Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

varlık felsefesi diyelim


antitez

Önerilen İletiler

varlığın tanımı nedir. düşünce olarak bile olsa varlığımızın tartışması yüzyıllar boyunca yapılmakta. aslında hiç birşeyin var olmadığı sadece bir ilizyon olduğu düşüncesini savunanlara göre bizler ve tüm eşya aslında bir yokluk. yani biz evrenin veya herhangi birşeyin şizofrenisiyiz. yani yokuz. yokluğumuz içinde mücadele ediyoruz. lafı uzatmadan önce sizlerin düşüncelerini merak ediyorum. bu konuda hiç düşündünüzmü?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Olurmu öyle şey, varlıklar yani biz enerjik varlıklarız tabi kademeleri de var, görünen görünmiyen.

Bunun ispatı kendi kendine yanan insanlar, koltuğun bir kılı bile yanmadan insan kömür haline dönüşüyor, dokanırsan o anda aynı akıbete sende düşersin, böyle resimleri görmüşünüzdür.

Evren dersen oluşmaya başlıyan gaz bulutuna dönüşen yoğunlaşıp ilerde pılenet haline dönüşücek görüntüler takip ediliyor.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 2 hafta sonra...

''var''...tanımlayacağımız üzere var olmak...var olana yapılan hitam..

''yok''... ise yanlış bir tanımlama...biz sadece var olmadığını zannettiğimz şeyler için yok diyebiliriz,halbuki var olduğu ispatlandığında,kabullenildiğinde ''yok''lardan biri daha eksilir...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 5 hafta sonra...

''var''...tanımlayacağımız üzere var olmak...var olana yapılan hitam..

''yok''... ise yanlış bir tanımlama...biz sadece var olmadığını zannettiğimz şeyler için yok diyebiliriz,halbuki var olduğu ispatlandığında,kabullenildiğinde ''yok''lardan biri daha eksilir...

arkadaşım gerçekten güzel bir konuya değinmişsin. varlığın tanımı nedir? ilk önce bunu düşünmek lazım öyle anlamını açıklayamadıkları terimlerden oluşturdukları sorularla biz yokuz biz hiçiz diyenler ancak varlığın tanımıyla düşünüp yorum yapabilirler. burası tamam ise bir sorun daha var: insanlarca ortak kabul edilen şeyler ele alınmadıkça hiçbir şey bir diğer insana açıklanamaz ve ispatlanamaz. yani gerçekte hiçbir şeyin tam ispatı yoktur küçük de olsa bazı şeyleri ortak olarak kabullendikten sonra bir diğerine geçeriz yani mantık olarak ele alıp düşündüğümüz yöntem de temelinde ispatsız kabul görmüştür ve sonra mantığa girilmiştir. günümüzde ise o kadar gömülmüşüzdür ki başlangıçların da ispatlandığını kabul ederiz.ama temelde ispat sadece kabullenmeleri hızlandıracak usullerle yapılan ispat sistemidir. buna bir örnek vermek istiyorum. elizde bir masa var ve üstünde iki bardak var. ben size bu iki bardakla istediğiniz şeyi yapmanızı istiyorum. ve isteklerinizle birden bir bütün olarak isteğiniz aklınıza geliyor. bundan sonra iki bardağı birden iki elinizle alıp istediğiniz sonuca götürürsünüz. eğer bardak sayısı 5 olsaydı sırayla yapmak zorunda kalırdınız. eğer konuşmada anladığımız kelimeler derin anlam taşıyor ve biz bunu ortak olarak anlayabiliyorsak bir anda hissettiğimiz şeyi bir kelimede söyleriz çünkü hissettiğimizi kelimelere dökebilecek kadar geniş bir anlam taşır kelimemiz fakat anlatacağımız kişi ile aramızda ortak olarak anlamı yoksa karşımızdakine ortak kabul ettiklerimizi sırayla birleştirerek onun da hissetmesini ve kelimenin anlamını kabullenmesini sağlarız. varlığın terim açıklamasını yapıp geride ortak kabul ettiğimizi sandığımız şeyleri gerçekten kabul edersek daha rahat tartışıp anlaşabiliriz...........................devamı zamanım olduğunda:)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 1 ay sonra...
  • 4 hafta sonra...

Ben bu konuda Berkeleyci bir düşünce sistemine sahibim..Var mıyız yok muyuz...Descartes ''Düşünüyorum o halde varım'' der Berkeley ise düşünüyorum öyleyse varım' değil 'algıladığım için varım'' der bence bu daha mantıklıdır...

sana katılıyorum insanlarda çeşitli algılar vardır ve bunlar insanda gerçekliği oluşturur. bunlar: zeka, duyu organlarımız ve tecrübelerimizden kaynaklanan gerçekleşmekte olan olayların sonucunu kestirebilme yani öngörüdür. bunlardan bazıları bazı insanlarda ön plana çıkıp gerçekliğe dayanak noktası oluşturur. ama abartılması çeşitli rahatsızlıklar ve sorunlar ortaya çıkartır. mesela zekasıyla bir dünya kurmaya çalışan bir insan diğer algılarından uzaklaşıp bu algısına yüklenirse gerçekte var olduğunu sandığı bir dünya inşa eder buna öyle inanır ki sonunda herşeyi doğru yaptığını ve bu tersliklerin nereden kaynaklandığını kendine söyleyerek çelişki içine girer ve bu hastalığın ilerlemiş hali paranoyadır(ateistlerin sık karşılaştığı bir problemdir). bir başka durum da beş duyu organına yüklenen bir insandır. zaman kavramından çıkar. sadece maddeleri somut şeyleri algılayıp onları yaşadığından diğer algılarının tetiklediği bazı duygulardan dolayı korku yaşamaya başlar. (materyalistler bu konuya örnek verilebilir.)bu konuda gücü tükenenler gidişatı algılayamaz ve rüzgarla birlikte savrulan bir bensizliğe girer. diğer bir tanesi de tecrübelerin ne zekayla ne de algıyla açıklanabileceğini; yalnızca şimdiye kadar gelmiş olan bazı düşüncelerin ve tecrübelerin hiç sorgusuz sualsiz kabul edilmesi gerektiğini savunan insanlardır. bir noktadan sonra hiçbir şeyi bilmediklerini, söylenen tecrübelerden ve başka yapabilecek hiçbir şeylerinin olmadığını ve bunlar olmazsa yaşayamayacaklarını düşünmeye başlarlar. ve artık bağımlı olmuşlardır. belli kalıpların içinde kendini çaresiz hisseden, düşüncelerin arkasına sığınan ve grup oluşturma ihtiyacı hisseden bir topluluk haline gelirler. ve yönetilmesi kolay kendine olan güvenleri zayıflamış bir toplum haline gelirler(bunlara da tutucu insanların ve yobaz inançlara sahip insanlar örnek verilebilir.) bu insanların hepsi gerçeklik kavramından çıkarak varlığı anlayamazlar. bu üç algı güzel ve dengeli bir şekilde insanda var olduğu zaman ise insanlar mutlu ve dengeli yaşamaya başlayacaktır. kendine güvenleri olan, gerçekleşen her şeyi kabullenebilen, ve uygun mücadeleyi veren, bağımsız düşünüp kararlar alan olgun ve kendini üstün görmeyen her şeyi ciddiye alan fakat takıntı yapmayan sağlıklı insanlar ortaya çıkar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 4 hafta sonra...

ben nedense çok düşündüm bunu..

sonuç bana acayip geliyor.. biz varız aynı anda yokuz..bu nasıl oluyor diyeceksiniz..

bana bir insanın dünyaya gelip yaşaması ve daha sonra son nefesini verip vefat etmesi acayip geliyor..

yani biz bu dünyaya Allah'a kulluk etmek için geldik..ama sonuç çok acayip değilmi sizce..

bazen düşününce gerçekten yalan bir dünya olduğu anlaşılıyor..ömür kısıtlı..biz şimdilik varız ama ileride yokuz..

 

:)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.