Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

SURİYE'Yİ VURUYORUZ, AMA İYİ Mİ EDİYORUZ?


Ahmet AY

Önerilen İletiler

Wikileaks belgelerinin ortaya saçılmasıyla özellikle Ortadoğu’da “Arap Baharı” olarak adlandırılan yeni bir süreç başla(tıl)mış oldu. Üstelik artık dünya “Wikileaks öncesi ve sonrası dönem”i yaşamak zorunda kalmıştır.

 

Burada bizi ilgilendiren boyut el an sıcak olan Suriye’deki halk ayaklanması. Zira Suriye ile geldiğimiz nokta ciddi boyutlarda. Öyle ki bugün yarın iki ülkenin karşı karşıya gelmesi söz konusudur.

 

Komşularıyla sıfır sorunlu (hedefleri olan bir) ülkenin geldiği nokta “tüm komşularıyla sorun” ise -ki bunun tek sorumlusunun Türkiye olduğunu iddia etmek insafa sığmaz- bölgede çok şeyin değişeceğini kestirmemek basiretsizliktir.

 

Arap baharının ilk günleriydi,
ABD
’nin meydana gelen halk ayaklanmasıyla ne kadar ilgili olduğu soruluyordu. Yanımda ağzı sıkı olmayan! bir arkadaş;

Her şey zor da, Suriye ne olacak sorusuna “galiba koridor açılacak” demesin mi? O günden sonra Suriye ile nasıl bir sürece gireceğimizi yakından takip etmek zorunda kaldım.

 

Bundan bir ay kadar önceydi, İstanbul’da Suriye ile ilgili bir sohbette köşe yazarı bir dostum;

 

“En geç Mart ayına kadar Türkiye bir şekilde Suriye sınırlarının ötesine girecek” dedi.

 

“Neye karşılık” soruma, Musul, cevabını aldığımda;

Dilerim iyi hesap yapılmıştır diye mırıldandım.

 

Birkaç ay önce Suriye konusunu yazmış, o yazıda Müslüman dünyasının kaygılarını giderecek bazı müşkülatlara açıklık getirmeye çalışmıştım. Asıl mevzu, Suriye rejiminin değişmesiyle başta Filistin olmak üzere Lübnan Hizbullah’ı olumsuz etkilenir mi sorunuydu. Şahsen bu konuda o gün yazdıklarımın hala geçerli olduğu kanaatindeyim. Fakat asıl mesele Türkiye ile Suriye’nin karşı karşıya gelmelerinin doğru olup olmadığıdır.

 

Suriye ile ilişkilerinde hükümetin izlediği politikayı biliyoruz. Söz veren Beşar ESAD, bunu kılını kıpırdatmadan geçiştiren de Beşar ESAD. (Bunu biraz karikatürize ederek Twitter’da “Sayın başbakan önce kardeşim Beşar ESAD, sonra başkan ESAD, daha sonra ESAD, en son BEŞAR diye seslendi. Yakında la BEŞO dediğinde kıyamet kopar” yazmıştım ve bu twit oldukça RT yapmıştı) Gelinen nokta Suriye Türkiye’nin bir müdahalede bulunacağını öğrenmiş oldu. Beşar ESAD ile başbakan R. Tayyip ERDOĞAN karşılıklı laflaştılar. Suriye çok küçük düşünüp önce Türk büyükelçiliğine saldırdı. Sonra bayrak yakma olayının ardından Hac’dan gelen hacı kafilesine bile saldırdı. Tabi bu gibi küçük hamleler sadece Suriye hükümetinin basitliğini gösterir.

 

Anladığımız kadarıyla
ABD
-Fransa-Türkiye Suriye topraklarına bir müdahalede bulunacak ve buna karşı Musul petrollerinin güvenliği için Türkiye’nin Musul’a girmesine destek verilecektir. Ancak, burada tahmin edilen şey doğru ise çok ciddi bir sıkıntı ile karşılaşabiliriz. O da şudur:

 

Eğer Türkiye Suriye Kürtlerini Irak Kürdistan’ı ile birleştirmeye çalışacak ise bunun altyapısının çok sağlam olmadığını bilmesi gerekir. Zira Suriye Kürtlerinin Güney Kürdistan ile değil, Mardin, Şanlı Urfa, Hatay illerindeki Kürtlerle yakın akrabalıkları söz konusudur. Yok, eğer Suriye Kürtleri Türkiye topraklarında saydığımız illerle birleştirilecekse (bakın ne kadar ürkeğim; Türkiye Kürdistan’ı diyemedim) o zaman plan tahmin ettiğimizden daha kapsamlı olmak durumundadır. Kürdistan bölgesel yönetimi ile Türkiye Musul petrolleri üzerinde mutabakat sağlamışlarsa
PKK
ile ilgili de Kandil’in silahsızlanması düşünülmüş olmalıdır işte, asıl soru(n) bu…

 

Neyse bu sorunu başka bir yazıya bırakarak Suriye ile ilgili bugünlerde dile getirilen “koridor”un nasıl olabileceğine bakalım;

 

Türkiye’nin Suriye’ye koridor açma konusunda
ABD
ve Fransa ile anlaşması askerin Suriye topraklarında –en azından orta vadede- kalması demektir. Bu durum Arap dünyasınca nasıl karşılanır faslını geçelim ve Türkiye’nin Suriye koridorunu büyük bir ihtimalle Kürtlerin yoğunluklu olarak yaşadıkları bölgeye doğru ve biraz daha içeri girerek açması söz konusudur. Bunu
ABD
’nin 1991 Irak müdahalesi ile Irak’ın kuzeyinde oluşturduğu “uçuşa yasak alan” gibi bir bölge oluşturulacak. Çekiç güç vazifesini de Türkiye üstlenecektir.

 

Bunu anladık anlamasına da bu Suriye ile bir savaş sebebi. Suriye de rejim değişikliğini de beraberinde getireceği kesin olan bu müdahale sonrası nasıl bir sonuç doğuracak?

Çünkü kesin olan Suriye BAAS rejiminden kurtulacak, ama sınırlar olduğu gibi duracaksa…

 

Bu da başka bir yazıda…
Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayin Ahmet Ay herseyi güzel yaziyorsunuz fakat ne hikmetse asil yazmaniz gereken veya itiraf etmeniz gereken noktada farkli mecralara yöneliyorsunuz.

 

Suriye veya diger Arap ülkelerindeki olaylarin bas sorumlusu Türkiye'nin bugün yönetiminde olan AKP iktidari ve onun taseron politikasidir.

 

AKP'nin artik taseron bir yapisinin oldugunu kabul etmeyen birkac kisiden biri de sanirim sizsinizdir,büyük cogunluk AKP'nin AB/D cikarlari icin kullanilan bir taseron oldugunda hemfikirdir.

 

Aklin yolu birdir hani insanlara bazen sorarlar halkin deyimiyle"Aklin yoksa burnunun delikleride mi yok"diye.Libya lideri Kaddafi ile kardas oldu erdogan,ondan ödül bile aldi,birde baktik ki erdogan kardasina karsi emperyalislerin safinda yer almis.Önce bir göstermelik "Nato'nun ne isi var Libya'da "havasi sonra kulagi cekilince "gec yigidim gec"hesabi gavur Izmir'i Nato Karargahi yapmalar herhalde Izmir gavur oldugu icin bunu kabul etmistir.

Suriye lideri Besar Esad'la neredeyse kan kardasi oldular,yandas ve yalaka medya SAMGEN anlasmasi yapildi diye Esad'i yere göge sigdiramadilar,sarmas dolas pozla,ailecek resimler filan derken birden Suriye ile düsman olduk,ABD'nin citi cikmiyor sizin ki nin bademcikleri görülüydu bagirirken.Ne oldu neden birdenbire bu U dönüsü,simdi siz veya bir baskasi bana nasil dersniz ki Türkiye'nin bu gerginlikte tek tarafli sucu yok diye.

Erdogan kimdi ki Suriye'nin ic islerine müdahale etme hakkini kendinde bulmaktadir,peki kendisi baska ülkelerin ic islerine burnunu sokup müdahale hakkini gören birisi yarin kendi ülkesine müdahale edecekl olanlara hangi onur ve haysiyetle karsi cikacaktir.Bu anlamda Besar Esad'i kutluyorum en azindan AB/Dnin piyonu olmamistir.Onun sonuna kadar mücadele edecegim demesine köpüren erdogan belli ki AB/D'ye verdigi sözleri tutamamanin telasi ve hiddeti icindedir.

Artik kabul edin ki Erdogan taseronluk meslegini cok iyi becerebilmektedir.

Taseron demisken 2008 yilinda AB Parlamentosu catisi altinda konusu DERSIM SOYKIRIMI olan bir konferans verildi,bu na ne hikmetse Erdogan'dan ve baska hicbir yetkiliden itiraz gelmedi,ama Erdogan Ermeni iddialarina karsi siddetle cikiyor ve o iddialari kabul eden ülkelere ates püskürüp bunlar tarihcilerin görevidir siyasetin degil diyordu.Simdi ne olduda 2008 Dersim soykirimi konferansindan 3 yil sonra Erdogan tarihcilige soyundu ve bir siyasetci olarak dersim isyanina ve eskiyasina sahip cikmaya basladi.Neydi erdogan'i tarihci yapan veya tarihcilerin görevini üstlenmeye yönlendiren,acaba bu neden ona verilmis olan taseronluk görevini ile mi lgilidir?

 

Herzaman söylerim,olaylari ve tarihi carpitarak bundan rant elde etmeye calisanlar ülkelerine ihanet etmektedirler,Recep Tayyib Erdogan tarihe ülkesine ihanet eden bir basbakan olarak gececektir bundan sakin kuskunuz olmasin.

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Wikileaks belgelerinin ortaya saçılmasıyla özellikle Ortadoğu’da “Arap Baharı” olarak adlandırılan yeni bir süreç başla(tıl)mış oldu. Üstelik artık dünya “Wikileaks öncesi ve sonrası dönem”i yaşamak zorunda kalmıştır.

Bu da başka bir yazıda…

 

Artık Pes! Bu kadar olaydan sonra bile hala RTE yi eleştirmemek, gerçekten söylenecek laf bulamıyorum. Şimdi elinizi vicdanınıza koyun ve düşünün bizim Suriye ile ne sorunumuz vardı, varsa daha bir kaç ay önce ortak bakanlar kurulu toplandı, vizeler kalktı. Aynen Libya da olduğu gibi 15 günde yapılan U dönüşü nasıl izah edilir? Musul verilecekmiş, miş,miş... Daha dün canlı kedi bile vermeyenler, en doğal hakkımız olan sıcak takibe izin vermeyenler Musul u size verecek, buna ancak sizin gibiler inanır. Bizim Suriye den daha önce halletmemiz gereken K.Irak sorunumuz var, bu konuda niye hiç bir şey yapılmıyor. Suriye ve Dersim dersi, aynı anda tesadüf mü? Ne zaman bu hükumeti ABD nin yönlendirdiğini kabul edeceksiniz, ha ediyorsanız (hiç sanmıyorum) ABD bizim iyiliğimizi niye istesin? Şunu da belirteyim, pkk zaten başımızın derdi, bir de Suriye işin içine girerse... Yok arkadaş ben Suriye ile dalaşmayı vicdanen reddediyorum.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

AB tarafindan,Erdogan'a dayatilan maddelerden birisi de Kürtlere özerkliktir.Bana kimse anlatamaz ki bu Dersim isyanina ve eskiyaya sahip cikmak Erdogan'in kendi fikridir,buna kesinlikle katilmiyorumcünkü Erdogan kendiliginden birsey düsünecek yapida birisi degildir.Olsaydi kendini ABD'ye kullandirmazdi.

 

Erdogan'a verilmis bir görev vardir,o bu görevi basari ile yerine getirmenin heyecani ve telasi icindedir.Sahibinin sesi Manisa'li Bülent'te azili bir Atatürk karsiti olarak onunla ayni yolda devam etmektedir.Ben 330 AKP milletvekilinin degerinin Atatürk'ün bir tirnagi kadar olamiyacaklarinindan süphem yoktur.AKP Türkiye Cumhuriyeti karsiti bir partidir.Cankayan noteride zaten noterlik görevi icin oraya gönderilmis bir Cumhuriyet ve Türklük karsitidir.Ne mutlu Türk'üm diyene,sözünü kim elestirmisti hatirlayalim.

 

Erdogan BOP esbaskanligi görevini üstlendi,ona bu görevi veren güc onun bu görevi yerine getirmek icin mümkün olan her taklayi atacaginin hesabini yapmisti.Cüneyt Zapsu ne demisti"Bu adami delige süpürmeyin,kullanin"bu sözü biz unutmadik ama 330 milletvekili ve erdogan bu sözleri hazmettiler.Cünkü yapilari buna müsaitti.

 

AB'nin Erdogan'a dayattigi Kürtlere özerklik öyle sabahtan aksama yapilacak birsey degildi.Bunun yapilabilmesi icin zamana ihtiyac vardi.Cünkü o zaman icerisinde gereken alt yapi hazirlanacakti.Bu alt yapi'nin en önemli ayagi Ergenekon senaryosu ile önce AB ve ABD karsiti güclerin saf disi edilmesiydi.Genelkurmay Baskani olan Kivrikoglu Nato döneminde ABD'yi ziyaret etmeyen tek Genelkurmay Baskaniydi ve ABD'nin bölge ülkeleri icin bir tehlike oldugunu vurgulamisti.Türk Ordusu icinde bir kesim ABD'nin Ortadoguda'ki siyasetine karsiydi,bu siyasetin icinde PKK'nin mesrulastirilmasi vardi dolayisiyla Türkiye'nin bölünmesi.Ergenekon senaryosu böyle hazirlandi ve ABD karsiti gercek vatansever generaller ya tutuklandi ya da pasifize edildiler.Onlarin yerine getirilenler söyle veya böyle cemaatlerle iliskileri olan subay ve generallerdi.Bugün Genelkurmay Baskani'nin neden istifa etmedigi yönündeki soruya vermis oldugu cevabin icinde onun kimlerin safinda oldugunun bir itirafidir.Surasi su götürmez bir hakikattir ki artik Türk Ordusu eski gücünde degildir.Cünkü bu güc ondan bilincli olarak alindi.Yoksa Manisali Bülent öyle kolay kolay sahneye cikipta "DARBE YAPACAK BABAYIGIT VARSA CIKSIN"diyemezdi,onun 28 Subat'ta ne yaptigini herkes bilmektedir,korkudan dili tutuldu nefes dahi alamiyordu,cünkü o dönemde cumhuriyetci ve Atatürk'cü adamlar vardi Orduda.Onlar ayiklandi yani adamlar ayiklandi,geride kimler kaldi onuda siz söyleyin.

 

AKP Türkiye'yi sonu belirsizi bir tünelin icine itmektedir.Yandas medyanin özenle sakladigi bir haber var.O haber Rusya'nin Türkiye'yi tehdit ettigidir.Suriye'ye askeri müdahale belki Nato'nun basarisi ile sonuclanir ama sunu cok iyi bilelim ki bu müdahalede en büyük kaybi biz verecegiz ve aynen Körfez krizinde en büyük kaybi bizim vermemiz fakat ABD'den bunun karsiliginda zirnik bile alamadigimizdir.Verecegimiz muhtemel can kayiplarini bu kayiplara ilave etmedim.Erdogan gibi bir basbakan,Davutoglu gibi bir disisleri bakani oldugu sürece Türkiye'nin komsulariyla sorunlari hergecen gün daha da artacaktir cünkü Türkiye'yi yönetenlerin bir Osmanli hayali vardir,bu hayalle her cilginligi yapabilecek kapasitedirler.

 

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ben Suriye ye girip Rusya ve İran ile karşı karşıya gelebilecek bir ordumuzun olduğuna inanmıyorum. Ordunun başında formaliteden 1 gün K.K.K lığı yaptırılan bir şahıs var. İstihbarat ABD den alınıyor yani senin iplerin başkalarının elinde. Zaten öyle olmasa defalarca tekrar ettiğim gibi K.Irak a girilip hainlerin inleri başlarına da yıkılırdı tabi birileri de bir kaç yıl sonra buna katliam derdi.

Yukarıda bahsi geçti, Musul verilecekmiş onun için Suriye ye müdahale sanki destek görüyor gibi. O zaman adama sorarlar, Rusya ile Batı anlaşıp Kars ve Ardahan ı sana vereceğiz diyerek Rusya ile tepemize binse haklı mı olacaklar? Arkadaşlar uyanın ve oy verdiklerinizi de uyarın, fareyi de böyle yakalarlar, bir parça peynir, kapana girdin mi iş bitmiştir. Atalarımız boşuna dememiş, pirinci ararken eldeki bulgurdan olmak da var.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Wikileaks belgelerinin ortaya saçılmasıyla özellikle Ortadoğu’da “Arap Baharı” olarak adlandırılan yeni bir süreç başla(tıl)mış oldu. Üstelik artık dünya “Wikileaks öncesi ve sonrası dönem”i yaşamak zorunda kalmıştır.

 

Bu belgelerde ne vardı da bu bahara sebep oldu?

Bu belgelerde bizim kahramanlarımızla ilgili hiç bir şey yok mu?

 

Komşularıyla sıfır sorunlu (hedefleri olan bir) ülkenin geldiği nokta “tüm komşularıyla sorun” ise -ki bunun tek sorumlusunun Türkiye olduğunu iddia etmek insafa sığmaz-

 

Mesela Suriye ile ne değişti de %100 sorunlu olduk?

 

“Neye karşılık” soruma, Musul, cevabını aldığımda;

 

Hoppalaaaa...! Hani insan hakları için di? Eee! Ne demişler, " keskin sirke küpüne zarar verirmiş". Bu hırs tatmin olmak bilmiyor, birileri tezahüratlara kendini kaptırdı gerçekten kendini padişah zannetmeye başladı. Libya, Mısır, Suriye... boşuna nutuk çekilmiyor.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Simdi ben desem ki dis güclerin Türkiye'ye müdahale etmesi gerekir cünkü bunun icin ellerinde yeteri kadar gerekce vardir.Yandas olmayan medyaya karsi yapilan baskilar,sindirme hareketleri,vatansever gazetecilerin tutuklanmasi-ki tutuklu gazeteci oraninda dünya birincisiyiz-yilda 70 bin kisinin hukuk disi dinlenmesei,insanlarin özgürce iktidar karsiti görüslerini dile getirememeleri,toplanti ve yürüyüslerin yasak olmasi,protesto eyleminde bulunan ögrencilere Fetulahci polisini reva gördügü iskenceler ve daha bir sürü antidemokratik uygulamalar sanirim ki dis güclerin Türkiye'ye müdahalesi icin yeterli gerekcelerdir.Yani Suriye'de bu olanlarin onda biri bile olmadi.Esad muhalifi olan bölücü ve Kürtcü kesim ayaklandirildi ve sokaklara döküldü,Türkiye de olmayan tek sey bu,milletin sokaklara dökülmemis olmasidir.

 

Simdi ben bunu niye yazdim:Hariciye Naziri ikide bir cikiyor Suriye ile ilgili ahkam kesiyor.Gecen günde Italya'nin yeni Disisleri Bakani ile ortak basin aciklamasi yapti.Her haliyle yüzünden riya ve yardakcilik akiyordu,iTALYAN yardakciligi,sonrada adamin soyadi terzi gibi bir kelimeymis onu konu yapip güldüler.Suriye bugüne kadar daha dogrusu Kaddafi'den sonra Nato'ya meydan okuyan daha dogrusu ABD'ye ve onun taseronu olan despota meydan okuyan tek liderdir Ortadogu'da.Bizim despot üzerine aldigi misyonun gerceklesmemesi nedeniyle öfkeli,ABD'ye verdigi sözü tutmasi gerekiyor ama simdi de Esad ona zorluk cikariyor,neden cekip gitmiyor ki diye köpürüyor ve hariciye nazirida Damat Ferit tarzi konusmalar yapiyor.

 

Ne dedi bugün Esad:Türkiye'de Osmanli hayalleri kuranlar var,bunun gerceklesmeyecegini bilselerde bu hayali kuruyorlar.Yalan mi?Davutoglu Osmanlici degil mi,Mehmet Sevket Eygi Osmanlici degilmi?Erdogan Osmanlici degilmi,Onun Cankaya noteri Osmanlici degilmi,adam Ingiltere'ye gitti,orada kralicenin ihitsamini görünce kiskanclik duygulari depresti neden kendisi Osmanli HALIFESI degildi yanindaki paketlenmis kiside onun sultani olamazmiydi?

 

Suriye macerasi Erdogan'a artik yamalandi,bundan nasil siyrilacak bu cok önemlidir.Asagi tükürse sakal yukari tükürse biyik hesabina döndü bu is.Türk kamuoyu Türkiye'nin Suriye ile bir savasa kalkismasina karsidir,gerek dini gerek komsuluk nedeni ile olsun karsidir.ABD bastiriyor simdi iki cami arasinda kalmis beynamaz hesabi bu.

 

 

saygilarla.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Türk kamuoyu Türkiye'nin Suriye ile bir savasa kalkismasina karsidir

 

En azından %50 si karşıdır. Eğer Suriye ye bir müdahalede bulunulur ve cenazeler gelmeye başlarsa diğer yarısı da o zaman sorgulamaya başlar. Biz bu canları neyin karşılığında veriyoruz? El cevap, Musul u yani petrol vercekler... Senin yıllarca karşı olduğun o sömürgecilerden ne farkın kalır? Hem petrol için Irak ı işgal edenlerin değil petrol, bizim en doğal hakkımız olan sıcak takibi bile vermemeleri asla unutulmamalı.

Eğer insan hakları bahane edilerek bir müdahaleye meşruiyet kazandırılacaksa bizde kat kat fazlası var. Tek eksik sokaklarsa bu işi yapacak taşeronlar var; zaten az çok yaptırıyorlar. Hem de bu karmaşa bahar gelen ülkelerden çok çok önce bizde vardı ve hala da var.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 3 hafta sonra...

Suriye macerasi Erdogan'a artik yamalandi,bundan nasil siyrilacak bu cok önemlidir.Asagi tükürse sakal yukari tükürse biyik hesabina döndü bu is.Türk kamuoyu Türkiye'nin Suriye ile bir savasa kalkismasina karsidir,gerek dini gerek komsuluk nedeni ile olsun karsidir.ABD bastiriyor simdi iki cami arasinda kalmis beynamaz hesabi bu.

 

 

Sayin politika,

 

Buralarda rüzgar cok ters esiyor..

 

Zira Afaganistani gözden kaciriyoruz sakin afganistan üzerinden ilk hedef pakistan olmasin,,

 

Birileri cok fena oyaliyor..

 

Daha bir iki hafta önce 18.Türk öldü pakistan´da ama bizim molla takimindan tik yok!

 

Ne hikmetse...

 

Gerci onlar bugünlerde zina islerinden vakit bulamiyorlar.

 

Ya

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Aslında hepsi yapbozun parçaları gibi. Önceden planlı yavaş yavaş devreye sokuluyor.

 

1982 de ,İsrail'in ünlü Kivunim adlı istihbarat dergisinde dışişleri görevlisi Oded Yinon "İsrail için strateji" başlıklı yazısında şöyle demişti:

 

"Irak üçe bölünmeli! Güneyde şii, ortada sünni, kuzeyde bir kürt devleti!

 

Lübnan din ve mezheplere göre beşe bölünmeli! Katolik Maruniler, müslümanlar, dürziler, şiiler ve İsrail denetimindeki bölge!"

 

Suriye ise raporda üç parça,

 

"Kuzeyde bir alevi devleti, Halep bölgesnde bir sünni devlet , İsrail sınırında bir dürzi devleti kurulmalı."

 

Ünlü Amerikalı Seymour Hersh, "sünni cephenin bölge finansörü Suudi Arabistan ! Savaş alanı ise Lübnan demişti..?

 

2007 de ABD Dışişleri bakanı Condoleezza Rice açıklamıştı:

 

"Amerika , İran ve Suriye ye karşı , Ortadoğu ülkelerini silahlandıracak!"

 

ABD ,10 yıllık süre içersinde ,Mısır'a 13 milyar, İsrail'e ise 30 milyar dolar tutarında askeri yardım yaptı.

 

Suriye İran'ı paramparça etmenin ilk adımını oluşturuyor.

 

Afganistan ise yüzlerce yıldır Batı'nın hedefi. Çünkü batı, Orta asuyanın ortasına yerleşmeli. Çünkü Orta asya tüm zenginliklerin merkezi.

 

Batı Afganistana yerleşince, Asya'ya tepeden bakabilir, Çin'e , İran'a, Hindistanın kara sınırlarına dayanabilir, Rusya'ya bir taş atımı mesafede durabilr.. Afganistan'ın güneyi denetim altına alınırsa orta asya petrolleri , Hint okyanusuna kolayca çıkabilir.

 

Zaten Obama iktidara ilk geldiğinde ;

 

"Afganistan gündemimizin ilk maddesi" dememiş miydi?

 

Ve bu yüzden iktidara ilk geldiği günden itibaren Afganistan - Pakistan sınırı insansız Ameriken uçakları tarafından onlarca kez bombalanmamış mıydı?

 

Hedef Pakistan neden mi?

 

Usame bin ladin orada öldürüldü. Kim tarafından? Amerikan Seal komandoları , okyanusa defnedilmiş miş

 

Oysa Amerikalı radyo yapımcısı Stephan Lendman İran televizyonu pres tv de şöyle konuşuyordu:

 

"11 eylül ve Usame Bin Ladin'in efsanevi ölümü.. Bu iksi üzerinde durulmalıdır. 11eylül, zamanımızın en büyük yalanıdır. İkinci büyük yalan Usame Bin Ladin'in öldürülmesidir. Çünkü Bin Ladin 2001 yılında Aralık ayı ortasında ölmüştür. Kim mi söylüyor ? Bir, cenazeye katılmış olan Taliban yetkilisi yıllar önce açıkladı. İki, eski Pakistan devlet başkanı Müşerref açıkladı. Üç, Benazir Butto öldürülmeden önce bunu söyledi.Dört, bir FBI yetkilisi sanırım Watson adlı şahısta aynı bilgiyi vermişti..."

 

Wikileaks 2011 de açıkladı .İkiz kuleleri vurduğu iddia edilen kişilerin üçü de CIA ajanıydı.

 

O halde Bin Ladin medyada öldürülmeliydi. Ama nerde? Hedef olan Pakistan da.

 

İşin özü ; minareyi çalmadan önce kılıf hazırlanıyor.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

dogrusu burda yazdiklarinizi dogru duzgun okumadim.Konunun ismine gore soyluyorum:Bakin arkadaslar Suriyeyi vurmagi soyluyorsunuz peki Suriyeyi vurarsaniz Kara deniz cebhesinde neler ola bileceyini biliyormusunuz? Peki iran cebhesinde?

Dogru terorun bitmesi icin K.Irak ve Suriye cok onemli amma her bir seyi goz onunde bulundurmak lezim.

Zaman oyle zaman ki, ya basarip dunyaya meydan okuyacaksin ya da mahv olucaksi.

Ben Azerbaycan turkuyum baska ulke olsaydiniz calisib sizi kaza getirerdi ki, girin Suriyaya girsez daha iyi olar diye amma kardes ulke dogur Suriyaya girsez Guney Azerbaycan irandan kurtula bilir amma siz yeniden tipki Canakkaledeki gibi bir kac ulke ile uz-uze gelirsiz beni anladinizmi.

deye bilersiz ki, biz hic bir sey yapa bilmeriz o akp-nin isi diye amma halk istemese onlar hickim.akp oyle bir karar vermek isterse cikisla,yuruyusle,mitingler yapin ne yaparsaniz yapin Turkiyenin Suriyaya girmesini onleyin.(yine abd ve bati sizi ucuruma gonderiyor sakin ama sakin onlara kanmayin)

 

Azerbaycan bozkurtlari hep sizin yaninizda(ne karar vererseniz verin)

Sizin de bizim yanimizda oldugunuzu biliyorum.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.