Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Adı… Sanal mı? Yalan mı?


Önerilen İletiler

1b9a1479.jpg

 

 

 

Medeniyetin ve modernliğin getirisi internet hepimizin evinde. O kadar alıştık ki! Panik yaşıyoruz bağlantı kesildiğinde. Kullanma dozunu ayarlamaksa bizim elimizde. Ama ne gezer… İstisnalar kaideyi bozmaz desek de, çoğunlukla dalmış gidiyoruz sanal âlemin derinliklerine. Önceleri ne kadar kızardık çocuklarımıza ‘’Yeter, kapat artık’’ diye. Şimdi ise, hepimizin birer laptop’u var önümüzde. İnternet her birimizin hayatında vazgeçilmez oldu bile. Getirdiği kolaylıklardan faydalanmak yerine, oyuncak ettik elimizde.

 

Kimimiz Facebook’ta, kimimiz Mynet’te oyun oynamakta, kimimiz de arkadaş arama odalarında. Allah sonumuzu hayır etsin derim, çünkü gerçekten oyaladığı kadar da tehlike herkesin kapısında.

 

Gazetelerde okuyup, televizyonda izliyoruz… Evden kaçan kaçana… Kimileri tanışmış sohbet odalarında… Kadın, bir ay sonra almış çocuğunu kucağına. Ardından aramaya koyuluyor çocuğunun babasını ekranlarda. Çocuklar, oyunlar sayesinde derslerini bırakmışlar bir kenara. Ya da ödevlerini araştırarak yapmak yerine, bir tuşa basması ile zaten hazır karşısında. Ne aile sohbeti kaldı, ne de karı koca muhabbeti. Koca işten gelir, yemeğini yer, hemen bilgisayar başına. Kadın dizilerini izler televizyon karşısında. Artık beraber girilmiyor bile yatağa. Arkadaş buluşmaları, o güzelim yemek sohbetleri bitti. Cam var ya! Nasıl olsa. Sanal dünya, özlemleri de yok etti dostlar arasında. Fatura ödemeleri, banka işlemleri halledilir oldu bir tuşla. Hareket etmez olduk… Sanırım, zayıf insana rastlamak güç olacak aramızda.

 

Ama en önemlisi, aldanmamak lazım söylenen yalanlara. Çoğu insan sanal âlemde gerçeği değil, kurduğu hayalleri paylaşmakta. Yani, hayali bir hayat yaşamakta. Tanıttığı kendi değil, olmak istediği kimliğe bürünüyor oysa. Zayıf ya da kilolu, genç ya da yaşlı, evli ya da bekâr olması önemli değildir orada. Bu yüzden duygular ani ve yoğun yaşanır, kolaylaşır hoşlanma. Sınır yok sanal dünyada. Paylaşılıyor sorunlar tanımadığın bir insanla. Geçici rahatlık yaşattırıyor bu durum. Sevgi ve ilgi yoksunluğu gideriliyor en başta. Hâlbuki sonu hüsran oluyor çoğunlukla.

 

Görmeden sevmeler, dokunmadan sevişmeler, ikonlar yoluyla öpüşmeler… Kabul gördü aramızda. Evlisi de yaşıyor, bekârı da. Rekor rakamlara ulaştı aldatmalar sanal yolla. Önce tanışma, sonra yazışma, sonrası cam da, hoşlandıysan buluşma… Sistem herkeste aynı işliyor, başka yolu yok sanalda.

 

Peki;

 

Çekingenlik ve içe kapanıklılık mı?

 

Gerçeklerden korkup kaçmak mı?

 

Sevgiye ve ilgiye açlık mı?

 

Can sıkıntısını gidermek, sorunları unutmak mı?

 

İstediğimiz gibi biri olabilmenin kolaylığı mı? Bizi itiyor yaşamaya sanal dünyada.

 

Şimdi;

 

Ya! Devam etmek var… Sanaldaki yalan hayata. Ya da! Korkmadan yaşamak var… Gerçek hayatta.

 

Hepimiz adına; Özlediğimiz sohbetlere kavuşabilmeyi, gerçekten hissederek sarılabilmeyi, olduğumuz gibi görünebilmeyi diliyorum yaşantımızda.

 

Yazar: Gülay Kanarya

 

 

Peki ya sizce , sanaldaki yalan hayatın gerekçesi nedir? Bunu konuşalım mı?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.