Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

İttifakçılar bir çatı partisi değil liste partisi bulmalı


y.yılmaz

Önerilen İletiler

İnternette sürekli 21 Mayıs 2011 itibariyle kıyamet sürecinin başladığı ve 5 ayda, yani 21 Ekim 2011 de tamamlanacağı propagandasının her dilde yayınlanması çok ilginç! Propaganda ABD Pensilvanya eyaletinden Sharon Hill kenti merkezli yayılıyor.

 

Böyle bir propagandaya kim niye ihtiyaç duyabilir acaba? Yok şimdi, ABD de abuk sabuk çok tarikat var da, böyle her dünya dilinde böyle kesin bir dille propaganda yapmıyorlar yani! Boru değil, iddia ne on yıl sonrasına ait, ne beş yıl sonrasına! İddiaya göre geri sayım bugün başladı yani! Bu kadar kesin ve net bir iddia niye ortaya atılabilir?

 

Yoksa ABD Irak'ta kimyasal silah aradığı gibi İran'da nükleer silah aramaya başlayacak mı? Hristiyan inancını kullanıp "normal, kıyamet süreci, savaş, kargaşa, olacak bunlar" diye din ile uyutup savaş karşıtı tepkileri bastırmak için dini mi alet ediyorlar?

 

Ya millet, bakın böyle şeyler ansızın, küt diye kafaya iniverir. Hiç şakası olmaz. Su uyur, düşman uyumaz. Biz uyursak... Bilemiyorum ya... Bilemiyorum...

 

Iraklılar dünyada hatırı sayılır güçte ordulardan biri olarak Kuveyt'i eyaletleri ilan ettiklerinde geleceğin büyük Arap imparatorluğunun arefesinde olduklarını hayal ediyorlardı. Hatta birileri Irak ordusunu bölgenin en büyük gücü diye pohpohluyordu. Yok oldu. Şimdi can güvenliğinin hayal olduğu bir ülkede yaşamaya çalışıyorlar.

 

Bize de büyük yeni Osmanlı hayalleri pompaladılar.

 

İran'a niye bizim de nükleerimiz olmasın hevesi verdirdiler.

 

Bin Ladin hayaletine de ihtiyaçları kalmadı, denize attık dediler.

 

Kozlar masaya açılacak, restler çekilecek, ellerde neler var görülecek gibime geliyor.

 

Keşke paranoyak ben olayım da... Bilmiyorum...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Yani inanılmaz, başkasının teröristini "aman asmayın, aman iyi şartlarda tutun" diye baskı, kendi teröristini "yakalamayın, öldürün diye emir verdim, denize attık!"

 

Bu nedir ya? Buna başka bir anlam verebilen beri gelsin! Davetiyeyi de almışlar, NATO çözecekmiş Kürt sorununu, resmi başvuru yapılmış, NATO davet edilmiş! Sen yarın istediğin kadar gelmeyin de, "devlette devamlılık esastır, sizin halkınız oy verip seçmedi mi, davet ettiler bizi biz de geldik!"

 

Koltukta "Kürt demiyorum ama Türk de demiyorum" diyen, "genel af çıkarabiliriz" diyen, "Atatürk" demekten kaçınıp "Mustafa Kemal" diye geçiştiren, "askerlik katilliktir" diyen bir başbakan otursa ne yazacak, şimdiki otursa ne yazacak?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Hepsi tıkır tıkır işledi planların... FG hiç bir iş yapmasa, eli elinin üstünde eli iş üstünde otursa, öylece otursa, onun ABD de oturuvermesi bile büyük iştir. Bizim halkın gözünde ABD yi kutsamaya, aklayıp paklamaya yeter. Bir de Hüsseyin Obama geldi mi başına, kaymak üstü bal! Deme Türk halkının keyfine gitsin! Bir de yeni büyük Osmanlı pompala, hepten mest! Bir de imamın birine Haçlı seferleri kötü değildir, kültürel bir köprü olmuştur dedirt, öbür imama da Papanın elini öptürt, imameyn kıskacında Türkiye olmuş armut gibi sallansın.

 

Bir de "Osama İslam'ı lekeledi, adalet tecelli etti" derken utanıp sıkılmayan, "e madem o halde niye bize aman asmayın, aman özel adada rahat ettirin, yol haritalarını, tehditleri rahatça savursun dediniz o halde?" diye sormayan bir dibek dövücünün hınk deyicisini de tepeye oturt!

 

Türk halkını İslam ile, kendi halkını da Hristiyanlık ile avut, uyut...

 

Tamam bitti ya, başka da ne diyim, bitti ya, bitti...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

ABD nin AKP iktidarının devam etmesine karar verdiği şeklinde bir tahmin yürütmüştüm ama… Şimdi yine emin değilim!

 

Bana öyle gelmeye başladı ki ABD de bu seçimin sonucunu çok merak ediyor!

 

Yani merak edilmeyecek gibi değil! Sen tut bir halkı resmen çayırda yayılanlar sınıfından say, görülmedik abeslik kalmasın ülkede… Önce "şifre var, ama sehven!!! (Nasıl oluyorsa??) yapılmış" densin, ondan sonracıma “şifre filan yok!” Kimsede de tık yok!

 

Bilinen, dış destekli, amacı, destekleri her şeyi belli terör örgütlerini akla, hayali terör örgütlerini yargıla, insanları yıllarca hüküm vermeden tutuklu yargıla, yine tık yok!

 

Allah için malı götürenlere "denizden feneri tutacağım, aydınlatacağım, soruşturma safhasında" diye uyut, ne fener var, ne aydınlatma... Yine tık yok! Ölüm sessizliği!

 

ABD kendi teröristini “yakalamadan öldür emri verdim, denize attık” desin, çayırda yayılanlar ülkesinin teröristini “aman rahat ettirin, istediği gibi tehditler savursun” diye denizde adaya denk getirt! Çayırda yayılanların kesim zamanı gelince gemi mezbahaya dönsün, hortumla su tutup kanları yıkansın, sonra da “bakın ne güzel katliama uğradık, biz ne asil milletiz. Ne güzel öldürülüyoruz!” densin, çayırda yayılanlar sıralarını beklesin, mezbahaya girmek için!

 

Emziği bala batırıp çocuğun ağzına verip, sonra çekip çocuğu bas bas bağırtır gibi rezalet bir kışkırtma planı tezgahla, adını açılım koy, “kurbanlıklar sıraya!!” Hayır böyle bir apaçık katliam gemide olduğunda ses seda çıkmazken, unutulur gidilirken, ülkenin beş kuruştan değerli kalmayan itibarını kimse umursamazken, “Türk değil mi, kurbanlık, doğra gitsin” anlayışı normalleşirken, yarın bir gösteride de olmayacağından daha şu anda kim emin olabilir? Adım adım kışkırtma kıvamına geliyor. Armut çoktan oldu da silkelenmeyi bekliyor!

 

Amerika seçimin sonucunu bizden çok merak ediyor! “Dur bakalım şimdi ne yapacaklar!!!”

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

İyi onlar da ovada yapıyorlar zaten, İmralı dan talimat alıp, en tepedekini bile tehdit ediyorlar, çok iyi(!) yapıyorlar! Ha bu arada polisi de tokatlıyorlar...

 

 

aynı tokat yanılmıyorsam ya Muğla yada Denizli'de atılmıştı da tokat atan BDP'li olmadığı için kimsecikler duymamıştı. İşte böyle birşey. Tokat atandan hesap sorulur, neden tokat atıldı diye sorulmaz. İşte böyle bakar insancıklar.Vicdanı olan, merhameti olan, insan olan son günlerde artan baskılara "dur" der kendi penceresinden.

 

Bir terör örgütü bir dış desteğe mutlak şekilde ihtiyaç duyduğu, böyle bir destek olmaksızın yaşayamayacağı gibi, amacına sadece terör aracını kullanarak da gitmez. Siyasi bir kanadı da mutlaka olur. O yüzden dağda yapılmaz ovada yapılır diye bir şey söz konusu değil. Bir kanadı dağdan, bir kanadı ovadan aynı amaç için çalışır. Dağ ile ovayı farklı seçenekler gibi göstermeye çalışmak, terörün bir taktiğidir. Yanıltma, tuzağa düşürme amaçlıdır.

 

 

Olabilir;siz kendi vatandaşlarınızı aldatma yoluna gitmezseniz vatandaşlarınız başka taktiklere yönelir.Tabi Hakkari'de "özerklik" deyip Ankara'da "vatan hainliği" demek de bunun içerisinde. Bakalım komedi, trajedi nereye kadar!

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

aynı tokat yanılmıyorsam ya Muğla yada Denizli'de atılmıştı da tokat atan BDP'li olmadığı için kimsecikler duymamıştı. İşte böyle birşey. Tokat atandan hesap sorulur, neden tokat atıldı diye sorulmaz. İşte böyle bakar insancıklar.Vicdanı olan, merhameti olan, insan olan son günlerde artan baskılara "dur" der kendi penceresinden.

 

Kimse duyar, duymaz orasını bilemem, değil polise normal vatandaşa bile kimsenin tokat atma hakkı olamaz, tabii bu dediğim normal kanunların uygulandığı ülkeler için geçerli yoksa bizim gibi orman kanunu uygulayan ülkelerde herkes birilerini tokatlıyor ama yadırgamıyorum, hak ediyoruz ki bunlar oluyor. "Durmak yok, yola devam, daha 2023 e 12 sene var(!)".

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Amerika seçimin sonucunu bizden çok merak ediyor! “Dur bakalım şimdi ne yapacaklar!!!”

Şimdi bir başlıkta da Kürt - Türk birlikteliği evliliğe benzetilmiş ya... Artık bir kaç kez kısaca bahsettiğim fıkrayı tam anlatmanın zamanı tam olarak geldi... :D

 

Adam karısının kendisini aldattığından şüpheleniyormuş. Bir dedektif tutup karısını izlemeye aldırmış. Dedektif ertesi gün kadının bir parkta bir adamla otururken çekilmiş bir fotoğrafını getirmiş. Adam fotoğrafa bakmış bir süre, sonra "du bakalım n'olcek?" demiş.

 

Dedektif ertesi gün bir foto daha getirmiş. Bunda da kadın o adamla masada yemek yiyormuş. Adam yine bakmış bakmış, sonra yine "du bakalım n'olcek?" demiş.

 

Dedektif ertesi gün bir foto daha getirmiş. Bunda da kadın o adamla samimi bir tarzda sarmaş dolaş caddede yürüyormuş. Adam yine bakmış, bakmış ve yine "du bakalım n'olcek?" demiş.

 

Dedektif ertesi gün bir foto daha getirmiş. Bunda da kadın o adamla sinemada fazlasıyla samimi bir tarzda görüntülenmiş. Adam yine bakmış, bakmış ve yine "du bakalım n'olcek?" demiş.

 

Ertesi gün dedektif bir foto daha getirmiş. Bunda da kadın adamla bir otelin kapısından girerken görülüyormuş. Adam bakmış, bakmış, bakmış, "du bakalım n'olcek?" demiş. Dedektif sinirlenmiş ve "bugün bir fotoğraf ile yetinmedim, onlar otele girince karşı binaya çıktım ve otel odasını teleobjektifle zumlayıp çektim" demiş. Bir fotoğraf daha çıkarıp adamın önüne atmış. Fotoğrafta ikisi de yatağın yanında üzerlerini çıkarıyorlarmış.

 

Adam yine bekmış, bakmış, bakmış ve "du bakalım n'olcek?" demiş. :lol:

 

Dedektif İngiliz değilse soğukkanlılığını kaybetmiştir herhalde de, gelelim kıssadan hisseye... Diyorlarmış ki, gönüllü olmayan birliktelikler sürmezmiş, özerklikse özerklik, bağımsızlıksa bağımsızlıkmış, du bakalım n'olcek, görürmüşüz.

 

Dünyanın hiç bir yerinde ihanet böyle ucuza pazarlanmaz. Dünyanın her yerinde asıl olan demokrasidir. Farklılıklara göre devletler kurulacak olsaydı, dünya şehir devletlerine bölünmekle kalmaz, aşiretlere, gettolara, kabilelere bölünürdü. Bu da yetmez klanlara bile bölünürdü. Böyle bir şeyin olmayacağını çocuk bile bilir. Gelecekte ulusların bile ortadan kalkıp tek bir dünya ulusu kurmanın çoğu kişi için bir ideal haline geldiği dünyada, bir dünya demokrasisi kurmanın teknoloji sayesinde artık çok da hayal olmadığı bir dünyada ayrışmanın mantığı olmadığını en basit düşünceli insan bile anlar.

 

AKP ile CHP nin özerklik, açılım, ana dilde eğitim, Türk ulusu kavramını yok sayma gibi konularda birbiri ile yarışması, çok vahim bir gelişmeye kapı açmaktadır. Aslında ABD den iktidar vizesi almak için yapılan bu kirli yarış, insanlarda "demek böyle olacak, başka türlü olmuyormuş" algısı yaratmakta ve bu bozuk, zehirli hava, normal, alışılması ve yutulması gereken bir hava gibi ülke atmosferine pompalanmaktadır.

 

Diyojen gibi doğru söyleyen adam gibi adama hasret kaldık. Tek bir liderin haricinde doğruyu, dosdoğruyu söyleyen hiç ama hiç kimse yok...

 

Hakkaride ayrı, Ankara'da ayrı hava çalma konusuna da yanıt olabildi mi bu ileti bilemiyorum artık...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Yok yani, dünyada genel bir eğilim olsun, Birleşmiş milletler karar alsın, devletlere ulus isimleri vermeyelim, tüm devletler anlaşıp ulus isimlerini kaldırsınlar diye bir uzlaşıya varılsın, biz de Türk atamasını bırakmayı düşünelim! Ellere var da bize yok mi gibi bu ne böyle ellere düğün bayram da bize gelince suratlar ekşi?

 

Yani şimdi bir bunu göremiyor muyuz? Bize dayatılanın dünyada tek olduğunu, bizden başka kimseciklere dayatılmadığını, "Kürt demiyorsam Türk de demiyorum" diye hiç kimsenin kendi ulusu için bir laf etmediğini, kendi devlet kurucusunun adını anıp soyadını söylemekten özellikle kaçınma gibi bir garabetin dünyanın başka ülkesinde görülmediğini göremiyor muyuz?

 

Yani AB ye ne bizde özerklik varmış yokmuş, buna AB ne karışır? Kürtçe eğitim gören çocuk üniversite sınavına nasıl girecek, üniversitede nasıl okuyacak? Bunun doğrudan bağımsızlığın ilk adımı olduğu apaçık iken, nasıl bağımsızlık değil özerklik diye bir zoka yutturulabilir, aklı olan bunu yutar mı?

 

Emziği bala batırıp çocuğun ağzına verip sonra bağırsın diye kasıtlı, kışkırtma amaçlı çekenlerle emziği biz gelirsek çekmeyeceğiz diye yarışa girenlerin hangisine güvenilir? Al birini vur ötekine. Tencere kapak misali. Birbirinin devamı, aynı planın iki aşaması!

 

Yok yani, ben bu kadar vahim gidişatın şak diye kesilmesini de istemiyorum, zaten de kesilmez. Bu halk bir "ben ne yapmışım, nasıl bu kadar uyumuşum" diye aklını başına alacak ciddi bir defakto durumla karşı karşıya kalmalı yani!

 

Çok ciddi söylüyorum, nerden inceldiyse ordan bir kopsun yani... Bir musibet bin nasihatten iyi imiş... Osman Pamukoğlu'nun kaç oy alacağı umrumda bile değil. Hiç almazsa almasın. Bakalım inceldiği yer neresiymiş, kopunca anlarız... Bu bu kadar yahu, var mı ötesi?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Burada Hazar petrolü ile Kürtlerin kışkırtılması ne alaka gibilerden sözler edildi. Hatta Hazar'da ABD nin öyle stratejik planlar yapmasına değecek petrol olmadığı filan söylenmeye çalışıldı.

 

Fakat ezbere konuşmadığımı kesin belirteyim. Bana inanmıyorsanız şu alıntılara herhalde inanırsınız:

 

"Sovyetler Birliğinin 1991 yılında dağılmasıyla, Hazar’ın önemi Rus olmayan üç kıyı devletin (Azerbaycan, Kazakistan, Türkmenistan) bağımsızlıkların kazanmasıyla büyük oranda artmıştır. Önceden bilinen büyük rezervlere ek olarak zengin yeni petrol ve doğal gaz rezervlerinin keşfedilmesi “Hazar’ın 21. yüzyılda Basra Körfezi olabileceği” yargısına yol açmıştır. Uzmanların görüşüne göre, gelecekte Hazar Havzası ve bu havzayı çevreleyen Asya ve Avrupa’nın en büyük petrol ve doğal gaz kaynağı olabilir. Bu karasuları ve milli egemenlik alanlarının oluşturduğu petrol potansiyeli o kadar önemlidir ki,, dünyanın büyük petrol şirketlerinin değerlendirmelerine göre, istikrarsız İran körfezi coğrafyasından daha büyüktür. Değişik görüşlere istinaden, Hazar yataklarındaki petrol rezervleri 13 milyar tona kadar varabilmektedir." E. Tuğg. Yard. Doç.Dr. Halil Şimşek

 

"Hazar Denizi'nde geçtiğimiz aylarda önemli bir kriz yaşandı. Hazar'a kıyısı olan 5 ülkeyi savaşın eşiğine getiren bu kriz bölgede petrol araştırması yapan BP şirketine ait bir geminin İran hücumbotları tarafından durdurulmasıyla başladı. Daha sonraki günlerde İran jetleri Azerbaycan hava sahasını ihlal ederken, Türkmenistan da Azerbaycan'ı kendi karasularını ihlal etmekle suçladı. Azerbaycan ise Hazar petrollerini koruyacağını söyleyerek ordusunu alarma geçirdi. Tüm bu yaşanan gerginliğin nedeni ise bölgenin dünyanın en zengin petrol yataklarına sahip olması. ABD Dışişleri Bakanlığı raporlarına göre, Hazar'da henüz keşfedilmemiş en az 163 milyar varil petrol var." Ajanslar

 

Söylenen başka bir konu ise, müstakbel Kürt devleti piyonunun bu petrolü Akdeniz'e çıkarmak için İskenderun deniz çıkışına sahip olabilmesinin hayal gibi görünmesi idi. Hayaldi gerçek oldu dedirtecek daha hiç bir şey olmadı! Durmak yok yola devam, daha çok hayaller gerçek olacak! AKP li veya AKP siz. Bu işler AKP ile başlamadığı gibi onunla birlikte de bitmez. İlk Kürt raporu Özal'a yazdırıldı.

 

Kukla dediğin iplerini çektiğin sürece oynar. İpleri bırakıldığı anda bir tahta yığını olur. Kuklacıya kukla bulma sıkıntısı ise hele hele bu coğrafyada pek yok... Muhibler, tealiciler, mandacılar hiç eksik olmamıştır bu ülkede, yine eksiği yok, fazlası vardır...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kimse duyar, duymaz orasını bilemem, değil polise normal vatandaşa bile kimsenin tokat atma hakkı olamaz, tabii bu dediğim normal kanunların uygulandığı ülkeler için geçerli yoksa bizim gibi orman kanunu uygulayan ülkelerde herkes birilerini tokatlıyor ama yadırgamıyorum, hak ediyoruz ki bunlar oluyor. "Durmak yok, yola devam, daha 2023 e 12 sene var(!)".

 

Evet, kimsenin kimseye tokat atma hakkı yok. Bir vatandaş da polise tokat atamaz, bir poliste vatandaşa(vatandaşlık kavramına istediğiniz kişi yada kişileri koyabilirsiniz.)

 

Şimdi sorun şu;yanlışlar bu ülkede yanlış olduğu için "yanlış " değil.

 

Şunları sorun kendinize;

 

1_)Bir kadın neden tokat atar polise?

 

2_) Bir vekil neden tokat atar polise?

 

3_)Sadece tokadın atıldığı kareyi saatlerce gözümüze sokan medya, bu tokadın neden ve nasıl atıldığını, tokattan önce nelerin yaşandığını neden hiç yansıtmadı, nedenbirkez olsun konuşulmadı?

 

Az önce Birand kendisiyle yaptığı hesaplaşmanın aşamalarını anlatıyordu;bunu anlatırken de medyanın nasıl da aldatma aracı olduğunu net bir şekilde yine gösterdi.İsterseniz bir de bunları düşünerek yansıtalanları değerlendirelim.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

İsterseniz bir de bunları düşünerek yansıtalanları değerlendirelim.

 

İşte bu ülke medyanın yansıttıklarıyla bu hale geldi. Peki bu milletin askere gönderip de şehit olarak gelmesine sebep olan kişiye sayın diye hitap eden bu şahıslar, polise tokat atacak kadar ne görmüşler? Bu milletin vergilerinden maaş alıp çoluk çocuk besleyenler bu milletin adını söylemekten hicap duyuyorlar. Ülke parçalanmasın diye binlerce şehit verildi ama onlar ayrı bayrak, ayrı marş, kendi güvenlik gücü v.s bahsediyorlar, bunun için de bölge halkını kışkırtıyorlar. Polis devlet adamı değilmiş, o tokadın hesabını sormalıydı, ama ekmek parasını düşündüğünden olsa gerek bir şey yapamamış.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ne ittifak, ne çatı her şey darmadağın oldu, tüm işsizlik, sınav skandalları, ithal kurban bunların hepsi fasa fisoymuş. Anlaşılan biz başka bir ülkede yaşıyormuşuz. Ey Aziz nesin! Seni bir kez daha rahmetle andık, senin haklı olduğun her gün daha çok ortaya çıkıyor.

Şimdi hayal gören vatansever olduğunu söyleyen politikacılar ne hissediyorsunuz? %1 bile alamayıp, oyları parçalayanlar mutlu musunuz? %50 yi gören AKP şimdi eyalet, pkk affı derse hiç şaşırmayın ve ağlamayın çünkü onlar timsah gözyaşlarıdır.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

oyları parçalayanlar mutlu musunuz?

Ne parçalaması yahu, olmayan şey parçalanır mı? Biri tek başına pastanın yarısını götürmüş, ne kalmış da neyi paylaşamadınız?

 

Asıl ben size sorayım, illa inatlaşıp oyları klasik kutuplarda topladınız, yeni alternatif atılımlara şans tanımadınız da ne oldu? Başınız göğe erdi mi? Eski hamamda eski tasınızla şimdi mutlu oldunuz mu? Bir yeni başlangıç olsa bir umut filizlenmez miydi? Yeni bir filizi kırdınız da eski ağacınız dal budak mı saldı?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ne parçalaması yahu, olmayan şey parçalanır mı? Biri tek başına pastanın yarısını götürmüş, ne kalmış da neyi paylaşamadınız?

 

Asıl ben size sorayım, illa inatlaşıp oyları klasik kutuplarda topladınız, yeni alternatif atılımlara şans tanımadınız da ne oldu? Başınız göğe erdi mi? Eski hamamda eski tasınızla şimdi mutlu oldunuz mu? Bir yeni başlangıç olsa bir umut filizlenmez miydi? Yeni bir filizi kırdınız da eski ağacınız dal budak mı saldı?

 

Yapmayın Sayın demirefe, benim kimseye hesap sorma gibi bir niyetim yok, muhatabım da siz değilsiniz benim hitap ettiğim aslında oyların tek çatı altında toplanması için yeterli çabayı göstermeyen CHP ve MHP yönetimleridir. İzmir, İstanbul ve Ankara da bağımsız olarak girmek zorunda bırakılan insanlardan bahsediyorum. İstanbul da oyların yeniden sayılmasıyla MHP bir milletvekilliği aldı deniyor yani üç-beş oyun bile öneminin olduğu bir seçimde bu ittifakın sağlanamaması oyları bölmüştür. Her zaman açık ara İzmiri alan CHP bu kez zorlandı neden? Ankara dan yine bağımsız girmek mecburiyetinde kalan Hulki Cevizoğlu şu an meclise girenlerin çoğunu cebinden çıkartır, CHP veya MHP niye ona teklif götürmedi. Nereden tutsan kopuyor. HEPAR a gelirsek, bence oyu %5 ten az değil, sadece seçmenler sizin gibi düşünmediği için diğer partileri desteklediler, yani benim dediğimi yaptılar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Yapmayın

Tamam, anladım.

 

Tuncay Özkan'a oy veren on bin kişi aynı zamanda CHP ye de oy verdiği için oyları geçersiz sayılmış. CHP seçmeninin böyle bir bilinçsizlik göstermesi, oyunun geçersiz olacağını bilmemesi olasılık dışıdır. İmkansız yani, düşünülemez. Bu işte bir protesto kokusu alıyorum. Bu insanlar Tuncay Özkan'ın bağımsız girmek zorunda kalmasını protesto etmişler.

 

Siyasette bir karmaşa hakim, bakalım işin sonu nereye varacak. İktidarın blok oluşunun nedenini ise hepimiz biliyoruz, fazla söze hacet yok...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Tamam, anladım.

 

Tuncay Özkan'a oy veren on bin kişi aynı zamanda CHP ye de oy verdiği için oyları geçersiz sayılmış. CHP seçmeninin böyle bir bilinçsizlik göstermesi, oyunun geçersiz olacağını bilmemesi olasılık dışıdır. İmkansız yani, düşünülemez. Bu işte bir protesto kokusu alıyorum. Bu insanlar Tuncay Özkan'ın bağımsız girmek zorunda kalmasını protesto etmişler.

 

Siyasette bir karmaşa hakim, bakalım işin sonu nereye varacak. İktidarın blok oluşunun nedenini ise hepimiz biliyoruz, fazla söze hacet yok...

Halk CHP ve Ergenekon saniklarina ilgi göstermeyerek protesto etmistir. Bence CHP Ergenekon saniklarina sahip cikmayasdi ve onlari meclise getirmek icin aday göstermeseydi özgürlükcü, demokrasi taraftari, anti-cuntaci kesimden daha fazla oy alacakti. Tuncay Özkan'a verenlerin cogu derin devlete sahip cikanlar, ülkeye seffahligin gelmesini su veya bu sekilde istemeyenlerdir.

 

Bu secimler Ergenekoncularin (derin-devletcilerin) ve Türkcülerin halktan deger görmedigini göstermistir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Halk CHP ve Ergenekon saniklarina ilgi göstermeyerek protesto etmistir. Bence CHP Ergenekon saniklarina sahip cikmayasdi ve onlari meclise getirmek icin aday göstermeseydi özgürlükcü, demokrasi taraftari, anti-cuntaci kesimden daha fazla oy alacakti. Tuncay Özkan'a verenlerin cogu derin devlete sahip cikanlar, ülkeye seffahligin gelmesini su veya bu sekilde istemeyenlerdir.

 

Bu secimler Ergenekoncularin (derin-devletcilerin) ve Türkcülerin halktan deger görmedigini göstermistir.

 

Sizce % 30-35 halk değil mi? Derin devleti bir de şimdi sorgulamanızı öneririm, siz geçmişte yapılanları sorgularken devlet cemaatin eline geçti, derini, sığı el değiştirdi. Bence artık geçmişi bırakın, hatalarıyla, sevaplarıyla geçmiş geçmişte kaldı, artık yeni şeyler söylemek lazım.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bu secimler Ergenekoncularin (derin-devletcilerin) ve Türkcülerin halktan deger görmedigini göstermistir.

Benim seçim yorumum belli. Halk ergenekona filan inanmıyor. Fakat başlattığı sürecin sonuna kadar bir gitmesini, içinde ukde kalmamasını istiyor. Bu yüzden ergenekon ve diğer yutturmacalara inanmış görünmeyi tercih ediyor. Ha, ama zaten dogma hayaletlerine inanmaya yatkın bir kesim var, onlar gerçekten ergenekona inanıyor!

 

Bence AKP nin devam etmesi olumludur, yoksa ukde kalacaktı. Acaba ne olacaktı da yarıda bıraktık, yoksa iyi şeyler mi olacaktı acabası kafalarda kalacaktı.

 

Şimdi şüphe kalmayacağı, ne olup ne olmayacağını göreceğimiz için daha avantajlıyız.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Benim seçim yorumum belli. Halk ergenekona filan inanmıyor. Fakat başlattığı sürecin sonuna kadar bir gitmesini, içinde ukde kalmamasını istiyor. Bu yüzden ergenekon ve diğer yutturmacalara inanmış görünmeyi tercih ediyor. Ha, ama zaten dogma hayaletlerine inanmaya yatkın bir kesim var, onlar gerçekten ergenekona inanıyor!

 

Bence AKP nin devam etmesi olumludur, yoksa ukde kalacaktı. Acaba ne olacaktı da yarıda bıraktık, yoksa iyi şeyler mi olacaktı acabası kafalarda kalacaktı.

 

Şimdi şüphe kalmayacağı, ne olup ne olmayacağını göreceğimiz için daha avantajlıyız.

Derin-devletin varligi ve yaptiklari söz konusu. Isimler üzerinden giderek derin-devletin varligini ve yaptigi haltlari gizleyemeyiz. Derin-devlet esittir Kontur-gerilla( genelleikle 1970 ile 1980 arasinda aktif), Susurluk (1980 sonrasi yapilasma), Ergenekon (2000 yakin zaman icerisindeki gelisme). Tümünün yaptiklari ortada 1970 ve 80 döneminde derin-devletin nasil insanlari Sag-Sol olarak kutuplastirdigi, ayni silahla bir gün Sagci diger dün Solcu genclerin öldürüldügü, 1 mayis 77, Maras ve Corum katliamlari,....., Sonrasinda Susurluk cetesinin neler yaptigi, kimlerle is birligi icerisinde oldugu gene bilinen olaylar, Ergenekon saniklarininda nelerden suclandiklari su an mahkemelerde görüsülmektedir. Bu ülkede sayisiz katliamlar, cuntalar, kiskirtmalar,.... yasandi. Derin-devlet yokta kim yapti bunlari?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sizce % 30-35 halk değil mi? Derin devleti bir de şimdi sorgulamanızı öneririm, siz geçmişte yapılanları sorgularken devlet cemaatin eline geçti, derini, sığı el değiştirdi. Bence artık geçmişi bırakın, hatalarıyla, sevaplarıyla geçmiş geçmişte kaldı, artık yeni şeyler söylemek lazım.

Ok, haydi lütfen bir baslangic yapin ve yeni öneriler getirin.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ok, haydi lütfen bir baslangic yapin ve yeni öneriler getirin.

 

Yeni, tarafsız, sadece hukukçuların oluşturduğu bir adalet sistemiyle tüm pisliklerin ortaya çıkartılması ve hak edenin cezalandırılması... Yani dün derin devlet diye insanları kullananlar bugün de başkalarını kullandıklarına göre bence siz yeni şeyler söyleyin. Neler olduğunu benim en sevdiğim dizi olan Behzat Ç den de zaten gösteriyorlar, biz bunlar olmadı demiyoruz sadece bunu yargılayacak bir sistemin olmadığına, her zamanki düzenin devam ettiğine fakat el değiştirdiğine inanıyoruz. Bu düzeltilebilir mi, bu milletle asla düzeleceğini sanmıyorum, takım tutar gibi particilik yapılırsa, yapılan yanlışlar görünmeyip eskiler de yapıyordu zihniyeti devam ederse ki edeceği görülüyor, benim hiç umudum yok. Burada sadece deşarj olmak için yazı yazdığımızı düşünüyorum yoksa hiç bir şey değişmeyecek.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Yeni, tarafsız, sadece hukukçuların oluşturduğu bir adalet sistemiyle tüm pisliklerin ortaya çıkartılması ve hak edenin cezalandırılması... Yani dün derin devlet diye insanları kullananlar bugün de başkalarını kullandıklarına göre bence siz yeni şeyler söyleyin. Neler olduğunu benim en sevdiğim dizi olan Behzat Ç den de zaten gösteriyorlar, biz bunlar olmadı demiyoruz sadece bunu yargılayacak bir sistemin olmadığına, her zamanki düzenin devam ettiğine fakat el değiştirdiğine inanıyoruz. Bu düzeltilebilir mi, bu milletle asla düzeleceğini sanmıyorum, takım tutar gibi particilik yapılırsa, yapılan yanlışlar görünmeyip eskiler de yapıyordu zihniyeti devam ederse ki edeceği görülüyor, benim hiç umudum yok. Burada sadece deşarj olmak için yazı yazdığımızı düşünüyorum yoksa hiç bir şey değişmeyecek.

Vallahi benim taaki bastan beri istedigim zaten tarafsiz vehukukculardan olusan bir adalet sisteminin olusmasi.

 

Diger taraftan ben asla "ehh ne yapalim ekilerde yapiyordu ve bu böyle gidecek" gibi bir sözümü gösteremezsiniz. Benim söyledigim sadece eskileri göz ardi edipte sadece yenilere bakilmamasi. Yani mesela muhalefet partilerinin gecmisteki yanlislarini görmezlikten gelip sadece is basindaki iktidar partisine yüklenilmesi. Tabiiki iktidar partisine yanlislarindan dolayi yüklenilmesi gerekli, ama bunu yaparkende muhalefeti destekleyerek degil. Söylemek istedigim hirsizlar icinde iyi hirsiza destek vermek amac olmamali.

 

Yeni seylein söylenebilmesi icin öncelikle gecmisimizi masaya yatirip kendimizle, gecmisimizle hesaplasmamiz gerekli. hali alti ederek yeni bir baslangic yapilmaz cünki, hali alti ettigimiz pislikler bir gön gene ortaya cikar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Vallahi benim taaki bastan beri istedigim zaten tarafsiz vehukukculardan olusan bir adalet sisteminin olusmasi.

 

Diger taraftan ben asla "ehh ne yapalim ekilerde yapiyordu ve bu böyle gidecek" gibi bir sözümü gösteremezsiniz. Benim söyledigim sadece eskileri göz ardi edipte sadece yenilere bakilmamasi. Yani mesela muhalefet partilerinin gecmisteki yanlislarini görmezlikten gelip sadece is basindaki iktidar partisine yüklenilmesi. Tabiiki iktidar partisine yanlislarindan dolayi yüklenilmesi gerekli, ama bunu yaparkende muhalefeti destekleyerek degil. Söylemek istedigim hirsizlar icinde iyi hirsiza destek vermek amac olmamali.

 

Yeni seylein söylenebilmesi icin öncelikle gecmisimizi masaya yatirip kendimizle, gecmisimizle hesaplasmamiz gerekli. hali alti ederek yeni bir baslangic yapilmaz cünki, hali alti ettigimiz pislikler bir gön gene ortaya cikar.

 

Yahu sayın dominik, eskiler yaptı da onları yapanlar nerede, muhalefet de eskilerden kim kaldı? Dediğim gibi adam yeni şeyler söylediği için bize ters geldi, kabul edemedik; buna rağmen aynı demek insafsızlık değil mi? Bir de bu konularda bana, ikili davrandığınız izlenimi hakim, neden mi? Şöyle, pkk hainlerinin yaptığını unutalım, açılalım, barış yapalım derken darbe yapacaktıları asla affetmeyelim, onlara hesabını soralım gibi bir düşüncede olduğunuzu sanıyorum.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Yahu sayın dominik, eskiler yaptı da onları yapanlar nerede, muhalefet de eskilerden kim kaldı? Dediğim gibi adam yeni şeyler söylediği için bize ters geldi, kabul edemedik; buna rağmen aynı demek insafsızlık değil mi? Bir de bu konularda bana, ikili davrandığınız izlenimi hakim, neden mi? Şöyle, pkk hainlerinin yaptığını unutalım, açılalım, barış yapalım derken darbe yapacaktıları asla affetmeyelim, onlara hesabını soralım gibi bir düşüncede olduğunuzu sanıyorum.

Nerede ve ne zaman ben PKK'lilarin yaptiklarini unutalim diye yazmisim? Lütfen gösterin. Yeniden baslayalim derken dahi yanlis ithamlarda bulunursaniz olmaz.

 

Eskilerden kim kaldi diye soruyorsunuz. Ne demek canim? Kilicdaroglu olsun, Bahceli olsun daha dünmü siyasete basladilar? Bahceli bir dönem iktidar ortagiydi, CHP desen gene iktidar ortakligi yapti. Kilicdaroglu sanki CHP'nin gecmiste yaptigi yanlislari itiraf edip halktan özür diledide gecmisteki yanlislarla alakasi yok diyelim. Kilicdaroglu yillarca CHP icerisinde aktif bir siyasetcidir.

 

Neyse sizin yeniden baslayalim demenizden ne demek istediginizi anlamis oluyorum. Yani fazla bir adim atamayacgiza benziyor. Ne yapalim canim, sorunlarimizla sorunlu sorunlu yasariz bizde. Herkes hayatindan memnuna benziyor.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.