Φ sur Gönderi tarihi: 20 Eylül , 2011 Paylaş Gönderi tarihi: 20 Eylül , 2011 Allah Nerede Dört, beş yaşlarına gelmiş bir çocuk eğer müslüman bir ailede büyüdüyse muhtemeldir ki “Allah nerede” sorusunu evdeki yetişkenlere soracaktır. Peki bu sorunun cevabını biz biliyormuyuz ki acaba. Bazen o yaşlarda bir çocuğa nerde olduğunu çok iyi bildiğimiz bir varlığın bile yerini anlatmak zor olabilir, Mesela çocuk bize sorsa Antalya nerde diye, Türkiyenin en güneyinde diyeceğiz, o zamanda güney ne diyecek, yani zor izah etmek ki nerde Allah’ın yerini söyleyelim. Sanırım burada yapacağımız en güzel hareket: Zamanı gelince Allah’ın ona nerede olduğunu göstereceği cevabını vermek olurdu. Kendi kendimize sorsak Allah nerede diye acaba cevabımız ne olur, Allah bize kendinin nerede olduğunu gösterdimi. Kendimize göre olası cevapları değerlendirmeye çalışalım: Her halde kendini müslüman kabul edenlerin çoğunluğu yukarıyı gösterecektir. Yukarıyı göstermenin aslı şaman dinleri, mitolojik dinler, gök tanrı dini, yıldızlara tapanlar gibi Kuran’da ciddi bir şekilde tenzih edilen ve şirk ehli olarak belirtilen toplumlardan gelmektedir. Yani Allah nerede diyince yukarıyı göstermek bizi şirk ehline çok yakında tutar, dikkat etmek lazım. Allah yasaklamış Resulü ise bununla çok ciddi savaşmıştır. Bir diğer taraftan biraz daha okumuş araştırmış ve ya biraz daha iyi bilen müslümanlar, Allah heryerdedir diyecektir. Biraz daha makul bir cevap değil mi. Ancak burda da bir sorun var. Her yer neresi, yerden kastımız nedir. Sağ, sol, yukarı aşağı, kuzey, güney, doğu, batı, hangisi hepsine yayılmışmı. Yani gördüğümüz herşeye Allah mı demek istiyoruz “burda da şirk vardır” yoksa bir yere oturtamadığınız için heryer diyip geçiyormuyuz”burda da baştan sağma vardır”. Bazılarıda bu konuyu düşünmekten çekinir. Yukarıda bahsettiğmiz iki önermede kafasında bir yer edemediği için Allah’ın ne olduğunu anlamanın derinliklerinde kaybolmak istemez, konuyu kapatır. Bizim düşüncemize göre ise bu soru net bir şekilde abestir. Böyle bir soru olmaz. Mekan kavramı insanın bulunduğu ortama göre kafasında ürettiği sonradan uydurma bir kavramdır. Allah’a bir şekilde mekan adlederseniz “bu heryer bile olsa” büyük gaflete düşersiniz. Allah zaman ve mekan kavramından münezzehtir. Bizim indimizde Allah’I işaretlemek mümkün değildir, ama bu Allah görülemez demek değildir. Allah Hz. Muhammed ümmetine çok net görünür, ancak görebileceğimiz zatı değil, sıfatlarıdır. Zatı düşünülemez ve görülemez hemde yasaktır. Allahın yansımalarını görebilmek (sıfatlarını) büyük bir erdem ve şereftir ayrıca ümmeti Muhammede kolaylaştırılmıştır. Allah’ın yansımalarını görebilediğiniz zaman zatının görülmesinin neden imkansız olduğunu anlarsınız. Bakalım Allah kendini bize nasıl anlatmış : İhlas Suresi : 1- Kul huVaAllahu Ehad; De ki: “HU Allah EHAD’dır (son – sınır kavramsız TEK’tir)” 2- Allahus Samed; “Allah SAMED’dir (Som, kendisine bir şey eklenmesi, genişlemesi ya da kendisinden bir şey açığa çıkması söz konusu olmayan)” 3- Lem yelid ve lem yuled; “Doğurmamış ve doğurulmamıştır;(kendisinden varolmuş meydana gelmiş ikinici bir yapı yoktur ve kendisini var eden de yoktur)” 4- Ve lem yekünleHU küfüven ehad; “O’na hiçbir küfuv (denk) olmadı(hiçbir düşünülen O’na denk özellikler açığa çıkaramaz)” Kuran Açıklama : Ahmed Hulusi Aslında Allah çok net. Bu özelliklerdeki TEK varlığı herhangi bir mekana oturtmak sizcede abes değil mi? Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.