Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

KURBAN BAYRAMLARINA SON VERELIM!


Efendi Türkler

Önerilen İletiler

  • Cevaplar 277
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

lafontenden masallar...

 

çocukların ruhi gelişimi vs.vs..

 

geç bi kalem

 

kurbana karşı olanlar etyemez ve hiçbir hayvansal üründen fayda saglamaz kişiler mi?

yoksa sadece müslümanların ibadet amacı ile kesmesine karşı olan tipler mi?

 

kurban yaklaşıyorya , bildik klasik çekememe halleri..

bizde kalkacagız hiçbir iyiniyet beslemeyen bu tür yaklaşımlara cevap verecegiz

geç bi kalem

 

Sizin yaptığınız nedir?

Ezop'tan masallar...

 

Ben çok iyi hatırlıyorum, küçükken kurban kesilirken bakabilirdim.

Daha sonra bir keresinde kurbanlık kaçtı ve biz onu keserken acı acı bağırdı.

O zaman anladım kesilmekten pek memnun olmadığını...

Onun yerinde siz olsanız, sizde aynı düşünürsünüz.

 

Ogündür kurban kesilirken bakamam ve bayramın ilk günü falan et yiyemem...

O yüzden otçul/vejateryan oldum diyebilirim.

Hatta hala "Hostel" gibi kesmeli yarmalı korku-gerilim filmlerini seyredemem.

Bu psikoz büyüdü sanırım bende :D

Sanki beni kesiyorlarmış gibi gelir...

 

Ben kendimi İnançlı olarak nitelesem de beni tanıyan çoğu arkadaşım inancımı fena halde sorgular.

Aslında inanmadığıma falan inanırlar...

Ama şunu söylemeyi borç biliyorum ki ben Kurban Bayramında hayvanların kesilmesini manasız, anlamsız ve yararsız görüyorum.

 

Bu ibadeti de "Aman Müslümanların ibadetine engel olayım" diye yapmam mantıksızlık ötesi olurdu.

Hele hele et yemez ve hayvansal ürünlerden fayda etmeyen biri olduğum içinde değil...

Bu ibadetin sadece hayvan kesilmesine indirgenmesine karşıyım.

Yoksa insanların köpek dişleri var yani hem etçil hem otçul yaratıklarız.

Elbette et yemek gibi bir ihtiyacımız var ve bunu karşılamak durumundayız, bu doğamızın kanunu.

Arada sırada bende yerim zaten et, hiç ve asla yemem demiyorum...

 

Eve et girmesi ise derdiniz, gider parasını verir ve alırsınız yeteri kadar.

İlla hal-i hazırda kan dökmek mi gerekir bilemiyorum...

Sevap işlemekse o etin parasıyla fakirlerin ihtiyaçlarını gidererek yardım edin daha iyidir.

Ha eve et girmesi meselesi ise gerçekten, bir çok insanın et'ten daha fazla İlaç'a, Eğitim giderlerine ihtiyacı var.

Ve emin olun siz ona ilaç alın ya da eğitim giderini karşılayın,

Vereceğiniz etten daha çok sevineceğini kendiniz göreceksiniz.

 

Kurban anlayışının yardımlaşma amacı gütmesi çok anlamlı bir anlayış.

Ama hala bu yüzyılda bunu hayvanların kesilmesine indirgemek mantıksız.

 

Ha iş eğer hal-i hazırda mal varlığından Tanrı uğruna fedakarlık yapabilmek ise eğer,

Dediğim gibi dürüst ve köklü onlarda yardım kurumu var.

Tanrı adına bağışlayın, hem bundan faydalananlar sevinir

Hem de siz Tanrı uğruna fedakarlığınızı yapmış olursunuz.

 

Zaten Kurban'ın "ister dağıtabilirsin, istersen hiç vermez ve kendin yersin" gibi bir anlayışa sahip olması

Yapılan fedakarlığı anlamsız ve üstüne üstlük zararlı kılmaktadır.

Bir Yörük düşünün ki hayvanları onun en değerli varlığıdır.

Canlı iken, kurban edildiğinden daha çok yaramaktadır işine.

Ve zaten yaşını doldurup yeterince yavruladıkça da keserler,

Ki 200 hayvanı olan bir kişi en azından 2 ayda bir keser zaten...

Yani beslenme ihtiyaçları, bir hayvandan en son sağlanır.

Çünkü o hayvanın yerine daha genci, daha yünlüsü, daha sütlüsü ve daha güçlüsü yetişmektedir.

O yüzden artık yaşlanmış hayvan beslenme için kesilir.

E kurban bayramında yine aynısı yapılıyor?

Adam kesme işlemini bir hafta erkene alır ya da bir hafta geç bırakır

Yine zaten keseceği hayvanı keser...

Ha dağıtmaz, evinde bırakır ve kendisi yer yine yaptığı gibi...

E bir anlamı kaldı mı?

Bu durumda ne yapılacak peki?

 

Saygılarımla...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Evet,kimileri Allah bahanesiyle kimileride namus bahanesiyle kan akitma hirsini giderir.Ikisinede dogru diyenler cikabilir ikisinede yanlis diyenler cikabilir aslinda kimin dogru kimin yanlis dedigi pekte önemli degildir önemli olan bu kan dökmenin ne kadar insancil ve Allahin rizasina uygun oldugudur.

 

 

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sizin yaptığınız nedir?

Ezop'tan masallar...

 

Ben çok iyi hatırlıyorum, küçükken kurban kesilirken bakabilirdim.

Daha sonra bir keresinde kurbanlık kaçtı ve biz onu keserken acı acı bağırdı.

O zaman anladım kesilmekten pek memnun olmadığını...

Onun yerinde siz olsanız, sizde aynı düşünürsünüz.

 

Ogündür kurban kesilirken bakamam ve bayramın ilk günü falan et yiyemem...

O yüzden otçul/vejateryan oldum diyebilirim.

Hatta hala "Hostel" gibi kesmeli yarmalı korku-gerilim filmlerini seyredemem.

Bu psikoz büyüdü sanırım bende :D

Sanki beni kesiyorlarmış gibi gelir...

 

 

Saygılarımla...

:clover:

Sayin Tengeriin boşig

 

yukarda yasamis oldugunuz olay herseyi tüm ciplakligiyla ortaya koyuyor!

 

bazilarida gün gelir tam tersi kesme duygusunu ön plana cikarir Ailesini bile topluca kurban eder.

 

tekrar ediyorum Kurbanin insansal etkileri hesaplansa kimse kurban keselim demez

 

Saygilar

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

:clover:

Sayin Tengeriin boşig

 

yukarda yasamis oldugunuz olay herseyi tüm ciplakligiyla ortaya koyuyor!

 

bazilarida gün gelir tam tersi kesme duygusunu ön plana cikarir Ailesini bile topluca kurban eder.

 

 

Saygilar

 

Sayın Efendi Türkler...

Ben bu sorunsalı aşabilmek için psikolojiye falan eğilmiştim zamanında.

Bu herneyse ama Kurban kesilmesinin İnsan Psikolojine bahsettiğim gibi bir zararının olmasından öte

İnsan Psikolojisine yararının olduğunu iddia eden bir yazı okumuştum Sözde bir İslam Aliminin kaleminden ve dehşete düşmüştüm.

 

Adamcağız illa ki haklı çıkacak ya, İslam Psikologlarının (ki Sızıntı gibi dergilerde vardır böyle atıp tutan şahiyetler) Freud'un kuramını şiddetle eleştirmelerine ve karşı çıkmalarına rağmen,

Bu konuda nedense Freud'dan hareket etmişti...

 

Neymiş efendim "Saldırganlık" insanın en temel dürtüsüymüş.

Aç bırakıldığında ve şiddetle bastırıldığında Psikolojik rahatsızlığa neden olurmuş.

Senede bir kere kurban kesen ve buna şahit olan bir insan bu duyguyu dışa vurur ve bilinçaltında rahatlama yaşarmış.

Bu yüzden insanların kurban kesmeleri Psikolojik olarak gerekliymiş ve bir ihtiyaçmış...

Yoksa bastırılmış Şiddet duygusu daha vahim ölçülerde ortaya çıkarmış.

Futbol holiganlığı ya da aile içi şiddet gibi basit örneklerle açıklayabilirmiş...

 

Güle güle yerlere yatmıştım...

 

O adama sormak isterdim;

Şaldırganlık en temel dürtülerden diğeridir...

Ötekisi de Cinselliktir...

Öyleyse sene de bir kere de Seks Karnavalı mı düzenleyelim?

Ya da her bir kimseye istek duyuşumuzda birlikte mi olalım?

Elbette ki karşı çıkacaktır, çünkü bu sefer Freud onun işine gelmez...

 

Buna da her iki taraftan bakmalıyız aslında.

 

Sonuçta Cinsellik ve Saldırganlık insan doğasında var, tamam...

Ve şiddetle bastırılması ve aç bırakılması rahatsızlıklara neden olabilir.

Ancak her iki duygununda bu şekildeki dışa vurumu yine Psikolojik rahatsızlıktır.

 

Kurban kesilirken, kurbanlığın kesilişini büyük bir mutluluk ile sorumsuzca seyredebilen kimse rahatsız olduğu gibi cinselliği de aynı şekilde sorumsuzca yaşamak rahatsızlıktır... Tabii ki bu konu oldukça derindir ama benim hoşuma gitmeyen şey, bu gibi kimselerin Freud'u körükörüne eleştirirken, yine onun tezini kendi işine yarıyor diye dayanak noktası olarak almasıdır...

 

Sonuçta ben bu konuyu kendimden biliyorum...

 

Ve emin olun ki bu türlü filmlerin bir sahnesini bile kaldıramamak

Ve yanlışlıkla izlediği bir sahneyi bir en azından iki hafta kadar aklından atamamakta psikolojik bir sorundur.

Hatta hani kazalarda insanların bir yerleri kırılır, kanar, kesilir falan...

Bunlar anlatıldığında bile rahatsız olurum, yanımda anlattırmam asla...

Ki ben bu sorunumu itiraf etmekten çekinmem ama sorunun nedenini de biliyorum...

O yüzden Kurban kesecekseniz illa ki kesmenize birşey diyemem ama eğer bilinçli ve evladını seven bir ebeveyn iseniz, çocuklarınızı o kesim anında oradan uzak tutun...

Mümkünse hayvanın bağırışını bile duymasınlar.

Sizin küçüklüğünüzde görmüş olmanıza rağmen böyle bir sorun yaşamamış olmanız,

Çocuğunuzun böyle bir sorun yaşamayacağı anlamına gelmez ve yaşarsa eğer yıkımı hakikaten kötü olur.

Mesela benim babam kurban keserken çok soğuk kanlı birisidir ama ben öyle değilim bu konuda ve nedeni de budur... Herkese farklı etki yapabiliyor...

Benden bir forumdaş tavsiyesidir ilgililere...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayin Tengeriin boşig

size bir alintiyla cevap veriyeyim

.....

İşin özü ise şu...

Dincilik fırsat bulduğu zaman hiçbir kural ve sınır tanımaz…

Bugün türban izni, yarın çarşaf...

Hatta yatak odana kadar girer...

Dibi bulunmaz bunun...

Bulamazsınız...

 

Alinti Sayin DIPNOT´dan

:clover::clover::clover:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

VE MANTIĞIN ÇÖKTÜĞÜ AN! Artik ne yazayim

 

sonra Sayin serdar34

 

kurbanin bayrami olurmu?

 

:shuriken:

 

bu bir iman meselesi kardeşim

kurbanın bayram olduguna iman edersen bayram olur

iman etmezsen bayram olmaz

bu kadar basit

mantık çökmeye bazen müsaittir

ben mantıkla, sadece mantıkla yola çıkanlardan degilim

mantık çöksede bende her zaman çökmeyen bir 'an' bulunur.

vahiy de budur ve bunun içindir zaman

aklın ulaşamadıgı cevaplarda söz vahyindir

akıl vahiy süzgecinden geçmeli ki bulanıklıgı alınsın, curuflardan temizlensin

Allah sadece aklına iman edenlerden bizi korusun(amin)

 

selametler diliyorum

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sizin yaptığınız nedir?

Ezop'tan masallar...

 

Ben çok iyi hatırlıyorum, küçükken kurban kesilirken bakabilirdim.

Daha sonra bir keresinde kurbanlık kaçtı ve biz onu keserken acı acı bağırdı.

O zaman anladım kesilmekten pek memnun olmadığını...

Onun yerinde siz olsanız, sizde aynı düşünürsünüz.

 

Saygılarımla...

 

sizde kurban kesmez ve çocuklarınızı uzak tutarsınız olur biter

ne diye ztres ediyorsunuz ki kendinize

:)

 

hem belki ben orada olmayayım diye kurban oradadır, kim bilir

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

bu bir iman meselesi kardeşim

kurbanın bayram olduguna iman edersen bayram olur

iman etmezsen bayram olmaz

bu kadar basit

mantık çökmeye bazen müsaittir

ben mantıkla, sadece mantıkla yola çıkanlardan degilim

mantık çöksede bende her zaman çökmeyen bir 'an' bulunur.

vahiy de budur ve bunun içindir zaman

aklın ulaşamadıgı cevaplarda söz vahyindir

akıl vahiy süzgecinden geçmeli ki bulanıklıgı alınsın, curuflardan temizlensin

Allah sadece aklına iman edenlerden bizi korusun(amin)

 

selametler diliyorum

 

Hz. Muhammed Kur'an-da bildirmiş 60 küsur kere:

"Akıllarını kullanmıyorlar mı?" diye...

Sizde buna karşı çıkıyorsunuz, çelişkidir bu!

 

Mantık mı?

Tüm o adını sıklıkla saydığım İslam Alimleri hep Mantık ile Tanrı'ya ulaşmışlardır.

 

Bakın inanıyorsunuz bari tam inanın ve gereklerini tam yapın.

Dinler "Mantık" ile işler,

Bilim "Matematik" ile.

Dinden "Mantık"ı çıkardığınız an karşınızda bir kukla bulursunuz.

Biraz felsefe okuyun bence.

Din'den Mantığı kaldırdığınız an kendi kendinizi çürütürsünüz, bence dikkatli olun...

 

Ha ama eğer geleceğiniz nokta "Tasavvuf"taki "Aklı ve Mantığı Mat Etme" konusu ise

Bu henüz bir avam'ın yapabileceği bir şey olmadığı gibi

Savunabileceği bir şey de değildir...

Aklı ve Mantığı ancak Hakikat'i çözdüğünüzde aşabilirsiniz.

O zamana kadar onları aşmayı tavsiye etmek sizin harcınız değildir...

 

Bu neyse de,

Akıl vahiy süzgecinden nasıl geçiyor onu anlamadım ben!

Aklın vahiy süzgecinden geçmesi, var olan vahye aklın uydurulması,

Yontulması, sorgulamasının engellenmesidir...

Akıl ne kadar düşünürse düşünsün;

"Dur kardeşim, vahiy öyle demiyor. Öyle ise kayıtsız şartsız yanlışsın sen!" demek değil midir?

Ve ne komiktir ki "Aklı mat etmek" denildiğinde bunu anlıyorsunuz siz, çok yazık...

Aklı mat etmek demek bu değildir Sayın Serdar34...

Bu aklı kaldırıp çöpe atmaktır...

 

Oysa vahiy akıl süzgecinden geçirilip anlaşılır kılınsa daha iyi olmaz mıydı?

 

Saygılarımla...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

sizde kurban kesmez ve çocuklarınızı uzak tutarsınız olur biter

ne diye ztres ediyorsunuz ki kendinize

:)

 

hem belki ben orada olmayayım diye kurban oradadır, kim bilir

Ben zaten Kurban kesmeyeceğim gibi çocuklarımı da alıştırmayacağım, emin olabilirsiniz.

Ve sizden daha hayırlı ve insanlığa yararlı şeyler yapacaklarından da emin olabilisiniz...

 

"Ben orada olmayayım diye!"

 

Annem de zamanında bunu demişti bana.

Ve sormuştum:

"Sen beni keser miydin." diye...

Cevap verememişti ve inandığı şey ile canının bir parçası arasında sıkışıp kalmıştı.

 

İşte LaFontaine'den ya da Ezop'tan masal sizinkidir...

 

Tanrı, kendisine insan kurban edilmesini emretseydi,

Yani orada o kurbanlığı indirmeseydi, siz bugün çocuğunuzu keser miydiniz?

Ya da öyle bir Tanrı'nın varlığına inanır mıydınız?

 

Kısaca sizin iman ettiğiniz Tanrı, gerektiğinde İnsan kurban edilmesini emredebilecek bir Tanrı?

Hem de ne için?

 

Şöyle düşünün:

Çağrı filminde İslam'ın ilk şehitleri olarak bilinen karı ve kocayı canlandırmışlardır.

Oğlu Tekvir suresini okur ve Hz. Muhammed'in yanına giderken onu engelleyen babasına eşi der ki;

"-Benim babamda beni toprağa gömecekmiş, elini tutmuşum falan falan falan..."

 

Şimdi sizin ima ettiğiniz Tanrı ile Cahiliye Araplarının bunu emreden gelenekleri ya da Putları arasında ne fark kaldı?

Sizin inandığınız Tanrı'da, kurbanlık olmasaydı oğulları öldürmeyi emredecekti değil mi, buna inanıyorsunuz.

Ve sizde çocuğunuzu kesecektiniz veya orada olan siz olacaktınız...

Siz "Apocaliypto"yu izlerken ne düşündünüz sorabilir miyim?

Orada insanlar Kukulkhan'a kurban edilip, Ziggurat'tan hayvan leşi gibi atılırken!

Sizin Tanrı'nız buna benzer bir şeyi emredebilecek potansiyelde bir Tanrı'mı?

 

Bu mantığı artık bırakın arkadaşım...

O kurban ne siz orada olmayın diye oradadır,

Ne de bir sözleşme gereği...

Bence bu Gazzali kafasını kesin atın, en hayırlı kurban budur...

 

Saygılarımla...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Hz. Muhammed Kur'an-da bildirmiş 60 küsur kere:

"Akıllarını kullanmıyorlar mı?" diye...

Sizde buna karşı çıkıyorsunuz, çelişkidir bu!

 

Saygılarımla...

 

dostum yazılanları anlamamış olmalısın ki akla karşı çıktıgımı iddia edebilmişsin

bu çok komik olmuş

ne demiştik; ''aklın ulaşamayacagı cevaplar''

demekki akıl istenildigi zaman yararlı ama her cevapda yeterli degil demiş olduk.

varoluşsal sorular karşısında aklın söyleyebilecek bir cevabı yok

pratik aklı yüceltmek ve vahyin önüne geçirmek felsefem degil

aklı ve vahyi aynı düzlemde ele almak hele aklı vahyin önüne geçirmek büyük zulümler yaratır

vahyi akıl süzgecinden geçirmek ve aklı vahiy süzgecinden geçirmek, bu ikisi arasında pek fark yok gibi durabilir

lakin vahye muhatap olan aklı olandır ve akılsız vahye muhatap degildir, bu çok pratik bir olgudur.

 

Kur'an önce iman edin der, iman, yani görünür- görünmez olana iman edin der.

iman edilen şey nedir? iman edilmesi istenen ?

pek tabi ki gayb olan yani bizim için aslında meçhul olana.

pek tabiki bu meçhul olana inanmamız için aklımızı da devreye sokacagız ve gayet pratik bir olgudur.

lakin salt aklımıza güvenmemiz bizi salt gayb olan bir aleme inanmaya götürmeyecekdir, sadece akıl buna kafi degil.

anlatmak istedigimiz buydu ve ne demiştik;

''Allah sadece aklına iman edenlerden bizi korusun(amin)'' demiştik. aklına iman edenlerden degil, sadece aklına iman edenlerden....

selamlar

 

"Ben orada olmayayım diye!"

 

Bence bu Gazzali kafasını kesin atın, en hayırlı kurban budur...

 

Saygılarımla...

 

çocuksu cevaplara kapılmamak gerek.

 

size çocukken verilen cevapdan çok daha fazlası var bendenizde sadece yazmaya gerek görmüyorum.

yanlış anlamayın ama yani ne bilim gereksiz gördüm işte...,

 

gazali;

Gazaliyi anladıgınızı pek düşünmüyorum.

Gazali dediğiniz adam, yaşayışıyla, entellektüel tecessüs ve her nevi düşünceyi ihata eden dimağıyla asırlara meydan okuyan ve hala yaşayan bir dev zekadır.

Bir ummandır Gazali. Bağdat’ta 53 yaşında vefat ettiğinde, geriye bir insan ömrüne sığması zor yüzlerce sayıda eser bırakmıştı Gazali...

 

uzatmak istemiyorum bu konuyu, yazması bile gereksizdi aslında...

selametler

 

Hz. Muhammed Kur'an-da bildirmiş 60 küsur kere:

"Akıllarını kullanmıyorlar mı?" diye...

Sizde buna karşı çıkıyorsunuz, çelişkidir bu!

 

Saygılarımla...

 

meselenin özü;

 

Din kurallarını akıl ve mantık silsilesinde analiz etmeye başladığınızda din dairesinin dışında arayışlara girmiş oluruz. Nakle dayalı olmayan yani vahiy kaynaklı olmayan, kişinin kendi fikirleri din değildir, şahsi mülahazalardır.

Şahsi çıkarımlar.

Bu çizgideki kişiler, İslamı kendi şahsi tercihlerine göre yorumlamak isteyen; sınırlı ve yanıltıcı akıllarına göre dine eklemeler eksiltmeler yaparak ismi “İslam” olan fakat hakiki İslam’la ilgisi olmayan yeni bir din kurmak isteyenlerdir. Veya alt yapısı müsait olmadığı, dine dair asli materyallerden mahrum oldukları için bu tür psikolojik operasyonların unsurları

durumundadırlar.

akla ve mantıga yatkın bir çok din bulabilirsin, ama aradıgımız bu degil.

aradıgımız Allah'ın dini....

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bu cümleden ben hicbirşey anlamadim dersem hoşgör beni lütfen verdinaz :)

 

Tek anladigim dil icimden gelen hisetiren, dogru yada yanliş dedirten... kimi zaman yanilsam da

 

kendi kararim kendi düsüncem dedigimdir..

 

ve ben bu olayi dogru bulmuyorum şuan.

 

Saygilar

 

 

Olayı saptırmaya gerek yok kesmek istemeyen kesmez ki zaten öyle de yapılıyor eğer biz su an kurban kesiyorsak bu kan akıtmak için değildir bu senede bi kez bile olsa birilerine yardım etmektir..

 

kurbanin bayrami nasil oluyor? Ailece kurbanin basinda durmak sizce güzel bir duygumu veyahutta cocuklarda ayni hazi aliyormu kesicegiz girtlaklayacagiz arkasindan onu yiyecegiz diye biliyormu? kurban nedir bayram nedir bir zahmet onu iyi acikla aciklaki kaldigimiz yerden devam edelim!

 

Saygilarimla

 

:shuriken:

 

Ya dediğim gibi olayı saptırmaya gerek yoktur her halde kurban bayramı cocukları korkutmak yada kan dökmek değilidir burdaki amac...Tabi bunu saptıran bu bize emredilmiş biz kesmek zorundayız diyipte sokaklarda hayvanları kesen insanlardan da bahsetmiyorum eğeer su an kurban kesiliyorsa sadece yardım olsun diye ben çok insan tanıdım kurban bayramı sayesinde evine et giriyor.Sen kan görünce korkan çocukları düşünüyorsun belki ama bende et nasıl bişey bilmeyen cocukları düşünüyorum ve bunun içinde bu bayramın olmasını cok istiyorum.....

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Olayı saptırmaya gerek yok kesmek istemeyen kesmez ki zaten öyle de yapılıyor eğer biz su an kurban kesiyorsak bu kan akıtmak için değildir bu senede bi kez bile olsa birilerine yardım etmektir..

 

Pardon ama başka yardım yöntemleri kalmadımı memlekette?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kalmadı!.... :angry:

 

Neden kızıyorsun ki?

Düzgünce soruyorum...

Yardım etmek hayvan kesip et dağıtmaktan mı ibaret?

Et yemeye muhtaç olan insanlar etten önce nelere nelee muhtaç... Et yemeyiversinler de daha önemli ihtyiyaçlarını karşılayalım. Madem yardımlaşma bu kadar önemli, bu insanlar yılda bir kez et dağıtmak yerine daha hayırlı işler de yapamazlarmı? En önemlisi zenginlerle yoksullar arasındaki uçurumu kaldırmak için daha somut adımlar?

 

Ne yani fakirleri şimdi de yılda bir kez et dağıtarak mı kandıracaksınız? Ve bunun adı dini görev mi olacak?

 

Şimdi yine kötü ben olacağım...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Neden kızıyorsun ki?

Düzgünce soruyorum...

Yardım etmek hayvan kesip et dağıtmaktan mı ibaret?

Et yemeye muhtaç olan insanlar etten önce nelere nelee muhtaç... Et yemeyiversinler de daha önemli ihtyiyaçlarını karşılayalım. Madem yardımlaşma bu kadar önemli, bu insanlar yılda bir kez et dağıtmak yerine daha hayırlı işler de yapamazlarmı? En önemlisi zenginlerle yoksullar arasındaki uçurumu kaldırmak için daha somut adımlar?

 

Ne yani fakirleri şimdi de yılda bir kez et dağıtarak mı kandıracaksınız? Ve bunun adı dini görev mi olacak?

 

Şimdi yine kötü ben olacağım...

 

hayır anlamadıgım bunu hemen dine baglıyorsunuz bu bayramlar olmasa zekat verilmez bayramlar syesinde fakirlere yardım ediliyor söyle o zaman bayramlar olmadan nasıl yardım ediyorlar kim yardım ediyor ben bilmiyorum görmedim....

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

hayır anlamadıgım bunu hemen dine baglıyorsunuz bu bayramlar olmasa zekat verilmez bayramlar syesinde fakirlere yardım ediliyor söyle o zaman bayramlar olmadan nasıl yardım ediyorlar kim yardım ediyor ben bilmiyorum görmedim....

 

Biz bayram mayram bekleme ihtiyacı duymadan (vicdanımız beklemez) her fırsat yardım eder paylaşırız... Bunu da öldükten sonra mükafatlandırılmak için değil, gerçek dünyada mantığımız doğrultusunda hareket ettiğimiz için (mükafat için değil) yaparız...

Kaldı ki zekat dediğin şey dinin bir gereğidir...

Bilmem anlatabildimii...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

dostum yazılanları anlamamış olmalısın ki akla karşı çıktıgımı iddia edebilmişsin

bu çok komik olmuş

ne demiştik; ''aklın ulaşamayacagı cevaplar''

demekki akıl istenildigi zaman yararlı ama her cevapda yeterli degil demiş olduk.

varoluşsal sorular karşısında aklın söyleyebilecek bir cevabı yok

pratik aklı yüceltmek ve vahyin önüne geçirmek felsefem degil

aklı ve vahyi aynı düzlemde ele almak hele aklı vahyin önüne geçirmek büyük zulümler yaratır

vahyi akıl süzgecinden geçirmek ve aklı vahiy süzgecinden geçirmek, bu ikisi arasında pek fark yok gibi durabilir

lakin vahye muhatap olan aklı olandır ve akılsız vahye muhatap degildir, bu çok pratik bir olgudur.

 

Sayın Serdar34 konuşturacaksınız beni yine...

Yahu Vahiy dediğiniz şeyin kaynağı ne bana bunu söyleyin ki akıldan üstün olup olmadığını söyleyeyim.

Vahiy dediğiniz şey tamamen Hz. Muhammed kaynaklıdır.

Tanrı'dan geldiğini de Hz. Muhammed söyler, başkası değil, başka şahidi yoktur...

Yani eninde sonunda Zeki ya da değil bir aklın tartması ile ve esinlenmesi ile ortaya konmuştur, bunun lamı cimi yoktur.

Hz. Muhammed ve diğer peygamberler, siz ne iddia ederseniz edin "Var Olan"ı anlama çabasından başka bir şey yapmamış ve bu anladıklarını da imgelerle, hikayelerle anlatmışlardır. Madde'den başka hiç birşey değildir hareket noktaları.

Böylece Soyut bir Tanrı olmadığı gibi anladığınız manada vahiy de yoktur. İnsan varoluşun bir örneğidir ve iç huzuru yakalayabilmek için bir öğretidir Kur'an, İncil ve Tevrat...

İki yönü vardır; kafa yeterince basmıyorsa içindeki hükümlere harfiyen uyarsınız ve kendince bir huzurlu hayat yaşarsınız, aynen Yunus'un dediği gibi "Kıl beşi, kurtar başı..." Cennet umuduyla hayatını iyi bi insan olarak tamamlarsınız...

Ya da anlarsınız, özümsersiniz, kendinizin ve kendinizdeki Tanrısallığın farkına varırsınız ve Hak'ta Hak olup Kur'an-ı ve aklı aşar gidersiniz...

Ha Kur'an-a uyarsınız uymazsınız o başka ama Aristo'dan tutun Buddha'ya kadar hiç bir öğreti farklı değildir... Akıl ile Vahyi karşılaştırırken vahyin kaynağını da sorgulayın. İlk kaynağının da yine senin benim gibi bir insan aklı olduğunu unutmayın.

 

Kur'an önce iman edin der, iman, yani görünür- görünmez olana iman edin der.

iman edilen şey nedir? iman edilmesi istenen ?

pek tabi ki gayb olan yani bizim için aslında meçhul olana.

pek tabiki bu meçhul olana inanmamız için aklımızı da devreye sokacagız ve gayet pratik bir olgudur.

lakin salt aklımıza güvenmemiz bizi salt gayb olan bir aleme inanmaya götürmeyecekdir, sadece akıl buna kafi degil.

anlatmak istedigimiz buydu ve ne demiştik;

''Allah sadece aklına iman edenlerden bizi korusun(amin)'' demiştik. aklına iman edenlerden degil, sadece aklına iman edenlerden....

 

Sayın Serdar34...

Gayb dediğiniz bilinmez bir alemdir size göre...

İyi de hangi bilinmez alem ve madem bilemeyeceğiz ve aklımız almayacak, varlığından niçin dem vuruluyor bize?

Bu aynen Tarih sınavında 2x2=? sorusu sormak gibi bir şey...

Oysa ki bilinmez dediği sadece aklınızın şu an kavrayamadığıdır. Gerçeği çözeceğiniz güne kadar Hakikat Gayb'tır yani kayıptır, gizlidir, saklıdır...

Akıldan önceki iman "Taliban"ı yaratır.

İman'dan önce Akıl ise İbn-i Sina'yı... İbn-i Sina "Ey Tanrım hakikati aradım önce, şimdi sende buldum" demiştir (tabi buna yakın bir şeydi, tam anlamıyla hatırlayamadım ne yazık ki!)

Kur'an apaçık ise, aklı öngördüğü besbellidir...

 

çocuksu cevaplara kapılmamak gerek.

 

size çocukken verilen cevapdan çok daha fazlası var bendenizde sadece yazmaya gerek görmüyorum.

yanlış anlamayın ama yani ne bilim gereksiz gördüm işte...,

 

uzatmak istemiyorum bu konuyu, yazması bile gereksizdi aslında...

 

Sayın Serdar34, bakın böyle "Ben iyi biliyorum, siz hiç birşey bilmiyorsunuz, yazmaya bile tenezzül etmiyorum, anlamazsınız zaten..." edasıyla falan boşa laf kalabalığı yapmayın ya da yazmayacaksanız hakikaten hiç birşey yazmayın bari...

Burada çok kez tartıştığım, yanıldığım, hatamı kabullendiğim, çelişkimi açıkça kendim söylediğim ve öyle ki doğru olanı da söylediğim olmuştur...

Ama hiç bir zaman söyleyecek şey bulamadığımda verdiğiniz tavrı vermemişimdir, açık...

Zamanında yine sizdiniz sanıyorum başka bir rumuzunuza, size çelişkilerinizi göstermiştim Ö.M. ile ve cevap alamamıştım ve yine bu aynı tepkiyi vermiştiniz.

Söyleyin efendim, söyleyin...

Eğer çürütecekseniz beni, ben bunu kabullenirim hep te kabullenmişimdir hatamı ve şeref duyarım, çekinmeyin...

Ama böyle "Küçük dağlarda benimde payım var" edası çok bir yavan ve sözünüzün tükendiği yerdir sanıyorum...

 

gazali;

Gazaliyi anladıgınızı pek düşünmüyorum.

Gazali dediğiniz adam, yaşayışıyla, entellektüel tecessüs ve her nevi düşünceyi ihata eden dimağıyla asırlara meydan okuyan ve hala yaşayan bir dev zekadır.

Bir ummandır Gazali. Bağdat’ta 53 yaşında vefat ettiğinde, geriye bir insan ömrüne sığması zor yüzlerce sayıda eser bırakmıştı Gazali...

 

Eserinin hiç bir önemi yok sayın Serdar34...

Gazali denen adam halkları iktidara sorgusuz itaate zorlayan Kader öğretisini ortaya koymuştur. Felsefeyi kafirlik olarak nitelemiş ve reddetmiş tek İslam Alimi!!! dir... Mantığı reddeder. Oysa diğer tüm alimler Mantıkdan hareket eder.

Yahu bana Gazali'yi bilmiyormuşum gibi birde anlattırmayın... Kendisine ve tarihi şahsiyetine zerre kadar saygım yoktur ve kendisinin inandığınız dinin yozlaşmasının müsebbibi olduğunu düşünüyorum...

Hz. Muhammed'e azıcık saygınız varsa bence gidin ve Cafer Es-Sadık'ı inceleyin biraz-torunudur... Hz. Ali'yi gözden geçirin... Mevlana, Yunus okuyun...

Gazali öğrenimde bile çocuğun ancak şamar ile uslanabileceğini öğütleyen sığ ve bilgisiz, sırf ezberci, aynen Said Nursi gibi bilmezin birisidir. Değil "10", "100" tane eser yazsa gözümde değeri yoktur...

Oysa Mevlana ve Yunus, bugünün "Dayaksız ve sevi'ye dayalı" medeni eğitim sistemini yüzyıllar önce ortaya koyacak kadar zeki ve ileri görüşlü, insancıl kimselerdir. O yüzden hiç bir zaman "Gazzali Yılı" ilan edilmeyecek mesela...

Din kurallarını akıl ve mantık silsilesinde analiz etmeye başladığınızda din dairesinin dışında arayışlara girmiş oluruz. Nakle dayalı olmayan yani vahiy kaynaklı olmayan, kişinin kendi fikirleri din değildir, şahsi mülahazalardır.

Şahsi çıkarımlar.

Bu çizgideki kişiler, İslamı kendi şahsi tercihlerine göre yorumlamak isteyen; sınırlı ve yanıltıcı akıllarına göre dine eklemeler eksiltmeler yaparak ismi “İslam” olan fakat hakiki İslam’la ilgisi olmayan yeni bir din kurmak isteyenlerdir. Veya alt yapısı müsait olmadığı, dine dair asli materyallerden mahrum oldukları için bu tür psikolojik operasyonların unsurları

durumundadırlar.

akla ve mantıga yatkın bir çok din bulabilirsin, ama aradıgımız bu degil.

aradıgımız Allah'ın dini....

 

Sayın Serdar34...

Sizin galiba "Din" denen şeyin ne olduğundan da haberiniz yok.

Kaldı ki onlarca defa söyledim...

Din sadece bugüne gelen medeniyetin Toplumsal Bağ basamaklarından birisidir ve artık vicdanlara hapsolmaya mahkumdur. Yeri ve aidiyeti sadece orasıdır. İnsanlar arası bağlayıcılık artık İnsan sevgisi ile ve Evrensel Ahlak ile oluyor, Bilim ile oluyor...

 

Siz bir öğretinin tüm verilerini, yorumlarını, yordamalarını okusanız ve yutsanız bile

Onu ortaya koyanın anlatmak istediğini tam anlamı ile anlayamazsınız.

Çünkü yaşantılarınız, psikolojiniz, hayatınız, organizmanız, tarihsel zamanınız, herşeyiniz çok çok çok farklıdır.

O yüzden Hz. Muhammed ne ortaya koydu ise onu sadece en net kendisi biliyor.

Siz sadece kendi anladığınızı yaşayabilirsiniz, bu hayatın gerçeğidir...

O yüzden kendi inancınızı gerçeklere bağlı kalarak yaşamanız kaçınılmaz olmalıdır.

Körü körüne itaat aynen sizi yaratıyor işte, belli...

Ben bu konuda M. Kemal'i şiar edinirim:

"Bir şey akla, mantığa ve toplumsal gerçeklere uygunsa, dine bakmaya lüzum yoktur..."

Yoktur arkadaşım, minareyi illa ki kılıfa uydurmaya gerek yoktur...

 

Apaçık olduğunu kendisi söylüyor Kur'an...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayın Serdar34 konuşturacaksınız beni yine...

Yahu Vahiy dediğiniz şeyin kaynağı ne bana bunu söyleyin ki akıldan üstün olup olmadığını söyleyeyim.

Vahiy dediğiniz şey tamamen Hz. Muhammed kaynaklıdır.

Tanrı'dan geldiğini de Hz. Muhammed söyler, başkası değil, başka şahidi yoktur...

**************

 

Tabi ki Allah dan geldigini söyleyen Muhammed.

Muhammede söyleyen Allah, bunun delilide Kur'an.

sen inanmaya bilirsin, bana niye söylüyorsun ki, senin gibi inanayım.

senin gibi gibi inansaydım zaten söze gerek kalmazdı.

tartışmayı sürdürmek istersen benim yazdıklarıma karşı sen dogrusubu yazacaksın, yoksa propaganda yapmayacaksın.

 

''başka şahidi yoktur'', '' lamı cimi yoktur'' , '' var olanı anlama çabası'' vb. gibi kesin yargılar ancak sizin kendi inancınızı ifade eder.

biz akıl-vahiy tartışması yapacaksak bunun üstünden örnek ve delille ile gitmemiz lazım.

bu kadim bir tartışmadır.

bende senin iddia ettigin gibi vahyin Muhammedin fikri çabaları sonucu ortaya çıkmış olduguna inansam hadi neyse.

yapmamız gereken şudur;

hangisi üstündür? vahiy mi? yoksa akıl mı?

ben vahyin Allah'dan olduguna iman ediyorum, sende nasıl iman ediyorsan o düzlemden konuşalım.

 

yok ''ben ne iddia edersem edeyim'' diye saf bir önyargı ortaya koyup devam etmek istersen, bu gereksiz bir konuşma olur.

ben vahyi tartışmıyorum, eger bunu tartışacaksak bu başka bir konu olur...

 

vahyin kendisi başka ihtiva ettigi başka,

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

************

 

Körü körüne inanan ve mantığı umursamayan birisi ve mantığı doğrultusunda inkar eden birisinin konuşmaları dolu da olabilir boş da. Bu iki kişi arasında iki kişi için karşısındakinin söledikleri hep boş olacaktır. Dışarda olanlar ise alacağını alır zaten. O yüzden çabalarınız boşa. Sayın Boşig her nekadar güzel açıklasa da boşa (bu benim düşüncem)

 

Şimdi benim öğrenmek istediğim şey, yukarıda da yazdığım gibi, Kurban bayramının amacı ne? yardımlaşmam mı? Yoksa ibadet mi?

 

Bu şekilde konuşulursa daha dolu olabilir herkes için...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayın Serdar34...

Gayb dediğiniz bilinmez bir alemdir size göre...

İyi de hangi bilinmez alem ve madem bilemeyeceğiz ve aklımız almayacak, varlığından niçin dem vuruluyor bize?

Bu aynen Tarih sınavında 2x2=? sorusu sormak gibi bir şey...

Oysa ki bilinmez dediği sadece aklınızın şu an kavrayamadığıdır. Gerçeği çözeceğiniz güne kadar Hakikat Gayb'tır yani kayıptır, gizlidir, saklıdır...

Akıldan önceki iman "Taliban"ı yaratır.

 

tabi ki bilinmez olan aklımızın şu an kavramadıgıdır.

bir gün mutlaka gerçek açıga çıkacak.

önemli olan bu vaktin ne zaman oldugudur.

ve gerçegi insan aklının çözebilecegimidir? asıl sorun bu

tabiki çözemeyecek, en adi sorununu çözemeyen insan hakikatin anahtarlarına mı ulaşacakmış?

 

yalnız taliban falan da ne demek oluyor, bu çok basit bir tartışma uslubu

çok akıllı zalim olan sekülerleri mi örnek vermeliyim bende?

cık hiç olmadı bu, düzeyi düşürür bu tür yaklaşımlar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayın Serdar34, bakın böyle "Ben iyi biliyorum, siz hiç birşey bilmiyorsunuz, yazmaya bile tenezzül etmiyorum, anlamazsınız zaten..." edasıyla falan boşa laf kalabalığı yapmayın ya da yazmayacaksanız hakikaten hiç birşey yazmayın bari...

Burada çok kez tartıştığım, yanıldığım, hatamı kabullendiğim, çelişkimi açıkça kendim söylediğim ve öyle ki doğru olanı da söylediğim olmuştur...

Ama hiç bir zaman söyleyecek şey bulamadığımda verdiğiniz tavrı vermemişimdir, açık...

Zamanında yine sizdiniz sanıyorum başka bir rumuzunuza, size çelişkilerinizi göstermiştim Ö.M. ile ve cevap alamamıştım ve yine bu aynı tepkiyi vermiştiniz.

Söyleyin efendim, söyleyin...

Eğer çürütecekseniz beni, ben bunu kabullenirim hep te kabullenmişimdir hatamı ve şeref duyarım, çekinmeyin...

Ama böyle "Küçük dağlarda benimde payım var" edası çok bir yavan ve sözünüzün tükendiği yerdir sanıyorum...

 

 

 

[

 

ben iyi biliyorum siz bilmiyorsunuz diye bir şey kast etmedim.

nedir bu önyargılar?

yazmaya gerek yok dedim, çokta önemli bir konu degil benim açımdan.

bu kadar alınmaya gerek yoktu.

yoksa söyleyecek bir yıgın şey bulunur vs.vs

ben ciddiye aldıgım hiç bir tartışmadan kaçmam, forum şahittir.

bu sizi ciddiye almadıgım anlamına gelmez

artık böyle etraflı açıklayayım baride hemen yanlış anlamayasınız.

ö.m konusunda bende tam aksini düşünüyordum...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Böylece çocuk onun yanında koşabilecek çağa erişince İbrahim ona: "Oğlum" dedi. "Gerçekten ben seni rüyamda

 

boğazlıyorken gördüm. Bir bak, sen ne düşünüyorsun? Oğlu İsmail dedi ki: "Babacığım, emrolunduğun şeyi yap. İnşallah

 

beni sabredenlerden bulacaksın."

 

Bu diyalog sürecinde sefa dolu bir dünya, rıza ve ilâhi aşk göze çarpıyor. Nitekim Allah’ın yüce peygamberi hz. İbrahim

 

as. ile oğlu hz. İsmail as. Kulluğun en yüksek merhalesi olan fedakârlıkla Allah’a karşı tam teslimiyet sahnesini

 

sergiliyorlar. İbrahim, oğlunun yüzünü karatoprağa dayayıp, onu kesmeye hazırlandığında Allah onun kadir ve menziletini

 

yüceltip, İsmail’in yerine bir çok göndererek şöyle buyurdu:

 

"Ey İbrahim, sen rüyanda görevlendirildiğin yükümlülüğü yerine getirdin. Biz böylece hayır işleyenleri mükafâtlandırırız.

 

Gerçekten bu açık bir imtihandır. Biz büyük bir zibhi ona feda ettik. Onun güzel adını gelecek ümmetlere miras bıraktık.

 

İbrahim’e selam olsun. Bizler iyilik ve hayır işleri yapanları bu şekilde mükafâtlandırırız. O bizim en inançlı

 

kullarımızdandı…

 

~~~

Yazilmis olan bu yazilar icinmi senenin 3-4 günün de onca kanlar akiyor...?

 

~~~

 

 

Olayı saptırmaya gerek yok kesmek istemeyen kesmez ki zaten öyle de yapılıyor eğer biz su an kurban kesiyorsak bu kan akıtmak için değildir bu senede bi kez bile olsa birilerine yardım etmektir..

 

 

 

Ya dediğim gibi olayı saptırmaya gerek yoktur her halde kurban bayramı cocukları korkutmak yada kan dökmek değilidir burdaki amac...Tabi bunu saptıran bu bize emredilmiş biz kesmek zorundayız diyipte sokaklarda hayvanları kesen insanlardan da bahsetmiyorum eğeer su an kurban kesiliyorsa sadece yardım olsun diye ben çok insan tanıdım kurban bayramı sayesinde evine et giriyor.Sen kan görünce korkan çocukları düşünüyorsun belki ama bende et nasıl bişey bilmeyen cocukları düşünüyorum ve bunun içinde bu bayramın olmasını cok istiyorum.....

 

saptirdigim birsey yok verdinaz, sadece bir anlam veremiyorum oncasina...

 

Ne yani fakirleri şimdi de yılda bir kez et dağıtarak mı kandıracaksınız? Ve bunun adı dini görev mi olacak?

 

 

:clover:

 

o zaman bayramlar olmadan nasıl yardım ediyorlar kim yardım ediyor ben bilmiyorum görmedim....

 

göremesiniz verdinaz göremeyiz, eyer ki bayram dediginiz o günü herzaman beklemeye kalkar isek...

 

~~~

 

Sende birkac gün olan sorumlulugu üstlenmenin bilincin de olanlar, senenin hergünün de ne yapiyorlar..?

 

365 gün yapilmasi gerekenler yokmudur...cok mu geliyor agirmi geliyor da... nasil olsa üc dört günde olup

 

bitecek olana bu kadar benimseniyor, önem veriliyor.

 

Peki bu üc dört gün gectikten sonra...bütün sorunluluk onca akitilanan kan ile bitiyorumu

 

Saygilar

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.