Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Cenap Sahabettin


Misafir birce

Önerilen İletiler

1870'te Manastır’da doğdu. 12 Şubat 1934’te İstanbul’da yaşamını yitirdi.

 

Babasının Plevne'de şehit düşmesinden sonra ailesiyle İstanbul'a geldi. İlköğrenimini Tophane'deki Fevziye Mektebi'nde yaptı. Askerî okullarda okudu. Askerî Týbbiyeyi bitirdi

 

Batı edebiyatı ve Fransız dili okuttu. Fransız şiirinin havasını kaynağında solumuş, Verlaine'e yakınlık duymuştu. Yenilikçi bir şairdi. Çok süslü ve ağdalı bir dille, sonnet biçiminde yazdığı aşk ve doğa şiirleriyle sembolizmin öncüsü sayıldı. Servet-i Fünun'un Tevfik Fikret' ten sonra en etkili şairiydi. 1908'den sonra düzyazıya ağIrlık verdi. Tanin, Hürriyet, Kalem ve Hak gazetelerinde çıkan makalelerinde Genç Kalemler'in “sade dil” anlayışına karşı Osmanlıcayı savundu. Karşıtlarını eleştirirken alaycı bir üslup kullandı. Ona göre "istihza zekanın en tabii hakkı"ydı. Kurtuluş Savaşı yıllarında Anadolu hareketine karşı yazılar yazdı; Cumhuriyetin ilanıyla birlikte görüşlerini değiştirdi

 

1914’te emekliye ayrıldı. Darülfünûn’da Türk Edebiyatı Tarihi dersleri okuttu. Kurtuluş Savaşı sırasında Kuva-yı Milliye’ye karşı olumsuz tutumu nedeniyle öğrencileri tarafından istifaya zorlandı. Daha sonra cumhuriyeti destekledi ama yalnızlıktan kurtulamadı. İlk şiiri 1885’te daha öğrencilik yıllarında Saadet gazetesinde yayımlandı.

 

Tevfik Fikret ve Halit Ziya Uşaklıgil’le birlikte Servet-i Fünun edebiyatının 3 önemli isminden biri oldu. Gelenekçi şairlerin en çok saldırdığı yenilikçi şairdi. Diğer Servet-i Fünun’cuların tersine bireysel şiiri tercih etti. Edebiyat-ı Cedide’nin en aşırı örneklerini verdi. Şiire "nesir-musikisi" dedi. Şiirlerinde kullandığı "Sâât-i semenfâm", "çeng-i müzehhep", "nay-i zümürrüt" gibi deyimler, imgeler döneminin sanat dünyasında önemli tartışmalar yarattı. Heceleri müzik düzeyinde uyumlu kullanmayı savundu. Bu tarzda yazdığı en iyi iki örnek "Yakazat-ı Leyliye" ve "Elhan-ı Şita" şiirleridir.

 

14 Şubat'ta, sade bir törenle Bakırköy Mezarlığı'nda, kızı Destine Hanım'ın yanına gömüldü.

 

ŞİİR:

 

Tâmât (1887)

Seçme Şiirleri (1934, ölümünden sonra)

Bütün Şiirleri (1984, ölümünden sonra)

 

TİYATRO:

 

Körebe (1917)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

ON ÖLÜM SARKISI

 

Rüzgar degmez oldu artik yüzüme

Gün isigi kapima bos yere gelir;

Kötü bir düs gibi dolar gözüme

Bu toprak bana dag, size tepedir..

 

 

Toprak yukarda gül, asagida yilan!

Elimde kelepçe, gözümde burgu,

Toprak, kemigimden etimi soyan

Hirsiz, kanli katil, kefen soyucu..

 

 

Bütün uzuvlarim bana darilmis

Kulagim unutmus artik sesimi;

Hepsi ayri ayri hayale dalmis

Bu omuz, bu ayak, bu el benim mi?

 

 

Girdigim çukurdan iki facia:

Burda karinca dev, insan noktadir;

Topragin altinda bir zaman daha

Tirnaklar ve saçlar uzamaktadir

 

Ölüler, ölüler, koşun imdada!

Ölüler, sizin en yoksulunuzum!

Ölüler, koşun ki öbür dünyada

Topraktan bir sema ile mahpusum!

 

 

Yağmur çisil çisil üstüme yağar.

Tabiat kardeşim yasıma ortak;

Şehrin üzerinde uçan bulutlar

Serviler ucunda sallanan bayrak

 

:clover:

 

 

Yalnız seni sevenleri sevmek sevgi değil, değiş tokuştur.

 

Cenap Şahabettin

 

:clover:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 1 ay sonra...

Senin İçin

 

 

 

 

Sesin işler gibi bir şûh kanat gamlarıma

Seni dinlerken olur kalbim uçan kuşlara eş

Gün batarken sanırım gölgeni bir başka güneş

Sarışınlık getirir gözlerin akşamlarıma.

 

Doğuyor ömrüme bir yirmi sekiz yaş güneşi

Bir kuş okşar gibi sen saçlarımı okşarken

Koklarım ellerini gülleri koklar gibi ben

Avucundan alırım kış günü bir yaz ateşi

 

Gönlüme avdet eder her unutulmuş nisan

Ne zaman gençliğini yolda hırâman görsem

Eskiden pembe dudaklarda dağılmış bûsem

Toplanır leblerime bir gece dalgın dursan

 

Seni zambak gibi gördükçe açık pencerede

Gül açar bahtımın evvelki hazanlık korusu

Genç eder ufkumu hülyalarımın genç kokusu

Sorarım ak saçımın örttüğü yıllar nerede

 

Çehremi varsın o solgun seneler soldursun

Yeni yıldız gibi doğdukça güzel her akşam

Gençliğin böyle benimken kocamam hiç kocamam

Ruhum, ölsem bile ben, sen yaşayan ruhumsun

 

Cenab Şahabettin

 

 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

*YAKAZÂT-I LEYLİYYE

 

Gel bu akşam da ser-be-ser güzelim,

İbtizâzât-ı leyli dinleyelim:

 

Tâ uzaklarda işte bir piyano,

Tâze parmakların temâsiyle

Ağlıyor bir hazan hevâsiyle.

 

Dinle ey yârim işte ağlayan o

Gecenin ka'r-ı pür-sükûnunda,

Zulmet-i ebkemin derûnunda

 

Gâh onun ihtizâz-ı pestiyle

Mütevahhiş, hazin, rakik ü nizâr

Dağılır cevve bir sürûd-i hezâr.

 

Gâh onun irtiâş-ı mestiyle

Dolaşır kâinat-ı nâimeyi

Bir umûmi şehik-i tenhâyî...

 

Onu kim dest-i ra'şedâriyle

Çalıyor, perde perde inletiyor?

Onu kim böyle gamla söyletiyor?

 

Tellerin lâhn-i inkisâriyle

Hangi metrûke böyle eğleniyor?

Hangi mâtem bu sesle söyleniyor?

 

Gâh olur ince, nâzenin bir ses,

Leyl içinde sürüklenir, inler;

Onun zulmet, sükût ile, dinler.

 

Gâh olur, bir figan-ı tîz-heves;

Bütün a'sâb'ı kâinatı gerer;

Kalb-i hâbide-i cihân titrer.

 

Sonra bir şehka-i bükâ olarak

Düşer âgûş-i leyl-i târike

Çalışır rûh-ı samtı tahrîke...

 

Sonra tedrîcen alçalıp solarak

O kadar pest olur ki öksürerek

Zannedersin tebâb olup gidecek...

 

Sonra baygın, kesik sükût eyler;

Mûsıkî-i sükûtu okşayacak

Bir enîn-i hafî kalır ancak...

 

Kim bilir, kim bilir neler söyler;

Bu süreksiz hevesli zemzemeler,

Bu susup durma, sonra söylemeler,

 

Bu nevâzişli, nazlı, boş negamât,

Bu rekâket, bu lüknet-i elhân,

Bu tereddütlü mûsıkî-i figan,

 

Bu yarım cümleler, yarım kelimât,

Belki leyl-i hamûşa yalvarıyor;

Belki bir tûf-i tesliyet arıyor.

 

Gâh mestâne bir şetâretle

Bâd-i pür-gûyu eyliyor taklîd,

Uçuyor cevve pür-hayâl ü ümîd

 

Gâh bir muğşiyâne hâletle

İnliyor muhtazır, zebûn ü harâb;

Oluyor can-be-leb tuyûr-î cevâb...

 

Tâ uzaklarda işte bir piyano;

Onu bî-şüphe bir kadın çalıyor;

Mûsıkîden cevâb-ı ye's alıyor.

 

Dinle ey rûhum işte ağlayan o...

 

Cenap Şahabettin :clover:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.