diken ki olabildiğince çakır ... kıl payı akla ziyan anadan üryan hudutsuzdu sana istisnalarım sorgusuz nihayetlere çakıldım izahı var mıdır paslandım alazlandım sanma ki yandım sanma ki kalmadım uslanmadım ya sabır ... hiç bir ayrıntıyı unutmaz gitmeler unutmadıkları içindir inkârı üstlenir mesafeler vebali taşır ben hiçliği seçtim sen kendine herşey ol azizim aldanmak sana hayrandır hani demiş ya usta... işte öyledir yer demir gök bakır... Ceyda Görk 22 şubat 2009 Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ tülvent Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2012 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2012 BİR GARİP HİCAZ BESTEYDİ SEVDÂ... iç sızlatan nağmeleriyle bir garip hicaz besteydi sevdâ ve yeterdi bir zemin bile mâziye yolculuklara geçmiş baharları yaşardık bir bir yürek burkan her nakaratta sonra kendimize ağlar bulurduk kendimizi her meyanda yanar tüterdik ayrılıklara inleyişimizdi neyler sabrımızdı kemanda arşe âhımızdı tamburda yay hasretimizdi ud’da perdeler her mızrap gözyaşımızdı kanunlarda kanatlanır uçardı gönül bir daha hiç yaşanmayacak o yıllara ... bir garip hicaz besteydi sevdâ ve bin sitem gibiydi cânâna her notada güz eskisi bir rüzgâr bin parça yürekleri tutup savururdu yeniden küllenmiş yangınlara hazan dönümü bir hüzün yürürdü sazlara perde perde yükselirken si bemoller do diyezler sinerdi gün dulu akşam gibi pür keder karanlıklara ah... nasıl tarifsiz bir hicrandı o beste sızısı dinmeyen acısı eskimeyen bir derin yaraydı ki her dinleyişte yeniden ve her terennümde sağnak misali sevdâdan sırılsıklam dökülürdü yalnızlıklara CEYDA GÖRK 29 mart 2011 Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ tülvent Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2012 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2012 Bir Deniz Duruldu İçimde... bir deniz duruldu içimde katreler durdu dalgalar durdu ne lodos ne poyraz kar etmiyor artık bir kağıt sandal bile olsa sürüklemiyor açıklara vazgeçti kıyılardan rüzgarlardan bu nasıl vazgeçiştir bilmiyorum karalanmış yırtık bir defter yaprağı gibi sırt üstü uzanıyorum sulara kıprtısız gri bulutlara bakıyorum suların aksine onlar sürekli koşuyorlar bir çift kanat sesi sürekli dönüyor başımda alçalıyor yükseliyor aç bir martı mı, doğan mı pençelerini tenimde hissediyorum duyguları dağlanıp tuz basılmış bir yürekle umarsız kıpırtısız bırakıyorum kendimi unutmaların o dayanılmaz hiçliğine nasıl tuzlu bu sular nasıl yakıyor bu kadar acırken nasıl unuturum bilmiyorum köpürüp şahlanıp kıyılara vuramıyorum yosunlar mercanlar cansız istridyeler azad etti incilerini göç etti balıklar başka denizlere onları nasıl özlüyorum bir deniz duruldu içimde katreler durdu dalgalar durdu bitmek tükenmek dedikleri bu olsa gerek acı yeşil bulanık bir tortu gibi büsbütün dibe vurmayı bekliyorum Ceyda Görk 10 Ağustos 2006 sa:07.10 Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Misafir neriman Gönderi tarihi: 2 Aralık , 2019 Paylaş Gönderi tarihi: 2 Aralık , 2019 Büyük değer Ceyda Görk. Sanatı, kişiliği, yorumu, şiirleri, sesi, TDK üslubu, milliyetçiliği muhteşem. Eşi Bertan Üsküdarlı üsrad. Değer verdiğim kişiler. Facebook da canlı yayınlarını takip ediyorum. Şarkıları, şiir yorumları harikadır. İstanbul Kent Fasıl da programları devam ediyor. Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.